• Sonuç bulunamadı

Genel Kurul Çağrısı ĠĢlemlerinin Yerine Getirilmesi

Genel kurul çağrısının yapılmasına iliĢkin olarak kanunda uyulması gereken usul kuralları öngörülmüĢtür. Genel kurulda alınan kararlarının geçerliliğini etkileyebileceği için söz konusu düzenlemelere hassasiyetle uyulması gereklidir. Ayrıca YTTK ile getirilen hükümler uyarınca kurumsal temsilci çağrısı, organın temsilcisinin ve bağımsız temsilcinin belirlenmesi gibi iĢlemlerin de genel kurul çağrısının ilanından önce yerine getirilmesi gerekmektedir.

1.1 Genel Kurulu Çağırmaya Yetkili Olanlar

YTTK‟nın 410 ila 412 nci maddelerinde genel kurulu toplantıya çağırmaya yetkili olan kiĢiler düzenlenmiĢtir. Genel kurulun söz konusu hükümlerde belirtilenler dıĢındaki kiĢiler tarafından toplantıya çağırılması halinde o genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olduğu doktrinde savunulmuĢtur98. Genel kurul toplantıya çağırmaya esas yetkili organ yönetim kuruludur99. Kanun belli durumlarda azlık ve tasfiye memurlarına da genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi vermiĢtir. AĢağıda açıklanacağı üzere bu haller yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırma görevini yerine getirmediği/getiremediği hallerdir.

1.1.1 Yönetim Kurulu

Genel kurulu olağan veya olağanüstü toplantıya çağırma yetkisi yönetim kuruluna aittir (YTTK m.410). Azledilen veya yönetim kurulu seçim kararı yok veya batıl olan yahut sonradan iptal edilen yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi yoktur100. Görev süresi dolmuĢ olan yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin bulunup bulunmadığı ise TTK‟da açıklık bulunmaması sebebiyle doktrinde tartıĢılan bir konu olmuĢtur. Bu tartıĢmalara son vermek amacıyla 98 Moroğlu, Hükümsüzlük, s.95. 99 Karslıoğlu, s.165. 100 Moroğlu, Hükümsüzlük, s.73.

55

YTTK‟nın 410 uncu maddesinde, görev süresi biten yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırabileceği hükme bağlanmıĢtır101

. 1.1.2 Azlık

YTTK.m.411 uyarınca Ģirket sermayesinin en az onda birini, halka açık Ģirketlerde ise yirmide birini temsil eden payların sahipleri yönetim kurulundan genel kurulun toplantıya çağrılmasını isteyebilirler. Kanunda esas sözleĢme ile bu hakkın daha az sayıdaki pay sahiplerine tanınabileceği düzenlenmiĢtir. Halka açık Ģirketlerde azlığın, Ģirket sermayesinin yirmide birini temsil eden pay sahiplerinden oluĢması daha önce SPKn‟nun 11 inci maddesinde düzenlenmekteydi. Bu hususun Ticaret Kanunu‟nda da hükme bağlanması YTTK ile gelen bir yeniliktir.

Azlığı oluĢturan pay sahipleri, genel kurulun toplantıya çağrılması taleplerini yönetim kuruluna noter kanalıyla iletmek zorundadırlar. Çağrı talebinin noter aracılığıyla iletilmesi TTK‟da yer alamayan yeni bir hükümdür. Yönetim kurulu çağrıyı kabul ettiği takdirde en geç kırk beĢ gün içinde genel kurul toplanacak Ģekilde genel kurul çağrısını yayınlamak zorundadır. Söz konusu çağrı yükümlülüğü yönetim kurulunca yerine getirilmediği takdirde istemde bulunan azlık pay sahipleri çağrıyı yapmaya yetkilidirler (YTTK m.411, f.4). Böyle bir durumda azlığın mahkemeye baĢvurmasına gerek bulunmamaktadır102

.

TTK‟nın 329 uncu maddesinde “ġirketçe devralınan payların umumi heyette temsili caiz değildir” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm karĢısında, azlığın oluĢabilmesi ve genel kurulu toplantıya çağırmak da dahil olmak üzere azlığa tanınan hakların kullanılabilmesi için kaç pay sahibinin bir araya gelmesi gerektiği konusunda doktrinde tartıĢmalar mevcuttur. Diğer bir deyiĢle TTK döneminde Ģirketin iktisap etmiĢ olduğu kendi paylarının azlığı oluĢturacak nisabın hesabında dikkate alınıp alınmayacağı konusunda görüĢ birliği bulunmamaktaydı. Aynı Ģekilde genel kurul toplantı nisabının hesaplanmasında söz konusu payların dikkate alınıp alınmayacağı konusu da aynı baĢlık altında tartıĢılmaktaydı. Bu konuda Teoman, Ģirketin iktisap ettiği kendi paylarının genel kurul toplantı nisabı ve azlığı oluĢturacak pay sahiplerinin hesabında dikkate alınması gerektiğini; nitekim kanunda “sermayenin onda biri” Ģeklinde düzenleme yer

101 Parlar, s.366. 102

56

aldığından Ģirketin kendi iktisap ettiği payları da dahil olmak üzere tüm sermayenin hesaba alınmasının doğru olacağını savunmuĢtur103. Ġmregün ise Ģirket tarafından devralınan kendi paylarının, paylar Ģirketin mülkiyetinde kaldığı sürece toplantı ve karar yeter sayılarının hesabında dikkate alınmaması gerektiği görüĢündedir104

. Bu tartıĢmalara son verecek Ģekilde YTTK‟nın 389 uncu maddesinde Ģirketin iktisap ettiği kendi payları ile yavru Ģirketin iktisap ettiği ana Ģirket paylarının, genel kurul toplantı nisabının hesaplanmasında dikkate alınmayacağı açıkça hükme bağlanmıĢtır. Bununla beraber birlikte azlığı oluĢturacak pay sahipleri oranının hesaplanmasında Ģirketçe devralınmıĢ olan payların hesaba katılıp katılmayacağına iliĢkin olarak açık bir düzenleme YTTK düzenlemelerinde yer almamaktadır. Ancak toplantı nisabının hesaplanmasında getirilen düzenlemenin azlığın hesaplanmasında kıyasen uygulanacağı ve Ģirket tarafından devralınan payların hesaba dahil edilmeyeceği düĢünülmektedir.

YTTK düzenlemesi uyarınca genel kurulun toplantıya çağrılması talebi yönetim kurulu tarafından yedi iĢ günü içinde olumlu cevaplanmadığı veya reddedildiği takdirde azlığı temsil eden pay sahipleri, mahkemeye baĢvurarak genel kurulun toplantıya çağırılmasına karar verilmesini talep ederler (YTTK m.412). Mahkeme, gündemin düzenlenmesi ve çağrının yapılması için bir kayyım atar. Bu kararlar aksi zorunlu görülmedikçe dosya üzerinden verilir (YTTK m.412). TTK‟da azlığı temsil eden pay sahiplerinin çağrı talebi denetçiler tarafından kabul edilmediği takdirde mahkemenin azlığa, genel kurulu toplantıya davet etme veya gündeme madde ekleme yetkisi verebileceği düzenlenmekteydi. Yeni TTK‟da böyle bir hüküm bulunmamakla birlikte mahkemenin toplantı yapılmasına gerek gördüğü takdirde gündemi hazırlamak ve genel kurul çağrısını yapmak üzere kayyım atayacağı hükme bağlanmıĢtır. Eski düzenlemede azlığın baĢvuracağı mahkeme yalnızca yetki yönünden belirlenmiĢ ve Ģirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkili gösterilmiĢti. Yeni düzenlemede ise mahkemenin yetkisine iliĢkin düzenleme aynen korunmakla birlikte görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu da hükme bağlanmıĢtır105

.

TTK döneminde 367 nci madde hükmünde bu konuda bir açıklık bulunmadığından azlığın genel kurulun toplantıya çağrılması talebiyle mahkemeye

103

Ömer Teoman, “ġirketçe Devralınan Payların Umumi Heyetçe Temsili Caiz Değildir Kuralının (TTK md.329 f. 3 c2) Anlamı”, Otuz Yıl Ticaret Hukuku Tüm Makalelerim, Cilt I, 1.Basım, Ġstanbul: Beta, 2000, s.269.

104 Ġmregün, Anonim Ortaklıklar, s.216. 105

57

baĢvurması halinde mahkemenin duruĢma yapıp yapmayacağı konusu doktrinde tartıĢılmıĢtır. EriĢ, azlığın talebinin duruĢmalı olarak incelenmesi gerektiği görüĢündedir106. Poroy ve Ġmregün ise mahkemenin gerek gördüğü takdirde söz konusu talebi duruĢmalı olarak inceleyeceğini savunmuĢlardır107. YTTK m.421‟de bu konuya açıklık getirilmiĢ ve mahkemenin zorunluluk olmadıkça dosya üzerinden inceleme yaparak karar vereceği hükme bağlanmıĢtır.

TTK‟nın 365 inci maddesinde yer alan azlığı temsil eden pay sahiplerinin denetçilerden genel kurulun toplantıya çağrılmasını isteyebilecekleri yönündeki düzenleme, YTTK‟da denetçilerin genel kurulu toplantıya çağırma yetkilerinin olmamasına istinaden kaldırılmıĢ bulunmaktadır. Nitekim YTTK m.411 uyarınca da azlık yalnızca yönetim kuruluna baĢvurabilmektedir108

. Diğer yandan yeni düzenleme ile TTK m.367‟de yer alan azlığın mahkemeye baĢvurması halinde teminat yatırılması Ģartı kaldırılmıĢ bulunmaktadır (YTTK m.412).

1.1.3 Pay Sahipleri

Yeni TTK düzenlemesi uyarınca yönetim kurulunun, devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluĢmasına imkân bulunmaması veya yönetim kurulunun mevcut olmaması durumlarında mahkemenin izniyle tek bir pay sahibi genel kurulu toplantıya çağırabilmektedir (YTTK m.410, f.2). Mahkemenin bu kararı kesindir. Tek bir pay sahibinin genel kurulu toplantıya çağırabilmesi TTK hükümlerinde yer almayan bir düzenlemedir. Böyle bir durumda gündemin kimin tarafından belirleneceğine iliĢkin bir düzenleme yer almamaktadır. Moroğlu, tek bir pay sahibine genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi tanındığına göre gündemi belirleme yetkisinin de verildiğinin kabul edilmesi gerektiği görüĢündedir109

.

106 Doğan EriĢ, Ticari ĠĢletme ve ġirketler. 4.Basım. Ankara: Seçkin Yayınları, 2007, s.2008. 107

Poroy, s.409; Oğuz Ġmregün, Anonim Ortaklıklar, 4.Basım, Ġstanbul, 1989, s.114 Aktaran: Hamdi Yasaman, ġirketler Hukuku ve Sermaye Piyasası Hukuku ile Ġlgili Makaleler, Mütaalalar, BilirkiĢi Raporları, Ġstanbul:Vedat Kitapçılık, 2006, s.48.

108 Kendigelen, s.264. 109

58 1.1.4 Tasfiye Memurları

YTTK‟nın 410 uncu maddesinde, tasfiye memurlarının, yalnızca görevleriyle ilgili konular açısından genel kurulu toplantıya çağırabilecekleri düzenlenmiĢtir. Madde gerekçesinde de tasfiye memurlarının genel kurulu toplantıya çağırma yetkilerinin yalnızca görevlerini ilgilendiren konularla sınırlı olduğu belirtilmiĢtir. Paralel Ģekilde YTTK‟nın 535 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca tasfiye memurları tasfiye iĢlerinin gerektirdiği konularda genel kurulu toplantıya çağırabilmektedirler.

1.1.5 Denetçilere ĠliĢkin Düzenleme

YTTK‟da denetçiler Ģirketin bir organı olmaktan çıkarılmıĢtır. YTTK‟nın 400 üncü maddesi uyarınca ancak ortakları, yeminli mali müĢavir veya serbest muhasebeci mali müĢavir olan bağımsız denetleme kuruluĢları anonim Ģirkete denetçi olarak seçilebilmektedir ve 399 uncu madde uyarınca denetçiler ancak Ģirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesi tarafından görevden alınabilmektedir. Yeni kanun düzenlemesinde Ģirket organı olmaktan çıkarılan denetçilerin genel kurulu toplantıya davet etme yetkileri de kaldırılmıĢ bulunmaktadır. Paralel Ģekilde denetçilerin imtiyazlı pay sahiplerini toplantıya çağırma yetkileri de kaldırılmıĢtır.