• Sonuç bulunamadı

Dünya Savaşı’nın Etkisine Özbeklerin Kapsamlı Seferberlik Cevabı

Kırgızistanlıların II. Dünya Savaşı’ndaki Kahramanlıklar

II. Dünya Savaşı’nın Etkisine Özbeklerin Kapsamlı Seferberlik Cevabı

23 Ağustos 1939 tarihinde imzalanan Alman-Sovyet Sal-dırmazlık Paktı’nı1 Almanya, 22 Haziran 1941 günü tek taraflı bozarak Sovyetler Birliği’ne saldırdı. Berlin, Sovyet topraklarını işgal etmek için Barbarossa Harekâtı2 olarak bilinen planı uygulamaya koydu. Bu plan kapsamında kısa süre içinde, yani 1941 yılının kış ayına kadar, Sovyet-ler Birliği’ne bağlı 15 devleti egemenliği altına almayı he-defleyen Almanya, daha güçlü ve modern silâhlı kuvvet-lere sahip olmasından dolayı savaşın ilk aylarında birçok avantaj yakaladı. 1941 Kasım ayının sonunda Ukrayna başta olmak üzere Beyaz Rusya, Moldova, Estonya, Le-tonya, Litvanya ve günümüz Rusya Federasyonu’nun batı eyaletlerini işgal etti.

Nazilerin ilerlemesi ve bunun sonucunda toprak bütün-lüğünün tehdit edilmesi ihtimali başta Özbekistan ol-1 II. Dünya Savaşı öncesi Münih Anlaşması ile Çekoslavakya’nın Südet bölgesinin Alman-ya’ya bırakılması üzerine Batı ile yaptığı ittifaklara güveni azalan Stalin, yaklaşan savaş için hazırlıkları tamamlamak üzere gerekli olan zamanı kazanabilmek maksadıyla Hitler ile an-laşmaya karar verdi. Aynı şekilde Adolf Hitler de bir Batı-Sovyet yakınlaşmasından endişe ediyordu. Bütün bu gelişmeler sebebiyle 20 Ağustos’ta Hitler, Dışişleri Bakanı Ribben-trop’u Moskova’ya yolladı ve 23 Ağustos’ta Alman-Sovyet Saldırmazlık Paktı imzalandı. Bu paktın ışığında Almanya, Polonya’ya girdi ve II. Dünya Savaşı başladı.

2 İlgili harekât için bkz. Paul Carell, Barbarossa Harekâtı, 1941-1945 Alman Sovyet

Savaşı, I-II, çev. Hüsnü Erentürk, Sinan Yayınları, İstanbul 1974; Sergey M.

Shtemenko, İkinci Dünya Savaşında Rus Harekatı (1941-1945), çev. Güven Korulsan-Yaşar Uçar, Ararat Yayınevi, İstanbul 1971.

mak üzere diğer Orta Asya cumhuriyetlerini tedirgin etti. Bundan dolayı II. Dünya Savaşı’nın ilk yılında Özbekis-tan yöneticileri Almanya’ya karşı ülkenin bütün gücüyle seferber olmasını hedefledi. Özbekistan Komünist Partisi, ülkenin bütün bölgelerinde Nazi Almanyası’na karşı halkı örgütleyebilmek için “Herşey savaş için” ve “Herşey yenmek için” sloganlarıyla aktif propaganda faaliyetlerini başlattı.3 Moskova da Orta Asya halklarının Almanlara karşı mü-cadeleye katılmalarını istedi. Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkezî Komitesi, düşmana karşı savaşmak için Orta Asya Türk cumhuriyetlerinin daha fazla katkı sağ-lamasına dair karar aldı. Yine Komite’nin bir başka kara-rıyla 30 Haziran 1941 tarihinde Özbekistan’da Devlet Sa-vunma Komitesi kuruldu. Bu adımdaki en önemli husus, Özbekistan’ın Almanya’ya karşı mücadelesi ile ilgili bütün faaliyetlerde başka bir deyişle seferberliğin sağlanmasın-da sorumluluğun komitenin yetkisine verilmesi oldu. 20 Ekim 1941 tarihinde Özbekistan SSC Yüksek Sovyeti’nin toplantısı yapıldı. Toplantıda “Cephede savaşanlara gerekli yardımları sağlamak, yardımları iki ve hatta üç katına

çı-3 R. Aminova - M. Ahunova, İstoriya Uzbekskoy SSR - Period Zaverşeniya Stroitelstva

Sotsializma i Perehod k Kommunizmu, 1938-1965 gg, Fan Yayınları, Taşkent 1968, s. 73.

karmak, halkın çalışma hızını arttırmak, birliği sağlamlaş-tırmak, vatana borcumuz gereği düşmana karşı bütün gücü-müzü fazlasıyla seferber etmek gerekmektedir” kararı alındı.4

Özbekistan Devlet Savunma Komitesi elindeki güce daya-narak farklı bölgelerdeki, hatta köylerdeki Komünist Parti oluşumlarını harekete geçirdi. Bunun sonucunda miting-ler düzenlendi ve ülkenin bütün bölgemiting-lerinde duyurular yapıldı. Örneğin 22 Haziran 1941 tarihinde ülkenin baş-kenti Taşkent’te en büyük tekstil fabrikasının çalışanları miting düzenledi; ülkeyi korumak için bütün güçlerini seferber etmeye hazır olduklarını duyurdular. Aynı şekil-de ülkenin en büyük fabrikalarından biri olan Taşselmaş çalışanları da ülkeyi Almanya’ya karşı korumak için alınan bütün kararları uygulamaya hazır olduklarını açıkladılar. Özbeklerin bu kapsamlı seferberliği farklı alanları da kap-sıyordu. Cepheye asker gönderilmesi, yani aktif bir şekilde II. Dünya Savaşı cephelerinde görev alınması, savaşa iliş-kin üretimin arttırılması, ön cephedekiler ve arka cephe-dekiler için yardımın sağlanması örnek olarak verilebilir.

4 E. Voskoboynikov, Uzbekskiy Narod v Godı VOV, Gosizdat, Taşkent 1947, s. 3-5.

SSCB’nin Savunulmasına Dönük Özbek Seferberliği: Askerî Katkı

Cephede savaşmak, Özbekistan’ın yaptığı en önemli kat-kılar arasında gösterilebilir. Moskova’dan gelen kararları-nın yakararları-nında Özbek toplumunda da askere alınıp savaşma yönünde talebin olduğu dönemin kaynaklarından anla-şılmaktadır. Özbekistan’ın toprak bütünlüğünü korumayı amaç edinen vatanperver Özbek gençleri cepheye katıl-mak için girişimlerde bulundular. Örneğin 22 Haziran - 8 Temmuz 1941 tarihleri arasında Semerkant’ta Komü-nist Parti merkezinin şubesine 1.316 kişi savaşa katılmak için başvurdu. 4 Ağustos 1941 tarihine gelindiğinde ise başvurular 2.988’e yükseldi. 613 kadının da başvuranlar arasında olması5 Özbeklerin II. Dünya Savaşı’na, ülkesine verdiği önemi göstermesinden ve toplumsal yapıya dair gösterge sunmasından dolayı önemlidir. 1.500.000 Öz-bek, Almanya’ya karşı savaşa katıldı. Savaş başladığı sırada Özbekistan’ın nüfusu 6.500.000 idi. Başka bir ifadeyle nüfusun % 22’si II. Dünya Savaşı’na katıldı. Savaşa katı-lanların üçte biri hayatını kaybederken6 640.000 civarın-da Özbek yaralandı.7

Özbekler, II. Dünya Savaşı cephelerinde çeşitli birimlerde görev aldı. 4. Tüfek Tugayı Özbek Ulusal Tugayı olarak kuruldu. Çeşitli bölgelerde de görevlendirildiler: Mosko-va Askerî Bölgesi, Batı Cepheleri Rezervleri vb.8 Bir diğer Özbek Millî Tugayı da 89. Tüfek Tugayı idi. Eğitim tuga-yı işlevini de gören bu tugay, İran cephesinde de savaştı.9 90. Tüfek Tugayı, 91. Tüfek Tugayı, 92. Tüfek Tugayı, 93. Tüfek Tugayı, 94. Tüfek Tugayı, 95. Tüfek Tugayı,10 96. Tüfek Tugayı, 97 Tüfek Tugayı da Ulusal Özbek birlikleri olarak adlandırılmaktadır.11 90. Tüfek Tugayı güneybatı, Transkafkasya cepheleri ve İran’da,12 93. Tüfek Tugayı ise 5 R. Aminova - M. Ahunova, a.g.e., s. 76.

6 Özbekistan Cumhuriyeti Devlet Başkanı İslam Karimov bir konuşmasında savaş süresi boyunca hem cephede hem de cephe gerisinde Nazi Almanyası’na karşı müca-dele eden Özbek halkının 500.000’inin savaş alanında hayatını kaybettiğini belirtti. Bkz. İslam Karimov, “Samoe Glavnoe Segodnya - İzvleç Uroki Vtoroy Mirovoy Voy-nı”, 09.05.2015, http://www.trend.az/casia/uzbekistan/ 2393176.html, Son Erişim Tarihi: 24.08.2015.

7 H. Ziyaeva, “Vtoraya Mirovaya Voyna i Uzbekistan”, 20.06.2003, http://uzembassy. ru/pr6.htm, Son Erişim Tarihi: 24.08.2015; Ayrıca bkz. Timur Dadabaev, “Chapter 4: The Impact of the World War II/the Gerat Patriotic War in Uzbekistan”, Identity and

Memory in Post-Soviet Central Asia: Uzbekistan’s Soviet Past, Oxon, Routledge 2016.

8 C. D. Pettıbone, The Organization and Order of Battle of Militaries in World War II:

Volume V- Book B/ Union of Soviet Socialist Republics, Trafford, Victoria 2009, p.731.

9 C. D. Pettıbone, a.g.e., s. 743. 10 C. D. Pettıbone, a.g.e., s. 744. 11 C. D. Pettıbone, a.g.e., s. 745. 12 C. D. Pettıbone, a.g.e., s. 744.

Stalingrad cephesinde savaştı.13 94. Tüfek Birliği de çeşitli cephelerde görev aldı. Örneğin Türkiye sınırındaki Trans-kafkasya Cephesi’nde garnizon birimi olarak görevlendi-rildi.14 99. Atlı Birliği, 100. Atlı Birliği, 101. Atlı Birliği de Özbek Ulusal Birliği olarak nitelendirilmektedir.15 Bir diğer ilgi çekici nokta ise Özbekistan’da bulunan Ya-hudilerin de savaşa katılmasıydı. II. Dünya Savaşı önce-sinde 35.000 Buhara Yahudisi Özbekistan’da yaşıyordu.16 II. Dünya Savaşı’na dair Özbekistan Yahudilerinin sayıları ise şöyle belirtilebilir: Toplamda 4.975 kişi SSCB ordu-sunda savaştı. 2.111’i hayatını kaybederken, 1.674’ü eve dönebildi. 130 askerin akıbeti belirsizdir; geri kalan 1.060 Yahudi askerin ise kayıp olduğu belirtilmektedir.17 Orta Asya cumhuriyetleri arasında en fazla Yahudi katılımı Öz-bekistan’dan gerçekleşti.

Ekonomiye Dönük Özbek Seferberliği: Üretimin Artması

Özbekistan’ın SSCB geneline yaptığı katkı üretim aşama-sında da görülmektedir. Örnek vermek gerekirse sanayi ala-nında yapılan üretim ve dağıtım faaliyetleri daha çok ateşli silah ve cephaneleri içerirdi.18 Bahse konu üretim artışının en büyük nedeni, çalışma hızının arttırılmasıydı. Özbek yönetimi bu bağlamda çeşitli teşvik edici yöntemlere baş-vurdu. Özbekistan Devlet Savunma Komitesi, halkın çalış-ma hızını arttırçalış-mak için bölgeler arasında yarışçalış-maya dayalı 13 C. D. Pettıbone, a.g.e., s. 744.

14 C. D. Pettıbone, a.g.e., s. 744. 15 C. D. Pettıbone, a.g.e., s. 669.

16 D. Kalontorov, A Book Memory of WW II Participants the Bukharian Jews Names

Directory, Beit Nelly Media Publishing House, Rechovot 2015, p. 196.

17 a.g.e., s. 198.

18 R. Aminova - M. Ahunova, a.g.e., s. 91.

Özbekistanlı 93. Tüfek Tugayı’nın katıldığı Stalingrad Cephesi’nde Özbek-lerle birlikte Kırgızlar, Kazaklar, Sibiryalılar ve Moğollar da savaştı.

bir programı hayata geçirdi. Üretimi ikiye, üçe katlayan bölgeler ile çalışanları Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkezî Komitesi adına ödüllendirildi. Bunun sonucunda Özbekistan’daki fabrikalar ile kolhoz ve sovhozlardaki üre-tim % 200 ve % 300 oranında arttı. 1941 sonunda ipek tekstil ipliği ile yerel sanayiler bir yıllık üretim planlarını öncesinden tamamladılar. Benzer örnekler olarak Taşkent tekstil fabrikası, Namangan yağ üretim fabrikası, 8 Mart Semerkant konfeksiyon fabrikası sıralanabilir.

Çalışma hızının ve buna bağlı olarak üretimin artması enerji ve maden alanlarında faaliyetlerin hem artmasında hem de çeşitlendirilmesinde kendini gösterdi. Özbekis-tan kömür yataklarında iki maden ocağı açıldı ve ocakları doğrudan Taşkent’e bağlayan demiryolu bağlantısı oluş-turuldu. 1941’de Kalinin kömür ocaklarındaki üretim de ikiye katlandı ve ham petrol çıkarmada % 120 oranında artış sağlandı. Özbekistan’daki birçok fabrika ve özellikle de demiryolları taşıtlarının kömürle çalıştığı düşünülünce bahse konu artışın ne kadar önemli olduğu bir kez daha anlaşılmaktadır. Kömür sadece ulaşım ve üretim kurum-ları için değil; okul, hastane ve yetimhanelerde de kulla-nıldı. Diğer taraftan 1943 yılına doğru fabrikaların çalış-ma hızının artçalış-ması 1.500.000 ton kömüre olan ihtiyacı ortaya çıkarttı. Özbekistan Komünist Partisi Merkezî Ko-mitesi’nin VII. Toplantısı’nda konuya yönelik önemli ka-rarlar alındı. 1943 için ilk etapta planlanan günlük 1.100

ton yerine 3.300 ton kömürün çıkarılması kararlaştırıl-dı. Özbekistan’daki “Angrenski” adındaki kömür maden ocakları kısa zamanda halkın hizmetine sunuldu. Aynı yıl 72.500 ton kömür çıkartıldı. 3.400 ton olan 1941 yılı rakamlarıyla karşılaştırma yapıldığında üretimin fazlasıyla arttığı rahatlıkla ifade edilebilir. Bunun sonucunda sanayi alanındaki üretim arttı. 1940’da üretim 2.189.900.000 Ruble iken, 1943’te 3.185.100.000Ruble’ye yükseldi. 1944 yılı içinde de benzer gelişmeler yaşandı. Angren kömür maden alanında yeni ocaklar açıldı ve çıkarılan kömür miktarı dört kat arttı. Bununla birlikte Baisun ve Şargun bölgelerinde de yeni kömür ocakları açıldı. Ülke genelinde ham petrol arama işlemlerine de hız verildi; % 65 oranında artış sağlandı. Almalık ve Özbekistan’ın vol-fram ve molibden gibi nadir bulunan madenleri için de arama işlemleri yoğunlaştı. Burada dikkat çekilecek hu-suslardan birisi çalışma ve üretim hızının arttırılmasının savaş yılları boyunca devam etmesidir.

Özbekistan’da yeni kurulan ve mevcut fabrikaların ça-lışma hızını arttırmak için enerji kaynaklarının çeşitlen-dirilmesi ihtiyacı ortaya çıktı. Örneğin Taşkent tekstil fabrikası 1942 yılının ilk üç ayında elektrik sıkıntısından dolayı planladığı 553 ton ipliği üretemedi. Aynı şekilde Taşkent’teki pamuk üreten 1 No’lu fabrika elektrik ye-tersizliğinden dolayı hedeflediği 3.000 ton elyaf ve 9.000 ton teknik tohum üretemedi. Elektrik tüketimini

çöz-Taşkent’teki iplik ve pamuk fabrikaları elektrik yetersizliğinden planlanan üretimi gerçekleştiremeyince Sovyetler Birliği Kominist Partisi Merkezî Komitesi hidroelektrik santrallarinin yapımına ağırlık verdi. Taşkent’te yapılan hidroelektrik santrallerinden biri.

mek için Özbekistan Komünist Partisi Merkezî Komitesi ile Halk Komiserleri Sovyeti, Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkezi Komitesi’ne yeni hidroelektrik santralleri-nin yapımına hız verilmesi konusunda öneride bulundu. Bu doğrultuda Aktepinskiy ve Akkavakskiy hidroelektrik santrallerinin inşaatı tamamlandı. Taşkent iline bağlı Çir-çik’teki hidroelektrik santralin ikinci aşaması sona erdi, kısa sürede bakır, kurşun, volfram, molibden madenlerini arayan yeni fabrikalar kuruldu. Atılan adımlar üretimin artmasını sağladı: 1940-1941 yılları arasında Taşkent’te-ki bir fabrikanın elektrik tüketimi beş megavat iken bu oran 1942’de 30 megavata ve 1943’de 50 megavata kadar yükseldi. Başka bir deyişle Sovyetler Birliği Komünist Par-tisi Merkezî Komitesi’nin onayı alınarak ek hidroelektrik santrali yapıldı. Özbekistan Devlet Savunma Komitesi, 18 Kasım 1942 tarihli kararına bağlı olarak 1.000.000.000 Ruble (167.000.000 ABD Doları) değerindeki beş yeni hidroelektrik santralin yapımına başladı.19 Şubat 1943’te yapılan Özbekistan Komünist Partisi Merkezî Komite-si’nin VII. Toplantısı’nda yeni yapılmakta olan beş hidro-elektrik santral ve özellikle de Farhadski Santrali’ne gerekli bütün malzemenin bekletilmeden ulaştırılması konusu ele alındı. Bunun sonucunda Özbekistan’da sadece Farhadski Santrali’nin ihtiyaçlarını karşılamak için 8.000 m³ ağaç ile çeşitli inşaat malzemeleri, 800 ton metal, 100.000’den fazla alet ve birçok ulaşım aracı kullanıldı. Bununla bir-likte Özbekistan halkı bu santrali tamamlamak için 300 vagon ihtiyaç malzemesi yolladı. Özbek halkı bu yıllarda hidroelektrik santrallerin yapımı için seferber oldu. Öz-bek halkının gayretleri sayesinde ülkede elektrik enerjisi üretimi 1940 yılındaki 322.900.000 kilovatsaatten 1943 yılında 1.040.800.000 kilovatsaate kadar yükseldi.20 Kı-sacası II. Dünya Savaşı’nın ilk yıllarında cephede sava-şanlara gerekli askerî malzeme ve teçhizatları taşımak için ülkede elektrik ihtiyacı sorununun giderilmesi gerekiyor-du. Bunun için ise santrallerin yapımı ve işletilmesi hayatî öneme sahipti.

Özbek halkının yukarıda bahsedilen seferberliğine dair bir başka örnek de Taşkent demiryolları çalışanlarının emeğiydi. Sadece 1941-1942 yılları arasında savunma 19 Bu beş hidroelektrik santral, Salarski, 1 No’lu Nijniy-Bozsuyskiy, 2 No’lu

Akkavaks-kiy, 1 No’lu Akkavakskiy ve Farhadskiy hidroelektrik santralleridir.

20 B. Lunin, İz İstorii Sovetskogo Uzbekistana, Nauka Yayınları, Taşkent 1965, s. 128

ve gıda ihtiyaçlarının taşınmasının dışında toplu taşıma amacıyla 2.700 sefer düzenlendi. Ayrıca savaş yıllarında Sovyetler Birliği’ne bağlı diğer ülkelerden Özbekistan’a 17.600 vagon ağır sanayi makinesi taşındı. Bakü’den ge-tirilen petrol, benzin ve gaz yağı da cepheye ulaştırılarak askerlerin ihtiyaçları karşılandı.

Özbekistan’ın bu alanlardaki katkısı Moskova tarafından da fark edildi. Dönemin Pravda21 gazetesi Özbek halkının Almanya’ya karşı mücadelenin ilk yılındaki katkısını şöyle özetliyordu: “Özbek halkının cephe arkasındaki katkıları sözle anlatılamaz, Özbekistan’daki fabrikaların çalışma hı-zının üç katına çıkması ve işçi sınıfının dinlenmeden sabah akşam çalışmalarını görmeniz gerekirdi. Onların birliği ve ülkeye olan sevgisi başarılarındaki temel etkeni oluşturmak-tadır. Ayrıca Nazi Almanyası’na karşı mücadele etme gücü-nü de bu birlik ve sevgiden almaktadırlar.”22

Yardıma Dönük Özbek Seferberliği: Halkın Katkısı

Özbek halkı çalışma gücünü arttırmasının yanında kendi çabalarıyla destek ve yardım faaliyetlerinde de bulundu. Diğer bir ifadeyle seferberliğe katkısı yardım alanında da görülmektedir. Örneğin savaşın ilk yıllarında Özbek hal-kı, kalan son atlarını, yani 59.000 atı, savaş esnasında ise 1.282.000 ton buğdayı, 482.000 ton patates ve sebzeyi, 1.000 ton meyveyi cepheye yolladı. Karakalpak Türkleri de savaşın ilk aylarında 21.614 kilo buğday, 5.819 kilo et ve 3.700 pirinci toplayarak 20.000.000 adet et ve balık konservelerini cephedeki savaşan vatandaşlarına gönder-diler. Seferberlik savaşın diğer yıllarında da devam etti. 1942’nin ilk ayında sadece Buhara’da 4.000 adet kışlık eşya, 10.000 çift çorap ve eldiven, 5.000 kışlık şapka, 3.000 adet pantolon, 3.000 adet kürk toplandı. 1943 yı-lının başlarında Andican’dan Leningrad cephesine 8.000 ton un, 5.496 kilogram buğday, 1.160 kilogram pirinç, 418 koyun, 8.510 kilogram kuru meyve gönderildi. Kol-hozdaki Özbekler ise depoya sakladıkları ekmeklerinin 2.000.000’unu cephe için verdiler.

Özbek halkı savaşa gidenlerin ailelerine de destek olarak büyük yardımlarda bulundu. 1943 yılı verileri bu nok-21 Pravda,1991 yılına kadar SSCB ülkelerinin tamamına dağıtılan Sovyetler Birliği Ko-münist Partisi’nin temel ideolojik gazetesidir. Sovyetler Birliği dönemde basın kay-nakları arasında Pravda, en etkili gazete olarak kabul edilmektedir.

tada önemlidir. Özbek halkının girişimleriyle bu ailelere 1.308 kilogram gıda maddesi, 20.750 çeşitli giyim eşyası, 73.500 buğday ve 10.000 koyun verildi ve 350 ev yapı-larak kendilerine tahsis edildi. Süt ürünlerine dair küçük işletmeler de cephede savaşanların çocuklarına 6.500 ki-logram sütü bedava dağıttılar.

Özbek işçilerin de katkıları büyük oldu. Örneğin 22 Hazi-ran - 15 Ağustos 1941 tarihleri arasında savaşta gerekli teç-hizatların kullanımı için önem arz eden 76.2 ton renkli me-tal ve 3.234.1 ton siyah meme-tal toplandı. Özellikle Hokand çalışanları 160 ton siyah metal ve 2.800 kilogram renkli me-tal toplayarak diğer bölgelere nazaran fark yarattılar.23 Savunma Fonu’na yapılan katkı da seferberliğin boyutu-nu, yani II. Dünya Savaşı’nın Özbekistan’a etkisini anla-mada önemlidir. Yardımlar, Özbekistan Devlet Savunma Komitesi’nin hizmetine sunuldu. Komite’nin kurmuş ol-duğu Savunma Fonu’na toplam 30.000.000 Ruble24 hibe edildi. Mücevher gibi değerli eşyalar da halk tarafından seferberlik için toplandı. Devlet kurumlarında çalışan memurlar üç günlük maaşlarını fona devrettiler. 1941 yılında kolhozlarda çalışan Özbek işçilerinin büyük

eme-23 E. Voskoboynikov, Organizatorskaya i İdeologiçeskaya Rabota KommunistiçeskoyPartii

Uzbekistana v Godı VOV, İun 1941 - 1945 gg.,Taşkent 1966, s. 18.

24 1940’larda 5 SSCB Rublesi, 1 ABD Doları’na eşitti.

ği ile 2.389 kental buğday, 1.808 kental et, 200 kental deri, 1.495 kental saman, 325 kental kuru meyve, 430 kental sebze ve kavun fona teslim edildi. Fona katkı sağ-lama amaçlı etkinlikler de düzenlendi. Örneğin 28 Hazi-ran 1941 tarihinde düzenlenen “Pazar günü”ne yaklaşık 1.200.000 Özbek katıldı ve 3.000.000 Ruble (600.000 ABD Doları) toplanarak savunma fonuna yatırıldı. 12 Ekim 1941 tarihinde düzenlenen etkinlikte ise yaklaşık 2.500.000 Ruble (500.000 ABD Doları) yardım toplandı ve tank yapımı için savunma fonuna devredildi.

Özbekistan’ın aydınları da yardım toplamada çeşitli kat-kılarda bulundular. Ülkenin bütün bölgelerini dolaşarak cephedeki askerler için gerekli giysi ve eşya toplamak için çalıştılar. Bu sayede savaşın ilk yıllarında cepheye 300 va-gon giyim eşyası gönderildi.

Aynı zamanda Özbek halkı Rusya, Ukrayna, Beyaz Rusya, Moldova gibi ülkelerden Özbekistan’a gelen sığınmacıla-ra da yardım elini uzattı. Örneğin savaş dönemi boyunca Özbekistan’a sığınan ve aralarında çocukların da bulun-duğu 1.000.000 kişiye gerekli yardımlar sağlandı, anne ve babasız kalan 200.000 çocuk Özbek ailelere verildi.

II. Dünya Savaşı’nın Etkisine Özbek Ekonomisinin