• Sonuç bulunamadı

Amerika Birleşik Devletleri’nde tüketicinin korunmasının tarihi, toplumsal hu- zursuzluğa yol açan ve kamusal bir tepki gerektiren kriz ve acil durumlara verilen hukukî karşılıklarla yaşıttır. Bu gelişme 19. yüzyılda geçerli olan, sözleşme özgürlü-

ğü ve alıcının dikkatli olmasını gerektiren (caveat emptor) common law28 doktrinine

24

RG. 08.03.1995, S. 22221.

25 Sosyal ve ekonomik alanda yaşanan gelişmeler, Avrupa Birliği mevzuatında yapılan yeni düzen- lemelere uyum amacıyla Kanunda 14.3.2003 tarihinde 4822 sayılı Kanunla önemli değişiklikler yapılmıştır (RG. 6.3.2003, S. 25048).

26 RG. 28.11.2013, S. 28835. Kanun, yayımlanma tarihinden itibaren 6 ay sonra, 28.5.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

27 Ülkemizde tüketicinin korunmasına ilişkin olarak çıkarılan ve yürürlükte bulunan mevzuat için bkz. http://www.tuketici.gov.tr/?wapp=tuketicimevzuati_tr&open=1 (Erişim: 15.09.2014). 28

Common law, kelime olarak kanunlara göre değil, mahkeme kararları esas alınarak oluşturulan hukuk şeklinde tanımlanmaktadır. Bryan A. GARNER, Black’s Law Dictinary, 9th Edition, St Paul 2009, s. 313; P.H. COLLİN, Dictionary of Law, London 2004, s. 55. Amerikan common law sistemi genellikle istinaf mahkemeleri ve kararlarına göre şekillenir. Common law sisteminde yar-

karşı başlamıştır. Zaman içerisinde toplumsal krizler ve siyasi olaylar, tüketicileri etkileyen özel bazı ürünlerden ve uygulamalardan sorumlu hükümet kurumlarının kurulmasını, bunlar hakkında düzenleyici ve denetleyici yetkilere sahip olmalarını

sağlamıştır29. Ayrıca tüketiciler hukuka aykırı işlem nedeniyle uğradıkları zararın

tazmini ve hukuka aykırılığın durdurulması için bireysel dava açma hakkının yanı sıra tüketici hukuku dışında Amerikan Hukukunda mevcut olmayan avukatlık ücreti

ve dava masraflarını talep edebilme imkânı kazanmışlardır30.

Modern anlamda tüketici hareketlerinin 1800’lü yıllarda Amerika Birleşik

Devletleri’nde başladığı kabul edilmektedir31. Buna rağmen Amerika Birleşik Dev-

letleri’nde dahi tüketicinin korunması bugünkü anlamıyla 1960 yıllardan itibaren

şekillenmeye başlamıştır32. İlk önce 1914 yılında Federal Trade Commission (Fede-

ral Ticaret Komisyonu) kurularak, Komisyona haksız rekabet koşullarını, tüketicileri dolandırıcı işlemler olarak araştırma yetkisi verilmiştir. 1938’de ise Komisyona açık-

ça tüketiciyi koruma görevi verilmiştir33. Bu nedenle Federal Trade Commission

gısal kararların iki fonksiyonu vardır. Birincisi mahkemenin önündeki uyuşmazlığı tanımlamak ve ikincisi ise gelecekteki aynı olaylara da uygulanacak olan öncü (precedent) dava oluşturmaktır. Common law geleneksel olarak yazılı kurallara indirgenemez ve anayasa ile yasalarda, bu doktrin uyarınca oluşturulan kurallar bulunmaz. Common law sisteminde önceki mahkeme kararları, ikna edici (persuasive) ve bağlayıcı (binding) olmak üzere ikiye ayrılır. Amerikan Common Law siste- mi hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Allan E. FARNSWORTH, An Introduction to the Legal System of The United States, Edited by Steve SHEPPARD, New York 2010, s. 54-68; Lloyd BONFIELD, American Law and The American Legal System, St. Paul 2006, s. 22-27; Frederick G. KEMPIN, Historical Introduction to Anglo-American Law, St. Paul 1990, s. 95-100; Richard CAPPALLI, Advanced Case Law Methods, A Practical Guide, New York 2005. Ayrıca Amerikan yargı sistemi hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Hacı Ali AÇIKGÜL, Amerikan Yargı Sistemi, AD, S. 43, Mayıs 2012, s. 56-84.

29 Amerika Birleşik Devletleri’nde tüketici hareketi, amaç, bağlılık ve sosyal yapıya göre değişiklik göstermektedir. Ayrıntılı açıklama için bkz. Robert J. HOBBS / Stephen GARDNER, The Practise of Consumer Law – Seeking Economic Justice, Boston 2006, s. 5.

30 Spencer W. WALLER / Jillian G. BRADY / R.J. ACOSTA, Consumer Protection in the United States: An Overview, European Journal of Consumer Law, May 2011, s. 1. http://luc.edu/media/lucedu/law/centers/antitrust/pdfs/publications/workingpapers/USConsumerPr otectionFormatted.pdf (Erişim.31.12.2013).

31 Emrah CENGİZ, Tüketicinin Korunması, İstanbul 2007, s. 3.

32 Richard ALDERMAN, Why We Really Need The Arbitration Fairness Act, Journal Of Consumer and Commercial Law, Summer 2009, s. 2; Tarihi gelişim açısından ele alındığında; 1890-1900; 1930-1950; 1960- 1970 yılları arasında üç dönem boyunca Amerika'da tüketicilere dair yasalar üzerinde yoğun araştırma ve çalışmalar yapılmıştır. Ayrıntılı açıklama için bkz. Hiram C. BARKSDALE / William R. DARDEN / William D. PERREAULT, Changes In Consumer Attitudes Towards Marketing Consumerism And Government Regulation: 1971- 1975, The Journal Of Cunsumer Affairs, V. 10, S. 2, Winter 1976, s. l 17-139; C. Margaret JASPER, Consumer Rights Law, New York 2008, s. 1.

Kanunu tüketicinin korunmasına ilişkin tedbirler öngörmesinin yanı sıra, eyaletler açısından da önemli bir rehberdir. Zira gerek eyalet yasa koyucuları, gerekse de eya- let mahkemeleri Federal Trade Commission düzenlemelerini ve kararlarını göz

önünde bulundurmak zorundadırlar34.

1960’lardan itibaren ise tüketicilerin korunması hakkında büyük atılımlar ya- pılarak hemen her alanda kanunlaşma hareketi başlamıştır. 15 Mart 1962 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri Kongresinde John F. Kennedy, güvenlik, bilgi edinme, seçme ve temsil edilme olmak üzere dört temel tüketici hakkından bahsederek tüketi-

cinin korunmasına ilişkin yeni bir dönem başlatmıştır35. Kennedy tarafından açıkla-

nan bu dört temel tüketici hakkı, tüketiciyi korumanın temellerini oluşturmuş ve

dünyaya örnek olmuştur36. Bundan sonra özellikle tüketicileri korkutucu, tehdit edici,

şaşırtıcı, yanıltıcı ve güvensizlik verici unsurlar üzerinde durulmuş ve bu problemle-

rin çözümlerine ilişkin kanunlar çıkartılmıştır. Bu kanunlar ile ilgili özel ve kamu kurumları ile gönüllü dernek ve kuruluşlar kurulmuştur.

Tüketicilerin korunmasına ilişkin en kapsamlı gelişmeler 1960 - 1970 yılları arasında olmuştur. 1964 yılında Başkan Lyndon B. Johnson tüketicilerin korkuları üzerinde durmuş ve 1967 yılında "The Consumer Federation of America" adı altında tüketicilerin korunmasına ilişkin yasa ve yönetmeliklere şekil vermiştir. 1967 yılında Washington DC. çatısı altında tüketicileri korumak ve işçi grupları ile kooperatif

haklarını tanımak üzere organizasyonel gruplar oluşturulmuştur37. 1960’ta Hazardous

Substance Act (Tehlikeli Madde Kanunu), 1966’da Motor Vechicle Safety Act (Mo- torlu Araç Güvenliği Kanunu) ve 1972'de Consumer Product Safety Act (Tüketici Ürünleri Güvenliği Kanunu) ile farklı alanlarda tüketicileri koruyucu kanunlar çıka-

rılmıştır.38 Fakat Amerika Birleşik Devletleri’nde modern anlamda tüketiciyi koru-

34 PRIDGEN/ALDERMAN, V. I, s. 3; Timothy J. MURIS, The Federal Trade Commission and the Future Development of US Consumer Protection Policy, George Mason Law & Economics Research Paper No. 04-19, 2004, s. 1 - 46.

35 WALLER/BRADY/ACOSTA, s. 1; Robert O. HERMAN, The Historical Development of the Content of Consumer Education: An Examination of Selected High School Text, 1938-1978, The Journal Of Consumer Affairs, V. 16, S. 2, Winter, 1982, s. 195-222.

36 CENGİZ, s. 9. 37 CENGİZ, s. 4. 38 CENGİZ, s. 4.

yan ilk kanun, 1968 yılında çıkarılan The Consumer Credit Protection Act’tır (Tüke-

tici Kredisi Koruma Kanunu)39.

Daha sonra tüketicinin korunmasında Federal Trade Commission’un tek başına yeterli olamayacağı, eyaletler tarafından çıkarılacak kanunlarla tüketicilerin daha

etkili korunacağı fark edilmiş ve tüketici hareketi önemli bir aşama kaydetmiştir40.

Böylelikle eyaletler “küçük FTC Kanunu” (little FTC act) olarak bilinen haksız ve aldatıcı işlemlere karşı tüketicileri koruyan Deceptive Trade Practise Act’ları (Alda- tıcı Ticarî Uygulamalar Kanunları) kabul ederek tüketicilere bireysel dava açma

imkânı sağlamışlardır41. Ayrıca eyalet savcılarına tüketiciyi korumada önemli görev-

ler verilmiştir. Uniform Commercial Code’da42 yer alan garanti hükümleri, 1975

yılında çıkarılan Magnuson Moss Warranty Act ile desteklenmiştir. 1980’lerden iti- baren ise eyaletler tüketicinin korunmasında daha aktif bir şekilde yer alarak, yeni arabalar, prefabrik evler, evler ve ikinci el arabalar gibi tüketicilerin en çok mağdur oldukları satışlara ilişkin özel düzenlemeler getirerek tüketicilerin etkin bir şekilde

korunmasını sağlamışlardır43.

39 Gene A. MARSH, Consumer Protection Law in a Nutshell, St. Paul, 2006, s. 6.

40 Federal ve eyaletler düzeyinde tüketicilerin korunmasından sorumlu kurumlar için bkz. Spencer C. WALLER, In Search of Economic Justice: Considering Competition and Consumer Protection Law, Loyola University Chicago Law Journal, V. 36, 2003, s. 631- 639.

41 Eyalet DTPA’larının tüketicinin korunması hususunda FTC ile ilişkisi hakkında geniş açıklama için bkz. Henry BUTLER / Joshua D. WRIGHT, Are State Consumer Protection Acts Really Little FTC ACTS? Northwestern University School of law Faculty Working Paper, 2010, s. 1-84; William A. LOVETT, State Deceptive Trade Practice Legislation, Tulane 1974.

42 Uniform Commercial Code, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki 50 eyalette satış ve diğer ticari işlemlerin birbirleriyle uyumlu olarak düzenlenmesini sağlamak amacıyla NCCUSL ile American Law Institute’ün ortak bir projesi sonucu 1952 yılında yayınlanmıştır. Bu Kanunun aslında tek ba-

şına bir yürütme gücü bulunmamakta ve bir rehber mahiyetindedir. Zira Kongre tarafından kabul edilmiş bir kanun değildir. Bununla birlikte Louisiana haricinde diğer eyaletler tarafından UCC’ye uyum amacıyla eyalet kanunları çıkarılmış ve genellikle bazı sistematik değişiklikler yapılarak UCC aynen kanunlaştırılmıştır. Bu kanunlarda da garanti hükümleri UCC’ye paralel bir şekilde düzenlenmiştir. Örneğin Texas eyaleti “Texas Business and Commerce Code”u kanunlaştırmıştır. Bu kanun genel olarak UCC ile aynı içerikte olmakla birlikte teknik bazı farklılıklar içermektedir. Örneğin numaralandırma sisteminde farklılıklar bulunmakta, ayrıca UCC madde bazlı düzenlendi-

ği halde, Texas BCC bölüm bazlı düzenlenmiştir. Bkz. Richard ALDERMAN, The Lawyer's Guide to the Texas Deceptive Trade Practices Act, updated December 2013 (Westlaw Next) s. 5.04, dn.5.

Son olarak 2009 yılında çıkarılan The Dodd-Frank Wall Street Reform and

Consumer Protection Act44 ile Federal Trade Commission’in yanısıra tüketicilerin

bilgilendirilmesi, finansal olarak korunması, tüketici şikâyetlerinin alınması; tüketici- lerin mali yönden korunması amacıyla düzenlenme, denetim ve gözetim yetkisi bu- lunan bağımsız ve federal bir kurum olarak “the Bureau of Consumer Financial

Protection” (Tüketicinin Korunması Bürosu) kurulmuştur45. Bununla birlikte bireysel

dava açmak suretiyle tüketicinin korunmasında esas olan eyalet kanunlarıdır46. Bu

kapsamda ayıplı mal ve hizmetlere karşı tüketicileri bireysel dava yoluyla koruyan temel kanunlar, Uniform Commercial Code ve bu kanuna dayanılarak çıkarılan eya- let kanunları ile Magnuson Moss Garanti Kanunudur. Ayrıca common law sistemi sonucu oluşturulan dava hukuku, tüketicinin korunmasında önemli bir kaynaktır.

Günümüzde Amerikan Hukukunda tüketicileri koruyan federal düzenlemelerin yanı sıra, bu düzenlemeleri esas alarak çıkarılan eyalet kanunları asıl kanunlardır. Federal Trade Commission ve diğer federal birimlerin görevi daha çok piyasayı dü- zenleme ve denetleme olup, tüketicilerin korunması amacıyla ayıplı ürünlerin satışı- nın durdurulması gibi genel tedbirler alma yetkileri de bulunmakla birlikte, söz ko- nusu birimleri kuran kanunlar nadiren tüketicilere bireysel dava imkânı vermektedir. Federal düzenlemeleri tamamlayıcı olarak, eyalet mevzuatı tüketicilere bireysel dava

açma imkânı vermesi nedeniyle daha etkin koruma sağlamaktadır47. Ayrıca tüketici

44

Bu Kanun ile getirilen düzenlemeler hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Susan BERSON / David BERSON, The Dodd-Frank Wall Street Reform and Consumer Protection Act, Chicago 2012. 45 WALLER/BRADY/ACOSTA, s. 9.

46 PRIDGEN/ALDERMAN, V. I, s. 502-510. 47

PRIDGEN/ALDERMAN, V. I, s. 3. Avrupa Birliğinde ise 1972 yılında yapılan Paris Zirvesi'nde tüketicinin korunması yeni bir hedef olarak belirlenmiş, 1973'te Topluluğun Komisyon bünyesi içinde tüketicinin korunması ile ilgili bir bölüm oluşturulmuş ve ardından "Tüketici Danışma Ko- mitesi" kurulmuştur. Komisyon tarafından aynı yıl "Birinci Tüketiciyi Koruma Programı" kabul edilerek topluluk düzeyinde ilk defa tüketici hakları kabul edilmiştir. Avrupa Birliğinde, tüketici- nin korunması ile ilgili açık hüküm Maastricht Antlaşması ile getirilmiş ve gerek birincil mevzuat- ta gerekse ikincil mevzuatta (tüzük, direktif, karar ve görüş) yapılan ve halen yapılmakta olan dü- zenlemelerle tüketicinin korunması hukukunun gelişimi sağlanmıştır. 1997 yılındaki Amsterdam anlaşmasında da tüketiciye tanınan 5 temel hak zikredilmiştir. Tüketicinin ayıplı mal ve hizmetlere karşı korunması kapsamında 1985 yılında "Ürün Sorumluluğu Direktifi”, 1999 yılında da "Tüketi- ci Mallarının Satışı ve Bağlı Garantiler Direktifi" kabul edilmiştir. Ayrıntılı bilgi için bkz. CEN- GİZ, s. 4; Lale SİRMEN, Avrupa Topluluğu Hukukunda Tüketicinin Korunması, ASOMEDYA 2003, s. 25; Günseli GELGEL, Topluluk Bünyesinde Hukukların Uyumlaştırılması ve Tüketicinin Korunması, Prof. Dr. Nihal Uluocak’a Armağan, İstanbul 1999, s. 101 vd; Tuba KUTOĞLU, Av- rupa Birliği ve Türk Hukuku Açısından Tüketim Mallarında Ayıp ve Bu Yönden Tüketicinin Ko- runması, İstanbul 2005, s. 5; Tamer İNAL, Tüketici Kredileri ve Tüketici Kredisi Sözleşmeleri, İs-

örgütleri de, tüketicinin haklarının korunması hususunda çok önemli bir rol oyna- maktadır48.

§ 2. TÜKETİCİNİN KORUNMASI İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR I - TÜRK HUKUKUNDA

A) TÜKETİCİ