• Sonuç bulunamadı

6. DEĞERLENDĠRME

6.1. GENEL ÇEVRE ÖZELLĠKLERĠ

6.1.1. Yakın – Uzak Çevre ĠliĢkileri, Sorunlar, Değerler ve Potansiyeller

Savur kenti, etki alanına girdiği ve yakın çevresindeki önemli merkezler olan Mardin ve Midyat yerleĢmelerinin etkisindedir. Ekonomik anlamda geliĢmiĢ olan yerleĢmelerin bu özelliklerini kazanmasının sebebi, önemli ulaĢım aksları üzerinde konumlanmıĢ olmalarıdır.

Mardin Ġlinin geleneksel ekonomik yapısı tarım, ticaret ve son zamanlarda artıĢ gösteren imalat sanayi ile küçük çaplı sanayi ve el sanatlarına dayalıdır. Mardin, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde sanayi ve ticaret yapısıyla önemli yer iĢgal ederek dikkat çekmeye baĢlamıĢtır. Organize sanayi bölgesi ve Küçük Sanayi sitesinin faaliyete geçmesi ile ekonomik ivmenin arttığı Mardin Ġlinde taĢ ve yan kollarına yönelik sanayi faaliyetleri de çalıĢmaktadır.

Mardin ve Midyat yerleĢmelerinin ekonomik olarak kendine yetebilme ve çevre yerleĢmeleri bu konuda etkileyebilme yeteneğine karĢın Savur kenti ile bu bağlamda iliĢkilerin zayıf olduğu söylenebilir. Bunun sebebi ise doğal eĢikler, topografya ve ulaĢım imkânlarının yetersizliğidir.

6.1.2. Çevre Genelinde Gözlenen DeğiĢimler ve Bunların Fiziksel Mekâna Yansıması

Savur kenti özelinde genel olarak çevresindeki lokal geliĢimler, bir anlamda Savur kentine olumlu katkıda bulunduğu söylenebilir. Çevre köylerde üretilen üzüm, Ģarap v.s ürünlerin az da olsa Savur kentinde pazarlanması, Savur ile ilgili yapılan tanıtımlar sayesinde kentin imajı açısından olumlu etki bırakmakla birlikte kilitlenen ekonomik yapısı için de bir ivme kazandırabileceği söylenebilir.

Çevre yerleĢmelerden olan Mardin, Midyat gibi turizm anlamında belli bir noktaya gelmiĢ olan yerleĢmelerde turizmin doyuma ulaĢması farklı mekânların, yerleĢimlerin önünü açmaktadır. Bu bağlamda Savur kentinin çevresindeki ekonomik geliĢimlerden olumlu etkileneceği değerlendirmesi yapılabilir.

6.1.3. GeliĢme / YapılaĢma Olanakları, Potansiyelleri

Kentlerin ekonomik geliĢmiĢlikleri yerleĢmenin fiziksel yapısına yansımaktadır. Ekonomik anlamdaki geliĢmeler, fiziksel geliĢmeyi, fiziksel geliĢme de çevresel geliĢmeyi tetiklemektedir. Bu bakımdan ekonomik anlamda çöküntüye uğrayan mekânların diğer geliĢimleri de sekteye uğramaktadır. Planlama bağlamında planın üzerine düĢen de bu noktada sorun tespitine gidip, geliĢmeyi engelleyen faktörlerin belirlenerek bunların geri kazandırılmasına yönelik politikaların, stratejilerin uygulanarak mekânların yaĢanabilir hale getirmesi olmalıdır.

Savur kentinde ise, özellikle de koruma anlayıĢı bağlamında, kentin genelinde olan ekonomik sorunların eski tarihi dokuya yansıyarak kullanıcıların kullanım taleplerini bu alanlardan çekmeleri olarak gösterilebilir. Kentin ekonomisinin iĢlememesi, yeni kullanım taleplerini de doğurmamakta, bunun yanı sıra mevcut kullanılan, özellikle de, geçmiĢten bugüne kullanılan mekânlarda, kullanıcı profillerinin de değiĢmesine paralel olarak fiziksel anlamda bu mekânların yıpranmasına neden olmaktadır. Bu sebeple kentsel sit alanı baĢta olmak üzere bu mekânların, ekonomik olarak iĢlev kazandırılarak, buradan hareketlenen ekonomik yapının kente sirayet ettirilmesi gerekmektedir.

6.1.4. EĢikler, Sınırlamalar

Kentin topografik açıdan zorlu bir alan üzerinde oturmuĢ olmasından ötürü kentin fiziksel anlamda geliĢimi, topografyaya ve ulaĢım akslarına uygun Ģekilde geliĢim göstermekte, kentin doğu ve batısından geçen su kaynakları ve bunların etrafında oluĢan yeĢil doku, topografyayla birlikte bir eĢik oluĢturmaktadır. Bu veriler ıĢığında; kentin bu eĢikler sebebiyle fiziksel anlamda geliĢimi sınırlı olabilmektedir. Nüfusun aĢırı artması halinde, yeni geliĢim alanlarının mevcut imar planında gösterilen, kentin kuzeyindeki alanda karĢılanması gerekmektedir.

Tabi bu kısıtlamalara yerel yönetimin getirmiĢ olduğu koruma anlayıĢı da eklendiğinde bütünleĢik bir durum ortaya çıkmaktadır. Ġmar planında gösterilen tarımsal niteliği korunacak alanlar için yerel yönetim tarafından özel hassasiyet gösterilmektedir. Kentin içindeki yapılaĢmalar da yine yerel yönetimin özel denetimi altında tutulmaktadır.

Yasal anlamda en büyük kısıtlama, mevcut haliyle Kentsel Sit Alanı ve Arkeolojik Sit Alanı olarak gösterilen bölgelerde her türlü yapısal faaliyet kısıtlanmıĢ

olmasıdır. Bu alanlarda yapılacak olan iĢlemler Koruma Kurulu Kararı ile uygulama görebilmektedir.

6.1.5. Korunması Gerekli Tarihi ve Görsel Değerler

Savur kenti, kültürel değerlerin yoğun bulunduğu bir kent olarak dikkati çekmektedir. Kentin en önemli özelliği tarih boyunca değiĢik uygarlıklara ev sahipliği yapmıĢ olmasıdır ve bu sürecin sonunda, kendi içerisinde bu sürece ait izleri bugüne kadar taĢımıĢ olması Savur kentinin en önemli özelliğidir. Kent, Roma-Sasani çekiĢmesinin yoğun yaĢandığı dönemlerde stratejik bir nokta olarak belirlenmesi ve bu alana saldırı-savunma amaçlı kale kurulmasından sonra kentin geliĢmesi, sahip olduğu doğal kaynaklar sayesinde de ticaretini büyük ölçüde ilerletmiĢtir. Bunun yansıması da o dönemin en güzel evlerinin inĢa edildiği bir kent olma yolunu açmıĢtır. Bu döneme kadar geçen süreçte birçok yapı günümüze kadar gelmiĢ, çevresindeki yeĢil doku, doğal kaynaklar ile de bir bütünlük oluĢturmuĢtur.

Kente bu bağlamda salt kültürel varlıkların yoğun olduğu bir mekân olarak değil, çevresindeki doğal ve çevresel kaynaklarla bir bütün halinde değerlendirilip, sosyal yapısıyla bir kent parçası olarak görülmesi gerekliliği ortaya çıkmıĢtır.

Kentte 1986 yılında Kentsel Sit Alanı tescil edilmiĢ ve içerisinde 24 adet kültürel varlık tescil edilmiĢtir. 2007 yılında ise 29 adet daha tescillenmiĢtir. Koruma Amaçlı imar planı bünyesinde de 48 yapı daha 2008 yılı içerisinde tescillenmiĢtir. Bu yapıların büyük bir çoğunluğu ve ilk döneme ait yapılar mevcut kentsel sit alanı içerisinde bulunmaktadır. Kentin topografyası ile birlikte düĢünüldüğünde kentin her noktası birer vista, birer siluet olarak ortaya çıkmaktadır. Yukarıda da bahsedildiği üzere bu çoklu yapı bir bütün olarak değerlendirilmelidir.

6.1.6. Bölgeleme (Sorunlu Bölgeler, Tampon Bölgeler, Homojen Bölgeler v.b)

Savur kentinin öne çıkarılması gereken noktalar, bölgelerin kentin Koruma Amaçlı Ġmar Planı kapsamında irdelenmesi gereklidir. Kentin, tarihi dokunun yoğun olarak korunduğu alanlar ile stratejik geçiĢ alanlarının, düğüm noktalarının belirlenmesi ve planlama sonrasında söz konusu bölgelerin öncelikli uygulama alanı olarak değerlendirilip, uygulamaya geçilmesi gerekmektedir. Böylelikle ekonomik anlamdaki geliĢmenin önü açılabilir.

Buna göre Savur kentini ana olarak 4 ana bölgeye ayrılabilir.

1. Eski Cami Çevresi

2. Abdullah Öztürk Konağı Çevresi 3. Büyük ÇarĢı Camii Meydanı

4. Vatan Caddesi – Hanımeli Sokak‘ın birleĢtiği Meydan

Bu bölgelerin en önemli özelliği, kentin anahtar noktalarını oluĢturmaktadır. Benzer özellik göstermeseler de ortak noktaları, kentin geliĢmesi için, özellikle de ekonomik anlamda kentin kısır döngüsünü kırabilecek alanlar olmalarıdır.

Harita 4: Bölgeleme

1

2

3

4

1-) Ġlk olarak belirtilen ve Eski Cami çevresi olarak adlandırılan bölge kentin ilk yerleĢiminin oluĢturulduğu bölgedir. Bu bölge ilk dönemdeki dokunun günümüze kısmen gelmiĢ olduğu alandır. Bu bakımdan diğer bölgelerden ayrılmaktadır. Eski Cami de zaten bu bölgede bulunmaktadır. Söz konusu cami kiliseden çevrilmiĢ olup ilk yerleĢim bu kilise etrafında ĢekillenmiĢtir.

2-) Ġkinci olarak tanımlanan bölge ise Abdullah Öztürk Konağının çevresidir ki bu alan, hemen karĢısındaki Savur Kalesinin eteğinde bulunan Eski Cami çevresindeki alanı tam olarak karĢılayan bir bölgededir. Bu alandaki en eski yapı, 1700‘lü yıllara dayanmakta ve çevresindeki kimi yapılar, o dönem mimarisinin yansıtmaktadır. Bununla birlikte, çevresindeki yapılarla birlikte sokak dokuları, cepheleriyle birlikte değerlendirilmelidir. Bölgede kültür varlıklarının yoğunluğu ve sokak cephelerinin orijinalliği bölgenin en önemli potansiyeli olduğu söylenebilir.

3-) Üçüncü olarak Büyük ÇarĢı Camii etrafında oluĢmuĢ olan meydanın bir buluĢma noktası olarak ve bu iki bölgeyi bağlayıcı bir düğüm noktası olarak değerlendirilebilir. Söz konusu iki bölgeyi, abbara (kabaltı) ile bağlaması da bu meydanın çekiciliğini arttırmaktadır.

4-) Vatan Caddesi ve Hanımeli Sokağının kesiĢtiği alandaki meydan, her ne kadar çevresindeki cepheleri oluĢturan yapıların, kültür varlıkları olmamasına rağmen önemli bir konuma sahiptir. Bunun ötesinde bu bölgeyi önemli kılan ise kentin giriĢ noktası olan batı cephesindeki yol aksının direk bu meydana çıkması ve Abdullah Öztürk Konağının bulunduğu ikinci tepeyi siluet olarak görmesi, ayrıca yukarıda bahsettiğimiz bölgeleri birbirine bağlayan anahtar nitelikte bir bölge olmasıdır.

Bu bölgeler ekonomik ve fiziksel anlamda da iyileĢtirilmelidir. Çünkü kültürel varlıkların yoğun olarak bulunduğu 1. ve 2. bölgelerde yapılacak olan restorasyonlar vb. çalıĢmalar sayesinde bu alanlar, turizm anlamında ekonomik girdi sağlayabilecek potansiyele sahiptir. Fiziksel olarak da yenilenmiĢ olacak olan bu bölgeler, çöküntü alanları olmaktan kurtulabilecek ve yaĢayan, talep gören mekânlar haline gelebilecektir. Ancak bunlar yapılırken mevcut dokuya zarar verecek iĢlemlerden kaçınılmalıdır.

Koruma Planı kapsamında bu alanlar öncelikli olarak uygulama görmeli, yapılacak restorasyonlara ilk olarak bu alanlardan, bu bölgelerden baĢlanmalıdır. Kentsel Tasarım, restorasyon, rölöve, restütisyon gibi çalıĢmalara, ilk olarak bu bölgelerden baĢlanmalıdır. Bu çalıĢmalar ile birlikte, bu bölgelerdeki yapılar turizm ve ticaret amaçlı olarak da iĢlevlendirilmelidir. Bu sayede bu alanların ekonomik ve fiziksel anlamda geliĢebilmelerinin önü açılabilir.

Ancak bu alanların dıĢında, Vatan Caddesi ve Cumhuriyet Caddeleri söz konusu kapsamda değerlendirilmeli, sokak sağlıklaĢtırma projeleri ile desteklenmelidir.

6.1.7. Fonksiyonel DeğiĢiklik Potansiyelleri

Savur kentinde kültürel varlıklar orijinal fonksiyonlarında kullanılmaktadır. Ancak Abdullah Öztürk konağı ev pansiyonu olarak kullanılmaktadır. Bu konağa yıl içerisinde turistler rağbet etmektedir. Pansiyonculuk anlayıĢı, henüz Savur‘da yaygın değildir ancak büyük bir potansiyel olduğu ve ilerleyen yıllarda kent ekonomisinin büyük kısmının pansiyonculuk üzerinden geliĢeceği tahmin edilmektedir. Her yıl artan turist ziyaretçi sayısı bunu destekler niteliktedir.

Bu gibi kullanımların bulunması, yerleĢim genelinin de bu konuda bilinçlenmesini sağlamakta ve ilerisi için bu bağlamda potansiyel oluĢturmaktadır.