• Sonuç bulunamadı

Günümüzde bilgi teknolojileri yeni ürün ve hizmetlerin geliştirilmesinde, satış ve satış sonrası hizmetlerin desteklenmesinde, piyasa ve sektörlere ilişkin öngörülerin gerçekleştirilmesinde, karar destek araçları sağlanmasına kadar farklı alanlarda etkileri olan kritik bir yönetim aracı olarak kullanılmaktadır (Grossman vd., 1995:161). Geride bıraktığımız yirmi yıl içinde yaşanan küreselleşme sürecinin ve bilişim–iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin yönetim ve örgütlenmenin “uygulama” kısmında da büyük değişimlere yol açtığı pek çok akademisyen tarafından iddia edilmiş, yeni yönetim ve örgütlenme biçimlerinden ve paradigmalarından söz edilmiştir (Taşçı ve Koç,2007:219). İnsan kaynağının örgütsel amaçların gerçekleştirilmesi ve global rekabet üstünlüğünün yakalanmasında uygun şekilde organize edebilme çabalarında farklı yönetimsel anlayışlar gelişmiştir (Açıkalın,1996:3). Sanayi çağından bilgi çağına dönüşümde, yönetimin odak noktası komutadan informasyona kaymaktadır (Erkan,1997:187). Çağdaş örgütlerin yönetimi, yüksek düzeyde uzmanlık bilgisine ve mesleki deneyime sahip bir birey tarafından değil, farklı alanlarda eğitim almış ve liyakatli bireylerden teşekkül eden takımlarca sağlanmakta ve takımın bilgileri ve deneyimleri sınanmış üyeleri, kurumsal performansın arttırılmasına yönelik olarak yeteneklerini birleştirmektedirler (Kast,1985:209). Bilgi teknolojileri ile köklü dönüşümler yaşayan günümüz işletmelerinde otokratik yönetim anlamını yitirmekte ve özyönetim ya da yönetişim önem kazanmaktadır (Öğüt vd.,2003:106). Diğer yandan teknolojinin getirdiği hız ve değişim yönetim anlayışını otoriter anlayıştan demokratik, insani ve katılımcı anlayışa taşımıştır. Buyurgan, otoriter eğilimler yerine işbirliği anlayışı içinde takım çalışması başarı için ön şart olmuştur (Kaya,2007:19).

Bilgi teknolojilerinin kullanımıyla birlikte ortaya çıkan en önemli değişikliklerden birisi, bazı takımların yönetimin gücüne ortak olmasıdır. Yani daha önceleri yönetim tarafından yapılan fonksiyonların çoğunun artık takımlar tarafından yapılmasıdır. Yönetici geleneksel bir patrondan ziyade, bilgiyi toplamak, yönetmek, başka şekle dönüştürmek ve iletmek için teknolojiyi etkili bir biçimde kullanabilen ve kendi kendilerini yöneten takımlar için bir kolaylaştırıcı fonksiyonu görmektedir (İzci,2001:58). Bilgi teknolojileri yönetimin; planlama, örgütleme, yöneltme

koordinasyon ve denetim şeklinde sayılan beş temel fonksiyonu üzerinde önemli etkilere sahiptir. Özellikle yönetim faaliyetinin ilk temel işlevi olan planlama işlevinde; bilgi toplama, bilgilerin depolanarak işlenmesi ve analiz edilmesi gibi işlemlerle kolaylık sağlamaktadır. BT’ler yönetimlere verileri doğru, hızlı, ekonomik ve esnek bir şekilde toplama, iletme, kaydetme, işleme, geri getirme ve gösterme olanağı sağlamaktadır (Vural,2006:90). BT’ler vasıtasıyla elde edilecek doğru bilgi sayesinde, yönetimin planlama işlevinde gelecek ile ilgili somut bilgiler, denetim işlevinde ise mevcut durum ile ilgili somut bilgiler etkili olacaktır. Diğer yönetim süreçlerinde de kullanılabilen BT’ler, planların uygulanması ve planlara uygun sonuçların elde edilme oranının ölçülmesinde önemli işlevler yerine getirmektedir (Yüksel,2005:250). BT’ler, yönetim faaliyetinin koordinasyon fonksiyonunu insana bağlı olmaktan çıkararak, hatasız elektronik süreçler haline getirmekte ve kurumu şeffaflaştırıp, kuruma dış çevreyi açan avantajlar sağlamaktadır (Düren, 2000:62).

Kaya’ya göre, BİT’nin yönetimde etkin kullanımı yönetim fonksiyonlarının yeniden yorumlanmasını sağlamıştır. Bunun sonucunda geleneksel motivasyon ve koordinasyon anlayışı tamamen değişmiştir. Artık insan kazanmanın önemli olduğu, kalbe odaklı yeni bir yönetim anlayışı geçerli olmuştur. Yine teknoloji ile birlikte denetim fonksiyonu da şekil değiştirmiş yakından gözetim ve nezaret denetimi terk edilerek çalışana daha fazla özerkliğin sağlandığı yeni bir denetim anlayışı denenmeye başlanmıştır (Kaya,2007:19). BT’lerle birlikte yönetim sürecinde kontrol fonksiyonunun uygulanmasında da zaman içinde önemli değişiklikler olmuştur. Bilgi toplumunda yönetim anlayışı ve yönetimde kontrol fonksiyonunun değişim süreci şu aşamalardan geçmiştir (Kaleli ve Sen,2002:744).

Girişimci kontrol: İşin sahibi aynı zamanda yöneticidir.

Hiyerarşik Kontrol: Endüstrinin karmaşık hale gelmesi ve yönetimde hiyerarşik

yapılanmadır.

Teknik kontrol: Faaliyetlerde işbölümünün temel alınmasıdır. Bürokratik kontrol: Profesyonel yönetim anlayışıdır.

Kurum kültürü: İşçi-yönetim ilişkilerinde karşılıklı işbirliğidir.

Bilgi çağında organizasyon yönetimleri, insan kaynaklarının ve müşterilerinin gereksinimlerini, bu gereksinimlerin nasıl karşılanması gerektiğini sürekli olarak araştırmak ve değerlendirmek durumundadır (Öğüt,2003:60). Drucker, yönetim esaslarının uygulanması, sırf büyük ölçüde niteliksiz işçilerden oluşan bir işgücünü, iyi eğitimli bilgi işçilerinden oluşan bir işgücüne dönüştürdüğü için bile olsa yönetim kavramının taşıdığı anlamın değiştiğine işaret etmektedir (Drucker,1998:226). Drucker’a göre kapitalist ötesi toplumda kuruluş, her biri kendi dar alanında bilgiye sahip uzmanlardan oluştuğu için amacı son derece açık seçik olmak zorunda ve tek fikirli, tek yaklaşımlı olmalıdır. Çağdaş kuruluşun prototipini bir senfoni orkestrasına benzeten Drucker, kuruluştaki çalışanları da şu şekilde ifade etmektedir: “Orkestradaki 250 müzisyenin her biri ayrı bir uzmandır, üstelik kendi dalının en iyilerinden biridir. Ama yine de, tuba tek başına müzik yaratamaz; onu ancak orkestra yaratır. Orkestranın performans verebilmesi, 250 müzisyenin aynı amaçta birleşmesinden ötürüdür. Hepsi kendi uzmanlıklarını bu ortak amacın emrine verirler. Ve herhangi belli bir zamanda, hepsi yalnızca bir tek müzik parçasını çalar.”(Drucker,1198:80-82) Endüstriyel ve post endüstriyel örgütlerde yönetim işlevlerinin uygulanma biçimleri Tablo-14’te gösterilmektedir (Boje ve Dennehy,1994:xxix).

Tablo-14: Modern ve Post-Modern Yönetim İlkelerinin Karşılaştırılması

Modern Postmodern

Pl

anlam

a

1- Kısa dönemli kar amaçları 2- Kitle üretimi

3- Çalışanlar bir maliyettir 4- Dikey planlama 5- Yukarıdan aşağı odaklı 6- Planlama düzene yol açar

1- Uzun dönemli kar amaçları 2- Esnek üretim

3- Çalışanlar bir yatırımdır 4- Yatay planlama

5- İç ve dış müşteri odaklı

6- Planlama düzensizlik ve karışıklığa yol açar

Ör

gütleme

1- Tek çalışana tek iş ve vasıfsız işler 2- Çalışan-yönetim karşıtlığı

3- Departmanların bölünmesi 4- Dikey daha iyidir

5- Homojenlik güçtür 6- Üst yönetimin tek sesliliği 7- Uzmanlaşma, resmiyet, rutinlik,

parçalanma ve işbölümü ile etkinlik yükselir

1- Çalışma ekipleri, çok vasıflı işçiler 2- Çalışan-yönetim işbirliği

3- Birbirinin içine geçmiş esnek ağlar 4- Yatay daha iyidir

5- Heterojenlik güçtür 6- Çok seslilik bir değerdir

7- Uzmanlaşma, biçimsellik, rutinleşme, parçalanma ve işbölümüyle etkinlik azalır

Et

kile

şim

1- Otorite üst yönetime verilir 2- Dışsal ödül ve ceza

3- Gözetim mekanizması her yerdedir 4- Kadınlara ve azınlıklara daha az ücret

ödenir

5- Söylem elit (beyaz) insanlara dayalıdır 6- Bireysel ödüllendirme

1- Otorite takım liderlerine devredilir 2- İçsel ödül ve iş süreçlerinde çalışana yetki 3- İnsanlar kendi kendilerini kontrol ederler 4- Kadınlara ve azınlıklara diğer çalışanlarla

eşit ücret 5- Çok seslilik

6- Takıma dayalı ödüllendirme

Li

derlik

1- Teori X ve Y

2- Çok katmanlı ve kurallı merkezileşme 3- Patron merkezli

4- Elit erkeklere yönelik kariyer fırsatları 5- Çalışanlara ne yapmaları gerektiği söylenir

1- Teori S (hizmet liderliği) 2- Geniş ve daha az kurallı ademi-

merkezileşme 3- İnsan merkezli

4- Tüm çalışanlara eşit kariyer fırsatı 5- Vizyoner Ko nt ro l 1- Merkezi kontrol 2- Hattın sonunda kontrol 3- Mikro gözetim 4- Kırmızı çizgiler

5- Gözetim için çok sayıda prosedür, kural ve bilgisayarlar

6- Sonuç kriterlerinin ölçülmesi 7- Enformasyonun biriktirilmesi 8- Korkuya dayalı kontrol 9- Piramidin üst kısmının eğitimi

1- Ademi-merkezi kontrol 2- Toplam kalite kontrol 3- Çift yönlü gözetim

4- Kırmızı çizgilerin kaldırılması

5- Kural ve prosedürlerin ortadan kaldırılması 6- Süreç kriterlerinin ölçülmesi

7- Enformasyon herkese verilir 8- Kendi kendini kontrol 9- Tüm çalışanların eğitimi

Kaynak: David M. Boje ve Robert F. Dennehy, Managing in the Postmodern World, Kendal/hunt Publishing Company, 1994, s. xxix.

Yönetimi, bilgi toplumunun jenerik organı olarak tanımlayan Drucker, yönetim ve yöneticilik kavramlarının anlamındaki değişime işaret etmektedir (Drucker,1999:67-69). Yazara göre, II. Dünya Savaşına kadar olan sürede yönetici, “astların işlerinden sorumlu olan kimse, patron”, yönetim ise, “bir mevki, bir güç”

olarak tanımlanırdı. 1950’lerin başından itibaren bu tanım, “yönetici, insanların performansından sorumludur” şekline dönüştü. Drucker’a göre, yöneticinin bilgi toplumundaki doğru tanımı ise, “bir yönetici, bilginin uygulanmasından ve performansından sorumludur” şeklindedir. Bilgi çağı olarak adlandırılan 21. asırda, örgütlerin verimlilik ve rekabet ilkelerine göre çalışması, amaçlarını uygun araçlar kullanarak etkili bir şekilde gerçekleştirmesi ancak nitelikli insan gücü ve bu güce önderlik edecek liderlerle mümkün olacaktır (Buluç,1998:1212). Tekin ve diğerlerinin aktardığına göre Drucker, çağdaş örgütlerde, otorite ve rapor verme kavramları yerine, bilgi kavramının kullanıldığını ve otorite kavramının yönetim sözlüğünden çıkartılması gerektiğini savunmaktadır (Tekin vd.,2003:2149. BİT’nin etkinliği yönetim ve yöneticilik anlayışını da etkileyerek riske girmeyen statükoyu koruyan yönetim anlayışı yerine değişimi doğru algılayan, değişime uyum özelliği gösteren,riske giren risk yöneten,vizyon ve misyon yaratan,kurumsallaşmayı teşvik eden,takım çalışmasına,rekabeti kalite ile destekleyen ve müşteri tatminine yönelen yeni bir yönetim anlayışına geçilmiştir (Kaya,2007:19).