1. Gözlediğim kadarıyla ankette belirttiğiniz bazı yöntemlere ders esnasında yer verilmedi, bunun sebebi neler olabilir, açıklayabilir misiniz?
1. Öğretmen: Okul idaresinin hazırlamış olduğu plana göre edebiyat ağırlıklı derslere girdiğimden dersler daha çok yorumlamalarla geçiyor, düzenli tartışma tarzında bir ders işleyemiyoruz. Zaman da kısıtlı bu gibi yöntemleri kullanabilmem için. Đlerleyen zamanlarda, örneğin yıl sonunda bu yöntemi kullanabilirim. Örnek olay yöntemine yer veremiyorum ancak benzer şekilde günümüzdeki bir olayı geçmişteki destanlar vs. ile ilişkilendirip, kıyaslamalarını istiyorum. Bir de örnek olay için gezi-gözlem çerçevesinde gerçekleşebilir ders, ama pek mümkün bu olamaz, çünkü örneğin Orhun Abide’lerini yerinde (Türkmenistan’da) ziyaret edemeyiz. Dersin görselliğe izin vermemesi, sözel ağırlıklı olması nedeniyle problemler ancak sözel olarak ele alınabiliyor. Ders dışında böyle şeylere yer verebiliyorum. Mesela öğrenci problemlerine çözüm yolları sunuyorum. Gösterip-yaptırma yöntemine ders dışı tiyatro faaliyetlerinde yer veriyorum. Çünkü edebiyat derslerinde destan konuları gerçekçi olmadığı ve olağanüstü oldukları için dramatizasyona müsait değil. Đşbirlikçi (Kubaşık) öğretim yöntemine grup araştırması tekniği şeklinde yer veriyorum ancak yuvarlak masa tekniği gibi diğer tekniklere zaman sıkıntısı ve müfredat kaygısından dolayı yer veremiyorum. Bu teknikleri ancak yılsonunda artan zamanlarda yapabileceğimi düşünüyorum.
2. Öğretmen: Birleşim yöntemini edebiyat dersinde kompozisyon ödevleri vererek kullanıyorum. Dil ve anlatım derslerine giriyorum daha çok. Okul idaresi dönem başında bu şekilde ders dağılımı yaptı. Đlk haftalarda tartışma yöntemi tekniklerinden münazara tekniğini bir defa kullandım kitapta yer alıyordu bu tür bir etkinlik. (Gözlem sürecinde yer verilmedi bu tekniğe) Örnek olay yöntemi açısından ara sıra beyin fırtınası tekniğini kullanıyorum. Problem çözme yönteminin derse uygun olmadığını ve zaman kaybına yol açacağını düşündüğümden derste bu yöntemi kullanmıyorum. Bireysel çalışma için öğrencilere ders dışı faaliyetler kapsamında proje ödevleri hazırlatıyorum. Đşbirlikçi (Kubaşık) öğretim yöntemine yer veriyorum. Birleşim ve çözümleme yöntemlerine müfredatta da yer aldığı için sık sık yer veriyorum.
2. Sizce bir öğretmenin öğrencilerin öğrenme stilini bilmesine gerek var mı? (Varsa) Bu durum öğretmene hangi açıdan fayda sağlayabilir?
I. Öğretmen: Kesinlikle var. Sınıfı daha iyi tanıyabileceğimden sınıf hakimiyetim çok iyi olur. Okulumuz, sınıftaki öğrencilerin sayıca az olmasından dolayı öğrencilerin öğrenme stillerinin belirlenmesine müsait ama henüz öğrenme stillerinin tespiti konusunda bir çalışma yapılmadı. Öğrencilerin hepsi farklı öğrendiğinden farklı türlerde öğretim istiyor. Dolayısıyla öğrencilerin öğrenme stilleri belirlenip bu şekilde ders işlenirse daha etkin bir öğretim gerçekleşeceğine inanıyorum.
II. Öğretmen: Var tabi ki. Öğrencilerin her biri farklı öğrendiği için bu önemli. Öğrenciler tanınınca daha etkili bir öğretim yapılabilir. Kimi öğrenci soru-cevap yöntemiyle öğrenirken, kimi öğrenci sunumlar görsel materyallerle desteklendiğinde daha iyi öğreniyor. Öğrencilerini stillerini belirlemedim ancak soru-cevap yöntemiyle onları derste ve ders dışında tanımaya çalışıyorum. Bu durum öğrenci-öğretmen diyaloğunu olumlu etkiliyor.
3. Daha önce kendi öğrenme stilinizi belirlediniz mi?
I. Öğretmen: Hayır, kendi stilimi öğrenmedim daha önce. Ama kendi öğrenme stilimin farkında olmam hem avantajlı hem de dezavantajlı olabilir diye düşünüyorum. Kendi stilimi tanımam, dersi ne tür işlediğimi bilmem açısından avantajlı olabilir, bunun yanında kendi stilime uygun ders işlemem ise benimle aynı stile sahip öğrenciler için avantajlı olabilir. Bu durumun dezavantajlı yönü ise kendi stilime uygun ders işlemem halinde, benimle aynı stile sahip olmayan diğer öğrencilerin süreçte mağdur olabilecekleridir.
II. Öğretmen: Daha önce tezsiz yüksek lisans sürecinde bu konuyla ilgili anket uygulandı ama sonucu öğrenemedim. Ama hangi stile sahip olduğumu merak ediyorum. Genellikle bir şeyi anlamadan, ezber yoluyla öğrenemem. Daha çok yaparak-yaşayarak öğrenirim. Araştırmayı severim.
4. Hangi metodu kullanırken öğrencilerin derste daha aktif olduklarını gözlüyorsunuz?
I. Öğretmen: Soru-cevap, işbirlikçi öğrenme, çözümleme ve birleşim yöntemlerinde daha aktifler. Ders dışı tiyatro faaliyetlerinde ise gösterip yaptırma yönteminden dramatizasyonda aktif olduklarını gözlüyorum. Fen alanındaki öğrencilerin tartışmaya daha açık olduklarını gözlüyorum. Bunun sebebinin de bu alandaki öğrencilerin konuları, olayları körü körüne ezberleyerek değil, onları daha çok bilimsel açıdan tartışarak öğrendiklerinden kaynaklandığını düşünüyorum. II. Öğretmen: Derslerimde daha çok soru-cevap, anlatım, tartışma ve örnek olay yöntemlerinden beyin fırtınası tekniğine yer veriyorum. Örnek olay, işbirlikçi öğretim ve bireysel çalışma yöntemlerinde daha aktif olduklarını görüyorum. 5. Okulunuzdaki şartlar değişik yöntemleri kullanmak için uygun mu sizce? I. Öğretmen: Bence uygun.
II. Öğretmen: Gayet uygun. Hem teknolojik açıdan hem de idarecilerin bu konudaki tutumları açısından farklı yöntemleri kullanmak bu okulda sorun teşkil etmez. Aksine okulumuzun donanımı her türlü yöntemin uygulanmasına cevap verebilecek niteliktedir.
6. Okullarımızda uygulanmakta olan yapılandırmacılık yaklaşımında kullanılan yöntemleri, daha önce uygulanan geleneksel sistemdeki yöntemlerle kıyasladığınızda öğrenci açısından uygunluğunu değerlendirebilir misiniz?
I. Öğretmen: Geleneksel sistem farklı yöntemlerin uğraştırıcı olabileceğini düşündüklerinden ve geleneksel yönteme alışkın olduklarından öğrencilerin işine geliyor ama bence yapılandırmacılık yaklaşımı dersin etkin bir şekilde işlenmesi, derse aktif katılımın sağlanması ve dolayısıyla bilginin etkin öğrenilmesi açısından daha yararlı.
II. Öğretmen: Öğrenciler açısından yapılandırmacılık yaklaşımı, geleneksel yaklaşımdan daha uygun. Çünkü her öğretmen farklı olduğundan farklı öğretim yöntemlerine yer verilmeli. Bu da daha çok yapılandırmacı yaklaşımla işlenen derslerde mümkün olabilmektedir.
EK 5