• Sonuç bulunamadı

BİLİMSEL SÖYLEM

1.3.2. Dillere ve Disiplinlere Göre Özetleri İnceleyen Çalışmalar

Özetler, farklı dilbilgisel düzenekler barındırdığından kültüre ve disipline özgü farklılıkları ortaya çıkarmak için önemli bir kaynaktır (Van Bonn ve Swales, 2007). Bu bağlamda, kültür-bağımlı farklılıkları belirlemek için farklı dillerde yazılmış özetler sıkça inceleme konusu olmuştur. Örneğin, Ventola (1994) Alman akademik yazarların İngilizce özet üretiminde karşılaştıkları sorunları ele alırken Busch-Lauer (1995), Tıp alanında Alman akademisyenler tarafından yazılmış Almanca özetleri ve bu özetlerin İngilizceye aktarılmış paralel özetleri ve aynı zamanda da anadili İngilizce olan akademisyenler tarafından oluşturulmuş İngilizce özetleri karşılaştırmıştır. 1989 ve 1993 yılları arasında yayınlanan araştırma yazılarından alınmış 20 özet, uzunluğu, metin yapısı ve dilbilgisel örüntüleri bakımından incelenmiştir. Özetler yazarlar tarafından çevrilmiştir. Almanca özetler İngilizce özetlerle karşılaştırılmış ve bu karşılaştırma sonucunda, Almanca ve İngilizce özetlerin çoğunlukla birebir eşdeğer olduğu; ancak bazı İngilizce özetlerin, Almanca özetin sadece bir bölümünü aktardığı belirlenmiştir. Ayrıca, İngilizceye çevrilmiş bazı özetlerde çok sayıda dilbilgisel hata bulunduğundan, bu özetlerin ikinci bir okumayla düzeltilmediği sonucuna varılmıştır.

Busch-Lauer (1995), özetlerin araştırma makalesine oranla ortalama uzunluğunu, hamlelerin kullanımını, düzenlenişi ve özetlerin sözlükdilbilgisel

25 örüntüsünü incelemiştir (etken, edilgen yapı, kaçınma, çekimli eylem yapıları, zaman kullanımı, bağlayıcılar). Bulgulara göre araştırma makalesinin ve özetlerin uzunluğu arasında bir bağlantı saptanmamıştır. İngilizce paralel metinlerde artalan bilgisinin verildiği “giriş” bölümü özetlerde önemli bir yer tutarken, çalışmanın amacı ve sonuçlar açıkça verilmemektedir. İngilizce kontrol metinlerde “giriş” hamlesi paralel metinlerde olduğu gibi özetin önemli bir bölümünü oluşturmamaktadır. Almanca özetlerde sıklıkla kaçınma, karmaşık ve sıralı tümce yapıları, edilgen yapı ve geçmiş zaman kullanımı ile karşıtsal, tamamlayıcı ve ardışık bağlayıcılar, sözlükdilbilgisel örüntüyü oluşturmaktadır. İngilizce paralel metinlerde ise sözlüksel ve dilbilgisel eksiklikler dikkati çekmektedir. Bu nedenle, Busch-Lauer (1995)’e göre hem tıp eğitiminde yer alan yabancı dil kurslarında hem de teknik çevirmenler için “özet yazım edimi” izlencede yer almalıdır.

Portekizce özgün özetleri ve İngilizce paralel metinleri karşılaştıran Johns (1992), Brezilyalı akademik yazarların İngilizce metin üretiminde Portekizceye özgü dilsel yapıların İngilizce özetlere aktarıldığını ortaya çıkarmıştır. Benzer bulguları İngilizce ve İspanyolca özetleri karşılaştıran Burgess ve Martín-Martín (2010) de saptamıştır. Buna göre, İspanyolcada kullanılan dönüşlü edilgen (reflexive passive) yapılar İngilizce metin üretiminde kullanılmış ve bu kullanım sonucunda İngilizcede dilbilgisidışı olan ‘in this work are studied the difference’ (*bu çalışmada incelenmektedir farklılık) gibi tümceler oluşturulmuştur.

Millán, Sanz, Dueñas, ve Orta (2007), Uygulamalı Dilbilim, İşletme, Üroloji ve Gıda teknolojisi alanlarından İngilizce ve İspanyolca özetleri ve araştırma yazılarını kişilerarası üstsöylem belirleyicileri açısından ele almıştır. Çözümlemeden elde edilen sonuçlara göre İngilizce özetlerde yazar kimliği açıkça, özellikle “biz” adılı ile kodlanmaktadır. İspanyolca özetlerde ise yazar kimliği daha örtük bir biçimde ifade edilmektedir. Disiplinlerarası farklılıklar açısından ele alındığında üstsöylem belirleyicilerinin Uygulamalı Dilbilim ve İşletme alanlarında sıklıkla kullanılırken Üroloji ve Gıda Teknolojisi alanlarında daha az kullanıldığı gözlemlenmiştir. Kendi çalışmalarına atıfta bulunmanın ise Fen Bilimlerini temsil eden disiplinlerde daha fazla uygulanan bir eğilim olduğu belirlenmiştir.

26 İspanyolca ve İngilizce özetleri inceleyen diğer bir çalışmada, Perales- Escudero ve Swales (2011) uluslararası Ibérica dergisinde yayımlanan ve İspanyadaki üniversitelerde çalışan akademisyenler tarafından yazılmış 80 özeti karşılaştırmıştır. Bulgular İspanyolca özetlerde daha fazla bilgisellik ve tutum ifadeleri ve aynı zamanda da kişi adılı kullanıldığı göstermiştir. Perales-Escudero ve Swales (2011), karşılaştırma sonucunda farklılıkların saptandığı 35 özet yazarına elektronik posta aracılığıyla ulaşarak farklılıkların nedenlerini ortaya çıkarmaya çalışmıştır. 15 yazar elektronik postada yöneltilen sorulara yanıt vermiştir. Elde edilen bilgilere göre, Perales-Escudero ve Swales’ın (2011) önvarsaydığı gibi özetler önce makalenin yazıldığı dilde yazılmış ve daha sonra diğer dile çevrilmiştir. İngilizce özetlerin tümü İngiliz anadili konuşucusu tarafından ve İspanyolca özetler de İspanyol bir uzman tarafından okunup incelenmiş ve gerekli düzeltmeler yapılmıştır. Yazarlar, erek metin üretiminde kaynak metine sadık kalmamalarının nedenini, erek metinde daha doğal ve daha uygun metin oluşturma çabalarından kaynaklandığını açıklamıştır. Buna göre, eğer kaynak metindeki sözlükdilbilgisel yapılar erek metindeki doğal bilgi akışını bozuyorsa, anlam erek dile uygun sözlükdilbilgisel düzeneklerle aktarılmıştır.

İspanyolcanın yanı sıra alanyazında Rusça ve Arapça özetleri karşılaştıran çalışmalar da bulunmaktadır. Yakhontova (2002), İngilizce ve Slav dillerinde üretilmiş konferans özetlerini incelediği çalışmasında dil-bağımlı farklılıkların olduğunu saptamıştır. Buna göre, ulusal söylem topluluğunu temsil eden Slav dillerindeki özetlerde, araştırmanın konusuna odaklanıldığı; ancak uluslararası bir söylem topluluğuna seslenen İngilizce özetlerde, sıklıkla araştırmayı tanıtan ve reklamını yapan bir dilbilgisel örüntü sergilendiği görülmüştür.

Yakhontova (2006), Uygulamalı Matematik alanında İngilizce ve Slav dillerindeki (Rusça ve Ukrayna Dili) tek yazarlı konferans özetlerinde kişi adıllarını incelemiştir. Araştırmasının bulgularına göre, İngilizce metinlerde sıkça biz adılı kullanılırken Slav dillerinde edilgen yapı kullanımı tercih edilmiş, ben kişi adılı ise Rusça özetlerde hiç kullanılmamıştır. Dolayısıyla, İngilizce ve Slav dillerinde oluşturulmuş özetlerde yazar yönelimli örtükleştirme, farklı dilbilgisel örüntüler

27 aracılığıyla yapılmaktadır. İngilizcede tek yazarlı yazıda biz kişi adılıyla örtükleştirme sağlanırken, Slav dillerinde edilgen yapı kullanımı ile sağlanmaktadır. Başlıklar tüm özetlerde benzer biçimde adlaştırma yapılarıyla oluşturulmuştur. Başlıklarda adlaştırma yapıları nesnel ve olgusal gerçekleri yansıtma işlevi görmektedir. Yakhontova’ya göre bu benzerlik ve farklılıklar, toplumsal beklentilerden ve bilim ideolojisinden kaynaklanmaktadır.

Arapça ve İngilizce paralel özetleri karşılaştıran Alharbi ve Swales (2011), dil araştırmalarına yer veren 3 dergideki 28 özette kişi adılı kullanımını, araştırmayı tanıtıcı (promote) ifadeleri ve retorik yapıyı incelemiştir. Arapça özetlerde kişi adılının ve araştırmayı tanıtıcı öğelerin çok düşük oranda kullanıldığı belirlenmiş ve bu özetlerin, genel olarak araştırmanın konusuna ve bulgularına odaklandığı görülmüştür. Alharbi ve Swales (2011), bu farklılıkların nedenlerini Arap dünyasındaki bilim geleneklerine ve Sosyal Bilimler alanındaki Arapça dergilerde özet yazma zorunluluğunun yeni getirilmiş olmasına dayandırmaktadır.

Bu çalışmaya referans teşkil eden diğer önemli bir çalışma İngilizce ve Fransızca kontrol ve aynı zamanda paralel özet metinleri kişi adılı kullanımı, tümce uzunluğu ve bağlayıcılar bakımından inceleyen Van Bonn ve Swales (2007)’in araştırmasıdır. Van Bonn ve Swales (2007: 98), Régent (1985) ve Bachschmidt’in (1999) İngilizce ile Fransızca dillerinde yazma edimlerine ilişkin araştırmalarının sonuçları bağlamında, bilimsel makale özeti üretimindeki farklılıkları “ne” (what) dilleri ve “neden” dilleri (why) karşıtlığı çerçevesinde irdelemiştir. Buna göre, bazı diller çalışmanın konusuna odaklanmakta, dolayısıyla bu dillere ait bilimsel metinlerde ‘ne’ yapıldığına yönelik açıklamalar yapılmaktadır. Diğer taraftan “neden” durumuna odaklanan dillerde araştırmanın önemi vurgulanmakta ve aynı zamanda da araştırmaya ilişkin gerekçeler sunulmaktadır. ‘Ne’ dilleri metnin yüzey yapısında sıklıkla amaç tümcelerine yer verirken, ‘neden’ dilleri metnin yüzey yapısında amaç ifadeleri kullanmamakta, tam tersine çalışmanın savını destekleyecek dilsel birimlere başvurmaktadır. Van Bonn ve Swales (2007), İngilizce ve Fransızca özgün metinlerin karşılaştırılması sonucunda, özetlerde çalışmanın amacını belirten ve yazarın kimliğini kişisizleştiren “bu çalışmanın

28 amacı” yapısının Fransızca özgün özetlerde daha fazla kullanıldığını belirlemiştir. Böylece Van Bonn ve Swales (2007: 98) elde ettikleri veriler bağlamında, Fransızcanın “ne” dili özellikleri gösterirken İngilizcenin “neden” dili özellikleri sergilediği sonucuna varmaktadır. Çünkü Fransızca özetlerinde sıkça amaç ifadeleriyle araştırmalarda “ne” yapıldığı vurgulanmakta, İngilizce özetlerde ise amaç ifadeleri daha az kullanılıp, çalışmanın alanyazınında “neden” önemli bir araştırma olduğu gerekçelendirilmektedir.

Van Bonn ve Swales (2007), kişi adılı kullanımında da farklılıklar gözlemlemiştir. İngilizce özetlerde ben ve biz kişi adıllarına sıkça yer verilirken Fransızca özetlerde daha az sıklıkla kişi adılı kullanımına gidildiği ben adılının ise hiç kullanılmadığı belirlenmiştir. Kişi adılı kullanımındaki farklılıkların yanı sıra bağlayıcıların kullanımında da farklılıklar görülmüştür. Fransızca özgün özetlerde ekleme ve sıralama işlevi yürüten bağlayıcılar tercih edilirken İngilizce özgün özetlerde karşıtlık işlevi yürüten bağlayıcılar daha sıklıkla yer almaktadır.

Paralel bütüncenin karşılaştırılmasından elde edilen bulgulara göre, kişi adılı kullanımı özgün metinlere göre farklılık göstermektedir. Fransızcada daha fazla kişi adılı kullanımı (Fransızca: 32 ve İngilizce: 23) tespit edilmiştir. Van Bonn ve Swales (2007), kişi adılı kullanımının metin türüne yönelik bir gereklilik değil, kültür- bağımlı bir kullanım olduğunu ileri sürmektedir.

Paralel bütüncede bağlayıcıların kullanımında farklılık belirlenmemiştir. Ancak edilgen yapı kullanımında farklılık görülmüştür. İngilizce paralel özetlerde daha fazla edilgen yapı kullanılmaktadır. Van Bonn ve Swales (2007)’e göre Fransızcadaki karmaşık tümce yapıları, İngilizce paralel metinlerde edilgen yapı ile aktarılmıştır. Dolayısıyla, farklı yapılar tek bir yapı ile karşılandığı için edilgen yapı kullanımı bu metinlerde daha fazla yer almaktadır. Bu çalışmada ayrıca, paralel özetlerin birebir çevirisi olup olmadığı incelenmiştir. İncelemeye göre, anlam paralel özetlerde temelde eşdeğer yapılarla aktarılmıştır. Ancak 6 özette tümce sayısı ve sözlükdilbilgisel yapılar farklılık göstermektedir.

29 1.4. TÜRKÇEDE BİLİMSEL SÖYLEM ÇALIŞMALARI

Türkçe bilimsel metinler üzerine yapılan çalışmaların son yıllarda giderek arttığı gözlemlenmektedir. Bilimsel söylem üzerine pek çok uygulamalı çalışmalarla birlikte bilimsel söylemin özelliklerini ele alan kuramsal çalışmalar (Ergenç, 2001, 2006; Oktar, 2001; Ozil, 1988; Uzun, 2006) da bulunmaktadır.

Türkçe Bilimsel Söylem ve Bilimsel Metinler üzerine yapılan çalışmalar genel olarak, tür çözümlemesi (Cem-Değer ve Fidan, 2007; Fidan ve Cem-Değer, 2007; Fidan, 2008; İnce Özyıldırım, 2010; Şenöz-Ayata, 2002, 2004, 2006; Yarar, 2000a), eleştirel söylem çözümlemesi (Karahan, Duman, ve Sarıbaş, 2001; Sargın, 2010), dilbilgisel yapılar ve üstsöylem belirleyicileri (Doyuran, 2009; Fidan, 2002, 2003; Oktar ve Yağcıoğlu, 1995; Yarar, 2000b, 2001a, 2001b) ve bilgi yapısı ile konu sürekliliği (Çakır, 2005; Oktar ve Çakır, 2007, 2009) çerçevesinde yürütülmektedir. Uzun ve Huber’in (2002) hazırladıkları “Türkçede Bilgi Yapısı ve Bilimsel Metinler” başlıklı kitapta çok sayıda araştırmacının (İşsever, 2002; Keçik, 2002; Oktar, 2002, Turan ve Yılmaz Bican, 2002; Ruhi, 2002; Uzun, 2002; Yağcıoğlu, 2002; Zeyrek, 2002) bilgi yapısı başlığı altında bilimsel söylem alanında yaptığı araştırmalara yer verilmektedir.