• Sonuç bulunamadı

BAĞLANMASI ÜZERİNE MECLİSTE YAŞANAN TARTIŞMALAR

Kırşehir’in tekrar il yapılmasının ardından mecliste yaşanan tartışmaların önemli bir bölümünü daha önce Kırşehir’e bağlı olan Hacıbektaş ve Kozaklı ilçelerinin Nevşehir’e bağlanması oluşturmuştur. Osman Bölükbaşı, bu ilçeleri Nevşehir’e bağlamanın yanlışlığını verdiği rakamlarla ispatlamaya çalışmıştır. Hacıbektaş ile Nevşehir’in arasının 52 km ve yolun tamamının da toprak yol olduğuna dikkat çekmiştir. Buna karşılık Hacıbektaş-Kırşehir arasının 47 km ve bu yolun büyük bir kısmının Kayseri–Kırşehir devlet yolu olması münasebetiyle muntazam bir yol olduğunu ve bu yoldan her gün yüzlerce otobüsün işlediğini söylemiştir. Kırşehir’e ulaşım imkânının kolaylığını şu sözlerle ifade etmiştir; “Hacıbektaş’ın bir köylüsü, atına eşeğine binerek istediği istikamette Kırşehir’e

gidebilir işini görebilir. Fakat Hacıbektaş’ın bir köylüsü Nevşehir’e gitmek istediği zaman, kendisi nerede bulunursa bulunsun, ister istemez Gülşehir’ine girerek, Kızılırmak üzerinde bulunan tek köprüden geçmeye mecburdur. Çünkü başka bir yol yoktur. Bu duruma göre de amme hizmetleri halkın ayağına gitmiş, halk suhuletle istifade etmiş, işini gördükten sonra da akşam evine dönecektir. Bunu ne akıl kabul

eder, ne mantık kabul eder, ne de vicdanlarımız kabul eder.”425 diyerek

Hacıbektaş’ın Kırşehir’e bağlanması gerektiği konusunda meclisi ikna etmeye çalışmıştır.

Osman Bölükbaşı, Kozaklı’nın Nevşehir’e bağlanmasıyla ilgili olarak buranın Nevşehir ile iktisadi, ticari, kültürel ve içtimai bir ilişkisinin olmadığını belirtmiş,

424 TBMM ZC, C.20, s.127-129 425 TBMM ZC, C.20, s.129.

Kozaklı insanının Nevşehir’e ulaşmasının zorluklarını ve halkın toprak yollardan geçerek önce Avanos, sonra sarp dağları aşarak buraya ulaşabileceğini anlatmıştır. Ne Hacıbektaş’ın ne de Kozaklı’nın, Nevşehir vilayeti ile hiçbir irtibatı olmadığı üzerinde durmuştur. Hacıbektaş’ın ve Kozaklı’nın Kırşehir’e bağlanmasını istemeyen hükûmetin kendisinin ortaya koyduğu iddiaları çürütmesi gerektiğini ve kendisinin sübjektif değil objektif rakamlarla konuştuğunu belirtmiştir. Hacıbektaş ve Kozaklı’nın konumunun ve ulaşımının dikkate alınarak, Kırşehir vilayeti içerisinde yer alması gerektiğini dile getirmiş, hükûmeti Hacıbektaş’ı ve Kozaklı’yı Nevşehir’e bağlama fikrinden vazgeçirmeye çalışmıştır426.

DP’nin Niğde milletvekili Zihni Üner de Bölükbaşı’nın konuşmasına cevaben kürsüye gelmiş, konuşmasında Bölükbaşı’nın ortaya attığı iddiaların asılsız olduğunu Avanos ve Gülşehri’nde modern manada geçitlerin ve köprülerin olduğunu, buraların Nevşehir’e bağlanmasında bir sakınca bulunmadığını iddia etmiştir. 1 yıl sonra Hacıbektaş ile Nevşehir arasındaki yolun biteceğini, bu biten yollarla Kozaklı ve Hacıbektaş’ın Kırşehir’e daha yakın ve düzgün yollarla bağlanacağını ifade etmiştir427. Konuşmasının devamında; “Hiçbir zaman, Kozaklı ve Hacıbektaş’ı

Nevşehir’e bağlamış olmak bura halkına yol bakımından, ticaret bakımından katiyen Kırşehir’i daha fazla mustarip etmeyecektir. Bilakis lehlerine tecelli edecek birçok hususlar mevcuttur”.428diyerek, Kozaklı ve Hacıbektaş’ı Nevşehir’e bağlamanın bura halkını ve Kırşehir’i sıkıntıya sokmayacağını dile getirmiştir.

Bölükbaşı, Niğde milletvekili Üner’in konuşmasına karşılık vererek Kozaklı ve Hacıbektaş’ın köylerinden Nevşehir’e bağlanmak gibi bir talebin gelmediğini söylemiş, halkın istemediği bir şeyi halka empoze etmeye çalışmanın demokratik sistemlerde asla bahis mevzuu olmayacağını ifade etmiştir. Ayrıca Hacıbektaş ve Kozaklı’yı iddia edildiği gibi Nevşehir’e bağlayan bir yolun olmadığını, buraları Kırşehir’e bağlayan yolun daha müsait olduğunu belirtmiştir. Hacıbektaş’ın köylülerinin; ‘anayı evlattan ayırmayın’ diye feryat ettiklerini söylemiş, Hacıbektaş ve Kozaklı’yı zorla Nevşehir’e bağlamakla suçlamıştır. Bölükbaşı, Hacıbektaş’ın ilçe olmadan önce Mucur’a bağlı olduğu, bu yüzden bütün köylerinin Mucur ilçesi ile 426 TBMM ZC, C.20, s.130-131.

427 TBMM ZC, C.20, s.131-133. 428 TBMM ZC, C.20, s.133.

irtibatının kolay olduğunu dile getirmiş, Mucur’un Kırşehir’e şose yollarla bağlı olmasından dolayı Hacıbektaş’ın köylülerinin Kırşehir’e ulaşım açısından sıkıntı çekmeyeceğini anlatmaya çalışmıştır. Bölükbaşı, Nevşehir’e gitmek isteyen Hacıbektaş köylülerinin Nevşehir’e gidecek otobüs bulmakta zorlandıklarına dikkat çekmiş; “Bu manevi bağları nazara almadan, zoraki bir şekilde Hacıbektaş’ı

Kırşehir’den ayıracak olursak halk muzdarip olur diyorum. Gerek Kozaklı, gerek Hacıbektaş halkının menfaati, arzusu Kırşehir’e bağlanmaktır. Bunu bağlamadığınız takdirde, bu bölge halkı ıstırap çekecektir ve Meclis’ten çıkmasını arzu ettiğiniz eserin de asaleti maalesef gölgelenecektir.” diyerek yanlışlıkları anlatmaya

çalışmıştır. Bölükbaşı’nın konuşmasının ardından vaktin geciktiğini gerekçe gösteren Meclis Başkanı İhsan Baç oturumun ertesi güne kalmasını istemiştir. Başkan’ın bu isteğine Bölükbaşı, “Kırşehir’i kaza yaparken bu meclis sabaha kadar çalışmıştı.” diyerek tepki göstermiştir429.

Kürsüye gelen İçişleri Bakanı Namık Gedik ise tasarıyı savunmuştur. Bakan Gedik, Bölükbaşı’nın Hacıbektaş’ın Nevşehir’e bağlanmasına karşı çıkmasının gerekçesi olarak Bölükbaşı’nın doğduğu Hasanlar köyünün Hacıbektaş’a bağlı olmasını ifade etmiş, bu yüzden Bölükbaşı’nı hissi davranmakla suçlamıştır430. Ardından Nevşehir’in de il olarak birtakım haklara sahip olduğunu, bu hakların göz ardı edilemeyeceğini ifade eden Bakan Gedik, bir bölgeyi şehir yaparken birtakım kazaları o bölgeye bağlamanın gerekli olduğunu söylemiş, nüfus unsurlarını dengelemek için bu tür değişikliklere gidildiğini kaydetmiştir. Bir yeri il yapmanın bir günde karar verilebilecek bir hadise olmadığına, Kırşehir’i il yapılırken bazı değerlendirmeler yapıldığına dikkat çekmiş, Çiçekdağı’nı kurmayı düşündükleri Kırşehir’e dâhil etmenin uygun olacağına karar verdiklerini söylemiştir431.

İçişleri Bakanı Gedik’in ardından söz alan Bölükbaşı, konuşmasında 100 yıllık siyasi geçmişi olan bir vilayetin halkının düşüncelerinin dikkate alınmadığını söylemiştir. Hükûmeti hissi ve siyasi amaçlı hareket etmekle suçlayan Bölükbaşı, ulaşım imkânları açısından uygun hazır yollar olmasına rağmen hayalen yapılacak

429 TBMM ZC, C.20, s.134-135. 430 TBMM ZC, C.20, s.137. 431 TBMM ZC, C.20, s.135-137.

yollara bakarak Hacıbektaş ve Kozaklı ilçelerini Nevşehir’e bağlamayı izah etmenin mümkün olamayacağını iddia etmiştir432.

Görüşmelerin ardından oturuma ara verilmiş, 12 Haziran’da tekrar başlayan müzakerelerde ilk sözü CMP Kırşehir milletvekili Ahmet Bilgin almıştır. Bilgin, Bölükbaşı’nın daha önceki konuşmalarında bahsettiği Kozaklı ve Hacıbektaş ilçelerinin Nevşehir ile olan bağlantılarının zorluklarına tekrar değinmiş, Kızılırmak’ın iki bölgeyi bir birinden ayırdığını, bölge insanlarının Nevşehir’e gidebilmek için Kızılırmak’ı geçmesi gerektiğini söylemiştir. Burada yaşayan vatandaşların Nevşehir’e ulaşmak için çektiği ikinci bir sıkıntısının da Salanda dağı olduğunu, insanların Nevşehir’e ulaşmak için yaz ve kış şartlarında burayı aşarak çok zor şartlar altında yolculuk yapmak zorunda kalacaklarına dikkat çekmiştir. Bölge halkının Kırşehir’e şose yoldan her zaman vesait bularak daha rahat gidebileceklerini söylemiş, hiçbir insanın ekonomik anlamda hayatını kazanmak için Nevşehir’e gitmeyeceğini sözlerine eklemiştir433.

Bölükbaşı, anayasaya göre kazaları ve vilayetleri oluşturulurken coğrafi ve iktisadi durumların göz önünde bulundurulduğuna dikkat çekmiş, DP iktidarının hizmet düşüncesi ile hareket ediyorsa coğrafi şartları ve yol şartlarını göz önünde bulundurarak, Hacıbektaş ve Kozaklıyı Kırşehir’e bağlamasının uygun olacağını harita üzerinde göstererek bir kez daha hatırlatmıştır. Hükûmetin 50-100 sene sonraki projeleri göz önünde bulundurarak hareket etmesinin yanlış olduğunu söylemiştir. Bölükbaşı, Kozaklı ve Hacıbektaş’ın Kırşehir’den ayrılmasını ananın evladından ayrılmasına benzetmiş, iki ilçenin Kırşehir’den ayrılmasına karşı çıkmıştır. Ayırma kararına Kırşehir halkının feryat ettiğini ve bu iki ilçenin Nevşehir’e bağlanmak istemediğini üstüne basarak dile getirmiştir434. Konuşmasının devamında; “İktidar,

Kırşehir’i bu defa vilayet haline getirmekle, vatandaş vicdanına bir hançer gibi saplanan bu haksızlığın, seçimlerde iktidar aleyhinde oynayacağı büyük rolden kurtulacağını ve vatandaşlara bir hatadan rücu edildiği intibasını vereceğini zannetmiştir. İnsan hatadan salim değildir, bak yaptılar da düzelttiler şeklindeki propagandalarla güya bir fazilet ve asalet jesti yapmak gayesi güdülmüştür…

432 TBMM ZC, C.20, s.138-139. 433 TBMM ZC, C.20, s.148-149. 434 TBMM ZC, C.20, s.151-152.

Kırşehir kaza haline getirilirken, Kırşehir merkez kazası ile, Mucur, Hacıbektaş, Kozaklı ve Avanos kazaları Nevşehir Vilayeti’ne verilmişti. Sonradan, iktidar bunda hata ettiğini anlamıştır. Çünkü bütün baskı ve tehditlere rağmen, siyasi kanaatini muhafaza eden bu kazaların, Nevşehir Vilayeti’nde CMP’nin seçimi kazanmasını sağlayacağı anlaşılmış ve bu tehlike karşısında, bir parçalama tedbirine iktidarca lüzum ve ihtiyaç his solunmuştur. Maksadı temin için siyasi kanaati malum olan bu ilçeler, kısmen Nevşehir vilayetine bağlanmak sureti ile kanaatlerince CMP’nin kazanma şansının her iki vilayette de önleneceği hesap edilmiştir.”435 şeklinde konuşmuştur.

İçişleri Bakanı Namık Gedik, Bölükbaşı’nın sözlerine cevap vermiş, Hacıbektaş ve Kozaklı ilçelerinin Nevşehir’e bağlanırken sadece coğrafi özelliklerinin göz önüne alınarak hareket edilmediğini, Nevşehir ile kurulacak olan Kırşehir arasındaki nüfus oranlarının da dengelenerek ortalama 160 bin civarında nüfus olacak şekilde bu iki ilçenin Nevşehir’e bağlanmasına karar verdiklerini belirtmiştir. Tasarının hazırlanmasında insani unsurlarında ön planda tutulduğunu ifade eden İçişleri Bakanı Gedik, kanunun siyasi şaibelerden uzak tarafsız ve adaletli bir şekilde hazırlandığını savunmuştur436.

Bölükbaşı, İçişleri Bakanı Namık Gedik’in açıklamalarını kendisinin ifade ettiği delillere cevap olamayacağını iddia etmiş, amaçlarının kavga değil hataların tamir edilmesi olduğunu belirtmiştir. Kırşehir ve Nevşehir’in nüfus sayılarını dengelemek için Hacıbektaş ve Kozaklı ilçelerinin Nevşehir’e bağlanmasının yanlış olacağına değinen Bölükbaşı konuşmasının devamında; “Bir vilayetin nüfusunu 30

bin artıracağım diye, 30 bin insana ıstırap çektirecek bir kararı TBMM vermemelidir. ... Hatası da, sevabı da sizlerin olacaktır.”437 diyerek hükûmeti tekrar

uyarmıştır.

Kozaklı ve Hacıbektaş ilçelerinin Nevşehir’e bağlanma meselesini iktidar ve muhalefet tarafından hararetli bir şekilde tartışılmasının nedeni, 1950-1954 seçimlerinde CMP’nin Kırşehir’deki seçimleri kazanmasında bu iki ilçenin önemli rol oynamasıdır. Buradan gelen oylarla CMP Kırşehir yöresinde ciddi oy almıştır.

435 TBMM ZC, C.20, s.162-163. 436 TBMM ZC, C.20, s.155-156. 437 TBMM ZC, C.20, s.152-154.

Buraların Nevşehir’e bağlanması ile Bölükbaşı’nın ve diğer CMP milletvekillerinin Kırşehir’den seçim kazanmaları doğal olarak engellenmiş olacaktır438.

Yapılan münakaşaların ardından oylamalara geçilmiş, Nevşehir Vilayeti’ne bağlı Kırşehir kazasında Kırşehir adı ile yeniden bir vilayet kurulması hakkındaki kanun ve maddeleri 273 milletvekilinin katıldığı oylamada 272 vekil kabul, bir vekilde ret oyu vermiştir. Tek ret oyunu da Giresun Milletvekili Mazhar Şener439 vermiştir. Tasarı aynen kabul edilmiş, kanunun 1 Mayıs 1957’den itibaren yürürlüğe girmesi karara bağlanmıştır440.

Bölükbaşı, kanunun kabul edilmesinin ardından bir konuşma yapmış, yaptığı bu konuşma onun siyasi hayatını derinden etkilemiştir. Dokunulmazlığının kaldırılmasına hatta tutuklanmasına kadar gidecek olan bir siyasi süreci böylece başlatmıştır. Bölükbaşı konuşmasında DP iktidarının totaliter rejimlerde uygulanan bir idare şekliyle siyasi ve hissi sebeplerle Kırşehir’i ilçe haline getirdiğini savunmuş, hükûmetin sorumluluk altına girdiğini, vicdanlarda büyük yaralar açtığını söylemiştir441.

Osman Bölükbaşı iktidarın Kırşehir’i tekrar vilayet haline getirmesini seçimlerde oy kaybetme korkusundan dolayı kaynaklandığını iddia etmiştir. Hacıbektaş, Kozaklı’yı Nevşehir Vilayeti’ne bağlanmak sureti ile CMP’nin seçimlerde kazanma şansının her iki vilayette de önlenmeye çalışıldığını düşünen Bölükbaşı: “Hükûmet bugün Kırşehir’i yeniden vilayet haline getirmek isterken de üç

yıl evvel serdettiği iktisadi, coğrafi ve idari sebeplerin tam aksini ileri sürmekte bu defada onu maske yapmaktadır. Fakat asıl maksat yine aynıdır asıl sebep siyasidir yine bir seçim ve rey meselesidir. Bu tasarının müzakeresi vesilesi ile tarihe ve millete mal edilecek daha bazı hakikatlerin de bulunduğuna kaniiyiz. 2 Mayıs seçimlerinin Kırşehir’deki neticesi belli olur olmaz, iktidar çevrelerinde büyük bir infial ve kin dalgası hâsıl olmuş ve beni ve arkadaşlarımı seçen Kırşehir halkını cezalandırmak ihtirası kabarmıştır. Bunları bu kürsüde açıklamış olsalardı, millete ve rejime karşı büyük bir hizmet ifa etmiş olurlardı. Böylece millet de şahısları ve hadiseleri ve rejimi bu hale getiren adamın hakiki hüviyetini öğrenmiş olurdu. 2

438 H.Tosun, Çok Partili Hayat, s.155. 439 TBMM ZC, C.20, s.188.

440 E.Haytoğlu, Millet Partisi, s.192. 441 A.Çaylak, Osman Bölükbaşı, s.350.

Mayıs seçiminden birkaç gün sonra, kendisinden Kırşehir’in kaza haline getirilmesi için bir kanun teklifinde bulunulması istenilen arkadaşımız şimdi muhalefet saflarındadır. Bu arkadaş, Fevzi Lütfü Karaosmanoğlu’dur. Ona bu teklifi yapan zat kimdir? Rejimi bu hale getiren kindar adam kimdir? Maalesef rejimin baş müdafii olması icap eden Cumhurbaşkanı Celal Bayar’dır. Bu hakikati bütün milletin bilmesinde ve tarihin kaydetmesinde fayda vardır.”442 şeklinde konuşmuştur.

Bölükbaşı’nın bu sert konuşmasının ardından kürsüye gelen İçişleri Bakanı Namık Gedik Kırşehir’i vilayet yapma tasarısının samimi bir şekilde, siyasi bir amaç güdülmeden ele alındığını, Osman Bölükbaşı’nın şahsi ve siyasi emellerini ön plana çıkararak meseleyi çarpıttığını iddia etmiş, halkın onu iyi tanıması gerektiğini söylemiştir443.

İçişleri Bakanı Gedik’in kürsüden inmesinin ardından, Bölükbaşı tekrar söz istemiştir. Bu esnada DP milletvekililer sıra kapaklarına vurarak konuşmasına karşı çıkmışlar, bunun üzerine Bölükbaşı; “Son söz milletvekilinindir, tüzük var, tüzük.

Utanın, utanın zalimlerin uşağı, topunuz ne olduğunuzu gösterdiniz, haysiyetten mahrum insanlar.” deyince Meclis Başkanı, Bölükbaşı’na haysiyetten mahrum

insanlardan kimi kast ettiğini sormuş, bunun üzerine Bölükbaşı da; “Bana sorma,

bana tecavüz eden, Dâhiliye Vekiline cevap verme hakkını tanı. Tekrar ediyorum, haysiyetiniz olsa böyle kanun çıkarmazdınız.” deyince Meclis Başkanı bu sözleri

kendi üzerine alınmış, Bölükbaşı’nın üç oturum meclisten çıkarılmasını oylamaya sunmuş, DP’li milletvekillerinin oyları ile Bölükbaşı’nın üç oturum Meclis’ten çıkarılması kabul edilmiştir444.

Mecliste geçen hararetli tartışmaların ardından Kırşehir 3 yıl sonra tekrar il olma hakkını elde etmiştir. Kanunun kabul edilmesinin ardından Nevşehir vilayetine bağlı Kırşehir kazasında Kırşehir adı ile yeniden bir vilayet kurulmasına dair kanun, 9637 sayılı, 12.06.1957 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmıştır445.

Kırşehir kazasının yeniden il haline getirilmesi dolayısı ile merkezi Kırşehir olmak üzere, Nevşehir vilayetine bağlı Mucur ile Yozgat vilayetine bağlı Çiçekdağı,

442 TBMM ZC, C.20, s.162-163. 443 TBMM ZC, C.20, s.163-164. 444TBMM ZC, C.20, s.164.

Ankara vilayetine bağlı Kaman alınarak Kırşehir adı ile yeniden bir vilayet kurulmuştur.

Kırşehir 1954’te ilçe yapılmadan önce il merkezi olarak siyasi yaşamını devam ettirmekteydi. Kırşehir; Kaman, Mucur, Hacıbektaş, Avanos, Çiçekdağı, Kozaklı ilçelerinden oluşmaktaydı. 3 yıl ilçelik süreci yaşadıktan sonra 1957’de tekrar il haline getirilmiş, ancak daha önce kendisine bağlı olan Hacıbektaş, Kozaklı ve Avanos ilçelerini kaybetmiştir446.