• Sonuç bulunamadı

2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE

3.2. Evren ve Örneklem (Katılımcılar)

3.2.1. Araştırmanın Uygulanması

3.2.1.1. Tasarlanan Araştırmanın Süresi, Yapıldığı Sınıflar ve Araştırmacının Rolü

Araştırmaya katılan öğrencilere araştırmaya başlarken Coopersmith Benlik Saygısı Envanteri uygulanmıştır. Araştırma süresince yanlışa verilen dönüt türlerinin dokuzuncu sınıf öğrencilerinin özgüvenleri üzerinde oluşturduğu etkilerin belirlenmesi amacıyla matematik derslerinde gözlemler yapılmıştır. Gözlem yapılan matematik derslerini takip eden diğer bazı branş derslerinde de gözlemler yapılmıştır. Zira matematik derslerinde yaptığı yanlış sonrası öğretmeninden dönüt alan öğrencilerin dersten sonra içinde bulundukları durum önemsenmektedir. Gözlemlerde hedeflenen; öğrenci yanlışlarının, öğretmenlerin yanlışlara verdikleri dönüt türlerinin, öğrencilerin dönüt türlerinden etkilenme durumları ve görüşme yapılacak öğrencilerin tespitidir. Bu doğrultuda dokuzuncu sınıf seviyesindeki 6 sınıfta haftada bir ders saati olmak üzere toplam 20 hafta gözlemler yapılmıştır. Gözlemler süresince not tutulmuş ve ses kaydı alınmıştır. Ses kayıtları gözlem gününün akşamında (transcript) bilgisayar ortamına geçirilmiştir. Bunun yanında

gözlemler sayesinde görüşme yapılacak öğrenciler tespit edilmiş ve görüşme verileri gözlem raporlarıyla desteklenmiştir. Araştırmanın dördüncü haftasında öğrencilerin yazılı sınavları, sekizinci haftasında da yarıyıl tatili sebebiyle gözlemlere ara verilmiş ve bahar döneminde tekrar gözlemlere devam edilerek yeterli verilere ulaşıldığı düşünüldüğünden gözlemler tamamlanmıştır.

Gözlem yapılan sınıflarda öğrenci mevcudu 22-28 arasında değişmek üzere ortalama 25’tir. Her branş öğretmeninin ayrı bir sınıfı vardır. Öğrenciler ders saatine göre sınıflar arası geçiş yapmaktadırlar. Bu durum dinamik öğrenme ortamının sağlanması adına yükseköğretimde de uygulanan sistemin benimsendiğinin göstergesidir. Öğrenci sıraları paralel üç dizi halinde konuşlanmaktadır. Sınıf duvarları dersle ilgili motive edici akademik bilgilerle donatılmış ve duvarlar gözü rahatsız etmeyecek bir renge boyanmıştır. Sınıfın arka duvarında ise askılıklara yer verilmiştir. Bu zaman zaman sınıfta görüntü kirliliği ve dağınıklığa sebep olabilmektedir.

Gözlemler süresinde öğretmenlerin derslerde bilgisayar, tepegöz, projeksiyon vb. teknoloji kullanımına rastlanmamıştır. Sınıflarda bilgisayarın bulunmadığı görülmüştür. Dersler kara tahtada tebeşir kullanımıyla yürütülmektedir.

Gözlemler sınıf koşulları dikkate alınarak sürdürülmüştür ve gözlem yeri olarak sınıfın arka sıralarının tercih edilmesiyle hem öğrencilerin dikkatlerinin dağılmasının engellenmesi hem de öğrencilerin doğal olmayan davranışlar sergilemelerinin önüne geçilmek istenmiştir. Bu doğrultuda tüm öğrencilerin gözlenebilmesi için en uygun yer belirlenerek gözlemler yapılmıştır. Öğretmenlerin araştırma süresince kullandıkları dönüt türleri tespit edilmiştir ve öğretmenlerin kullandıkları dönüt türlerine herhangi bir müdahale söz konusu olmamıştır. Öğretmenlerden kullandıkları dönütlerin dışında dönütler kullanmalarının istenmesi araştırmanın doğal ortamına müdahale olacağından öğretmen ve öğrencilerden reel verilerin toplanmasının önüne geçileceği düşüncesiyle gözlemlerde kullanılan dönütlerle ilgili sadece durum tespiti yapılmıştır. Gözlemlerden elde edilen dört dönüt türü ve literatürde bulunan beş dönüt türü üzerinde durulmuş ve bu dönüt

türlerinin öğrenci özgüvenleri üzerindeki etkileri yapılan bire bir görüşmelerde ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır.

Görüşmeler okulun bilgisayar laboratuvarında her bir öğrenciyle bir ders saati süresince gerçekleştirilmiştir. Öğrencilerin görüşme için çok istekli oldukları belirlenmiştir. Hatta öğrencilerden üç tanesinin ilk görüşmenin kendileriyle yapılması için yarıştıkları gözlenmiştir. Görüşme konusunda öğrenci motivasyonun kırılmaması için müdahaleci yaklaşımdan kaçınılmış ve görüşme sırası için öğrencilere kura çektirilmiş ve sıra konusunda kendi aralarında anlaşmaya varmaları sağlanmıştır. Bazı öğrencilerin görüşmelerde heyecanlı oldukları belirlenmiştir. Görüşmenin etik açıdan gizli kalacağının belirtilmesiyle öğrenciler kendi öğretmenlerinin kullandıkları dönüt türlerinin olumlu ya da olumsuz yönleri hakkında daha rahat görüş beyan etmişlerdir. Bazı öğrencilerin zaman zaman öğretmenlerinden çekindiği izlenimine varıldığında gizlilik ilkesi tekrar hatırlatılmıştır. Bunun üzerinde öğrenciler sınıfta yaşadıkları olayları ve olumlu ya da olumsuz etkilendikleri öğretmen davranış veya sözlerini (dönütleri) gönül rahatlığıyla dillendirmişlerdir. Böylece öğrencilere güven aşılanmış ve derinlemesine verilere ulaşılmıştır.

Görüşme esnasında öğrenci duygu ve düşüncelerini yönlendirecek tavırlardan kaçınılmıştır. Dönütlerin özgüvene etkisi daha önceden hazırlanan sorularla ortaya çıkarılmak istenmiştir. Görüşme soruları hazırlanırken uzman görüşü ve literatür desteğine başvurulmuştur. Görüşmenin ilk bölümünde görüşmeye hazırlık sorularına yer verilmiştir. Bu sorularda öğrencinin öğretmene, okula ve matematik dersine ilişkin görüşleri alınmıştır. Hazırlık sorularından sonra daha öncesinde tasarlanan kurgulara geçilmiştir. İki kurguda dönüt türlerinin özgüven üzerindeki etkileri ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Bu amaçla sınıf ortamında yanlış yapan öğrenci ve öğretmenlerin yanlışa karşılık kullandıkları dönütler ifade edilmiştir. Bu esnada dokuz farklı dönüt türünün özgüven üzerindeki etkileri üçüncü kişiler üzerinden sorgulanmıştır. İlk kurguda kullanılan soru gözlemlerden elde edilmiştir, ikinci kurguda kullanılan soru ise literatürden alınmıştır. Öğrencilerin kurguları anlamlandırmaları sağlandıktan sonra ilgili dönütlerin tek tek özgüven üzerindeki etkileri öğrencilere sorulmuştur. Bu konuda öğrenci duygu, düşünce ve görüşlerinin

alınmasının ardından görüşme öncesi literatür desteğiyle hazırlanmış olan Duygu- His- Tutum Listesi (DHTL) öğrencilere çıktı olarak verilmiştir. Öğrencilerden yanlışa verilen her bir dönüt türü sonrası öğrencide oluşabileceğini düşündüğü etkilere karşılık gelen maddelerden seçim yapmaları beklenmiştir. Görüşmelerin sonunda öğrencilere “Eğer öğretmen sen olsaydın bu dönütü kullanır mıydın?” ve “Bu dönüt türü öğrenci özgüvenini nasıl etkiler” soruları sorularak daha net yanıtlara ulaşılmıştır. Sorulan bu sorular, DHTL’den elde edilen cevaplar ve kurgulardan elde edilen veriler arası tutarlık kontrolü yapılmış. Çelişkili cevaplara ilişkin sorular öğrencilere tekrar yönlendirilmiştir. Çelişkili cevapların ortaya çıkmasında öğrencinin soruyu anlamlandırmada yetersiz kalması etkili olmuştur. Bunun üzerine soruda kastedilen mana tekrar izah edilmiş ve öğrencinin yanlış anlamaları giderilmiştir. Böylece öğrencilerden birbiriyle tutarlılığı olan verilere ulaşmak mümkün olmuştur. Görüşme aşamasının tamamlanmasıyla görüşme yapılan öğrencilere tekrar Coopersmith Benlik Saygısı Envanteri uygulanmıştır. Altı ayda öğrenci özgüveninde meydana gelen değişim ortaya konmuş ve bunun üzerinde etkisi olan dönüt türleri incelenmiştir. Özgüven incelemesinin yapıldığı tüm aşamalarda özgüvenin üç alt boyutu ele alınmıştır.

Bunlar:

a) Okul-akademik özgüven b) Sosyal özgüven

c) Genel özgüvendir.

Özgüven üzerinde oluşan etkiler araştırılırken yukarıda saydığımız özgüvenin alt boyutlarında meydana gelen etkiler tek tek incelenmiştir. Dönüt türleri haricinde özgüven üzerinde etkisi olan başka faktörler de söz konusu olabilmektedir. Fakat araştırma süresi zarfında öğrenci özgüvenini önemli ölçüde etkileyecek başka faktörlerin olup olmadığı öğrencilerle yapılan bire bir görüşmelerde ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Görüşme ve gözlemlerden elde edilen bulgular dâhilinde araştırma başından sonuna kadar öğrenci özgüvenlerinde meydana gelen değişimde dönütlerin birincil etken olduğu gözlemler ve öğrencilerle yapılan görüşmeler aracılığıyla teyit edilmiştir.