• Sonuç bulunamadı

Açık Alan / Meydan OluĢumu – Örnek 2

Resim 9: Açık Alan / Meydan Örneği – Örnek 2 (KiĢisel ArĢiv, 2008)

C-1

C-2

C-2

C-1

5.9. SAVUR KENTĠNDEKĠ KÜLTÜR VE TABĠAT VARLIKLARINA ĠLĠġKĠN ARAġTIRMALAR

5.9.1. Kurul Kararları

1986 yılında yapılan Arkeolojik Sit Alanı, Kentsel Sit Alanı ve 24 yapının tescil iĢleminden sonra ġanlıurfa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından 26.06.2007 tarihinde 29 yapının tescil edilmesi kararı çıkmıĢtır. Bununla birlikte 24 adet tescilli yapıya yeni tescilli yapıların da eklenmesi ile 53 adet tescilli yapı bulunmaktadır. Ancak son yapılan çalıĢmalarda 2007 yılında yapılan tescil çalıĢmaları ile birlikte toplam 100 adet Tescilli Yapı bulunmaktadır.

5.9.2. Yapı Nitelikleri

Savur kenti yapısal verilere iliĢkin bilgiler yukarıda ―FĠZĠKSEL VERĠLERĠN ĠRDELENMESĠ‖ bölümünde Kat Adetleri, Yapı Kalitesi, Yapı Cinsi, UlaĢım Ģeklinde detaylı olarak incelenmiĢ ve tüm Savur kent bazında detaylı Ģekilde analiz edilmiĢtir.

- Ana Yapı, BitiĢik Yapı, Ek Yapı, MüĢtemilat Ayırımı ve Bunların Kütle / Konum ve Kullanım Özellikleri / Doku Analizi

Savur kentinde yapılaĢma ilk olarak kale eteğinde ve karĢısındaki tepenin üst kısımlarında baĢladığından dolayı bu çevrede yer alan yapıların avluları bulunmaktadır. Bunun çevresinde geliĢen yapılar ise genel olarak parseli doldurmakta yâda bahçeli tarz da yapılaĢmaktadır. 1940–50 döneminde geliĢmekte olan konut alanları Cumhuriyet Caddesi ve Vatan Caddesi aksı boyunca geliĢmiĢ ve bu aks üzerinde yapılan yapılar ise parselin tamamını kaplamaktadır. Bu farkı görebilmek için örnek seçilen iki adada doku analizi yapılmıĢ ve kütle oturumu, TAKS, KAKS oranları incelenmiĢtir (EK-15).

- Yapı Gruplandırılması

Eski Kentsel Sit Alanı, mevcut durumda tescilli bulunan yapıların yoğun olduğu bölgelere göre yetersiz kalmakta, bu yapıların bir bütünlük içerisinde değerlendirilmesi açısından geniĢletilmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Eski Kentsel Sit Alanı 5,41 Ha olup içerisinde 2 adet tescillenmiĢ anıtsal yapı, 44 adet tescillenmiĢ sivil mimarlık örneği, 13 adet korunacak yapı bulunmaktadır (EK-1).

Eski Kentsel Sit Alanı Yapı Gruplaması

Kullanım Adı Adet Alan (m²) Oran (%)

Anıtsal Yapı 2 1144.20 2.11

Sivil Mimarlık Örneği 44 10981.25 20.29

Mevcut Kentsel Sit Alanı 60 54132.61

Tablo 9: Eski Kentsel Sit Alanı Yapı Gruplaması

Mevcut Kentsel Sit Alanı ise Savur Kentinin içerisinde korunmaya değer yapıları barındırmaktadır. ġanlıurfa Kültür ve Tabiat varlıklarını koruma yüksek kurulu tarafından 2007 yılında yapılan tescil çalıĢmalarından sonra, mevcut kentsel sit alanı içerisinde bulunan tescilli yapılar, kent içerisinde dağınık bir yapı sergilemiĢ ve özellikle Cumhuriyet Caddesi boyunca yoğunluk göstermiĢtir.

Kentsel Sit Alanı Yapı Gruplaması

Kullanım Adı Adet Alan (m²) Oran (%)

Anıtsal Yapı 2 1144.20 0.71

Sivil Mimarlık Örneği 86 21718.08 13.53

Kentsel Sit Alanı 88 160567.99

Tablo 10: Kentsel Sit Alanı Yapı Gruplaması

EtkileĢim GeçiĢ Alanı kavramı; Kentsel sit alanının ve bulunduğu çevrenin korunmasında geliĢtirilmesinde etkinlik taĢıyan ve kentle bütünleĢmesine olanak sağlayacak kararlara konu olan alanlar ise etkileme geçiĢ alanı olarak tanımlanır. Bu bakımdan Savur kentinde Kentsel Sit Alanı içerisinde birçok sayıda Korunmaya değer kültür varlığı bulunmasına rağmen Kentsel Sit Alanı dıĢarısında da çok sayıda Kültür varlığı bulunmaktadır. Kentin bütün olarak dokusunu korumuĢ olması Koruma Olgusu anlamında Savur kentinin bir bütün olarak ele alınması gerekliliğini ortaya çıkarmıĢ, kentin sit alanından bağımsız değerlendirilmemesi gerektiğini göstermiĢtir. Kentin bütünü, doku olarak deforme olmuĢ olsa da, eski sokak dokularına ve yer yer geleneksel yapılara sık sık rastlanmaktadır. Kentin de bir anlamda yaya kenti olması dolayısıyla kentin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekliliğini bizlere göstermektedir. Bu

bakımdan Kentsel Sit Alanı ile birebir alakalı ve her alanı bir bütün olarak etkileyen bir kurgu bulunmaktadır.

5.9.2.1. Kat Adedi Analizi

Savur Kenti için yapılan kat adedi analizi çalıĢmasında 1082 adet yapı incelenmiĢ, 335 adet yapının 1 katlı, 558 adet yapının ise 2 katlı olduğu gözlenmiĢtir.171 adet yapı da 3 katlı olarak inĢa edilmiĢtir (EK-11).

Geleneksel dokusunu büyük ölçüde günümüze taĢımıĢ ender yerleĢmelerden olan Savur kentinin yapı yüksekliği insani ölçülerde olup, 2 katlı olarak geliĢme göstermiĢtir. Ġncelenen tüm yapıların %55.57 lik kısmını 2 katlı yapılar, %30.96 lık kısmını 1 katlı yapılar, %15.80 lik kısmını 3 katlı yapılar oluĢturmaktadır. %1,65 lik oranı ise 3 kat üzerindeki yapılar oluĢturmaktadır. Bu yapılar ise genellikle idari tesis ve lojmanlara ait olmaktadır.

Kentin bu az katlı dokusunun sürdürülmesi, tarihi dokunun da buna paralel Ģekilde korunması ile iliĢkilidir. Koruma planı sınırları içerisinde veya dıĢarısında olsun bu dokunun bozulmaması gerekmektedir.

5.9.2.2. Yapım Cinsi ve Yapım Sistemi Analizi

Savur kentinde geleneksel konut yapı cinsi genel olarak taĢ-yığma yapılardır. Güneydoğu Anadolu mimarisinin genel özelliklerini taĢıyan Savur evlerinde çeĢitli süslemeler, iç dizayn farklılıkları bulunmaktadır.

Kentin geleneksel konut yapılarının taĢ yapı olması ve sonrasında zaman içerisinde taĢ yapıların yerini giderek betonarme yapılara bırakmasıyla eski dokunun sürekliliği kısmen bozulmuĢtur. 1082 yapıda yapı cinslerine iliĢkin analiz yapılmıĢ ve yapıların % 48.70‘inin ―betonarme-karkas‖, %31.23‘ünün ise ―taĢ yapı-yığma‖lardan oluĢtuğu gözlenmektedir (EK-10).

TaĢ yapıların bir kısmının üzerine briketler ile onarım yapılmıĢ bir kısmına ise betonarme müdahalelerde bulunulmuĢtur.

5.9.2.3. Yapı Uyumluluk Değerlendirmesi

Savur kentinde geleneksel dokuyu oluĢturan yapılan ―Tescilli Yapılar‖ ve ―Mevcut Özellikleri Ġle Korunacak Sivil Mimarlık Örnekleri‖ olarak sınıflandırılmıĢ, bu yapıların dıĢında kalan yapılar ise geleneksel dokuya uyumlu olup olmadıkları analiz

edilmiĢtir. Buna göre, söz konusu yapıların haricindeki yapılar; ―Geleneksel Dokuya Uyumlu Hale Getirilebilecek Yapılar‖, ―Geleneksel Yapım Özelliği Gösteren Niteliksiz Yapılar‖ ve ―Geleneksel Dokuya Aykırı Yapılar‖ olarak sınıflandırılmıĢ ve yerinde yapılan analizler sonucunda 62 yapı ―Geleneksel Dokuya Aykırı Yapı‖ olarak belirlenmiĢtir. 6 adet yapı ―Geleneksel Yapım Özelliği Gösteren Niteliksiz Yapılar‖ olarak belirlenmiĢtir. YaklaĢık 490 adet yapı ise geleneksel doku ile alakası olmadığı halde, kat yüksekliği, yapı büyüklükleri, oran, strüktür bakımından aykırı olmamasından ötürü ―Geleneksel Dokuya Uyumlu Hale Getirilebilecek Yapılar‖ kategorisinde incelenmiĢtir (EK-13).

5.9.2.4. KorunmuĢluk Analizi

Savur tarihi doku içerisinde yer alan ―Tescilli Yapılar‖ ile birlikte ―Mevcut Özellikleri Ġle Korunacak Sivil Mimarlık Örnekleri‖ üzerinden korunmuĢluk analizi yapılmıĢtır. Bu analizin amacı söz konusu mevcut anıtsal ve sivil mimarlık örneklerinin özgünlüklerinin mevcut durumlarının ortaya konmasıdır. Böylelikle kent içerisinde bozulmadan kalmıĢ yapılar, bozulmuĢ, geleneksel anlamda niteliği olmayan yapılar ve korunmuĢluk anlamında ara geçiĢi sağlayan yapıların görüĢebilecektir. Yerinde yapılan çalıĢmalarda söz konusu tescilli yapılar ve mevcut özellikleri ile korunacak yapılar tek tek içerisinden ve dıĢından fotoğraflanarak analiz edilmiĢtir. Ancak her yapının içerisine girilememiĢtir. Bu nedenle her yapı üzerinde tek tek tespit yapılma imkânı ortadan kalkmıĢtır (EK12).

5.9.3. Mimari Dönem ve Üslup

Savur, gerek mimarisi gerek yerleĢim düzeni baĢta olmak üzere pek çok açıdan bağlı bulunduğu Mardin Ġli ile benzerlikler taĢımaktadır. Geleneksel Savur yerleĢiminin öncelikli olarak evleri ve konakları, topografyaya göre biçimlenmiĢ olan organik sokakları, çarĢısı, kalesi, sokaklar arasında kalan boĢluklardan oluĢan meydanları, çarĢısı ile birlikte sosyal ve kamu yapıları Ģehir dokusunu oluĢturan en temel öğeleridir. Kentin biçimlenmesindeki en önemli iki neden yörenin coğrafi özellikleri ve aĢiret sisteminin esas alındığı toplumsal yaĢam biçimidir. Geleneksel kent dokusu ve kültürel anlamda bu sürekliliğin temel kaynağı olarak ―Geleneksel kent dokusu içindeki konaklar ve evler, topografya, malzeme, yapım tekniği, kültürel değerler gibi bölgesel

etkenlerin yanında Türk – Ġslam aile yapısı, endüstri öncesi Ģehrin nitelikleri gibi genel etkenler‖ (Halifeoğlu, 2008) sayılabilir.

Savur‘ da 36 tanesi konut, 5 tanesi konut + iĢyeri, 1 tanesi konut + kabaltı (abbara), 3 tane çamaĢırhane, 1 çeĢme, 1 türbe, 1 han, 1 tarihi köprü, 2 cami ve 1 tane de kale olmak üzere toplam 100 tane tescillenmiĢ yapı bulunmaktadır

Savur‘ un geleneksel kent dokusu, sivil ve dini mimarlık örneklerinden, ağırlıklı olarak da evlerden oluĢmaktadır. Bu dokunun en karakteristik özelliği eski yerleĢmelerin pek çoğunun belirleyici özelliği olan organik düzendeki sokaklarıdır. Sokakların yönlendirilmelerinde ve boyutlarında herhangi bir önem sırası izlenmemiĢtir. Ancak, tanımlayıcı özellikler olarak bazı düzenlemeler karĢımıza çıkmaktadır. Bir ya da birkaç eve hizmet veren çıkmaz sokaklar, evlere giriĢte yapılan sahanlıklar, bazen sokak üstlerinde altta bir geçit bırakılarak yapılmıĢ odalar, abbaralar (kabaltılar), ortak kullanım alanları ile özel kullanım alanlarının ara kesitlerinde nasıl bir yapılanma içinde olduğunu göstermektedir (Halifeoğlu, 2008).

5.9.4. Geleneksel Savur Evleri

5.9.4.1. Parsellerin OluĢumu ve Kullanım Biçimleri

Savur kent dokusu, ilk bakıĢta Mardin‘e benzer bir görünüm sergilemektedir. Ġki tepe yamaçlarına son üç yüzyıldır yayılan ilçede kentsel doku, bazı yerlerde yoğun ve sıkıĢık, bazı yerlerde de daha yaygın ve rahat bir görünüm sunmaktadır. Çevre köylerden fazla göç almaması, geçiĢ yolu üzerinde yer almaması ve yeni neslin büyük kentlere yönelmesi ile ilçe nüfusu, dolayısıyla da kentleĢme sınırlı bir ivme göstermektedir. Bu bakımdan da rahat ve geniĢ düzenlenmiĢ parseller çok katlı ve daha fazla sayıda yapı elde etmek amacıyla bölünmemiĢtir. Ancak son yıllarda geleneksel evlerin üstüne bir kat betonarme kat yapmak ve ticaret merkezinde çok katlı yapı yapma eğilimi artmaktadır. Bu da geleneksel dokuda uyumsuzluklar oluĢturmaktadır.

Önceden planlanmayan ve topografyanın da etkisiyle organik bir dokuda geliĢen Kentin ana elemanları geleneksel evleridir. Evlerin üzerinde yer aldığı parseller de aynı organikliğin önemli belirleyicileridir. Merkezi ve yüksek kesimlerde beylerin ve zengin ailelerin konakları, tepe eteklerinde ve kenar sokaklarda ise daha sade ve küçük konutlar yer almaktadır.

Her iki tepenin üst noktalarından itibaren çevreye kıvrımlar halinde yayılan dokuda konaklar ve büyük evlerin parselleri adalar Ģeklinde düzenlenirken, iki tarafı komĢu parselle sınırlı, ya da köĢe parseli olup, iki ya da üç yönü komĢuyla sınırlı parseller kullanılmıĢtır. Konakların ek yapılarla geniĢ parsellere yayıldığı görülmektedir. Hacı Abdullah Öztürk Konağının harem kanadı selamlık kanadı, çalıĢanların evi ile kentin önemli bir siluetini oluĢturmaktadır.

ġekil 5: Savur Kentinde Yapıların Parsellerin Sokaklara Göre BiçimleniĢi (Halifeoğlu, 2008)

5.9.4.2. Topografyanın Etkisi

Savur‘da topografya, evlerin kat düzenlerini, biçimlenmelerini belirleyen en önemli etkendir. Geleneksel evlerin giriĢ katı ile bitim katının iliĢkisini, sokakla olan bağlantısını belirleyicisi de topografyadır. Eğimli topografya evin katlarının alt katın üzerinde yükselmesi yerine, bir kısmı alt katın, bir kısmı da toprak üzerinde yapılanmasını getirmiĢtir. Böylece kübik bir yapı anlayıĢından uzak, eğimli zemin üzerinde kademelenerek yükselen bir tasarım oluĢturmuĢtur (Halifeoğlu, 2008).

Evin avlulu giriĢ katı, parselin alt kot düzleminde, son katı ise üst kot düzlemindedir. Bu iki kot arasındaki kat sayısı, arazinin eğimine, ev sahibinin ekonomisine ve nüfuzuna bağlıdır. Her kat kendi düzleminde sokakla iliĢki kurabilmektedir. GiriĢ katları avluya açılan ve doğrudan girilen katlar olup, ara katlar yandan açılan ve tek kolla uzanan basamak sayısı yüksekliğe göre değiĢen merdivenlerle sokağa bağlanmaktadır. Son katlardan ya da ara katlardan doğrudan sokağa çıkan örnekler de mevcuttur (Halifeoğlu, 2008).

Ġki tepe yamaçlarına yayılan evler, belli bir yöne sabit kalınarak yapılanmamıĢtır. Bir kısmı ilçenin batısındaki yeĢil alana bakarken, doğudakiler karĢıdaki yeĢil tepelere ya da ana yollara yönlendirilmiĢlerdir. Evin önünün açık ve havadar olması, manzarayı görmesi en büyük hedef olmuĢtur. Ancak komĢunun görüĢünün engellenmemesine ve mahremiyetine özen gösterilmiĢtir (Halifeoğlu, 2008).

Savur‘da evler genellikle iki ya da üç katlıdır. Tek katlı örnek görülmemiĢtir. Ancak yapılarda zamanla büyütme, üste kat çıkıldığından, alt katların ilk yapılan alanlar olup, ihtiyaç duyuldukça yapılan eklemelerle büyütüldüğü evler mevcuttur. Mardin‘de, Midyat‘ta ve Estel‘de de evler aynı Ģekilde aĢamalı olarak yapılmıĢtır.

Savur‘da toplumsal yapının etkisi ve geniĢleyen aile yapısıyla, evin büyüme gereksinimi topografyayı değerlendirerek düĢeyde kademeli yapılan yükselmeyle çözümlenmiĢtir. Üst katın alt kat üzerine oturan bir bölümünün çekilerek teras olarak kullanılmasıyla zemindeki avlunun iĢlevi üste taĢınmıĢtır. Böylece yapı kübik bir Ģekilde yükselmemiĢ, eğimle uyumlu biçimlenmiĢtir (Halifeoğlu, 2008).

Evlerin topografyadan yararlanılarak geliĢmesinde, doğal zeminin kolay iĢlenebilir bir yapıda olması da önemli bir etkendir. Çünkü giriĢ katlarındaki ahır, depo gibi servis mekânları doğal zeminin oyulmasıyla elde edilmiĢtir. Çıkarılan kayalar iĢlenerek diğer mekânların inĢası için yontularak biçimlendirilmiĢtir. Bu oluĢum, kademelenerek yükselen birinci katta da uygulanmıĢtır. Böylece alt katın kullanıcısı ile üst katın kullanıcısı aynı aileye mensup, ayrı kiĢiler olabilmiĢtir (Halifeoğlu, 2008).

Eğimin yapılanmaya uygun, parsel derinliğinin yeterli olması, kent yoğunluğunun azlığı, ilçenin sürekli sıkıĢık bir kent görüntüsü oluĢturmasını engellemiĢtir. Ancak evin tümü kademelenme yerine bir bölümünün üzerinde de yükselmiĢtir (Halifeoğlu, 2008).

Resim 10: Topografya-Mekân Çözümlemesi (KiĢisel ArĢiv, 2007)

5.9.4.3. Kat Adetleri ve Yükseklikleri

Savur‘da tek katlı ev örneğine rastlanılmamıĢtır. Genellikle evler iki ya da üç kattan, konaklar ise üç ya da dört kattan oluĢmaktadır. Mardin‘de olduğu gibi, Savur‘da da bir evin sahip olabileceği kat adedinin en önemli belirleyicisinin parselin baĢlangıç ve bitim noktaları arasındaki kot farkı olduğu anlaĢılmaktadır. Evin en üst katının, eğimin en üst düzleminde olduğu ve aynı düzlemdeki sokakla iliĢki kurabilen kısmen de bağımsız bir kat olduğu görülmektedir. Ancak iki ya da üç yönden köĢe parseli konumundaki evlerde ara katlardan da sokakla iliĢki kurulmaktadır. Böylece her katın

P

içten diğer katlarla bağlantısını sağlayan bağlantısı kesilirse her biri bağımsız kullanım alanları oluĢturabilecektir (Halifeoğlu, 2008).

Geleneksel evler ile konaklarda kat yükseklikleri, yaĢama birimleri ve servis mekânları arasında farklılıklar gösterir. GiriĢ katında yer alan ve çoğunlukla kayanın oyulmasıyla oluĢturulmuĢ ahır, depo, samanlık gibi servis birimleri 1.80 m. ile 3.40 m. arasında değiĢen en az yüksekliğe sahip mekânlardır. Ancak giriĢ ya da ara katta yer alabilen, atların bağlandığı ahırlar ile tahıl ambarları diğer servis mekânlarına göre daha yüksek tutulmuĢtur. 0rta kattaki yaĢama birimleri geleneksel yapım tekniğinin yanında iĢlevsel ve estetik olan yapım öğeleriyle biçimlenmiĢ alanlardır. Servis mekânlarından yüksek ve çeĢitli tonoz örtüleriyle geçilmiĢ eyvan ve odalar, 3.50 m. ile 4.50 m. arasındadır. GiriĢ katlarında yer alan yaĢama birimleri ise üst katlardaki gibi yüksek olmayıp, servis mekânlarına yakın boyuttadır (Halifeoğlu, 2008).

Savur‘ da ara kat çözümüne rastlanılmamakla beraber, sokaktan doğrudan girilen (avlusuz evler) evlerde eğimli arazide giriĢ kotunun birkaç basamak yüksek tutulmasıyla parselin alt kotunda servis katının bir ara kat gibi oluĢturulduğu örnekler vardır. Abdüllatif Özbek Konağı‘nın da en üst katında yer alan köĢk oda, sekiz rıht kadar yüksek tutularak alt katındaki oda ya bir ara kat gibi, teras kotundan beĢ rıht kadar inilerek ulaĢılmaktadır (Halifeoğlu, 2008).

Konaklar ile varlıklı ailelerin evlerinde üst katlarda (üç ya da dördüncü katta) odaların hepsi ya da bir kısmı ahĢap kiriĢlemeli veya ahĢap kaplamalı olup, yüksek tutulmuĢtur.

Mardin‘de olduğu gibi geleneksel evlerin dıĢ cephelerinde kat yüksekliklerini sayısal olarak en iyi ifade eden taĢ sıralarıdır TaĢ yükseklikleri 22–24 cm. arasında yer almaktadır. Yapılan gözlemlere göre genelde giriĢ katları on ile on dört birim, üst katlar on sekiz ile yirmi iki birim arasında bulunmaktadır (Halifeoğlu, 2008).

Resim 11: ÇeĢitli Kat Yükseklikleri – Sokak ĠliĢkisi (KiĢisel ArĢiv, 2007)

ġ

5.9.5. Plan Tipleri

Anadolu‘nun geleneksel yerleĢmelerindeki evler tipolojik çerçeve içinde ele alındığında; tespit edilebilen bazı genellemelerin böyle bir çalıĢmanın asıl öğesini oluĢturacak biçimde etkili olduğu görülür. Bu genelleme, geleneksel evin içe dönük giriĢ katının servis mekânlarından; dıĢarı veya sokağa dönük üst katlarının ise, yaĢama mekânlarından oluĢtuğu biçimde tanımlanabilir. Bu tanımlama ise, servis iliĢkilerinin yaratacağı mekânlarını değil, biçimsel ve iĢlevsel özelliklerinden ötürü yaĢama mekânlarının tipolojik değerlendirmeye sokulmasını getirmiĢtir (Halifeoğlu, 2008).

Geleneksel Savur evlerinin giriĢ katlarının yukarıdaki gibi sadece servis birimlerinden ibaret düzlem bir kottan oluĢmamaktadır. Eğimli topografyanın biçimlendirmesiyle avlunun yer aldığı giriĢ katında eyvan, oda gibi yaĢama birimleri de bulunmaktadır. Böylece tüm katları içeren bir biçimlendirme yaparak ana tipler yakalanamamaktadır. Bu bakımdan oda, eyvan, teras, balkon, aralık gibi birimlerin yer aldığı üst katlarda tipilendirme yapılmaya çalıĢılmıĢtır (Halifeoğlu, 2008).

Belli bir yönlendirmenin yapılmadığı geleneksel Savur evlerinin tipolojik açıdan incelenmesi aĢamasında iki farklı yaklaĢım denenmiĢtir. Birincisinde evler doluluk – boĢluk oranlarına incelenmiĢtir. Ġkincisinde ise, mekânların boyutunu belirleyen modüler düzende tipleme yapılmıĢtır. Çünkü tüm birimlerde genelde bir modüler anlatım imkânı bulunmaktadır. Kat planlarında mekânların parça sayısı yapı kanadının boyutunu belirlemiĢtir. Geleneksel Savur evlerinin modüler tiplemesinde yarı açık mekân olan eyvanın derinlik birimi esas alınarak yapı kanatları sınıflandırılmıĢtır (Halifeoğlu, 2008).

Resim 12: Geleneksel Savur Evlerinden Örnekler (KiĢisel ArĢiv, 2007)

T

Resim 13: Geleneksel Savur Evleri Plan Tipleri Örnekleri3 (KiĢisel ArĢiv, 2008)

3

Harflendirilerek kodlanan resimlerin çekildiği konumlar için EK-15‘e bakılabilir.

Y

Ü

V

ġekil 7: Savur YerleĢimindeki Geleneksel Yapıların Plan Tipolojileri (Halifeoğlu, 2008)

Resim 14: Avlu Örnekleri (Halifeoğlu, 2008)

Resim 15: Sokak Cephelerinden Örnekler (Halifeoğlu, 2008)

Resim 16: Sokaklarda Çıkmalar (Halifeoğlu,2008)

1

Z

6. DEĞERLENDĠRME

6.1. GENEL ÇEVRE ÖZELLĠKLERĠ

6.1.1. Yakın – Uzak Çevre ĠliĢkileri, Sorunlar, Değerler ve Potansiyeller

Savur kenti, etki alanına girdiği ve yakın çevresindeki önemli merkezler olan Mardin ve Midyat yerleĢmelerinin etkisindedir. Ekonomik anlamda geliĢmiĢ olan yerleĢmelerin bu özelliklerini kazanmasının sebebi, önemli ulaĢım aksları üzerinde konumlanmıĢ olmalarıdır.

Mardin Ġlinin geleneksel ekonomik yapısı tarım, ticaret ve son zamanlarda artıĢ gösteren imalat sanayi ile küçük çaplı sanayi ve el sanatlarına dayalıdır. Mardin, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde sanayi ve ticaret yapısıyla önemli yer iĢgal ederek dikkat çekmeye baĢlamıĢtır. Organize sanayi bölgesi ve Küçük Sanayi sitesinin faaliyete geçmesi ile ekonomik ivmenin arttığı Mardin Ġlinde taĢ ve yan kollarına yönelik sanayi faaliyetleri de çalıĢmaktadır.

Mardin ve Midyat yerleĢmelerinin ekonomik olarak kendine yetebilme ve çevre yerleĢmeleri bu konuda etkileyebilme yeteneğine karĢın Savur kenti ile bu bağlamda iliĢkilerin zayıf olduğu söylenebilir. Bunun sebebi ise doğal eĢikler, topografya ve ulaĢım imkânlarının yetersizliğidir.

6.1.2. Çevre Genelinde Gözlenen DeğiĢimler ve Bunların Fiziksel Mekâna Yansıması

Savur kenti özelinde genel olarak çevresindeki lokal geliĢimler, bir anlamda Savur kentine olumlu katkıda bulunduğu söylenebilir. Çevre köylerde üretilen üzüm, Ģarap v.s ürünlerin az da olsa Savur kentinde pazarlanması, Savur ile ilgili yapılan tanıtımlar sayesinde kentin imajı açısından olumlu etki bırakmakla birlikte kilitlenen ekonomik yapısı için de bir ivme kazandırabileceği söylenebilir.

Çevre yerleĢmelerden olan Mardin, Midyat gibi turizm anlamında belli bir noktaya gelmiĢ olan yerleĢmelerde turizmin doyuma ulaĢması farklı mekânların, yerleĢimlerin önünü açmaktadır. Bu bağlamda Savur kentinin çevresindeki ekonomik geliĢimlerden olumlu etkileneceği değerlendirmesi yapılabilir.

6.1.3. GeliĢme / YapılaĢma Olanakları, Potansiyelleri

Kentlerin ekonomik geliĢmiĢlikleri yerleĢmenin fiziksel yapısına yansımaktadır. Ekonomik anlamdaki geliĢmeler, fiziksel geliĢmeyi, fiziksel geliĢme de çevresel geliĢmeyi tetiklemektedir. Bu bakımdan ekonomik anlamda çöküntüye uğrayan mekânların diğer geliĢimleri de sekteye uğramaktadır. Planlama bağlamında planın üzerine düĢen de bu noktada sorun tespitine gidip, geliĢmeyi engelleyen faktörlerin