• Sonuç bulunamadı

Alman Hukukunda Belirsiz Alacak Davası

Belgede Belirsiz alacak davası (sayfa 52-55)

Alman Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 253. maddesinde dava dilekçesinin içeriği düzenlenmiştir. Söz konusu maddenin ikinci fıkrasının ikinci bendine göre davacı, dava konusu olarak belirli bir talebini ve bu talebin dayanağı somut vakıaları dava dilekçesinde göstermek zorundadır. Davacının talebi para alacağına ilişkin ise, doktrinde kabul edildiği üzere davacı kural olarak para alacağının miktarını rakamsal olarak belirleyerek, dava dilekçesinde göstermelidir148. Alman Hukuk Muhakemeleri

Kanunu’nda belirsiz alacak davasına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Buna karşılık belirsiz alacak davasının dinlenebilirliği hususunda bazı yazarlar149 olumsuz

görüş bildirmelerine rağmen, doktrininde hâkim görüş belirsiz alacak davasının açılabileceğine yöneliktir150.

146 MEIER, s. 21; SPÜHLER/DOLGE/GEHRI, Rn. 63, s. 132; MOHS, in: Gehri/Kramer (Hrsg), Art.

85, Rn. 5, s. 197; LOOSLI, s. 11; OBERHAMMER, in: Oberhammer (Hrsg), Art. 85, Rn. 10, s. 376-377; LIEBSTER, s.104.

147 MEIER, s. 22.

148 BERNHARDT, s. 213; MERTINS, s. 47; BERG, s. 83; BLECHSCHMID, s. 1.

149 MENGES, s. 159; BULL, s. 95 vd.; GERSTENBERG, Eike Markus, Der unbezifferte Klageantrag

und der Dornröschlaf des § 92 II ZPO, Neue Juristische Wochenschrift 1988, s. 1352 vd.; KERN, s. 52 vd.; RÖHL, Klaus F., Der Unbezifferte Klageantrag, Zeitschrift für Zivilprzess, 85. Band, Heft 1, 1972, s. 52 vd.; UBERT, s. 85.

150

ALLGAIER, Edwin, Nochmals: “Zum unbezifferten Klageantrag bei Billigkeitsansorüchen” Versicherungsrecht 1987, s. 31 vd.; BÄHR, VersR 1986, s. 533; BERNHARDT, s. 212 vd.; BLECHSCHMID, s. 47; BLOMEYER, § 43 II, s. 253; BUTZER, Hermann, Prozessuale und kostenrechtliche Probleme beim unbezifferten Klageantrag, Monatsschrift für deutsches Recht 1992, s. 539 vd; DUNZ, Walter, Zur Praxis des unbezifferten Leistungsantrags, Neue Juristische Wochenschrift 1957, s. 1661 vd.; DUNZ, s. 1734 vd.; FRAHM, Wolfgang, Keine Beschränkung durch § 308 Abs. s. 1 ZPO beim unbezifferten Schmerzensgeldantrag - Zugleich Anmerkung zum Urteil des BGH vom 30.4. 1996 (VI ZR 55/95) VersR 96, 990-, Versicherungsrecht 1996, s. 212 vd.; FUCHS, s. 559 vd.; GERLACH, von Jürgen, Die prozessuale Behandlung von Schmerzensgeldansprüchen, Versicherungsrecht 2000, s. 525 vd.; GREGER, in Zöller, § 253, Rn. 14, s. 838; HUSMANN, Johann Hermann, Zum unbezifferten Klageantrag bei Billigkeitsansprüchen- Eine Kritik der Rechtsprechung des BGH, Versicherungsrecht 1985, s. 715 vd.; HUSMANN, Johann Hermann, Der unbezifferte Klageantrag als Abwehrrecht gegen unbillige Kostenlast und die Kostenvorschrifft des § 92 II ZPO, Neu Juristische Wochenschrift 1989, s. 3126 vd.; JAUERNIG/HESS, § 39, Rn. 5, s. 163; LÜKE, Rn. 142, s. 137-138; MELISSINOS, s. 147 vd.; MÜLLER, JurBüro 2001, s. 119 vd.; MUSIELAK, Rn. 67, s. 41; PAULUS, Rn. 190, s. 67;

Alman hukukunda belirsiz alacak davasının tarihi gelişimine bakacak olursak151, ilk olarak İmparatorluk Mahkemesi bazı durumlarda alacaklının talebini rakamsal olarak belirlemesindeki zorluklar nedeniyle, alacaklının talebini rakamsal olarak belirlemeden de dava açılabileceğini kabul etmiştir152. İmparatorluk Mahkemesi, 28.6.1888 tarihli kararında, alacaklının talebini rakamsal olarak belirleyemeyeceği durumlarda, alacaklıdan dava dilekçesinde, talebinin miktarını rakamsal olarak gösterilmesini aramamış; bunun yerine alacaklının talebini hiç bir kuşkuya yer vermeyecek şekilde bireyselleştirmesini sağlayacak dava konusunu ve dava konusu talebin dayanaklarını dava dilekçesinde gösterilmesini yeterli saymış, talep miktarının hâkim tarafından veya ihtiyaç duyulduğu takdirde bilirkişi tarafından belirlenmesine imkân tanıyacak şekilde düzenlenmesini yeterli saymıştı153.Bu çerçevede Alman İmparatorluk Mahkemesi, alacaklının talebini rakamsal olarak belirlemeksizin dava açabilmesine istisnai olarak, maddi ve manevi tazminat davalarında, talebin miktarının belirlenmesinin, delillerin sunulması ve bunların incelenmesinden sonra mümkün olduğu hallerle, talebin belirlenmesi hâkimin takdirine veya değerlendirilmesine bağlı olduğu durumlarda açılabileceğini belirtmişti154.

Alman Federal Mahkemesi de İmparatorluk Mahkemesi kararlarına uygun olarak, söz konusu durumlarda alacaklının dava açarken dava dilekçesinde talebinin

PAWLOWSKI, Hans Martin, Die Problematik des unbezifferten Klageantrages, Neue Juristische Wochenschrift 1961, s. 341 vd.; PROBST, JR 1997, s. 158 vd., JR, 2000, s. 154 vd.; ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD, § 95, Rn. 38, s. 523; ROTH, in Stein/Jonas, § 253, Rn. 45, s. 128; RÖTTGER, Friedhelm, Die Bindung des Gerichts an den unbezifferten Zahlungsantrag, Neue Juristische Wochenschrift 1994, s. 368 vd.; RUTTLOFF, Marc, Die Angabe des Mindestbetrags bei unbeziffertem Klageantrag und das sofortige Anerkenntnis, Versicherungsrechts 2008, s. 50; SAENGER, § 253, Rn. 16, s. 607; SCHELLHAMMER, Rn. 58 vd., s. 37 vd.; SCHLOSSER, Peter, Anmerkung zu BGH, Urt. v. 20.04.1996 (VI ZR 55/95) Juristen-Zeitung 1996, s. 1082 vd.; REICHOLD, in: Thomas/Putzo, § 253 Rn. 12, s. 429; WEILAND, Ulrich, Streitwert und Kostenentscheidung bei einer Zahlungsklage mit unbeziffertem Antrag, Das Juristische Büro 1980, s. 994 vd.; WIECZOREK, § 253; WILLMS, Die Festzetzung des Streitwerts bei unbezifferten Leistungsklage, Juristen-Zeitung 1952, s. 618 vd.; WURM, s. 65 vd.; ZEISS/SCHREIBER, Rn. 333, s. 132; ZIMMERMANN, § 253, Rn. 11, s. 486.

151Roma hukukunda belirsiz alacak davası için bknz.: ÜÇER, s. 7-18; KERN, s. 5-7. 152

RGZ 10, s. 356; RGZ 21, s. 386-387; RGZ 140, 213. Bununla birlikte İmparatorluk Mahkemesi, davacının talep sonucunu rakamsal olarak belirleyerek dava açmasının esas olduğunu, belirsiz alacak davasının tazminat davalarıyla sınırlı olarak açılabileceğini ifade etmiştir (RGZ 13, s. 435).

153

RGZ 21, s. 386-387. Aynı şekilde: RGZ 10, s. 356. Bu şartlar altında açılacak olan bir belirsiz alacak davasında, davalı da kendi tarafından, talep edilen miktarı tahmin edebilecek ve buna göre gerekli tutumu alabilecektir (RGZ 10, s. 356).

miktarını rakamsal olarak göstermeden de dava açabileceğini kabul edilmektedir155.

Alman hukukunda alacaklının talebini rakamsal olarak belirlemeden dava açabileceği durumlar istisnai olarak kabul edilmektedir. Bunun için, davacının dava açarken talebini rakamsal olarak belirlemesinin ya imkânsız olması156ya da talebin belirlenmesinin davacıdan beklenemeyeceği bir durumun söz konusu olması gerekir157. Bu tür durumlar ise, özellikle maddi ve manevi tazminat davalarında, tazminat miktarının hâkimin takdirine veya değerlendirmesine bağlı olduğu durumlarla158 tazminat miktarının belirlenmesi için delillerin gösterilmesi ve incelenmesi (özellikle bilirkişi incelemesi yapılması)gereken durumlarda söz konusudur159.

Alman hukukunda davacının dava açarken asgari değer göstermesi gerekip gerekmediği ve bu asgari değere bağlanan sonuçlar tartışmalıdır160. Alman Federal Mahkemesi, 02.02.1999 tarihli kararında, belirsiz alacak davasının şartları arasında, davacının asgari değer veya yaklaşık değer göstermesi zorunluluğunun bulunmadığını ifade etmiştir161. Bununla beraber, doktrinde asgari değere bağlanan 155 BGHZ 4, 141; BGH, NJW 1967, s. 1421; BGH, NJW 1969, s. 1427-1928; BGH, VersR 1992, s. 374. 156 BRUNS, s. 70. 157 BGH, NJW 1967, s. 1421; BGH, NJW 1970, s. 281; VersR 1970, s. 83; BGH, NJW 2002, s. 3769;

BECKER-EBERHARD, in MünchKommZPO, § 253, Rn. 117, s. 1371; REICHOLD, in Thomas/Putzo, § 253, Rn. 12, s. 429; WURM, s. 66; RUTTLOFF, s. 50; SCHILKEN, Rn. 211, s. 105; PRECHTEL/OBERHEIM, Rn. 471, s. 148; BLOMEYER, § 43 II, s. 252; POHLMANN, Rn. 29, s. 58; BERGERFURTH, Rn. 105, s. 66; ROTH, in Stein/Jonas, § 253, Rn. 37, s. 125; ASSMANN, in Wieczorek/Schütze, § 253, Rn. 98, s. 105; FOERSTE, in Musielak Komm ZPO, § 253, Rn. 34, s. 851.

158

WURM, s. 66; PRECHTEL/OBERHEIM, Rn. 471, s. 148; FÖRSCHLER/STEINLE, Rn. 349, s. 99; BECKER-EBERHARD, in MünchKommZPO, § 253, Rn. 122, s. 1372; SCHÖNKE/KUCHINKE, § 41 II, s. 193; JAUERNIG/HESS, § 39, Rn. 5, s. 163; MUSIELAK, Hans-Joachim, Münchener Kommentar Zivilprozessordnung, 3. Aufl., München 2008, § 308, Rn. 16, s. 1858; SCHELLHAMMER, Rn. 35, s. 27; BGH, NJW 1967, s. 1421; BGH, NWJ 1969, s. 1428

159BGH, NJW 1967, s. 1421; BERG, s. 83; FUCHS, s. 560; ADOLPHSEN, Rn. 13, s. 99; PANTLE,

Rn. 170, s. 88; CRAUSHAAR, § 12, Rn. 54; REICHOLD, in Thomas/Putzo, § 253, Rn. 12, s. 429; BECKER-EBERHARD, in MünchKommZPO, § 253, Rn. 122, s. 1372; GRUNSKY, Rn. 109, s. 94; ASSMANN, in Wieczorek/Schütze, § 253, Rn. 98, s. 105. ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD, § 95, Rn. 38, s. 523. Alman hukuku uygulamasında hangi uyuşmazlık için belirsiz alacak davasının açıldığı için bknz.: MENGES, s. 1 vd.; ROTH, in Stein/Jonas, § 253, Rn. 47 vd., s. 130 vd.; BECKER-EBERHARD, in MünchKommZPO, § 253, Rn. 122, s. 1372; ASSMANN, in Wieczorek/Schütze, § 253, Rn. 104-107, s. 108-109; FOERSTE, in Musielak Komm ZPO, § 253, Rn. 35, s. 851; ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD, § 95, Rn. 40, s. 524.

160

Bknz: §10, B, III, 2, a.

161

BGHZ 140, s. 341 (BGH, NJW 1999, s. 1339-1340); BGH, NJW 1996, s. 2425, 2427; REICHOLD, in Thomas/Putzo, § 253, Rn. 12, s. 429; GERLACH, s. 525, 527; ASSMANN, in Wieczorek/Schütze, § 253, Rn. 102, s. 107. Alman Fedaral Mahkemesi, daha önceki kararlarında,

sonuçlar farklı olarak değerlendirilmiş olsa da, baskın görüşe göre belirsiz alacak davası açan davacının mutlaka asgari değer (veya yaklaşık değer yahut belli aralıklarda bir değer) göstermesi gerekmektedir162. İmparatorluk Mahkemesi kararlarında ve daha sonra Alman Federal Mahkemesi kararlarında da belirtildiği üzere, davacı talebini rakamsal olarak belirleyemediği durumlarda, belirsiz alacak davası açtığında, talebinin dayanağı olan maddi vakıaları ve bu vakıaların delillerini mahkemeye sunmak zorundadır. Yani, Alman hukukunda da davacı belirsiz alacak davası açarken, hukuki ilişkiyi ortaya koymak zorundadır163.

C. Türk Hukukunda Belirsiz Alacak Davası

Belgede Belirsiz alacak davası (sayfa 52-55)