• Sonuç bulunamadı

2.4. Değerler ve Eğitim

2.4.1. Değerler Eğitiminde Öğretmenin Rolü

Değerler eğitiminin hedefi, kendini tanımlama ve kendini anlama gibi pratiksel süreçlerden geçirdiği insanın yetilerini en üst düzeye ulaĢtırarak, “iyi hayat yaĢamasını” sağlamaktadır. Böyle bir eğitimde süreç merkezli program anlayıĢıyla aktif, deneysel somut problem çözümlerine dayalı bir müfredat programı ve böyle bir eğitim tekniğini çok iyi bilen öğretmenler eliyle mümkün olabilir (Kale, 2007: 317).

Bize göre değerler öğretilmemektedirler ancak edinilmektedirler. Değerler eğitiminde öğretmenlerin rolü; öğrencilerin kalplerindeki toplumsal, ekonomik ve çevresel yönleriyle ilgili değerlerin geliĢmesine/sıralanmasına yardım etmek (Hossain and Marinova, 2004) ve onların neye değer verdiklerini, değer verdikleri Ģeylere nasıl davranmaları gerektiğini fark etmelerini sağlamaktır (Kim Suh ve Traiger, 1999).

Öğretmen, birinci sınıftan sonra çocuğa ana-babadan ayrı ve farklı baĢka bir kiĢi olarak görünmeye baĢlar. Hayatının bu evresinde çocuğun öğretmeni, birçok ahlaki özellikler bakımından ona örnek olur. ġayet öğretmen çocuklara karĢı saygılı ve kibar davranıyorsa, çocuklar da bu bakımdan öğretmeni taklit ederler. Öğretmen söylediklerini aynı zamanda uyguluyorsa çocuk da onun yolunda gitme hevesi gösterir (Montagu, 2005: 26-27).

UNESCO‟ya (2005: 23) göre öğrenen, tam anlamıyla bir insan olmayı gerçekten istediği zaman, sadece yetenekli ve becerikli bir iĢçi olmayabilir; aynı zamanda hayat

kalitemizi geliĢtiren grup amaçlarına bağlı ve sosyal yönden kendini adamıĢ bir vatandaĢ da olabilir. Bu, eğitimci için zor bir iĢtir. Eğitimci, bu amaçlara sebep olan esas değerleri gerçekleĢtirmek için öğrenenin becerilerini baĢarılı bir Ģekilde nasıl yönlendirecek ve onlara imkân sağlayacak? Öncelikle kiĢinin, öğrenene uygun olan öğrenme yaklaĢımlarının ve ortamlarının türünü yeniden düĢünmesi gerekir. Ġkinci olarak kiĢinin, değerlendirme sürecini vurgulayarak geliĢme sürecinde kullanılan dinamikleri iyi bir Ģekilde anlaması ve öğrenmesi gerekir.

Değer eğitiminde öğretmenin rolü, oluĢturmacı yaklaĢımdaki öğretmen rolüne benzemektedir. “Bu yaklaĢımda, bilginin öğretmen tarafından özümletilmesinden ziyade öğrenciler bir olayı ya da kavramı kendi kendilerine keĢfettiklerinde daha çok heyecan duydukları için yeni bilgiyi daha iyi hazmederler ve farklı yerlerde kullanabilirler. Dolayısıyla bu süreçte öğretmenin rolü değerleri öğrencinin keĢfetmesine yardımcı olmaktır. Bu öğrenme sürecinde öğretmenin temel iĢlevi, öğrencilerin aktif katılımı için yardımcı olmak ve onların önceki bilgileri ile anlamlı bağlar kurmalarını sağlamaktır. Bu temel iĢlevi yerine getirebilmek için öğretmen öğrenciye rehberlik eder, cesaret verir, öğrenciyi eleĢtirel düĢünmeye teĢvik eder, öğrenme esnasında analiz, sentez yapmaya yönlendirir. Bu yaklaĢımda zaman sorunu diye bir problem öğretmen tarafından hissedilmemeli, nitelik ön plana çıkartılmalıdır. Plân esnek olmalıdır. Plânda hedefler ve içeriğin ana teması belirlenmelidir. Ancak içeriğin öğrencilere göre değiĢebileceği öngörülmelidir.” (Gökdere ve Çepni, 2003: 103).

Öğretmen kendi grubunun ahlak ölçülerini bütün çocuklara aynı Ģekilde iĢlemeye kalkıĢacak olursa ufak çocuklar için bazı ciddi sorunlar yaĢatabilir. Örneğin, (Türkçeye uyarlanmıĢtır) “Fikret‟i çok seven annesi, belki ufak tefek görgü kuralları üzerinde durmamıĢ, yaptığı kavgalardan ötürü onu hiç azarlamamıĢ olabilir.” Çocuğun öğretmeni okulda bu sorunu dikkat ve anlayıĢla ele almayacak olursa Fikret bocalayacak ve üzülecektir. Çünkü kendisi için yeryüzünde bütün iyi Ģeylerin örneği olan annesi, çocuğuna centilmenlik hakkında belki de pek bir Ģey öğretmemiĢ olabilir veya kendini savunduğu ve mahalledeki çocukların hakkından geldiği için Fikret‟in babası bununla övünmüĢ olabilir (Montagu, 2005: 25-26).

UNESCO‟ya (2005: 26) göre değer eğitiminde öğretmen, öğrenenin davranıĢsal örneklerini düĢünmesine imkân sağlar. KiĢinin buna veya Ģuna değer verdiğini söylemek çok kolaydır fakat önemli olan Ģeyi, davranıĢlar er ya da geç açıklar. Öğretmen bu nedenle öğrenenleri, aynı zamanda, asıl davranıĢlarını incelemeye de

davet etmelidir. Bu, öğrenenleri tutarsız, bölünmüĢ ve eksik olmaktan korur. KiĢinin söylediği ve düĢündüğü Ģeyler hareketleriyle tutarlı olmalıdır.

Gore‟ye (1998) göre ise bir öğretmen, sınıfta ayrım yapan grup değerlerine uymayan bireysel davranıĢları da engellemelidir. Çünkü kaos ortamında öğretmek mümkün değildir. Bundan dolayı öğretmen dersleri karıĢtıran kötü davranıĢı hoĢ göremez. Öğrenmeyi kolaylaĢtıran iyi davranıĢ, iyi bir öğretiyle mümkündür. Düzgün ve bilinen sınırlar içerisinde bireysel özgürlüğün bir miktarının kullanıldığı ortamda öğrenci katılımını daha kolay sağlayabilmek için onların fikirlerini sunmalarına da fırsat tanımalıdır. Bu ortamda kazandırılan grup değerleri öğretmenlerin sağlamak istediği öğrenim değerlerini bir üst seviyeye taĢımalarına yardımcı olur.

Dilmaç (2002: 4) değerlerin öğretilmesi aĢamasında öğretmenlere bazı önerilerde bulunmuĢtur. Bu önerilere göre öğretmenler değerin öğretimi aĢamasında:

1. Model olmalı,

2. Sınıf içinde ortak bir sosyal doku oluĢturmalı,

3. Her öğrenciye sorumluluk verip, onların ahlaki geliĢimlerine katkıda bulunmalı,

4. Cesaretlendirerek değerleri empoze etmeli, 5. Öğrencilere karar verme olanağı tanımalı, 6. PaylaĢım fırsatı vermeli,

7. OrtaklaĢa çalıĢmaya teĢvik etmeli,

8. TartıĢma ve paylaĢma ortamları oluĢturmalı,

9. Kendini bilme ile iliĢkili olarak soru sordurmaya yönlendirmeli.

Titus (1994) ise öğretmenlere değerlerin öğretimi aĢamasında Ģu önerilerde bulunmuĢtur:

1- Öğrencinin bilgisi, davranıĢı ve hisleri üzerine odaklanılarak öğretim yapılmalı,

2- ġeref, onur, erdem içerikli örnekler seçilerek değerlerin yansıtılması cesaretlendirilmeli,

3- Alıntılar, sözler ve kodlar esas noktada kullanılmalı,

4- ĠletiĢimde açık olunarak tutarlı, içten ve yüksek beklentilerin geliĢmesi sağlanmalı,

5- Öğrenci becerilerini geliĢtirirken kendine olan saygısını koruyarak yumuĢak yollarla tartıĢmaları sağlanmalı,

6- Olumlu kiĢisel örnekler sunulmalı ve iyi bir model olunmalı, 7- Saygılı bir lisan kullanılmalı,

8- Değerleri öğretmek için sınıf kuralları adil düzenlenmeli, ve uygulamalar dengeli olmalı,

9- Öğrenciler toplumsal hizmetlerde bulunmaya teĢvik edilmeli ve cesaretlendirilmeli,

10- Etik olmayan, ahlâka aykırı ve saygısız davranıĢların düzeltilmesi sağlanmalı,

12- Anne-babalara, topluma ve emsallerine uygun olmalı,

13- Öğrencilerin çalıĢkanlıkları, yaptıkları iĢler ve faziletli davranıĢları övülerek ve taktir edilerek desteklenmeli,

14- Tüm bunlar öğretilmeli, vaaz verilmemeli.

Değer eğitimi sürecinde öğretmenler öncelikle öğrenme ortamında demokratik olmalıdırlar. Bu Ģekilde davranılarak psikolojik dürüstlük ve doğruluk için atmosfer oluĢturulur. Bu dürüstlük olmadığı zaman öğrenenler öğretmenlerinin duymalarını istediği Ģeyleri söylemeye meyilli olurlar. Gerçekten düĢündükleri ve hissettikleri Ģeyleri söylemezler. ĠĢte o zaman da değerlendirme için yapılan her çaba boĢa gidecektir. Bunun önüne geçilmesi için eğitimcinin açık, samimi ve içten olması gerekir. EleĢtirel ve tehdit edici bir tavır takınmamalıdır. Böylelikle öğrenenler kendileri olmak için gereken özgürlüğü bulurlar. Bu, eğitimcinin öğrenenin söylediği değerle uyuĢtuğu anlamına gelmez. Aslında konular hakkındaki gerçek diyalog, açıklık ve dürüstlüğün bu atmosferinin bir sonucu olarak elde edilebilir. Böylece eğitimci ve öğrenen arasında anlamlı etkileĢimlerin bağlamında değerler paylaĢılır, zorla kabul ettirilmez. Son olarak da, eğitimci yine öğrenen için bir model olmalıdır. Ancak bu model olma durumu mükemmellik üzerine değil, tümleĢik ve bütün olmaya çabalama durumu üzerinedir. Bu Ģekilde öğrenen, var olan sınırlarını ve zayıflıklarını inkâr etmeden hedeflerine doğru çalıĢmaya yönlendirilir. Öğrenme ortamı, insanî ve insana yakıĢan bir yer olur. Bu, tabi ki eğitimcilerin öğrenme sürecine kendilerini adamaları için istekli olmalarını gerektirir. Öğrenen zenginleĢtikçe, karĢılıklı bir öğrenme süreci oluĢturularak eğitimci de öğrenenden bir Ģeyler öğrenebilir (UNESCO, 2005: 27-28).

Son olarak öğretmenler toplumsal ve kültürel değerleri açık bir Ģekilde öğretirken dikkatli olmalıdır. Çünkü öğrenen grubun içerisinde farklı toplumsal ve kültürel görüĢlere sahip öğrenciler bulunabilir. Ayrıca farklı cinslerin (kız-erkek) tuttuğu değerler de birbirinden farklı olabilir. Bundan dolayı öğrencilerin bağımsız değerleri keĢfedilmeli, farklı görüĢler ortaya konmalı ve imkanlar dahilinde ortak değerler üzerinde birleĢmeleri sağlanmalıdır (Gore, 1998).