• Sonuç bulunamadı

4 6 G ENÇLİK KOLLARI 4 KURULTAYI VE SONRASINDAKİ ÇALIŞMALAR

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

4 6 G ENÇLİK KOLLARI 4 KURULTAYI VE SONRASINDAKİ ÇALIŞMALAR

Ortanın Solu söyleminin ortaya atılmasından sonra yaşanan ilk kongre süreci olması bakımından önem arz eden Gençlik Kolları kongre süreci, biraz sancılı geçmiştir. Öyle ki; kimi yerlerde Ortanın Solu söylemini benimseyen gençlerle, Ortanın Solu söylemine karşı çıkan ve göbekçi takımı olarak adlandırılan gençler arasında çetin mücadeleler yaşanmıştır.

Bu arada henüz resmi olarak parti politikası haline gelmemiş olan Ortanın Solu’nun fiili anlamda partiye hakim olduğunu gençlik kolları kongrelerinde görebiliriz. Örneğin; 1 Ekim 1966 tarihinde toplanan Edirne Merkez İlçe Gençlik Kolu Kongresi’nde Divan Başkanı ve Gençlik Kolları Genel Sekreteri Kemal Ataman yapmış olduğu konuşmada Ortanın Solu’nu savunan gençlere hitaben bu felsefenin ana dayanağı olan sosyal adaletten bahsederek, kısaca şöyle demiştir:

“Mesele kitleleri istismar değil, kitlelere imkan tanıtmaktır. İşçi ve esnaftan yana olduklarını ilan eden AP tutumu, bugün iflas etmiştir. Halk isteyen işçiye silah, çocuğuna bir lastik ayakkabı parası temin edebilmek için az miktarda bir krediye ihtiyacı olan esnafa ise sırt çevrilmektedir. Tüm CHP’li gençler olarak Türkiye’de topluluklar arası dengeyi temin etmek ve sosyal adaletin her vatandaşa aynı şekil ve plan içerisinde temini mücadelesini yapmalıyız. Sosyal adalet ancak o zaman temin edilir”297

CHP Gençlik Kolları 4. Kurultayı, Ortanın Solu tartışmalarının devam ettiği bir dönemde toplanmıştır. Kurultaydan bir gün önce açıklama yapan Gençlik Kolları Genel Başkanı Erkin Topkaya, basına şu demeci vermiştir:

“Yurdun dört bir yanında Kurultayımıza katılacak ilerici, devrimci ve ülkücü CHP’li gençler, partimizin yararına iki günlük bir çalışma yapacaklar.

CHP’li gençler olarak, yapacağımız çalışmaların parti içi, parti dışı etkileri olacaktır.

Gayretlerimizin esası; Türk halkını gerici, çıkarcı, iç ve dış sömürücülerin etkisi dışına çıkarmak, Türk Devleti’nin bağımsızlığına gölge düşüren ve düşürmesi ihtimali olan her türlü iç ve dış etkilerle var gücümüzle mücadele etmek ve iktisaden geri kalmışlık siyah perdesini yırtıp atmak savaşına katılmak.

Parti içi mücadelede yerimiz açık seçik bellidir. Hiçbir menfaat gözetmeden çalışan insanların inanmışlığı içinde ve partimizin umdeleri

297

çerçevesinde Ortanın Solundayız. Bu mücadelede en gencimiz İsmet İnönü’nün gösterdiği bu istikamette bütün gayretimizi ortaya koyacağız.

Gençlik Kolları Kurultayımızdaki hizmet yarışından inançlı ve güçlü olarak çıkacağız. Her şey Türk Ulusunun mutluluğu içindir”298

Gençlik Kolları Genel Başkanı Erkin Topkaya’nın demecinde de görüldüğü gibi, CHP Gençlik Kolları’nın mevcut kadrosu tavrını Ortanın Solu’ndan ve bu felsefeyi savunanlardan yana koymuştur, diyebiliriz.

Gençlik Kolları Temsilcisi, Parti Meclisi Üyesi Beyhan Cenkçi ise, Gençlik Kolları Kurultayı ile ilgili olarak şunları söylemiştir:

“CHP’li gençler, Atatürkçü, iyi niyetli, sabırlı ve mücadelecidirler. Bunu tarihin her devresinde göstermişlerdir. CHP’nin sağlam gövdesi, bu temel üzerine oturtulmuştur. CHP, gücünü altı umdesinden ve gençlikten alan bir partidir. İnançlarından hiçbir zaman en küçük bir sapma göstermeyen, hiçbir menfaat beklemeden politika yapan gençlerin temsilciliği bana şeref vermiş ve ömrümce saklayacağım tatlı hatıralar bırakmıştır. Bu görevi çok daha güçlü gençlere devrederken bundan sonra yapacakları mücadelelerde zaferden zafere gideceklerine yürekten inanıyorum.”

13 – 14 Ekim 1966 tarihlerinde Bahçelievler Akalın Düğün Salonu’nda toplanan kurultayın gündemi şöyle belirlenmiştir:

“I. Gün;

Gençlik Kolları Genel Başkanı tarafından açılış

Başkanlık Divanı Seçimi

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı

Çalışma Raporunun okunması

• Rapor üzerinde genel görüşme

Eski Yönetim Kurulunun ibrası ve Komisyon Seçimleri

II. Gün;

Komisyonlardan gelen raporların görüşülmesi

• Yeni Yönetim Kurulu Seçimi • Dilek ve Temenniler

Genel Görüşme

Yeni Seçilecek Gençlik Kolları Genel Başkanının Kapanış Konuşması”299

298

Ulus, 12 Ekim 1966

299

Saat: 10.00’da yukarıdaki gündemle toplanan Kurultay, Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen CHP’li gençlerin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Zaman zaman yukarıdaki gündem maddelerinin dışına çıkıldığı Gençlik Kurultayı, gündemin ilk maddesi gereğince Gençlik Kolları Genel Başkanı Erkin Topkaya’nın açış konuşmasıyla başlamıştır.

Topkaya, konuşmasında çoğunlukla AP’lilerin Bursa Nutku’nu inkar etme gayretlerine değinmiş ve ağır eleştirilerde bulunmuştur.

Gençlik Kolları Genel Başkanı Erkin Topkaya’nın açış konuşmasından sonra yapılan Başkanlık Divanı Seçimi’nde İstanbul İl Gençlik Kolu Başkanı İlhan Keser Divan Başkanlığı’na, Malatya Delegesi Muhittin Karakaş İkinci Başkanlığa, yazman üyeliklere ise Celal Kantarcıoğlu, Ömer Yüksel, Kutsal Işık Su n a ve Saim Bali seçilmişlerdir.

Divan Başkanlığı’nın seçilmesinin ardından Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve şehitler anısında saygı duruşunda bulunulmuş ve İstiklal Marşı okunmuştur. Daha sonra gündem dışına çıkılarak kurultaya katılamayan CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün mesajı okunmuştur. İnönü’nün gönderdiği mesaj aynen şu şekildedir:

“CHP Gençlik Kolları Kurultayı Yüksek Başkanlığı’na

Kongrenin sayın delegelerini saygı ile selamlıyorum. Partiler Kanunundan sonra yapılacak ilk Kurultaya kongreniz kendi fikrinin ve arzularının hülasasını delegeleri ile göndermiş olacaklardır.

Kurultayda kongrenizin delegeleri memleket meselelerine yakın ilgileri ve geniş vukufları ile katılacaklardır.

1960 inkılabından sonra demokratik rejimi kurmak ve onun ilk hükümetlerini türlü güçlükler içinden çıkarıp kurtarmak için Partimizin çok başarılı çalışmalarla geçen karma ve yalnız başına hükümet zamanlarını hatırlarsınız. O zamanlar demokratik rejim büyük ayaklanma tehlikelerinden kurtarılmış ve siyasi partilerin demokratik nizam içinde emniyetleri ve çalışmaları sağlanmıştır. Hürriyet nizamı içinde gelişme ve ilerlemenin temel şartı olan kalkınma planı Devlet Planlama Teşkilatı ile vücuda getirilmiş, kanunlaştırılmış ve uygulamaya konmuştur.

1963’ten beri tatbik olunan planlamanın eserleri ve verimleri devam etmektedir. Bunların hepsi CHP’nin hazırladığı eserlerdir.

Kurulmasına canla başla çalıştığımız demokratik idarenin bugünkü hükümeti CHP’nin 1960 yılından sonraki ilk beş yıllık planın tatbik içinde bıraktığı veya hazırlayıp bıraktığı veya tatbikini kanuna bağladığı eserlerin törenlerini yapmaktadır. Biz bu törenleri iftiharla izliyoruz. Bütün dileğimiz uzun yılların hasreti olarak devlet bünyesine

giren planlamanın itibar ve istifade yerinde tutularak Türkiye’nin gelişmesine hizmet etmesine kesiklik gelmemesidir.

Vatanda Anayasa müesseselerinin ciddi bir saygı görmesi aziz bir emelimizdir. CHP, bu aziz emellerin vatanda, iktidarda ve muhalefette bulunan bütün vatandaşlara Anayasa haklarının eşitlikle sağlanmasının takipçisidir.

Kongrenin Sayın Delegeleri,

Kurultayda CHP’nin ileri hedeflerini dile getireceğiz. Kongrenizin muhterem delegeleri CHP’nin ileri ve sağlam fikirlerine yeni bir canlılık katacaklardır.

Seçim beyannamemizde izlediğimiz büyük reformlar bütün değerlerini muhafaza etmektedirler. Bunlar milletimizin ihtiyaçlarına gelecekte de en iyi çareleri teşkil edeceklerdir.

Kongrenizde devletimizin temel meseleleri üzerinde CHP’nin görüşlerini tamamıyla benimseyerek çalışacağınıza ve delegelerinizin ileri fikir izlemekte seçkin hizmetler yapacaklarına güvenim tamdır.

Bu huzur içinde kongreye başarı dileklerimle en derin saygılarımı sunmayı vazife bilirim.

İsmet İnönü” 300

CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün bu mesajı uzun bir süre delegeler tarafından alkışlandıktan sonra, yine gündem dışında olmasına rağmen Gençlik Kolları Genel Başkanı Erkin Topkaya kürsüye gelerek şu konuşmayı yapmıştır:

“CHP Gençlik Kolları’nın ilerici ve ülkücü ve devrimci delegeleri,

Sayın basın mensupları, Değerli konuklar,

CHP Gençlik Kollarının sorunlarını tartışmak, genç görüşler açısından yurt sorunlarını incelemek şerefini birlikte paylaşmanın mutluluğu içinde, sizleri saygılarla, sevgilerle selamlarım.

Tarih boyunca, ulusların en önemli gayesini, yükselmek ve varlıklarını devam ettirmek teşkil etmiştir.

Bu gayeye ulaşmak için yapılan çalışmalarda, uluslar gerekli ümit ve güç kaynağını genç kuşaklarda bulmuşlardır. Gençlerini iyi yetiştirebilen, onlara gereği kadar önem vermiş olan toplumlar, yarınlarına güvenle bakabilirler.

Bu yasa siyasi partiler için de geçerlidir. Toplum içerisindeki karakterli, kabiliyetli ve çalışkan gençleri bünyelerinde toplayarak onlara siyasi bir eğitim vererek geleceğin yöneticilerini yetiştiren partiler, ancak yarınlarına güvenle bakabilirler.

CHP, bünyesinde vazgeçilmez bir unsur olarak gördüğü gençlik kolları ile siyasi hayatımızda bu görevi yapan, bunun içindir ki geleceğine güvenle bakan tek siyasi kuruluştur.

Bu görüş açısından CHP Gençlik Kollarının Büyük Türk Gençliği içindeki yerine değinerek, düşüncelerimizi söylemek isterim.

300

CHP Gençlik Kolları, bütünüyle Atatürkçü gençliğin ayrılmaz bir parçasıdır. Onunla bir düşünür, onunla bir sevinir. Gerekirse iç ve dış çıkarcılara karşı mücadele verir.

CHP siyasi örgütünde yer alan gençler, Cumhuriyet Halk Partisi’ni, Türkiye’mizi daha iyiye bütün fikirlerin sahibi ve uygulayıcısı olduğu inancı ile görev görürler.

Bünyesi ve nitelikler ile Büyük Atatürk’ün kurduğu ve başöğretmenliğini Büyük İnönü’nün yaptığı CHP siyasi okulundan, yönetici niteliklerini öğrenmeye çalışırlar. Bütün telkin ve tahriklere, varlığının sebebine aykırı davranışlar içinde gösterilme gayretlerine aldırmadan, ulus yararlarının, Atatürk ilkelerinin ve 27 Mayıs milli devriminin yılmaz bekçileridir.

Sevgili arkadaşlarım,

Huzurunuzda büyük Türk ulusunun sorunlarına çözüm yolu aramakta ve ulus yararına mücadele vermekte mümtaz yerleri olan devrimci gençlik örgütlerine, özellikle Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı’na, Türkiye Milli Talebe Federasyonu ile bunlara bağlı örgütlere ve ulussever yöneticilerine takdirlerimi, şükranlarımı sunarım.

Atatürkçü üniversite gençliğine AP iktidarının maddi ve manevi baskısını şiddetle takbih eder, bu yolun kendilerine iyilikler getirmeyeceğini ifade etmek isterim.

Değerli arkadaşlarım,

Ülkemizde 10 Ekim 1965’te yapılan genel seçimlerde genç, fakat bünyesinde köklü husumetleri toplayan AP iktidara geldi.

Ezilenlerle, ezenlerin bilinçsiz bir şekilde birleşmesi ile iktidara gelen AP, üzüntü ile ifade edeyim ki, bugüne kadar toplum yararına hiçbir varlık gösterememiştir.

Durağının hangi batak olduğunu tespitte güçlük çektiğimiz Adalet Partisi’ne Kurultayımız vesilesi ile uyarma görevini yapmak isteriz.

Sandıktan çıkmış olmayı, her tasarrufu yapabilmek için tek dayanak saymak, bilgisizliktir, cehalettir. AP ve yöneticilerine belirtmek isterim ki; sandıktan çıkmış olmaları, milli çıkarlarımıza, inançlarımıza ve ulusal kalkınmamıza, ihanetlerine göz yummamıza yetmeyecektir.

İrtica ve bunun bugün su yüzüne çıkmış şekli olan nurculuğa verilen tavizleri unutmayacağız ve affetmeyeceğiz. Gerekli mücadeleyi yapacağız.

Anayasa kuruluşlarına açtıkları ve ulus yararına olmayan cihatlarına, var gücümüzle karşı koyacağız.

Hassas olduğumuz önemli bir konu da, Büyük Önder Atatürk’e, sözle ve fiili olarak yapılan saldırılardır. Gerektiğinde, büyük Türk gençliği ile birlikte her fiili mücadeleyi vermek kesin kararımızdır.

Unutturmak için büyük kurtarıcının sözlerini tartışıyorlar, amma unutturamayacaklardır. Şimdi de Atatürk’ün Bursa Nutku için, ‘yoktur böyle şey diyecek’ ulemalar aramaktadırlar. Gayret boşunadır. Açık kalple ifade edeyim ki, Türk genci, Türk aydını ve her vatansever, bu şer’i saldırıları mutlak göğüsleyeceklerdir. Hem de inkar etmek istedikleri Bursa Nutku’ndan aldıkları güçle, ilhamla.

Değerli kardeşlerim,

Sözlerimin son kısmında sizin de hislerinize tercüman olduğum inancı ile partimizin Ortanın Solu tartışmalarındaki görüşlerini ifade etmek isterim.

Açık ve seçik olmak mecburiyetinde, hatta ihtiyacındayız. CHP, Ortanın Solu’nda bir partidir. Bu husus partimizin ilkeleri, programı ve beyannameleri ışığında vardığımız mutlak tespitimizdir.

Bazı kimseler, ‘bu yeni görüş müdür, altı okumuza yedinci bir ok ilave iddiası mı taşıyor’ şeklinde bilinçsiz iddialar içerisindedirler.

Açıkça belirteyim ki, Ortanın Solu, ne bir yedinci ok, ne de parti ilkeleri dışında bir cereyandır. Ortanın Solu, parti programına çağın kafası ile dinamizmi ile bakmaktır.

Ortanın Solu; aydınların, gençliğin, milyonlarca dar gelirlinin, esnafın ve köylü vatandaşlarımın gerçek ihtiyacı, kalplerde dalga dalga heyecan uyandıran bir meşaledir.

Bu meşaleyi, en gencimiz, liderimiz yaktı, söndürtmeyeceğiz. Bu meşaleyi hedefine dikmek için CHP’nin heyecan kaynağını, ümit kaynağını teşkil ediyoruz. Bunda mutlaka başarıya ulaşacağız.

Tüm iyilikler Türk ulusundan, tüm kolaylıklar bizden yana olsun.

Delege kardeşlerim, şerefli Türk basın mensupları ve aziz konuklara saygılar sunarım” 301

Gençlik Kolları Genel Başkanı Erkin Topkaya’nın konuşmasından sonra Gençlik Kolları Genel Sekreteri Kemal Ataman kürsüye gelerek Gençlik Kolları Merkez Yönetim Kurulu Çalışma Raporu’nu okumuştur. Raporda özetle şu ifadeler yer almıştır:

“Türk halkını gerici, çıkarcı iç ve dış sömürücülerin etkisi dışına çıkarmak, Türk devletinin bağımsızlığına gölge düşüren ve düşürme ihtimali olan her türlü iç ve dış etkilerle mücadele etmek ve iktisaden geri kalmışlık siyah perdesini yırtıp atmak savaşına katılmak… Parti içi başıca meselemiz; olaylara çağın kafası ile bakmak, ekonomik ve sosyal metotların en iyisi ve Türkiye sosyal gerçekleriyle en çok uyuşanı olan, tanımını parti programı, kurultay beyannameleri ve seçim bildirgelerinde bulan Ortanın Solu istikametinde kesin tavır takınmaktadır.

Parti içi ve parti dışı hedefler belli. Hepsi Türk halkının mutluluğu için inanmış insanlar olarak el ele gönül gönüle başarıya ulaşacağız. Bu kanıyla Gençlik Kolları Merkez Yönetim Kurulu çalışmalarını bilgilerinize sunuyoruz.

CHP içerisinde zirveye ulaşmış kimseler, bizim kuşağımızdan olan evlatlarını dahi hayretler içerisinde bırakan davranışları ile ATATÜRK’ün partisine ihanet etmişlerdir. Bir bilimsel görüşü parmağının sağı ve solu ile izah edenler ve seçimler sırasında parti

301

içindeki art niyetlilerin tahripleri, partimize büyük ölçüde zaaf getirmiştir.

Yeri gelmişken hatırlatma da fayda gördüğümüz önemli bir noktayı bir daha açıklamak isteriz: 1965 seçimi öncesi Sayın Genel Başkanımız İnönü’nün ağzından Cumhuriyet Halk Partisi’nin Ortanın Solunda bulunduğunun ifadesi, parti içinde bir kısım kimselerin bu görüşün menfaatlerine dokunduğu, bir kısmının da anlayamaması sebebiyle, parti içinde büyük tepkilerle karşılandı. Cumhuriyet Halk Partisi Gençlik Kolları olarak biz, tepkileri her reformun, her ileri görüşün karşısındaki davranış olarak niteledik ve normal karşıladık. Ne var ki, Gençlik Kollarımız bu ‘normal’ saydığı davranışlar karşısında çok daha normal olan ikinci bir davranışı da parti yetkili organlarından ısrarla bekledi. O zamanki CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Doğan Araslı, ‘CHP’yi tahrik kampanyasının’ başında gördüğü Edirne Senatörü Tahsin Banguoğlu’nun Haysiyet Divanı’na verilerek derhal partiden çıkarılmasını istemiş, hatta İstanbul’da toplanan Parti Meclisi’ne bu yolda bir de takrir vermişti. İstenilen husus şu ana kadar halledilmiş değildir.

Elbette ki taleplerimiz yalnızca bir kişiyi kapsamıyordu. Tasfiye bir anlayışta olacaktı. Cumhuriyet Halk Partisi’ni eyyamcılıktan kurtulamayanların sığındıkları yer olarak görmek istemiyorduk. Çünkü inanıyorduk ki, CHP inanmış yöneticilerin ve mensuplarının şahsında rejimin olduğu kadar milletin de vazgeçilmesi imkansız tek dayanağıdır.

Bu partinin çatısı altındaki insanlar en azından vatandaşın lokmasına ortak olanları, vatandaşın lokmasına ortak olunacak sistemi ve bu sistemin getirdiği zihniyeti reddedecek insanlar idi. Mücadelemiz bu idi ve ilk defa böylesine inançlı ve şuurlu bir seçime giriyorduk. Bugün de aynı düşünceyi taşıyor, genç ve ileri fikirlerin sahibi olan ve sahibi olduğunu her türlü tutum ve davranışıyla ortaya koyan CHP’nin milletin malı olacağına inanıyoruz.

CHP’nin yarım asra yaklaşan zaman içinde yurdumuzun ve ulusumuzun bağımsızlığı ve yükselişi uğrunda yaptığı şerefli çalışmaya gücümüz nispetinde katılmış olmanın gururunu ömrümüz boyunca duyacağız.

Hizmet yarışında meşaleyi, yüce kurultayımızın

görevlendireceği arkadaşlarımıza devretmek üzere olduğumuz bugünlerde; CHP’nin öncülüğünde yapılacak toplu bir çalışmanın sonunda gerçekleşecek olan İleri Türkiye Ülküsünün heyecanını taşıyoruz.

İleri yaşının engin tecrübeleri içinde yurdumuzun sosyal ve iktisadi sorunlarının çözüm yolunu en ileri bir düşüncenin eseri olarak yaratmış olan Sayın İnönü’nün önderliğinde ve ‘ORTANIN SOLU’ prensibinin ruhuna uygun mücadele ekipleri ile birlikte Türkiye’nin bir gün mutlaka kurtulacağına gönülden inanıyoruz.