• Sonuç bulunamadı

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

3.6. Araştırmada Kullanılan Veri Toplama Teknikler

Çalışmanın veri toplama sürecinde Google aracılığıyla oluşturulan çevrimiçi anket formu katılım bankası müşterilerine basit tesedüfi yöntemle ulaştırılmıştır. Elektronik ve çevrimiçi anketlerin dağıtımı kolay ve hızlıdır. Tek yapılması gereken anketi doldurmak, bir web sitesine veya kişisel bloğa bağlantı göndermek ya da davetlilere e-posta göndermektir. Çevrimiçi anketler genellikle, cevapları saklamak için veritabanı ile birlikte web formları olarak oluşturan ve analiz kolaylığı sağlayan istatistiksel yazılımlardır. Daha evvel çevrimiçi anket hazırlamak, internet geliştirme programları, HTML kodları ya da komut programları ile aşinalık gerektiren zaman alıcı ve sıkıcı programlardı. Bugün, anket geliştirme yazılım paketleri, ve çevrimiçi anket hizmetleri, çevrimiçi anket araştırmalarını çok daha kolay ve erişilebilir hale getirdi (Serakan, 2002: 143).

Çevrimiçi anketi olarak, Onlineanketler.com adresinden üyelik sağlanmış ve anket formu uygun şekilde sisteme işlendikten sonra, e-posta ya da WhatsApp aracılığıyla dağıtılmıştır. Çevrimiçi anketler yaparken örneklem sorunlarıyla karşılaşmamak için her muhataba ankete katılmadan önce katılım bankası müşterisi olup olmadığı sorulmuş, müşterisi olanlardan cevaplamaları istenmiştir. Anket uygulamasında sistem gereği anketi dolduran bir kişi tekrar ankete katılmaması için program tarafından engellenmiştir.

Araştırmada kullanılan veri desenleri birincil verilerden anket yönteminin kullanılması ile elde edilmiştir. Çok sayıda değişkenleri, kapsamlı ve karmaşık analizlere ve yorumlamalara imkan sağlayan birincil veri toplama tekniklerinden biri olan anket araştırması, bir hayli fazla ve kesin bilgileri komprime hülasalar ve istatistiksel analizler yardımıyla daha uyarlanabilir çıktılar sağlamaktadır.

Bu yöntemin temel amacı, birincil araştırma verilerini toplamak, tasnif etmek ve kaydetmektir. Çevrimiçi ankette, anketörlere bir dizi ifadeler sunulmuş ve bu ifadelerin her biri ile ilgili fikirlerini ya da duygularını ifade etmeleri talep edilmiştir. Esasında ideal bir anketin araştırma problemlerine cevap veren, anketörlerin iştirakini sağlayan ve bunu devam ettiren bir biçimde olması arzulanır. Tüketicilerin belirli bir zaman dilimindeki algılarına dönük ölçümlerden oluşan anket ifadeleri

keşifsel bir analize işaret etmektedir. Bir anketi hazırlarken öncelikli adım, literatür taraması yoluyla konuyla ilgili hazırlanmış, güvenilirliği ve geçerliliği test edilmiş, daha önceki anket ifadelerinin uyarlanması ile anketin oluşturulmasıdır. Bu sayede, zaman ve maliyet kaybı olmadan, daha hızlı ve daha güvenilir sonuçlar elde edilecektir. Bu nedenle anket geliştirme safhasında, araştırmacı hali hazırdaki anketlerden en ideal anket maddelerini belirlemeye çalışmıştır. Bir soru ya da ifade anketin neyi ölçmeyi istediğini ölçebildiği ölçüde geçerlidir. Öyleyse geçerlilik ancak her hangi bir ifadenin hedefi ya da niyeti bilindiği durumlarda ölçülebilir. Geçerli bir soru, her zaman güvenilirdir. Buna mukabil güvenilir bir ölçüm sorunun geçerliliğini temin etmez. Bu nedenle, kamsamlı bir literatür araştırması ve katılım bankacılık sektöründeki müşterileri iyi tanıyan ve iç müşteri olarak da değerlendirilebilen personellerle, konu hakkında fikir alışverişi yapıldıktan sonra, bir anket geliştirilmiştir.

Konuyla ilgili en az üç akademisyenden geçerlilik açısından görüşler alınmıştır. Bununla birlikte, araştırma anketinin hazırlanması için çalışmada bulunan değişkenlerle ilgili, ister farklı ister benzer alanlar olsun, daha önceden ortaya konmuş model çalışmalar ele alınmıştır. En nihayetinde araştırmanın konusunu oluşturan katılım bankaları müşterilerinin profilleri ile anket uyumlu hale getirilmiştir. Çalışma değişkenlerinin çoğunluğu, Planlanlı Davranış Teorisi, Gerekçeli Eylem Teorisi, Teknoloji Kabul Modeli ve literatürdeki diğer çalışmalar esas alınarak uyarlanmıştır.

Araştırma değişkenleri ile ilgili olarak literatürden elde edilen benzer model çalışmalar; katılım bankacılık sektörü, dindarlık ve algılanan faydacılık düzeyleri alanlarında uzmanlaşmış akademisyenlerle ve uzmanlarla birlikte ayrıntılı bir şekilde tartışılmış ve araştırma konusu için en uygun ölçüm modelleri belirlenmiştir. Belirlenen model ölçüm araçları, İngilizce çeviri konusunda uzman ve araştırma konusunun literatürüne hâkim akademisyenlerle birlikte Türkçe’ye çevrilmiştir. Çeviri işlemlerinin tamamlanmasından sonra yakın ilişki içerisinde olunan katılım bankalarının üst/orta düzey personelleri ile geliştirilmeye çalışılan anket formundaki ifadelerin anlaşılabilirliği ile ilgili görüş alış verişinde bulunulmuştur. Teorik ifadelerle ilgili yapılan eleştiriler doğrultusunda gerekli düzenlemeler yapılmıştır.

Ardından ankette yer alan ifadelerle ilgili yapılan eleştiriler doğrultusunda gerekli düzenlemeler yapıldıktan sonra güncellenen anket formunun yapısal geçerliliğini sağlamak amacıyla 40 katılım banka müşterileri üzerinde bir pilot uygulama (ön test) yapılmıştır. Ön test sonrası gerekli düzenlemeler de yapılarak bu doğrultuda elde edilen sonuçlar geliştirilen anket formunun yapısal geçerlilik ve içerik açısından yeterli olduğu ortaya konmuştur.

Anket formu, dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, sekiz önermeden oluşan algılanan faydacılık özelliklerini belirlemeye yönelik ifadeler yer almaktadır. İkinci bölümde 10 önermeden oluşan faizsiz finansal ürünleri satın alma davranışlarını belirlemeye yönelik ifadeler yer almaktadır. Üçüncü bölümde 16 sorudan oluşan katılım bankası müşterilerinin dindarlık düzeylerini belirlemeye dönük ifadeler yer almaktadır. Dördüncü bölümde ise oniki ifadeden oluşan demografik özelliklerin yer aldığı bilgiler bulunmaktadır. Araştırmacı iletişim bilgileri, en başta kısaca belirtilmektedir.

Katılım bankası müşterileri ile ilgili özelliklerin yer aldığı bölümde kategorik ve sıralı ölçekler kullanılırken, algılanan faydacılık, dindarlık ve satın alma davranışları değişkenlerinin yer aldığı bölümler için aralık (interval) ölçeği kullanılmıştır. Diğer taraftan değişkenlerle ilgili önermelerin değerlendirilmesinde 5 aşamalı likert ölçeği kullanılmıştır.

Likert ölçeği, en yaygın kullanılan tutum ölçeklendirme tekniklerinden biridir ve katılımcıların duygularının yoğunluğunu ifade etmelerini sağlar. Bu çalışma için likert ölçeğinin geliştirilmesinde, literatür çalışmasında tespit edilen önemli konulara karşılık gelen ifadeler üretilmiştir. Geliştirilen anket kapsamında katılım bankası müşterilerinden, kendilerine sunulan anket formunda yer alan önermelere göre sahip oldukları dindarlık, faydacılık ve satın alma davranışı özellikleri yönünden kendilerini ve kullandıkları katılım bankaları açısından 1’den 5’e kadar puanlardan (1- Kesinlikle Katılmıyorum, 2- Katılmıyorum, 3- Ne Katılıyorum/Ne Katılmıyorum, 4- Katılıyorum, 5- Kesinlikle Katılıyorum) oluşan ölçek üzerinde konumlandırmaları ve önermelere katılma veya katılmama derecelerini belirtmeleri istenmiştir.

Araştırma evrenini oluşturan Türkiye’nin en büyük ili olan İstanbul katılım bankası müşterileri ile ilgili ayrıntılara ulaşabilmek için Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB)’nin internet sitesinden alınan bilgiler değerlendirilmiştir. İlgili resmi internet sayfası aracılığıyla özel katılım bankalarının, iletişim-yazışma adresleri vb. gerekli bilgiler elde edilmiştir. Veri toplama süreci yaklaşık olarak 4 ay sürmüştür (Haziran-Eylül 2019 arasında). Çevrimiçi anket yapılması konusunda; zaman ve maliyet unsurlarından tasarruf edebilmek için öncesinde anket bölgeleri belirlenmiştir. Kolayda örnekleme yöntemi ile seçilen müşterilere gerekli ön bilgi verildikten sonra anketi doldurmaları rica edilmiştir. Anket süreci internetten günlük takip edilmiş gerekli ilgi ve dönüşlerin sağlanması adına hatırlatmalar yapılmıştır.

Veri toplama süreci sonucunda, toplam 410 anket formuna ulaşılmıştır. Bu anket formlarından 54 tanesi aynı gün yüz yüze görüşme yoluyla, 356 tanesi ise çevrimiçi anket aracılığıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmacı tarafından çevrimiçi olarak yapılan anketlerden 15 tanesi içsel tutarlılık açısından sağlıklı olmadığı için veri setinden çıkarılmıştır. Yine 10 sorunun ufak tefek (sadece birkaç soru boş bırakılmış) eksikleri olduğu ve genel ölçülebilirliğe sahip oldukları düşüncesiyle, o sorulara verilen eksik cevapların genel ortalaması atanarak sağlıklı veriler haline getirilmiş ve bu 10 anket analizlere dahil edilmiştir. Nihayetinde veri seti 395 sağlıklı anket verisiyle değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Bu miktar (395/2000), araştırma evrenini temsil edebilecek örneklem sayısı için yeterli kabul edilmiştir.

Araştırmadaki anketlerin evren düzeyinde cevaplanma oranı: %20,5’dir (410/2000). Sosyal bilimler açısından % 20’lik anket dönüş yüzdesi iyi kabul edilmektedir. Diğer taraftan sektör araştırmalarında genel olarak kabul edilmiş minimum bir cevaplama oranı yoktur (Dillman, 2000). Ayrıca ankette yer alan soru sayısının görece fazlalığı, araştırmanın hedef grubu gibi durumlar dikkate alındığında anketlerin cevaplanma oranının yeterli olduğu söylenebilir.