• Sonuç bulunamadı

Hastaneler hasta bakım sisteminin temel unsurlarından birisidir. Sağlık sisteminin bir alt sistemi olan hastaneler, sağlık hizmetlerinin temel fonksiyonu olan

tedavi hizmetlerinin yürütüldüğü ekonomik, teknik ve hukuki özellikler taĢıyan bir iĢletme türüdür (Tengilimoğlu ve Çıtak, 2003: 54).

Tedavi hizmetlerinin en büyük üreticisi durumunda olan hastaneler, Yataklı Tedavi Kurumları ĠĢletme Yönetmeliğinde, “hasta ve yaralıların, hastalıktan Ģüphe edenlerin ve sağlık durumlarını kontrol ettirmek isteyenlerin ayaktan veya yatarak izleme (müĢahede), muayene, tanı (teĢhis), tedavi ve rehabilite edildikleri aynı zamanda doğum yapılan kurumlar” olarak tanımlanmaktadır. Hastaneler, hizmet üretim kapasitesi ve sağlık harcamaları bakımından sağlık sisteminin en önemli alt sistemidirler (KavuncubaĢı, 2000: 76). Dünya Sağlık Örgütü ise hastaneleri, müĢahede, teĢhis, tedavi ve rehabilitasyon olmak üzere gruplandırılabilecek sağlık hizmetleri veren, hastaların uzun veya kısa süreli tedavi gördükleri, yataklı kuruluĢlar olarak tanımlamaktadır (F. Yılmaz, 2005: 51).

Bir iĢletme çeĢidi olan ve hizmet üreten hastaneler üzerine yapılan çeĢitli tanımlamaları Ģöyle özetleyebiliriz (Aktaran: Ak, 1990: 68-69)

K. Mortan‟a göre hastaneler, müĢahede, teĢhis, tedavi olmak üzere gruplandırılabilecek sağlık hizmetleri veren, hastaların uzun veya kısa süreli tedavi gördükleri yataklı tedavi kuruluĢlarıdır.

R.E. Brown‟e göre hastaneler, hasta yatırma, barındırma, teĢhis, tedavi ve teknik hizmetleri bütünleĢmiĢ bir kurumdur. Bu kurumlar; birçok meslek grubundan kiĢilerin çalıĢtığı bir örgüt, sosyal ve toplumsal bir kurum ve büyük çoğunluğu kamu kuruluĢu nitelikleri olan organizasyonlardır.

R. Gök‟e göre hastaneler, yeterli nitelik ve nicelikte hizmetleri en düĢük maliyetle üreten ve bu hizmetleri, rahatlığı ve beĢeri fonksiyonu sağlanmıĢ kurumlarda, hastaların tedavisinde, acıların dindirilmesinde ve Ģifalarında kullanarak, onların tekrar ekonomik ve toplum hayatındaki yerlerini almaya imkan sağlayan kurumlardır.

S. R. Daniels‟e göre hastaneler, sağlık hizmetlerinin tümünü topluma sunmak üzere düzenlenmiĢ ve bu amaca ulaĢması için birbirine bağımlı çeĢitli teknik ve tıbbi birçok karmaĢık iĢlemlerin ortaya konulduğu kurumlardır.

Ç. Akar ve B. Ak ise bu tanımlamaların ıĢığında hastaneleri, her türlü sağlık hizmetlerinin ekonomik olarak kesintisiz üretildiği, eğitim, araĢtırma ve toplum sağlığı hizmetlerinin yürütüldüğü, kar gözetmeyen, sağlık endüstrisi pazarında çevreden etkilenen ve çevreyi etkileyen, çeĢitli girdileri iĢleyip yararlı çıktılar haline dönüĢtüren, karmaĢık ve pahalı ve kendine göre değiĢik özellikler gösteren bir hizmet iĢletmesi çeĢidi veya hastalara hizmet vermeye yönelmiĢ bir otel türü olarak tarif etmiĢlerdir (Ak, 1990: 69-70).

Hastaneleri, sistem yaklaĢımıyla ele alıp tanımlamakta mümkündür. Hastaneler, dinamik, değiĢken bir çevre içinde aldıkları girdileri dönüĢtürme sürecinden geçirerek çıktılarının neredeyse tamamını yine aynı çevreye veren geri bildirim mekanizmasına sahip sistemlerdir. Hastanelerin girdileri hastalar, insangücü, malzeme, fiziksel ve parasal kaynaklardır. Çıktıları ise, hasta ve yaralıların tedavisi, personelin hizmet içi eğitimi, öğrencilerin klinik eğitimleri, araĢtırma-geliĢtirme faaliyetleri ile toplumun sağlık seviyesinin yükseltilmesine katkıda bulunmadır. DönüĢtürme süreçleri, sözü edilen sonuçlara ulaĢabilmek için, hastanedeki çeĢitli hizmet birimlerinin kendi alanlarıyla ilgili olarak gerçekleĢtirdikleri planlama, örgütleme, yürütme ve denetleme faaliyetlerini ifade etmektedir (Seçim, 1991: 6).

2.2.1. Organizasyonel Açıdan Hastanelerin Özellikleri

Hastaneler, sosyo-ekonomik, insan-makine ve birçok disiplinin ortak katkısı ile amacına ulaĢabilen sistemlerdir. Hastane sistemi içinde belirli bir örgütlenme vardır. Hizmetlerin yürütülmesinde çeĢitli teknolojik düzeylerde geniĢ ölçüde araç ve gereç kullanılır. Hastanelerin dinamik yapısı, çok sayıda teknolojik cihazın bulunması hastane yönetimini güçleĢtirir. Bu özellikler hastanelerin planlama, yönetim ve denetim sorunları için disiplinler arası bir genel yaklaĢımı zorunlu kılmaktadır (Aktaran: Ak, 1990: 85).

Hastane örgütlerinin, çalıĢma Ģartlarından kaynaklanan çeĢitli özellikleri vardır. Bunlara kısaca değinmekte fayda var.

2.2.1.1. Hastaneler Birer Hizmet Organizasyonlarıdır

Hastaneler müĢterilerine (hasta ve sahipleri) yarar sağlayan hizmet örgütleridir. Çünkü hastanelerin varlığından yararlananların baĢında hastanelerin dıĢ müĢterileri yani hastalar gelmektedir. Diğer örgütlerde olduğu gibi hastanelerde de örgütün hayatiyetini sürdürebilmesi; birinci derecede çıkarlarına hizmet ettiği kimselere yararlı olmaya devam etmesine bağlıdır. Dolayısı ile hastalara tedavi hizmeti vermeyen bir hastanenin anlamı olmayacaktır (Ak, 1990: 89).

Hastanelerin en önemli özelliği hastalara verilen tedavi hizmetinin türünü, niceliğini ve kalitesini belirleme ve değerleme durumunda olamamalarıdır. Bu husus, hastaneleri diğer pek çok organizasyondan ayıran önemli bir özelliktir. Hasta kendisi için gerekli olanı bilmediği için istismara açıktır. Onun menfaatinin korunması hastanenin görevidir (Seçim, 1991: 20).

2.2.1.2. Hastaneler KarmaĢık Yapıda, Açık-Dinamik Sistemlerdir

Hastaneler karmaĢık yapıda örgütlerdir ve benzer büyüklükteki örgütlerin en karmaĢık olanlarıdır. Bunun çeĢitli nedenleri vardır. Birincisi, hastaneyi etkileyen etmenlerin yani hasta çevresinin çok karıĢık olmasıdır. Hastaneler sağlık sistemini, oluĢturan çevre sağlığı, halk sağlığı ve bireysel sağlık hizmetleri alt sisteminin bir alt sistemi olan tedavi hizmetleri sisteminde yer almaktadır. Hastaneler; ekonomik, sosyal, teknolojik, hukuk, siyasal vb. çevre faktörlerinin etkisi altındadır. Ġkincisi; çok sayıda farklı hastalıklardan Ģikayetçi olan hastaların hastaneye geliĢlerindeki düzensizliktir. Bu yüzden herhangi bir an için hastaneye olan talep doğru olarak tahmin edilememektedir. Hastaneye gelen hastaların tedavi talebinin acillik özelliği göstermesi ve reddedilemez nitelikte oluĢu, donanım ve personel açısından hastanenin her zaman kullanıma hazır tutulmasını gerektirmektedir. Bunun bir sonucu olarak, hastanede tam kapasitede çalıĢmayan ve zarar eden servisler

kapatılamamaktadır ki bu durum hastanelerde çok sayıda personel istihdamına yol açmaktadır (Ak, 1990: 90).

Hastanelerdeki aĢırı iĢ bölümü ve uzmanlaĢma, yapısal karmaĢıklığa yol açan nedenlerden bir baĢkasıdır. Özellikle 20. yüzyıl‟da tıpta ve teknolojide görülen büyük ilerlemeler yeni mesleklerin ortaya çıkmasına ve tıpta ihtisaslaĢmaya yol açmıĢtır. Bu geliĢmelerin hastaneye yansıması hastanede hem personel hem de hizmet birimlerinin sayısının hızla artmasına neden olmuĢtur (Seçim, 1991: 21).