• Sonuç bulunamadı

Câbir b Abdillah Rivayetleri

4. KONU İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR

3.4. HADİSLERDE TEBERRÜK

3.4.1. Hz Peygamber’in (s) Abdest Suyu İle Teberrük

3.4.1.1. Câbir b Abdillah Rivayetleri

دبعَنبَرباجَنعَيفنعلاَحيبنَنعَسيقَنبَدوسلأاَينثدحَةديبعَانثَيبأَينثدحَاللهَدبعَانثدح َ ََلاقَالله َ مَانرفاس هيلعَاللهَىلصَاللهَلوسرَلاقفَلاقَةلصلاَترضحفَلاقَملسَوَهيلعَاللهَىلصَاللهَلوسر َ َيفَنإَملسَو لعَاللهَىلصَاللهَلوسرَأضوتفَلاقَحدقَيفَهبصفَلاقَةوادإَيفَةلضفبَلجرَءاجفَلاقَروهطَنمَ وقلا َمثَملسَوَهي َلوسرَمهعمسفَلاقَاوحسمتَاوحسمتَاولاقفَروهطلاَةيقبَاوتأَ وقلاَنإ فَملسَوَهيلعَاللهَىلصَالله َمكلسرَىلعَلاق ءوضولاَاوغبساَلاقَمثَلاقَءاملاَفوجَيفَحدقلاَيفَهديَملسَوَهيلعَاللهَىلصَاللهَلوسرَبرضفَلاق َ َلاقَروهطلا اصأَنيبَنمَجرخيَءاملاَتيأرَدقلَهرصبَبهذَدقَناكوَلاقَيرصبَبهذاَيذلاوَاللهَدبعَنبَرباجَلاقف َلوسرَ ب هيلعَاللهَىلصَالله َ أَنيتئامَانكَلاقَهتبسحَدوسلأاَلاقَنوعمجأَاوؤضوتَىتحَهديَ فريَملفَملسَو ةدايزَو َ

Cabir b. Abdillah şöyle anlattı: “Bir gün biz Rasulullah ile (s) bir sefere çıkmıştık. Derken namaz vakti girdi. Rasulullah (s) şöyle dedi: “Aranızda temiz suyu

olan var (mı?)” Bunun üzerine bir adam içinde az su olan matara getirdi ve onu bir

kaseye döktü (Oradaki topluluğun bundan başka bir suyu yoktu). Rasulullah (s) onunla abdest aldı. Sonra oradaki topluluk kalan suyun yanına geldi ve “Mesh edin! Mesh edin!” diye seslendiler. Rasulullah (s) onların bu seslenişini duydu ve “Yavaş olun” dedi. Sonra Rasulullah (s) kasenin içindeki suya vurdu ve “Temizleyici (su ile)

abdestinizi tamamlayın” dedi. Bundan Sonra Câbir b. Abdillah şöyle dedi: “Görme

duyumu yok eden Allah’a yemin olsun ki (bu rivayeti yaptığı sırada gözleri

150 görmüyordu) suyun Rasulullah’ın (s) parmaklarının arasından çıktığını gördüm. Herkes abdest almadan elini kaldırmadı. Esved dedi ki, orada bulunanları saydım iki yüz küsur kişiydik”.694

Hz. Peygamber’in (s) abdest suyunun artığı ile teberrük edildiğini anlatıldığı bu hadisin sıhhati konusunda ittifak vardır. Ravilerden Nübeyh hariç diğerleri Sahihân ravilerindendir. Nübeyh ise tabiinden olup sikadır. Sünen sahipleri kendisinden rivayette bulunmuştur.695

Ahmed b. Hanbel696 ve Dârimî697 rivayetleri “Rasulullah ile (s) sefere veya gazveye çıkmıştık” şeklinde başlamaktadır. Bu rivayetlerdeki diğer bir farklılık ise “Rasulullah (s) abdestini aldı ve artan suyun bulunduğu tası ise orada bırakıp döndü. İnsanlar da o tasın başına üşüştü ve tasta bulunan suyu almak için koşuşturdular” şeklindedir.

Hz. Peygamber’in parmaklarından suyun fışkırması ve sahabenin o su ile bereketlenmesi kalabalık bir topluluğun göreceği bir şekilde birçok yerde meydana gelmiştir ve hepsinde de sahabe Hz. Peygamber’in (s) abdest suyu ile bereketlenmiştir.698 Meydana gelen bu olaylar birçok sahabe topluluğundan rivayet

edilmiş olup manevi mütevatir derecesine ulaşmıştır. Bu mucizenin gerçekleştiğini anlatan diğer rivayetlerde “Zevrâ, Medine evleri ve Hudeybiye” gibi yerler zikredilmiştir.699

Hadiste iki kere geçen temmesehû (اوحسمت) fiili temessuh (حس ) mastarından emir مت kipinde gelmiştir ve telaşla birbirlerine “mesh edin, mesh edin” demektedirler. Şarihlere göre sahabe bu ifade ile Hz. Peygamber’in abdestinden kalan su ile Abdest almayı değil teberrük etmeyi kast etmişlerdir. Çünkü tasta kalan az miktarda su oradakilerin abdest almasına yetmez. Nitekim Allah, Peygamber’i vasıtasıyla o suyu bereketlendirip çoğaltmıştır. Böylelikle oradaki herkes o su ile ihtiyacını gidermiştir.

694 Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, III, 357 ve III, 292; Dârimî, Mukaddime 5; İbn Ebî Şeybe, Musannef,

VI, 316;َİbn Huzeyme, Sahîh, I, 95; Beyhakî, Şu‘abu’l-Îmân, XI, 474.

695 Nubeyh, İbn Abdullah Ebû Amr el-Kûfî el-Anezî’dir. Bkz. İclî, Ma‘rifetü’s-Sikât, II, 311; Zehebî,

Kâşif, II, 316.

696 Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, III, 357. 697 Dârimî, Mukaddime 5.

698 Musa Şahin, Fethu’l-Mün‘im Şerhu Sahîhi’l-Müslim, IX, 98. 699 İbn Hacer, Fethu’l-Bârî, X, 380.

151 Hz. Câbir’in “Görme duyumu alan Allah’a yemin olsun” ifadesinden anlaşıldığına göre bu hadisi görme duyusunu kaybettikten sonra rivayet etmiştir. 700

İbn Huzeyme’nin “Abdest suyunun artığının kullanılmasının mubah olması” babında zikrettiği bu hadisteki abdest suyu kanaatimizce müstamel su olmayıp Hz. Peygamberin abdestinden arta kalan sudur. Nitekim hadisteki ifadeden de bu anlaşılmaktadır. يناتأفَتضرمَ:َلوقيَارباجَتعمسَلوقيَردكنملاَنبَتعمسَلاقَنايفسَنعَروصنمَنبَدمحمَانربخأ َ عَاللهَىلصَاللهَلوسر لعَىمغأَدقَينادجوفَينادوعيَركبَوبأوَملسَوَهيل ي َ اللهَىلصَاللهَلوسرَأضوتف َملسَوَهيلعَ هءوضوَىلعَبصف َ تقفأف

Cabir (r.a.) şöyle dedi: “Ben hasta olduğumda Rasulullah (s) ve Hz. Ebûbekir beni ziyarete gelmişlerdi. Geldiklerinde ben baygın haldeydim. Rasulullah (s) abdest aldı ve abdest suyunu yüzüme serpti, ben de hemen ayıldım”. 701

Hz. Câbir’den nakledilen bu hadisin sahihliğinde ittifak vardır. Ancak ihtilaf bahsi geçen suyun müstamel ya da abdestten artan su olduğu ile Hz. Peygamber’den başkasını kapsayıp kapsamamasındadır.

İbn Huzeyme de bu hadisi “Yıkanan yerde necis bir şey olmadığı müddetçe abdest ve gusül alınan müstamel suyun temiz olması ve kullanmanın mubah olması” babında zikrederek bu suyun müstamel su olduğunu söylemiştir.702 Nesâî gibi bazı

muhaddisler de bu suyun abdestten arta kalan su olduğunu ifade etmek üzere “Abdestten artan sudan faydalanma” babında zikretmiştir.703

Bu suyun müstamel su olduğunu söyleyen İbn Mülakkîn açıklamalarına şu şekilde devam etmektedir: “Hz. Peygamber Cabir’in (r.a) üzerine mübarek abdest suyunu dökmüştür. Dolayısıyla bu müstamel suyun temiz olduğuna delildir. Zaten temiz olmayan su ile de teberrük olmaz. Bununla beraber bu hadis, hem Hz. Peygamber (s) hem de salih kulların eserleriyle teberrüke delildir. Çünkü İbn Mâce’nin

700 Sindî, Hâşiyetü’s-Sindî ‘alâ el-Müsnedi’l-İmam Ahmed b. Hanbel, III, 323; Ahmed b. Hanbel, el-

Müsned, XXII, 13. (Muhakkik Şuayb el-Arnavûd’un notu)

701 Buhârî, Merzâ 5, Ferâiz; Müslim, Ferâiz 6; İbn Mâce, Ferâiz 5; İbnü’l-Cârûd, el-Münteka mine’s-

Süneni’l-el-Müsnede, s. 241; Beyhakî, es-Sünenü’l-Kübrâ, I, 99.

702 İbn Huzeyme, Sahîh, I, 95. 703 Nesâî, Taharet, 103.

152 rivayet ettiği bir hadiste704 Hz. Peygamber (s), Sehl’e yardım eden adama abdest

almasını, o abdest suyunu nazarın çözülmesi için Sehl’in üzerine dökmesini ve ona bereket için dua etmesini emretmiştir.705

Nevevî’ye göre Hz. Câbir’in ayılması Rasulullah’ın (s) bereketinin tezahürü olmakla beraber hadis, Rasulullah’ın (s) ve salih kimselerin yiyecek-içecek artıkları gibi eserleri ile teberrükün caiz olduğuna delalet eder. Ayrıca Şâfiîler, bu hadisin abdest ve gusülde kullanılan suyun temiz olduğuna ve Ebû Hanife’nin “Müstamel su necistir” sözünün aleyhine delil olduğunu söylerler. Ancak Hz. Peygamber’in abdest artığını değil de kapta kalan suyu serptiği ihtimaline binaen bu görüşte bir şüphe vardır. Sonuç olarak hangi su olursa olsun Rasulullah’ın (s) vücuduna temas etmekle en büyük bereket ile bereketlenmiştir. Dolayısıyla suyun türünün bir önemi yoktur.706

Nevevî’nin, “Bu hadis Ebû Hanife’nin aleyhine delildir” görüşüne kısmen değindiği konuyu Kastallânî şöyle açıklamaktadır: “Deniliyor ki bu hadis Hanefi mezhebinin “Müstamel su necistir” görüşünün aleyhine delildir. Fakat gerçekte böyle değildir. Çünkü mezhebin görüşü müstamel suyun temiz olduğudur. Hatta içilmesi ve onunla ekmek yapılması bile caizdir, ancak o suyla abdest veya gusül caiz değildir. Necis olma görüşü Ebû Hanife’den gelen rivayettir ki onunla amel edilmemiştir.707

İbn Teymiyye bu konulara değinmeden “Hz. Peygamber’in (s) abdest suyu mübarektir. Sahabe onunla teberrük ederdi. hz. Peygamber (s.) abdest aldığı suyu Hz. Câbir’in üzerine döktü ve o da şifa buldu” demektedir.708

Sonuç olarak suyun bayılan bir kimseyi ayıltmada faydalı olduğu bilimsel olarak kanıtlanan ve halk arasında yaygın olan bir uygulamadır. Ancak kanaatimizce bu durum Rasulullah’ın (s) abdest suyunun teberrük için kullanıldığı görüşüne engel değildir.

704 İbn Mâce, Sünen, Tıb 92.

705 İbnü’l-Mülakkîn, el-Bedru’l-Münîr, IV, 324. 706 Nevevî, Şerhu Sahîhi Müslim, XI, 55. 707 Aynî, Umdetü’l-Kârî, IV, 101

153