• Sonuç bulunamadı

Araştırma Kapsamına Giren Amatör ve Profesyonel Futbolcuların Eşofman

Bu bölümde araştırma kapsamına giren amatör ve profesyonel futbolcuların eşofman ve formalarının malzeme özellikleri ile ilgili bulgulara yer verilmiştir.

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşlardan memnuniyet düzeyine ait bulgular tablo 5’te verilmiştir.

Tablo 5: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşlardan Memnuniyet Düzeyi Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaşlardan Memnuniyet Düzeyi f % f % f %

Son derece memnunum 16 16 28 28 44 22

Çok memnunum 20 20 6 6 26 13

Memnunum 34 34 29 29 63 31,5

Biraz memnunum 19 19 25 25 44 22

Hiç memnun değilim 11 11 12 12 23 11,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 12,070 P= 0,017 P< 0,05

SPSS 13.0 programında hazırlanan istatistiksel değerlere göre forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşlardan memnuniyet düzeyi yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık önemli (anlamlı) bulunmuştur (P< 0,05).

Tablo 5 incelendiğinde, araştırma kapsamında örnekleme giren 100 amatör futbolcudan % 16’sının forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşlardan son derece memnun olduğu, % 20’sinin çok memnun olduğu, % 34’ünün memnun olduğu, % 19’unun biraz memnun olduğu ve % 11’inin de hiç memnun olmadığı anlaşılmaktadır. Araştırmaya dahil edilen 100 profesyonel futbolcudan ise % 28’inin kullanılan kumaşlardan son derece memnun olduğu, % 6’sının çok memnun olduğu, % 29’unun memnun olduğu, % 25’inin biraz memnun olduğu ve % 12’sinin ise hiç memnun olmadığı ortaya çıkmıştır.

Amatör futbolcuların forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşlardan memnuniyet düzeylerinin yüksek olduğu, çok az bir oranının ise memnun olmadığı görülmektedir. Profesyonel futbolcuların ise benzer cevaplar verdiği tablodan anlaşılmaktadır. Ancak profesyonel futbolcuların kumaşlardan son derece memnuniyet düzeyi amatörlere göre daha yüksek çıkmıştır.

Genel olarak değerlendirildiğinde, kumaşlardan memnuniyetin en yüksek düzeyde olduğu, memnun olmama düzeyinin en az tercih edilen seçenek olduğu da anlaşılmaktadır. Futbolcular, giysilerini kısa süreli olarak giymelerine rağmen forma ve eşofmanlarının daha kaliteli olmasını beklemektedirler.

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların ter emme özelliklerinin yeterliliğine ait bulgular tablo 6’te verilmiştir.

Tablo 6: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Ter Emme Özelliklerinin Yeterliliği

Amatör Takımlar

Profesyonel

Takımlar Toplam

Kumaşların Ter Emme Özelliklerinin Yeterliliği

f % f % f %

İstenilen özelliğe sahip 20 20 38 38 58 29

İstenilen özelliğe kısmen

sahip 61 61 39 39 100 50

Hayır istenilen özelliğe

sahip değil 19 19 23 23 42 21

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların ter emme özelliklerinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık anlamlı bulunmuştur ( P < 0,05).

Tablo 6 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 20’si forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların ter emme özelliğine sahip olduğunu, % 61’i bu özelliğe kısmen sahip olduğunu, % 19’u ise ter emme özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir. Araştırmaya giren 100 profesyonel futbolcudan % 38’i kullanılan kumaşların ter emme özelliğine sahip olduğunu, % 39’u bu özelliğe kısmen sahip olduğunu ve % 23’ü ise ter emme özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir.

Amatör futbolcuların büyük bir çoğunluğu kullandığı giysilerdeki kumaşların ter emme özelliğine kısmen sahip olduğunu belirtmiştir. Profesyonel futbolcuların giysilerinin de ter emme özelliğine kısmen sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Ancak profesyonel futbolcuların kullandığı giysilerin istenilen ter emme özelliklerinin daha yüksek düzeyde çıkması amatör futbolcularınkine göre daha kaliteli malzemeden üretildiği sonucunu da ortaya çıkarmaktadır.

Genel olarak, futbolcular giysilerinde kullanılan kumaşların terlerini kısmen emdiğini, yine de ıslaklığın yok olmadığını belirtmişlerdir. Futbolcuların temel sorunu olan terin emiliminin olmaması ve giysileri uzun süre kullanım sonrasında koku ve kir gibi problemlere neden olması hiç de istenen bir durum değildir. Üretim aşamasında özellikle formalarda polyester içeriğinin biraz azaltılıp pamuk karışımının yapılması uygun olur. Ancak pamuk oranının artması giysilerin buruşmasına neden olacaktır. Estetiği değil de sağlığı önemli gören bir futbolcu için bu en uygun yöntemdir.

Hoffman’a göre, Rhovyl’on ve Rhovyl’up ter emme özelliğine sahip yüksek performanslı lif çeşitleridir (Hoffman, 2004). Futbolcuların giysilerinde de terin uzaklaştırılması için yeni lif çeşitlerinin kullanılması iyi sonuç verecektir.

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların teri buharlaştırma ve vücudu kuru bırakma düzeylerinin yeterliliğine ait bulgular tablo 7’de verilmiştir.

Tablo 7: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Teri Buharlaştırma ve Vücudu Kuru Bırakma Düzeylerinin Yeterliliği

Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaşların Teri Buharlaştırma ve Vücudu Kuru Bırakma

Düzeylerinin Yeterliliği f % f % f %

İstenilen özelliğe sahip 30 30 33 33 63 31,5

İstenilen özelliğe kısmen

sahip 45 45 40 40 85 42,5

Hayır istenilen özelliğe

sahip değil 25 25 27 27 52 26

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 0,514 P= 0,773 P> 0,05

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların teri buharlaştırma ve vücudu kuru bırakma düzeylerinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık önemsiz bulunmuştur ( P> 0,05).

Tablo 7 incelendiğinde, amatör futbolcuların % 30’u forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların yeterli buharlaştırma ve vücudu kuru bırakma özelliğine sahip olduğunu, % 45’i kısmen sahip olduğunu ve % 25’i ise teri emme ve vücudu kuru bırakma özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan profesyonel futbolcuların % 33’ü forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların yeterli buharlaştırma ve vücudu kuru bırakma özelliğine sahip olduğunu, % 40’ı kısmen sahip olduğunu ve % 27’si ise bu özelliğe sahip olmadığını belirtmiştir.

Profesyonel ve amatör futbolcuların büyük bir çoğunluğu giysilerinin teri kısmen buharlaştırıp kendilerini kuru bıraktığını belirtmişlerdir. Giysilerde soğuğu ve yağmuru geçirmeyen, terleme sonucu oluşan su buharını uzaklaştıran, deri solunumunu sağlayan işlemler yapılmalıdır. Forma ve eşofmanların teri emme özelliği arttılır ve iç kısımlarına gözeneklerden oluşan katman yerleştirilirse hem vücut ısısı korunmuş olur hem de ıslaklığın vücuttan giderilmesi sağlanır.

Hoffman, Rhovyl’on ve Rhovyl’up liflerinin çeşitli karışımlar halinde üretildiğini, bu liflerden dokunmuş kumaşların özel kanallı yapısı sayesinde teri etkili bir şekilde ortadan kaldırdığını ve vücudu ılık tutma özelliğine sahip olduğunu belirtmiştir (Hoffman, 2004).

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaş ve ipliklerin esneklik düzeylerinin yeterliliğine ait bulgular tablo 8’de verilmiştir.

Tablo 8: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaş ve İpliklerin Esneklik Düzeylerinin Yeterliliği Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaş ve İpliklerin Esneklik Düzeylerinin Yeterliliği f % f % f %

Yeterli esnekliğe sahip 43 43 41 41 84 42

Esnekliğe kısmen sahip 36 36 37 37 73 36,5

Hayır esnekliği yok 21 21 22 22 43 21,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 0,085 P= 0,959 P> 0,05

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaş ve ipliklerin esneklik düzeylerinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık anlamsız bulunmuştur ( P >0,05).

Tablo 8 incelendiğinde, araştırmaya katılan 100 amatör futbolcudan % 43’ü forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaş ve ipliklerin yeterli esnekliğe sahip olduğunu, % 36’sı kısmen sahip olduğunu ve % 21’i ise bu yeterliliğe sahip olmadığını belirtmiştir. Örnekleme katılan 100 profesyonel futbolcudan % 41’i forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaş ve ipliklerin yeterli esnekliğe sahip olduğunu, 37’si kısmen sahip olduğunu ve % 22’si sahip olmadığını belirtmiştir.

Amatör ve profesyonel futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaş ve ipliklerin esneklik düzeylerinin yeterli olduğunu, çok az bir oranı giysilerinin esnekliği olmadığını belirtmiştir. Üretim aşamasında futbolcu giysileri için likra, elastan ve spandex liflerinin belirli oranlarda karışım yapılması giysilerin esneklik düzeylerini arttırmaktadır.

Sexton ve Bernat likra ve spandex liflerinin esnek olduğunu ve giysilerde kullanımının rahatlık sağladığını ortaya koymuşlardır (Sexton and Bernat, 2005: 18). Amann, Söhne GmbH ve Co.KG tarafından geliştirilen ve “sabaflex” olarak adlandırılan elastik dikiş ipliğinin, elastik materyallerin üretiminde iyi bir çözüm olduğu saptanmıştır (Fellmann, Amann and Söhne, 2004: 914).

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların sürtünme sonucu yırtılma, yıpranma veya kopmaya karşı dayanım özelliğinin yeterliliğine ait bulgular tablo 9’da verilmiştir.

Tablo 9: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Sürtünme Sonucu Yırtılma, Yıpranma veya Kopmaya Karşı Dayanım Özelliğinin Yeterliliği

Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaşların Sürtünme Sonucu Yırtılma, Yıpranma veya Kopmaya Karşı Dayanım

Özelliğinin Yeterliliği f % f % f % Yeterli dayanım özelliğine sahip 23 23 36 36 59 29,5 Dayanım özelliğine kısmen sahip 53 53 40 40 93 46,5

Hayır dayanım özelliğine

sahip değil 24 24 24 24 48 24

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 4, 682 P= 0,096 P> 0,05

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların sürtünme sonucu yırtılma, yıpranma veya kopmaya karşı dayanım özelliğinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık önemsizdir ( P > 0,05).

Tablo 9 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 23’ü forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların yıpranma, yırtılma ve kopma dayanımlarının yeterli olduğunu, % 53’ü kısmen dayanım özelliğine sahip olduğunu ve % 24’ü dayanım özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 36’sı forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların yıpranma, yırtılma ve kopma dayanımlarının yeterli olduğunu, % 40’ı kısmen dayanım özelliğine sahip olduğunu ve % 24’ü dayanım özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir.

Amatör ve profesyonel futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların sürtünme sonucu yırtılma, yıpranma veya kopmaya karşı kısmen dayanım özelliği gösterdiğini belirtmiştir. Uzun süre kullanım sonucu futbolcuların giysileri yıpranmaktadır. Giysilerindeki lif karışımları belli oranlarda yapılmamışsa ürünlerin performans düzeyini azaltmakta, yırtılma ve yıpranma ihtimalleri arttırmaktadır. Müsabakalarda düşme sonucu sürtünen giysi bölümleri zarar görebilmektedir.

Gould, iletken liflerin sporcu giysilerini yırtılmadan koruyacak polimer katmanına sarıldığını ancak bu liflerin ve parçaları arasındaki bağlantıların bazen kırılabildiğini saptamıştır (Gould, 2003: 162).

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların buruşmazlık özelliğinin yeterliliğine ait bulgular tablo 10’da verilmiştir.

Tablo 10: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Buruşmazlık Özelliğinin Yeterliliği Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaşların Buruşmazlık Özelliğinin Yeterliliği f % f % f % Buruşmazlık özelliğine sahip 33 33 37 37 70 35 Buruşmazlık özelliğine kısmen sahip 53 53 36 36 89 44,5 Hayır buruşmazlık

özelliğine sahip değil 14 14 27 27 41 20,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların buruşmazlık özelliklerinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık anlamlı bulunmuştur ( P <0,05).

Tablo 10 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 33’ü forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların buruşmazlık özelliğine sahip olduğunu, % 53’ü bu özelliğine kısmen sahip olduğunu ve % 14’ü buruşmazlık özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 37’si forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların buruşmazlık özelliğine sahip olduğunu, % 36’sı bu özelliğine kısmen sahip olduğunu ve % 27’si buruşmazlık özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir.

Amatör futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların buruşmazlık özelliğinin kısmen yeterli olduğunu belirtmiştir. Buruşmazlık özelliğine sahip olmama seçeneği ise en az tercih edilen seçenektir. Profesyonel futbolcular ise forma ve eşofmanlarındaki kumaşların buruşmazlık özelliğinin yüksek düzeyde olduğunu belirtmiştir. Buruşmazlık özelliğine sahip olmama seçeneği ise en az tercih edilen seçenek olmuştur. Genel olarak, bu giysiler kısmen buruşma özelliği göstermektedir.

Futbolcu eşofman ve formalarının buruşmazlık özelliğine sahip olması kullanım kolaylığı sağlar. Estetik açıdan da önemi fazladır.

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların soğuk havalara karşı vücudu koruma özelliğinin yeterliliğine ilişkin bulgular tablo 11’de verilmiştir.

Tablo 11: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Soğuk Havalara Karşı Vücudu Koruma Özelliğinin Yeterliliği

Amatör Takımlar

Profesyonel

Takımlar Toplam

Kumaşların Soğuk Havalara Karşı Vücudu

Koruma Özelliğinin

Yeterliliği f % f % f %

Vücudu koruma

özelliğine sahip 30 30 36 36 66 33

Vücudu koruma

özelliğine kısmen sahip 46 46 39 39 85 42,5

Hayır vücudu koruma

özelliğine sahip değil 24 24 25 25 49 24,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 1,142 P= 0,565 (P> 0,05)

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların soğuk havalara karşı vücudu koruma özelliğinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık önemsiz bulunmuştur ( P> 0,05).

Tablo 11 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 30’u forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların soğuk havalara karşı vücudu koruma özelliğine sahip olduğunu, % 46’sı bu özelliğe kısmen sahip olduğunu ve % 24’ü vücudu koruma özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 36’sı forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların soğuk havalara karşı vücudu koruma özelliğine sahip olduğunu, % 39’u bu özelliğe kısmen sahip olduğunu ve % 25’i vücudu koruma özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir.

Amatör ve profesyonel futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların soğuk havalara karşı vücudu koruma özelliğinin kısmen yeterli olduğunu belirtmiştir. Vücudu korumama seçeneği de en az tercih edilen seçenek olmuştur. Futbolcu giysilerinde kullanılan kumaşların teri kısmen buharlaştırma ve vücudu kuru bırakma özelliğine sahip olmasından dolayı bu giysilerin iç kısımlarında gözenekli kumaş katları kullanılabilir. Böylece terleme sonucu vücudun soğuktan etkilenme riski azalır. Gözenekli yapı, vücut ısısının korunmasını sağlar.

Hoffman, Rhovyl’on ve Rhovyl’up kumaşlarının vücut için önemli olan hava akımını sağladığını ve vücudun ılık kaldığını ortaya koymuştur.

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların sıcak havalara karşı vücudu koruma özelliğinin yeterliliğine ait bulgular tablo 12’de verilmiştir.

Tablo 12: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Sıcak Havalara Karşı Vücudu Koruma Özelliğinin Yeterliliği

Amatör Takımlar

Profesyonel

Takımlar Toplam

Kumaşların Sıcak Havalara Karşı Vücudu

Koruma Özelliğinin

Yeterliliği f % f % f %

Vücudu koruma

özelliğine sahip 29 29 35 35 64 32

Vücudu koruma

özelliğine kısmen sahip 45 45 46 46 91 45,5

Hayır vücudu koruma

özelliğine sahip değil 26 26 19 19 45 22,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 1,662 P= 0,436 (P> 0,05)

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların sıcak havalara karşı vücudu koruma özelliğinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık anlamlı bulunmamıştır ( P> 0,05).

Tablo 12 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 29’u forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların sıcak havalara karşı vücudu koruma özelliğine sahip olduğunu, % 45’i bu özelliğe kısmen sahip olduğunu ve % 26’sı vücudu koruma özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 35’i forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların sıcak havalara karşı vücudu koruma özelliğine sahip olduğunu, % 46’sı bu özelliğe kısmen sahip olduğunu ve % 19’u vücudu koruma özelliğine sahip olmadığını belirtmiştir.

Amatör ve profesyonel futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların sıcak havalara karşı vücudu koruma özelliğinin kısmen yeterli olduğunu belirtmiştir. Vücudu korumama seçeneği de en az tercih edilen seçenek olmuştur.

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların koku oluşturma durumuna ait bulgular tablo 13’te verilmiştir.

Tablo 13: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Koku Oluşturma Durumu Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaşların Koku Oluşturma Durumu f % f % f % Koku oluşturuyor 35 35 19 19 54 27 Kokuyu kısmen oluşturuyor 44 44 39 39 83 41,5

Hayır koku oluşturmuyor 21 21 42 42 63 31,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 12,042 P= 0,002 (P< 0,05)

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların koku oluşturma durumu yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık anlamlı bulunmuştur ( P< 0,05).

Tablo 13 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 35’i forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların koku oluşturduğunu, % 44’ü kokuyu kısmen oluşturduğunu ve % 21’i ise koku oluşturmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 19’u forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların koku oluşturduğunu, % 39’u kokuyu kısmen oluşturduğunu ve % 42’si ise koku oluşturmadığını belirtmiştir.

Amatör futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların kokuyu kısmen oluşturduğunu belirtmiştir. Profesyonel futbolcuların büyük çoğunluğu ise giysilerinde koku oluşumu sorunuyla karşılaşmamaktadırlar. Genel olarak hem profesyonel hem de amatör futbolcuların cevapları incelendiğinde giysilerinde koku kısmen oluşmaktadır.

Antrenman ve müsabaka sırasında futbolcular terlemektedir. Giysilerinde sentetik lif içeriğinin olması nedeniyle giysileri kokmaktadır.

Sexton ve Bernat, likra ve spandex liflerinin giysileri kötü kokulardan uzak tuttuğunu ortaya koymuşlardır (Sexton and Bernat, 2005: 18).

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların kir oluşturma durumuna ilişkin bulgular tablo 14’te verilmiştir.

Tablo 14: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Kir Oluşturma Durumu Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaşların Kir Oluşturma Durumu f % f % f % Kir oluşturuyor 33 33 15 15 48 24

Kiri kısmen oluşturuyor 34 34 39 39 73 36,5

Hayır kir oluşturmuyor 33 33 46 46 79 39,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 9,232 P= 0,010 (P< 0,05)

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların kir oluşturma durumları yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık anlamlı bulunmuştur ( P < 0,05).

Tablo 14 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 33’ü forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların kir oluşturduğunu, % 34’ü kiri kısmen oluşturduğunu ve % 33’ü ise kir oluşturmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 15’i forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların kir oluşturduğunu, % 39’u kiri kısmen oluşturduğunu ve % 46’sı ise kir oluşturmadığını belirtmiştir.

Amatör futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların kısmen kirlendiğini belirtmiştir. Kir oluşturma ve oluşturmama seçenekleri ise aynı değerde kalmıştır. Profesyonel futbolcuların büyük çoğunluğu ise giysilerinde kir oluşma sorunuyla karşılaşmamaktadır. Genel olarak hem amatör hem de profesyonel futbolcuların giysilerindeki kumaşlarda kir oluşumu sorununa rastlanmamaktadır.

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların yumuşaklık özelliğinin yeterliliğine ait bulgular tablo 15’te verilmiştir.

Tablo 15: Forma ve Eşofmanlarda Kullanılan Kumaşların Yumuşaklık Özelliğinin Yeterliliği Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Kumaşların Yumuşaklık Özelliğinin Yeterliliği f % f % f % Yumuşaklığa sahip 35 35 39 39 74 37 Yumuşaklığa kısmen sahip 47 47 38 38 85 42,5

Hayır yumuşaklığa sahip değil

18 18 23 23 41 20,5

Toplam 100 100 100 100 200 100

n = 200

X2= 1,779 P= 0,411 (P> 0,05)

Forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların yumuşaklık özelliğinin yeterliliği yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık önemsiz bulunmuştur ( P > 0,05).

Tablo 15 incelendiğinde, araştırmaya dahil edilen 100 amatör futbolcudan % 35’i forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların yumuşaklığa sahip olduğunu, % 47’si bu özelliğe kısmen sahip olduğunu ve % 18’i yumuşaklığa sahip olmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 39’u forma ve eşofmanlarında kullanılan kumaşların yumuşaklığa sahip olduğunu, % 38’i bu özelliğe kısmen sahip olduğunu ve % 23’ü yumuşaklığa sahip olmadığını belirtmiştir.

Amatör futbolcuların büyük çoğunluğu forma ve eşofmanlarda kullanılan kumaşların yumuşaklık özelliğinin kısmen yeterli olduğunu belirtmiştir. Profesyonel futbolcuların giysileri ise yeterli yumuşaklığa sahiptir. Genel olarak kumaşların yumuşaklık özellikleri orta düzeydedir.

Futbolcu giysilerinin esnekliği ve yumuşaklığı spandex, likra ve elastan liflerinin kullanılmasıyla sağlanabilir. Böylece giysiler futbolcuların beklentilerine uygun hale gelebilir.

3.2. Araştırma Kapsamına Giren Amatör ve Profesyonel Futbolcuların Eşofman ve Formalarının Kalıp Özellikleri İle İlgili Bulgular

Bu bölümde araştırma kapsamına giren amatör ve profesyonel futbolcuların eşofman ve formalarının kalıp özellikleri ile ilgili bulgulara yer verilmiştir.

Forma ve eşofmanların futbolcuların hareketlerini engelleme durumuna ait bulgular tablo 16’da verilmiştir.

Tablo 16: Forma ve Eşofmanların Futbolcuların Hareketlerini Engelleme Durumu Amatör Takımlar Profesyonel Takımlar Toplam Forma ve Eşofmanların Hareketleri Engelleme Durumu f % f % f % Evet hareketlerimi engelliyor 9 9 17 17 26 13 Hareketlerimi kısmen engelliyor 35 35 40 40 75 37,5 Hayır hareketlerimi engellemiyor 56 56 43 43 99 49,5 Toplam 100 100 100 100 200 100 n = 200 X2= 4,502 P= 0,105 (P> 0,05)

Forma ve eşofmanların futbolcuların hareketlerini engelleme durumu yönünden amatör ve profesyonel futbolcuların verdikleri cevaplar karşılaştırıldığında farklılık anlamlı bulunmamıştır ( P> 0,05).

Tablo 16 incelendiğinde, araştırmaya katılan 100 amatör futbolcudan % 9’u forma ve eşofmanların hareketlerini engellediğini, % 35’i kısmen engellediğini ve % 56'sı hareketlerini engellemediğini belirtmiştir. Araştırmaya katılan 100 profesyonel futbolcudan % 17’si forma ve eşofmanların hareketlerini engellediğini, % 40’ı kısmen engellediğini ve