• Sonuç bulunamadı

2. HAVZA PLANLAMASI VE YÖNETĠMĠ YAKLAġIMLARI

2.1. Temel Tanımlar

2.1.3. Havza planlaması ve yönetimi

Tatlı su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı amacına ulaĢmak için su ve havza yönetimi konusunda yeni yaklaĢımlara ihtiyaç vardır. BaĢta akarsu havzaları olmak üzere, göl ve deniz havzaları, havza geliĢim planlaması ve yönetimi yaklaĢımları

çerçevesinde son yıllarda büyük önem kazanmıĢ, havzalar bir planlama ve yönetim birimi olarak benimsenmeye baĢlanmıĢtır.

Havza yönetimi için çeĢitli tanımlamalar yapılmaktadır (Çizelge 2.1). Uzun‘a (2003) göre havza yönetimi;

"Su, toprak, bitki örtüsü ve hayvan varlığı ile insan kaynaklarını değerlendirme, yeni kaynaklar bulup geliştirme, doğal kaynaklarla insanlar arasında sağlıklı ilişkiler kurma, var olan kaynakların sürekliliğini sağlama amacıyla planlama, projelendirme ve uygulama sanatıdır".

Yılmaz ve ark.‘na (2000) göre havza yönetimi;

“Su toplama havzalarında erozyonu önleme, sel ve dere akışlarını kontrol altına alma, havzadaki doğal kaynakların teknik ve yönetim düzenlemesini yapmak, havza ile ilgili insanların sosyo-ekonomik düzeylerini iyileştirebilmek için havzadaki mevcut kaynakların geliştirilmesi ve yeni kaynakların bulunarak yararlanılacak duruma getirilmesindeki uğraşlardır”.

Daeghouth ve ark.‘na (2008) göre ise havza yönetimi;

“Havza yönetimi, havzanın sağladığı hidrolojik hizmetleri muhafaza etme ve olumsuz aşağı havza ya da yeraltı suyu etkilerini en aza indirgeme ya da engelleme amaçları ile birlikte coğrafi olarak ayrık bir drenaj alanındaki toprağın, bitki örtüsünün ve suyun o alanda yaşayanların yararına bütünleşik kullanımıdır”.

Ulusal Çevre Eylem Planı‘nda bütüncül havza yönetimi (Anonim, 1997);

“Bir akarsu havzasındaki doğal kaynakların sürdürülebilir yönetimi ve planlanmasının koordine edilmesi“

olarak tanımlanmaktadır. Arazi, su, bitki varlığı ve diğer doğal kaynakların yönetiminde kullanılan bu yaklaĢımda havzanın niteliğinin artırılması ya da muhafazası, çeĢitli fiziksel, sosyal ve ekonomik politika ve tekniklere uyum sağlanması, doğal felaketlerin (seller, taĢkınlar vb.) zararlı sonuçlarının en aza indirilmesi, havzada yaĢayanların yaĢam niteliğinin artırılması ve geliĢtirilmesi hedeflenmektedir.

Suyun yönetim ve mekân bazında planlama ile iliĢkilendirilmesi ―Havza Esaslı Bölge Planlama YaklaĢımı‖ bağlamında mümkün olmaktadır. Su havzaları yönetimi, su ekosistemlerinin taĢıma kapasitesiyle uyumlu olarak kullanılmasını sağlamaya çalıĢan çaba ve çalıĢmalardan oluĢan, kenti de kapsayarak kent ölçeğini aĢan bölgesel yaklaĢımlardır. Bölgesel düzeyde çevrenin korunması, doğal-yapay kaynakların tahribat ve tükenmesinin önlenmesi, kaynakların taĢıma kapasiteleriyle uyumlu sosyo-ekonomik geliĢmenin sağlanması açısından uygun çevresel politika, strateji, program ve arazi

kullanım plan, ilke ve tekniklerinin belirlenmesi havza ölçekli yönetimin çalıĢma alanına girmektedir.

Havza yönetimi ilk zamanlarda ―bir drenaj havzasında erozyonu, dere akıĢlarını ve selleri kontrol altında bulundurmak ve kaliteli su üretmek üzere, o havzada bulunan doğal kaynakları düzenleme ve yönetme sanatı‖ olarak tanımlanmıĢtır. Ancak daha sonra bu tanım yerini ―bir su toplama havzasında, ekolojinin temel esasları dikkate alınarak, doğal kaynakların, toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik kalkınmasını sağlayacak Ģekilde sürdürülebilir kullanımının planlanması, geliĢtirilmesi ve yönetilmesidir‖ Ģeklindeki tanıma bırakmıĢtır.

Baycan Levent‘e (1999) göre akarsu havzası geliĢim planlaması ve yönetiminin hedefleri;

 Çok kullanıcılı ve ülkelerarası havzaların kullanımını düzenlemek,  Çevresel bozulmadan kaçınmak ve sürdürülebilir kalkınmayı ilerletmek,  Toprak ve su yönetimini bütünleĢtirmek,

 Doğal kaynaklar, tarım, altyapı ve sosyal hizmetlerin bütünleĢik ve en uygun geliĢimini sağlamak,

 GeniĢ kapsamlı planlama ve yönetimi sağlamak,

 Bölgesel geliĢme planlama çalıĢmalarında doğal kaynakları dikkate almak,  Kırsal geliĢmeyi ilerletmek,

 Ülkelerarası iĢbirliğini oluĢturmak ve

 Çevresel boyutu planlama ve yönetimin diğer boyutlarıyla bütünleĢtirmektir. Su krizinin çözümü günümüzdeki su yönetim biçimlerinin de değiĢimini gerektirmektedir. Dünya genelinde indirgemeci, yukarıdan aĢağıya doğru olan merkezi su kaynakları yönetimi yaklaĢımlarına alternatif olarak BSKY kabul görmektedir. Su kaynakları açısından yaĢanan sorunlar bütünleĢik niteliktedir; dolayısıyla getirilecek çözümlerin de bütünleĢik yaklaĢımlarla belirlenmesi gerekmektedir. Havza planlaması ve yönetimi konusunda varılan yeni noktada bütünleĢik, geniĢ kapsamlı, kavrayıcı (tanımlayıcı olmayan) bir stratejik planlama yaklaĢımı ile dinamik ve etkileĢimli kamu, özel sektör, sivil toplum örgütleri ve halkın katılımının öngörüldüğü bir yönetiĢim yaklaĢımı benimsenmektedir.

Çizelge 2.1 BSKY ile ilgili tanımlamaların değerlendirmesi

Ġnsanların bir vizyon geliĢtirebileceği, ortak değerler ve davranıĢlar üzerinde uzlaĢabileceği, bir havzanın doğal kaynaklarını yönetmek için bilgiye dayanarak kararlar verebileceği ve birlikte hareket edebileceği, süreçlere odaklanan bir felsefedir.

Sanayi, ziraat, eğitim, sağlık vb sektörleri; orman, yerleĢim, mera, ziraat gibi arazi kullanma Ģekillerini; çevreyle ilgili meseleleri ve bunların iliĢkilerini dikkate alan yaklaĢımdır. Temel amacı, havzanın sadece su miktarının değil, tüm yönleri ve kaynakları ile tanınması böylelikle daha tutarlı yönetim kararlarının verilmesidir.

Bütünleyici nitelikte bir sistem yaklaĢımıdır. Çok çeĢitli konu ve problem ile bunların iliĢkilerini dikkate almaktadır.

Disiplinler arası bir yaklaĢımdır, toplumun her kesimi ile birlikte tüm ekosisteme hitap etmektedir. Toprak, su ve çevresel kaynaklar gibi doğal kaynaklarla ilgili kararların koordinasyonu havza ölçeğinde bütünleĢtirilir.

Sadece su temini ve taĢkın kontrolü gibi problemlerle ilgilenmemekte, suyun miktarı ile birlikte kalitesini de dikkate almaktadır.

Su kaynaklarının kullanımı açısından planlama ölçeği geniĢtir, ancak su kalitesinin en etkin biçimde yönetimi alt havzalarda gerçekleĢtirilebilmektedir.

Suyun tahsisi havza ölçeğinde koordine edilir.

Uzun vadeli sürdürülebilirliği hedefler; mevcut ve gelecekteki problemleri, çözümleri ve sonuçları dikkate almaktadır.

Havzanın çevresel sağlığı, ekonomik üretkenliği ve insanları (sosyo-ekonomik yönler) ile ilgili yönlerin koordinasyonu havza ölçeğinde bütünleĢtirilir.

BHY, ilgi gruplarının tam olarak temsil edildiği ve rol ve sorumlulukların açıkça tanımlanmıĢ olduğu bir havza komisyonu tarafından koordine edilir.

Sorumluluklar ve güvenilirlik, havza içerisinde kapasitelerin (yerel idareler, özel sektör vb.) eĢleĢtirilmesi ile açıkça belirlenir.

Havzanın doğal kaynakları için oluĢturulan strateji ve eylem planları topluluklar ve yönetimler arasında her yönetim seviyesinde bir ortaklık içinde geliĢtirilir ve uygulanır.

BHY, uzlaĢılmıĢ hedefler sistemi ve uzun dönemli bir yatırım çerçevesi içerisinde, ulusal (ya da uluslararası), idari seviyelerde somut sonuçlar elde eder.

Devletin tüm kademe ve kuruluĢları arasında koordinasyon gerektirmektedir. TeĢvikleri, yatırımları ve düzenlemeleri içeren BHY mekanizmalarının birleĢtirilmesi havzadaki her bir idari seviye için tasarlanır ve belirlenir.

Yönetim süreci yaĢanan bir olaydır, sürekli iyileĢtirme ve geliĢime yer vermektedir.

Sosyal boyutu son derece önemli olup çoğunlukla toplumun, sorumluluklar konusunda eğitilmesini gerektirmektedir.

Bir su toplama havzasında, ekolojinin temel esasları dikkate alınarak, toplumun sosyal, ekonomik ve kültürel geliĢimini sağlayacak Ģekilde doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımının planlanması ve yönetilmesi çalıĢmalarıdır.

Çok boyutlu, çok disiplinli, çok kurumlu, katılımcı, bütünleĢik, koordine ve sürdürülebilir kalkınma nitelikleri olan bir içeriğe sahiptir.

Kaynak: Briggs (2001), Harmancıoğlu ve ark. (2003), Geray (2004), Anonim‘den (2006a) yararlanılarak hazırlanmıĢtır.

Havzaların sürdürülebilir yönetimlerini çok karmaĢık bir durum olarak değerlendiren Ulvi ve ark. (2004) havzaların pek çok bağımsız unsuru nedeniyle karmaĢık sistemler olduğunu ve herhangi bir faaliyetin ekolojik, bölgesel, sosyal, çevresel ve ekonomik etkilerde bulunabileceğini belirtmektedirler. Yönetim

uygulamaları diğer kullanımları, nüfusu ve sektörleri yok edebilecek sadece tek bir su kullanımına, nüfus dağılımına veya sektöre yanıt vermeye yöneliktir. Oysa bütün bileĢenlerin havza yönetimine dâhil edildiği BHY yaklaĢımında, su sisteminin mevcut doğal fonksiyonları ve sistemin geliĢen durumu arasında dengenin kurulması öngörülür.

BSKY, tüm kesimlerin görüĢ, beklenti amaçlarını dengeleyecek Ģekilde, su sistemlerinin planlanması, organizasyonu ve kontrolü için oluĢturulacak iĢler bütünüdür (Harmancıoğlu ve ark., 2003). BütünleĢik su yönetimde en önemli unsur, farklı kesimlerin görüĢlerinin bütünleĢtirilmesidir. BSKY‘de su ile ilgili tüm kesimler dikkate alındığından ―sosyal bütünlük‖ ve su sistemleri ele alındığından ―ekolojik bütünlük‖ kavramları da yer almakta yönetim sorumluluğu da, her kesim tarafından paylaĢılmaktadır.

Havza yönetimi ve planlaması konusu oldukça geniĢ disiplinler arası bir yapı içerisinde, katılımcı, doğal kaynakların sürdürülebilirliğini sağlayacak aynı zamanda insan konforunu ön planda tutacak, uluslar arası ve bölgeler arasında özellikle su kaynaklarının etkin ve verimli kullanımına yönelik, koordinasyonun üst seviyede olduğu bir planlama ve yönetim sürecidir.

BSKY, su ve toprak, yer üstü ve yeraltı su kaynakları, nehir havzası ve etkisindeki kıyı ve deniz, yukarı havza ve aĢağı havza arasındaki iliĢkilerin eĢgüdümünü sağlayan, geliĢme süreçlerini ve yönetimini belirleyen bir süreç olması nedeniyle de plancıların ilgi alanına girmektedir. ġehir ve bölge plancıları su kaynakları yönetim yaklaĢımlarının;

 Su kaynaklarıyla ilgili politika ve yasal mevzuatın oluĢturulması,  Ulusal-yerel-havza bazında kurumsal yapılanmanın oluĢturulması, ve

 Söz konusu kurumsal yapılar için yönetsel araçların belirlenmesi noktasında etkili olacak aktörlerdir.

Bu yönetim süreci içerisinde doğal verilerin yanında kültürel veriler–insan boyutu da önemlidir. Havza planlaması tarımsal ve ormancılık ağırlıklı olduğu kadar, o bölgede yer alan kentsel sistemlerin de planlanmasını gerektirmektedir ve bu genellikle de ihmal edilen bir konudur. Su toplama havzalarında, arazi kullanımının kontrolü ve planlaması, su kaynakları çevresindeki akıĢların kirliliğini ve merkezi kaynak kirliliğini en alt düzeye indirirken, kentsel büyümeyi de en uygun alanlara yönlendirmektedir. Havza master planları, su kirlenmesi ve arıtma maliyetlerini azaltan bir çözüm olarak, geliĢmenin yeri ve zamanlamasını kamu altyapı gerekleriyle bir araya getiren bir araç niteliğindedir.