• Sonuç bulunamadı

Biyografi-İnceleme Çalışmaları

1.7. Ölümü

2.1.5. Biyografi-İnceleme Çalışmaları

Mustafa Miyasoğlu’nun, İslâmi hassasiyetin edebî dilde ifade çabasını üstlenen Necip Fazıl Kısakürek, Asaf Hâlet Çelebi, Ziya Osman Saba gibi simaların yanında, üniversite yıllarında yakınlaştığı Haldun Taner’in biyografisine yönelik incelemelerinin ana hatlarını aşağıdaki şekilde sunmaya çalışacağız.

2.1.5.1. Necip Fazıl Kısakürek

İlk baskısı (1985) Suffe Yayınları’ndan çıkan kitabın son dört baskısı Akçağ Yayınları vasıtasıyla okuyucuyla buluşmuştur. Beşinci baskısı (2009) ilavelerle genişletilen bu kitap, destanlık mücadelenin gerisindeki şahsiyete ve eserine yaklaşma çabası olarak yıllarca süren bir hazırlığın ürünüdür. Mustafa Miyasoğlu, Üstadı anlattığı, ele aldığı bu çalışmasında bir sanat ve kültür hareketini de

aydınlatmaya çalışır. Bu bakımdan diğer incelemelerinden farklı bir tutum ortaya koyar.

İlk baskısı, Necip Fazıl’ın “şahsiyeti”, “eseri” ve “tesir çevresi” olmak üzere üç bölümden oluşan Necip Fazıl Kısakürek kitabı, yapılan üç yazı ilavesiyle üstadın vefatının onuncu yıl dönümünde üçüncü baskısıyla yayımlanmış ve geniş bir ilgiye mazhar olmuştur. Necip Fazıl’la ilgili çeşitli programlarda konuşan ve onu yeni nesillere anlatan Mustafa Miyasoğlu’nun, ilerleyen yıllarda çeşitli vesilelerle kaleme aldığı yazılarıyla konferans metinlerinin ihtiyaç duyulan kısımları beşinci baskıya ilave edilmiştir.

Sanatçının, bu çalışmayı hazırlarken örnek aldığı iki kitap vardır. Bunlar: Dostoyevski’nin Puşkin Üzerine Konuşmalar ve Tanpınar’ın Yahya Kemal adlı eseridir. Miyasoğlu, bu incelemesiyle Üstat Necip Fazıl Kısakürek’in misyonunu, eserlerinin önemini ve tesir çevresini ortaya koymaya çalışmıştır.

2.1.5.2. Asaf Hâlet Çelebi

Miyasoğlu’nun1985 yılında Semih Güngör müstear adıyla yayımladığı, daha sonra birkaç baskısı yapılan kitap, edebiyat çevrelerince takdirle karşılanmıştır.

Üç ana bölümden meydana gelen bu kitapla Asaf Hâlet Çelebi’nin kişiliği, şiirlerinden örnekler ve sanat anlayışı ilk defa toplu biçimde sunulmaktadır. Böylece, Çağdaş Türk şiirinin özgün simalarından biri daha gün yüzüne çıkarılmıştır.

Kültür hayatımızdaki parçalanmanın etkisiyle unutulmaya terk edilen sanatçılardan bir tanesi de Asaf Hâlet Çelebi’dir. Modern Türk Edebiyatı’nın değişim ve gelişim sürecine yenilikçi tavrıyla katkı sağlayan şair, uzun yıllar edebiyat çevrelerince görmezden gelinir. Senelerce süren bu ihmali bir parça telafi etmek ve akademik çalışmalarla monografilere zemin hazırlamak amacıyla Çelebi’ye ait yazıları ve şiirleri derleyen Mustafa Miyasoğlu, kısa bir incelemeyle sunduğu bu ürünlerin Asaf Hâlet’i bütün yönleriyle tanıttığı inancındadır.

2.1.5.3. Ziya Osman Saba

İlk baskısı 1987’de Kültür ve Turizm Bakanlığınca yapılan çalışmanın genişletilmiş ikinci baskısı Akçağ Yayınları tarafından hazırlanmıştır. Ziya Osman Saba’ya ait bu ilk tanıtma kitabını hazırlayan Mustafa Miyasoğlu; şairin, çoğu

İstanbul’da geçen hayatıyla sanatçı portresini, seçilmiş 40 şiiriyle hikâyelerini ve tanıtma yazılarını ayrı başlıklar altında vermeye çalışmıştır. Bunun yanında, hakkında yazılanlardan sonra, onunla yapılmış konuşmalardan derlenmiş ve sanatıyla eserini kendi dilinden yansıtan mülakatlarla, kitabın sonunda Ziya Osman’ın şiir ve yazılarına ait kronolojik bir listeye de yer vermiştir.

2.1.5.4. Haldun Taner

Edebiyat Fakültesi öğrencisi olduğu yıllarda tiyatro dersleriyle tanıdığı, ilk dönem tiyatro eserlerini Mehmet Kaplan yönetiminde lisans tezi olarak incelediği Haldun Taner’in çok yönlü ve kültürlü bir sanatçı oluşundan etkilenen Miyasoğlu, pek çok eserini severek okuduğu Taner’i geniş çevrelere de tanıtır.

Türk edebiyatı tarihinde kendine özgü bir yer edinen Haldun Taner’in çok yönlü sanatçı kişiliğinin ürünü olan eserlerinin ve sanat anlayışının ayrı ayrı ele alındığı bu tanıtma kitabında, Taner’in eserlerinden seçmeler yanında, onunla yapılmış bir konuşmaya da yer verilmiştir. Ortaya konan portrenin şekillenmesine katkı sağlaması amacıyla belli başlı incelemelerin görüşlerinden de faydalanılmıştır.

2.1.6. Tiyatro Eseri

Üniversite yıllarında tiyatroya karşı ayrı bir ilgisi olan sanatçının, ilk oyun denemesi “Umut Suları”nın kamu tiyatrolarınca oynanmaması onu bu türden soğutur. Böylece tiyatro ile bağları eski düzeyde olmayacak şekilde kopar.

2.1.6.1. “Umut Suları”

İlk hali 1971 senesinde yazılan “Umut Suları”, sanatçının ilk ve son telif tiyatro eseridir. Kamu tiyatrolarınca görmezden gelinen bu oyun, 1973’te Raşit Akçay’ın yönetiminde sahneye konmuştur.

2.1.7. Gezi Yazısı 2.1.7.1. Zügüdar

Konak Yayınları’nın ilk kitabı olarak çıkan Zügüdar (2003), ilk kez 1995 yılında Türkiye gazetesinde tefrika edilmiştir. Yazar, Babil’den Tac Mahal’e kadar görüp tanıdığı, anlatmaya değer bulduğu izlenimlerini, bize ait bir ismin değişmiş şekliyle adlandırarak bir araya getirdiği bu eserinde çeşitli sebeplerle Güneydoğu

Asya’ya yolu düşmüş insanımızın hikâyesini dile getirmektedir. “Bu kitap, Babilden Tac Mahal’e kadar geniş bir coğrafya üzerinde, İskender’in yakalandığı Hint tutkusuyla yollara düşmüş bir Türk yazarının yaşadığı serüvenlerin notlarıdır”.

2.1.8. Sohbet Yazısı

2.1.8.1. Sanat ve Edebiyat Konuşmaları

Sanat ve Edebiyat Konuşmaları (1999), Mustafa Miyasoğlu’nun 26 Kasım 1975’ten başlayarak 18 Nisan 1999’a kadar kendisiyle gerçekleştirilen konuşma ve soruşturmalara verdiği cevaplardan oluşur. Kitabının dağınıklıktan uzak kalması için pek çok tasnif düşünen yazar, sonunda konuşmalardan ellisini konularına göre tasnif ederek kronolojik bir tarzda, yayın sırasına göre okuyucuya sunmayı uygun görür. Bunların tasnifi sırasında üzerinde durduğu kaygılarla kitap hakkında şunları söyler:

“Öncelikle 30 yıllık yayın hayatımızın son 25 yılı, yurtdışı dönemi hariç,

hep yayın dünyasının ve sanat hayatının içinde geçti. O bakımdan bu kitaptaki konuşmalar, deneme ve romanlarımın dışında kalan görüş ve tecrübelerimi ifade etmektedir. Bu ifadenin bir iddia taşıdığı da ortadadır. Buna kısaca, sağlıklı bir

edebiyat ve sanat mücadelesi diyebiliriz. Sağlıklı bir ortam olmayınca,

yapılabilecek her şey boşluğa düşer.”

Kitapta ortaya konan edebiyat ve sanat görüşleri sanatçının temel görüşleridir. Şiir, hikâye ve romanları burada anlatılan sanat anlayışıyla dünya görüşü ekseninde oluşmuştur. Sorulara bağlı olarak verilen cevaplarda sanatçı-eser ilişkisi üzerinde de durulur. Eser, “Sanat ve Edebiyat Konuşmaları”, “Eseri Üzerine”, “Roman Üzerine Konuşmalar” ve “Soruşturmalar” olmak üzere dört ana bölümden oluşur. Son bölümde, sanat hayatından söz eden birbirinden farklı konuşma ve cevaplara da yer vererek bütünlükten kopar. Bu bakımdan bu kitaba yazarın sanat hayatının hikâyesi gözüyle bakılabilir.

Bu konuşmalar, Mustafa Miyasoğlu’nun sanat eserlerinin ortaya çıkış şartlarıyla temel düşüncesini olduğu kadar dünya görüşünün denemelere yansıyan veya yansımayan yanlarını derli toplu bir biçimde ortaya koyması bakımından da önemli bir yere sahiptir.

2.2. SADELEŞTİRDİĞİ, UYARLADIĞI, DERLEYİP YAYINA