• Sonuç bulunamadı

3.2. İş – Aile Çatışması

3.2.11. İş – Aile Yaşam Dengesi İle Önemi Ve İş –Aile Dengesini Açıklamaya

3.2.11.1. İş Aile Dengesi Kavramı

Modern toplumlarda işin birey için sağladığı faydalardan ötürü iş birey için son derece önemlidir. Bunların başında ise işin sağladığı maddi getirisidir. İşin birey için sağladığı fayda ise psikolojiktir buda kişiye sağladığı kimliktir. Sosyal bir varlık olan insan için işin toplumsal yanı önemlidir. Sabah işe giderken aslında sadece işe gitmiyoruz, aynı zamanda iş arkadaşlarıyla zaman geçirmeye de gidiyoruz. Zamanımızın önemli bir kısmını iş arkadaşlarımızla geçiririz, arkadaşlarımızla kurduğumuz ilişkiler profesyonellik bir yana, insan için önemli sosyal gereksinimleri giderir. Abraham Maslow’un insan ihtiyaçları hiyerarşisi bağlamında bakıldığında iş kişi için hem temel ihtiyaçları sağlamada ihtiyaç olarak gözlenir hem de kişinin kendini gerçekleştirme ve yaşadığı topluma kabullendirme safhasında önemli rol üstlenmektedir. Öyle ki insanlar işlerine giderken bazen para kazanma dürtüsünden çok kişinin bulunduğu konumu korumak adına tüm benliği ile çalışmasına ve kendini işine adamasına neden olmaktadır. Birey, kazandığı parayla beslenme, barınma gibi temel

ihtiyaçlarını doyurabildiği gibi paranın yarattığı olanaklarla yaşamda karşılaştığı sorunların bazılarını da çözebilir. (Aycan vd., 2007:24)

İş – aile çatışması iş ve ailede eşit bir şekilde uyuşmayan etkilerin yarattığı rol baskılarının karışık ve interaktif bir şekil olarak tanımlanır. Bu tanım çift yönlü bir ilişkiyi ima eder. İş aile çatışması ev sorumlulukları ile işle alakalı taleplerin karışması durumunda ve aile iş çatışması aile sorumluluklarının iş aktivitelerine engel teşvik ettiği anlarda ortaya çıkar. Bu iki tip çatışma da çalışanların negative yönde doyumsuzluklarıyla ilgilidir. Hayat iş uyumu işçilerin meslek ve ev hayatı arasında bir denge olması, işlerini yaparken kendilerini güvende hissetmeleri, işe katılmak ve ev görevlerini yapabilmek için esnekliğe sahip olmaları olarak tanımlanır. İş hayat dengesi aynı zamanda kişisel hayat ve iş yaşamı arasındaki uyumu yansıtır. (Kansas Workforce Initiative Evidence Review, 2010:1)

İş-aile dengesi, çalışan bireyin aile ve iş sorumluluklarının uyumunu ifade etmektedir. Bireyler toplumda hangi statüde olurlarsa olsunlar, iş ve aile yaşamlarını dengeleme uğraşı içindedirler. Değişen koşullar altında her geçen gün, sadece bireysel çabalarla dengeye ulaşmak daha da zorlaşmakta ve bu zorluktan kaynaklanan stres birey tarafından daha çok hissedilmektedir. Birey yaşamında işin öneminin giderek merkezileşmesi daha uzun ve sıkı çalışma saatleri, yaşam standartlarının yükselmesi, ekonomik zorluklar, ailenin varlığının vazgeçilmezliğiyle, iş ve aile talepleri arasındaki rekabeti daha da yoğunlaştırmaktadır.

Guest (2001)’ e, göre aile – iş yaşamı dengesini tanımlamada literatürde bazı sorunlarla karşılaşılmaktadır. Yapılan ilk tanıma göre aile – iş yaşamı dengesi, bireyin "hem evdeki hem de işteki sorumluluklarını karşılamaya yetecek zamanının olmasıdır." Diğer bir tanıma göre ise, bireyin en az rol çatışmasıyla evde ve işte doyuma ulaşması ve yeterince fonksiyonlaşmasıdır. Ancak, bireyin yaşam alanları arasında hissettiği dengenin sübjektif olduğunun da, bilinmesi önemlidir. Algılanan denge, bireylere göre değişebilmekte ve biri için geçerli olan denge, bir başkası için dengesizlik anlamına gelebilmektedir. Örneğin, merkezi yaşam ilgisi iş olan biri için ev rolü sorumluluklarının ikinci plana itilmesi, eve daha az zaman ayırıyor olması, onun için dengeden uzaklaşma anlamına gelmez; aksine, birey yaşamında aile – iş dengesini, işini merkez alarak kurmuştur. Böyle biri için iş taleplerinin karşılanması önce gelmekte ve kendi tercihi ile ortaya çıkan bu durumu bir çatışma olarak algılamamaktadır. Aksine ailesine daha çok zaman ve enerji ayırmak isteyen birey için işten gelen yoğun talepler,

bireyin denge anlayışına ters düşmekte ve bu yüzden aile – iş çatışmasından kaynaklanan rol gerginliği yaşamaktadır. (Kapız, 2002:140)

Tablo 5. İş-Aile Dengesinin Yapısı, Nedenleri ve Sonuçları

Belirleyiciler Dengenin Yapısı Sonuçlar / Etkiler

 Çevresel - İş Gerekleri - İş Kültürü - Ev Gerekleri - Ev Kültürü  Bireysel Faktörler - İş Oryantasyonu - Kişilik - Enerji

- Kişisel Kontrol ve Başa Çıkma

- Cinsiyet

- Yaş, Yaşam ve Kariyer Evresi

A. Sübjektif

Denge – önemsiz - Denge – ev merkezli - Denge – iş merkezli

- İşin eve yayılması - Evin işe yayılması

B. Objektif - Çalışma saatleri - Boş zaman - Aile rolleri 1. İş doyumu - Yaşam doyumu

- Ruhsal sağlık / mutluluk

2. Stres / hastalık

3. İşte davranış /

performans

4. Evde davranış /

performans

5. İşteki diğerleri üzerine

etkisi

6. Evdeki diğerleri üzerine

etkisi

Kaynak: Kapız, 2002:142

Bireyin iş ya da aile yaşamından birine daha yoğun olarak katılması durumunda, diğer yaşam alanında psikolojik ve fiziksel olarak bulunamaması; iş ve aile yaşamının dengelenmesine ilişkin tartışmaların odağını oluşturmaktadır.

İş ve aile yaşamının taleplerini dengelemedeki yetersizliğin en önemli sonuçlarından biri, bu talepler arasındaki çatışmaların artmasıdır. İş ve aile yaşamı arasındaki çatışmalar; birey zaman, enerji ve çaba gerektiren çoklu rolleri yerine getirirken ortaya çıkmaktadır. (Gönen vd. 2004:14)

Denge kavramına ilişkin araştırmalarda genelde iş ve aile yaşamı arasındaki dengeye ya da dengesizliğe dair bilgiler yer alıyor. Ancak hayat dengemizin diğer bir önemli unsur olan’ ben’ imiz karşımıza çıkıyor. İş yaşantımızda iyi bir çalışan, iyi bir yönetici; aile yaşantımızda iyi bir eş, anne, baba ya da evlat olabilmek amacıyla

çalışırız. Bu değerlerin yanı sıra birde kendimiz olan “ben” öğesi karşımıza çıkıyor. Kişi kendisini hangi alana yaklaştıracak veya uzak tutacağına ilişkin çalışmalar yapmaktadır. Kişi çalıştığı iş ve bulunduğu aileye zaman ayırmaktan kendi ihtiyaçlarını gidermekten mahrum kalabilmektedir. ‘ Ben’ imizin taleplerini karşılamak yerine kaynaklarımızı, zamanımızı, enerjimizi sadece işe ve aileye kanalize ederiz. Daha sonra da kendimiz için bir şey yapmadığımızdan yakınır, suçluluk duyar ya da buna sebep oldukları için çevremizdekileri suçlarız.

Şekil 10. Ben – Aile – İş Yapısı

Kaynak: Aycan, Z., Eskin, M., Yavuz, S., 2007:21

Kişinin içinde bulunduğu yaşam evresine bakıldığında, özellikle kariyerinin başlarında veya ortalarındayken birey, kariyerde yükselmek arzusuyla iş ve ailesi arasında dengesizlik yaşayabilir ve kendisi için bir şeyler yapmayı göz ardı edebilir. Ancak kariyerinde belli bir noktaya gelmiş bir kişi artık işiyle ilgili yoğun talepleri olmaması sebebiyle, ‘ben’in taleplerini dikkate almaya başlayabilir, ‘kendim için bugüne kadar ne yaptım?’ sorgulamasına girebilir. Aynı şekilde ailesinin kendisinden beklentilerine daha fazla kulak vermeye başlayabilir.(Aycan vd., 2007:15)

İşle özdeşleşmiş bir ‘ben’

İŞİM

BEN

AİLE M

Aileyle özdeşleşmiş bir ‘ben’

İŞİM AİLE

M

BEN

Ayrı bir alan olarak ‘ben’

İŞİM AİLE

M