• Sonuç bulunamadı

GİRİŞİMCİLİKTE ETİK VE İTİBAR

Girişimciliğin hareket noktası sorun çözmek ve ihtiyaç gidermektir. Bir taraftan sorunu çözerken diğer taraftan sorun çıkarmak girişimcilik değildir. Çünkü so-runları azaltmıyorsunuz. Girişimcilik süreçlerinin başında yer alan iş fikri, kişinin öz malıdır ve ona ait olmalıdır. İşte buna fikri mülkiyet hakkı denir ve korunur.

Gerçek girişimci; “kafanı kullan köşeyi dön,” “çal çırp köşeyi dön”, “rüşvet ver, ver-giyi kaçır zengin ol” ,”tüketiciyi aldat, çocuk işçi çalıştır, kâr et gibi deyişlerle ket etmez. Bu durum girişimcilik etiğine uygun değildir. Etik kurallar içinde hare-ket eden girişimci, yaratıcılığını bu deyişleri uygulamak için değil girişimci etiğine uygun iş fikirlerinin yaratılması ve uygulanması için kullanmalıdır. Yani fikirleri yağmalayan değil yaratan olmalıdır. “Kâra giden her yol mubahtır.” sözü gerçek girişimci için geçerli değildir. Fikirlerin korumaya alındığı ortamlarda yaratıcılık daha çok gelişiyor. Eğer fikir korunamıyorsa fikir yaratanlar fikirlerini kimselere açamamakta ve fikirler hem gelişmemekte hem de uygulanamamaktadır.

Diğer yandan etik değerlere aykırı hareket ederek para kazanan, zengin olan sözde girişimciler topluma kötü örnek olmakta ve girişimciliğin itibarını düşür-mektedirler. İnsanlar daha insani ve ahlaki yollardan geçinmenin yollarını ara-makta ve gerçek girişimcilik pek ilgi görmemektedir. Diğer yandan işletme ba-şarısızlıkları sonucu iflas etmiş girişimciler, başarısızlığa karşı tolerans olmadığı için ağır suçlu olarak görülmektedir. Girişimci adaylar, böyle duruma düşmemek ve başarısız olursam korkusu nedeniyle girişimciliği denemek istememektedirler.

Bunun için gerçek girişimciliğe ve girişimcilere itibar kazandırılırsa bu, itibarlı bir meslek ve kariyer alanı olarak tanıtılır, gösterilirse insanlar girişimciliğe daha çok ilgi gösterilebilir. Devlet iflas hukukunda buna uygun yeni düzenlemeler yapılırsa, gerçek girişimci ile sözde girişimci birbirinden ayrılırsa toplum gerçek girişimciye itibar yükleyebilir. Devletine vergi veren, vatandaşının istihdamını sağlayan, üret-tikleri ürün ve hizmetlerle müşterilerinin sorunlarını çözen, ihtiyaçlarını gideren toplumsal sorumluluk projesiyle toplumsal sorunlara toplumsal fayda üreten ger-çek girişimciler her zaman her yerde saygıyla karşılanmalı ve itibarlı olmalıdır.

Şunu unutmamak gerekir ki, bir ülkenin gücü gerçek girişimcilerin kurduğu iş-letmelerin gücü kadardır.

Girişimcilik bir bakıma yeni sorunlar çıkarmadan, var olan sorunları çözmeye odaklanmaktır.

Özet

Girişimcilik kavramını tanımlamak.

Girişimcilik, hayal kurmakla başlayıp değer ya-ratmakla sonuçlanan bir süreçtir. Girişimcilik, herhangi bir işletmenin kuruluşuyla başlayan ve artarak devam etmesi beklenen bir işletmecilik özelliğidir. Girişimciliğe ilişkin çeşitli tanımlar mevcuttur. Girişimciliğin risk alma nosyonu öne çıkaran bir tanıma göre girişimcilik, henüz de-ğeri belli olmayan bir mal veya hizmeti üretmek üzere üretim faktörlerini elde etmek ve bunları işe koşmaktır. İktisatçılar girişimciliği üretim gi-derlerinin örgütlenmesi ve yönetilmesi şeklinde yorumlamış ve bu yorumdan hareketle girşim-ciyi dördüncü üretim faktörü olarak inceleme konusu yapmışlardır. Girişimcilik hakkında unutulmaması gereken bir başka nokta da giri-şimciliğin yenilikçliği de içinde barındırdığıdır.

Kısacası girişimcilik, sorun ve ihtiyaçları fark edip, bunları gidermeye odaklı mal ve hizmet üretmek veya toplumsal bir fayda ortaya koy-mak amacıyla çeşitli üretim faktörlerini bir ara-ya getirmek, bunları düzenlemek, yönetmek ve gerektiğinde çeşitli riskleri almayı da içeren bir süreçtir.

Girişimcinin temel özelliklerini tarif etmek.

Girişimciliği bir sistem olarak düşünürsek gi-rişimci bu sistemin en önemli yapı taşıdır.

Girişimci, girişimci tutum ve girişimci davranış kavramını kişiliğinde bütünleştirmiş kişidir. Bu bağlamda girişimcilerin zeki, dinamik, deneyim sahibi, girişken rasyonel davranış yetisine sahip ve motivasyonu yüksek kişiler olduğu söylene-bilir. Girişimci, sezgileri kuvvetli, emir almayı yaratıcılığına vurulan bir pranga olarak gören kişidir. Girişimciler iletişim yetenekleri kuvvetli, ilişki yönetiminde başarılı kişilerdir. Girişimci piyasa veya bürokrasi ayrımı yapmaksızın her alanda güçlü ilişkiler geliştirmeyi hedefler. Bazı insanların diğerlerine göre girişimcilik konu-sunda daha yetenekli oldukları bir gerçektir, fakat bu yeteneğin çeşitli eğitim programlarıyla geliştirilebileceği de unutulmamalıdır.

Girişimciliğin türlerini tanımlamak.

Girişimcilik türleri temelde kapsam ve içe-rik açısından olmak üzere iki başlık altında ele alınmaktadır. Kapsam açısından girişimcilik dış (genel) ve iç girişimcilik olmak üzere iki alt başlık altında incelenmektedir. Dış girişimcilik girişimin doğuşunu içinde barındıran bir süreç-tir. Doğum aşamasının sağlıklı bir şekilde yöne-tilmesi girişimin sürekliliği açısından oldukça önemlidir. Yeni bir fikri hayata geçirip bunu bir işletme kurmayla sonuçlandıran kişinin yaptığı iş dış girişimciliktir. Hâlihazırda faaliyette olan bir işletme içinde gerçekleştirilen girişimcilik çabaları ise iç girişimcilik şeklinde nitelendirilir.

İç girişimcilik veya kurum içi girişimcilik işlet-mecilik işlevlerine yönelik yenilikçilik faaliyetle-rinin ticarileştirilme çabalarıdır.

İçerik açısından ele aldığımızda ise girişimcili-ğin getirisindeki farklılaşmaya göre ekonomik (ticari) veya sosyal girişimcilik şeklinde iki baş-lık altında ele alındığı görülmektedir. Ekonomik girişimciliğin getirisi kârdır. Sosyal girişimcilik-te ise elde edilmek isgirişimcilik-tenen getiri sosyal faydadır.

Ekonomik girişimciliğin taklit edilmesi girişim-ci işletme için zararlı olmasına rağmen sosyal girişimciliğin taklit edilmesi özendirilmektedir.

Kadın ve genç girişimci kavramlarını tanımla-mak ve bu kavramların önemini açıklatanımla-mak.

Kadınların ekonomik ve sosyal hayatta güçlenme-si açısından kadın girişimciliği oldukça önemlidir.

Kadınların iş hayatındaki varlıkları giderek art-maktadır. Bunun girişimcilik alanında da gerçek-leşmesi arzu edilen bir durumdur. Ülke nüfusu-nun yapısı düşünüldüğünde kadınların girişimci olarak ekonomik hayatta yer almaları, ülkemizin ekonomik gelişmesi açısından olmazsa olmazdır.

Toplumsal koşulların kadın girişimciliğin geliş-mesi için pek uygun olduğu söylenememektedir.

Bu koşulların iyileştirilmesi ve çeşitli desteklerin sağlanması anlamında devlet, sivil toplum kuru-luşları ve özel sektör elini taşın altına koymalıdır.

Toplumuzda gençler genelde iş kurmak yerine iş aramaya yönelmekte ve/veya yönlendirilmekte-dir. Gençler arasında iş kurmanın, bir başka de-yişle girişimciliğin de kariyer seçiminde bir yol olduğu bilinci yerleştirilmelidir. Yine ülkenin

1

2

3

4

Girişimcilik ve İş Kurma

18

nüfus yapısı düşünüldüğünde, gençlerin girişm-ciliğe teşviki, ekonomik kalkınma için olmazsa olmazdır. Bu nedenle eğitim programlarımız, iş arayan gençler yetiştirmenin yanında, iş kuran gençlerin de yetişmesini sağlayacak şekilde dü-zenlenmeldir.

Girişimcilikle etik ve itibar arasındaki ilişkiyi açıklamak.

Girişimcilik, yeni sorunlar üretmeden var olan sorunların çözümün odaklanmaktadır. Doğru girişimciler, kazanç konusunda hırslı olmala-rının yanında bunu etik dışı yollara sapmadan yapabilen bireylerdir. Etik olmayan yollarla, hak etmediği kazançlar elde eden girişimcilerin sü-reklilik potansiyeli düşüktür. Bu tür girişimciler topluma kötü örnek olmakta ve girişimciliğin itibarını zedelemektedir. Etik değerlere bağlı gi-rişimciler devletine vergisini tam veren, vatan-daşlara istihdam sağlayan, ürettikleri mal ve hiz-metlerle müşterilerin çeşitli ihtiyaçlarını karşı-layan, düzenledikleri veya katkıda bulundukları sosyal sorumluluk projeleriyle toplumsal fayda üreten bireylerdir. Bu tür girişimci kişilerin kur-duğu işletmeler toplumdan saygı görmekte ve dolayısıyla bu işletmelerin kurumsal itibarı yük-selmektedir.

Yeni girişimcilik kavramını tanımlamak ve gele-neksel girişimcilikten farkını açıklamak.

Girişimcilik alanında son dönemde ortaya çıkan bir diğer ayrım da yeni girişimcilik ve gelenek-sel girişimcilik ayrımıdır. Yeni girişimcilik, yeni veya daha önceden var olan sorunları yenilikçi ürün ve hizmetlerle veya yeni iş anlayışlarıyla çözmeyi amaçlamaktadır. Yeni girişimcilik ino-vasyon odaklıdır. Yeni girişimcilikte girdiler de çıktılar da küresel bağlamda değerlendirilir. Yeni girişimcilik istihdam yaratmak açısından gele-neksel girşimcilik yaklaşımına göre daha üstün-dür. Bu nedenle ABD, İsrail, Singapur, Malezya, Çin, Yeni Zelanda, Hindistan gibi ülkeler bu girişimcilik tarzını benimsemişlerdir. Yeni gi-rişimcilikte nanoteknoloji, yenilenebilir enerji, su arıtma, geri dönüşüm, savunma ve güvenlik, eğitim teknolojileri öne çıkmakta ve adı geçen ülkelerde yoğun olarak bu alanlara yatırım ya-pılmaktadır.

5

6