• Sonuç bulunamadı

B- Suffa’da Bulunan Sahâbiler

64- Abdullah b ‘Amr b Harâm

Abdullah b. ‘Amr b. Harâm el-Hazrecî el-Ensârî’nin Müslüman oluşunu Ka‘b b. Mâlik şöyle anlatır: “Allah Resûlü’ne bi‘at etmek üzere Akabe’de Kurban Bayramının ikinci günü buluşacaktık. Medine’den ikisi kadın yetmiş beş kişi gelmiştik. Hac ibadetini bitirdikten sonra, her hususta kendisine güvendiğimiz liderlerimizden Abdullah b. ‘Amr’ın yanına gittik. O henüz Müslüman olmamıştı. Hac yapmak üzere Müslüman olmayan Medinelilerle birlikte Mekke’ye gelmişti.

809 Ubâde b. Velid, Ka‘b b. ‘Amr ile yaşadığı bir anısını şöyle anlatır: “Babamla birlikte, daha vefat

etmeden önce Ensârın bulunduğu mahalledeki sahâbeden ilim öğrenmek etmek için evden ayrıldık. Oraya gittiğimizde ilk olarak Ebû Yesâr (Ka‘b b. ‘Amr) ile karşılaştık. Kölesi ile oturuyordu. Elinde üst üste konulmuş bir miktar sayfa vardı. Üzerinde bir hırka ile maafir kumaşından bir elbise, kölesinde de aynı şekilde bir hırka ve maafir kumaşından bir elbise vardı. Babam ona; “Ey amca! Senin yüzünde biraz sıkıntı görüyorum” dedi. O: “Evet falan adamdan alacağım var. Alacağımı istemek için evine gittip, selam verdim ve nerede olduğunu sordum. Ev halkı: “O burada yok” dediler. Ancak tam orada küçük çocuğu geldi ve ona: “Baban nerede?”diye sordum. O da: “Babam sesini duydu. Annemin elbisesine gizlendi” dedi. Ben de: “Dışarı çık, nerede olduğunu biliyorum” dedim. O da çıktı. “Ona niçin böyle yaptın?” diye sordum. O da “vallahi durumu size anlatacağım, sonra beni yalanlama” dedi ve şöyle devam etti: “Vallahi size durumumu anlatıp, beni yalanlamandan, direttiğinde de yemin etmekten korktum. Sen de Resûlullah’ın sahâbisisin. Ancak ben zor durumdayım.” Ben de: “Allah için söyle gerçekten zor durumda mısın?” dedim. O: “Allah için gerçekten zor durumdayım.” diyerek bunu 3 defa tekrarladı. Onun senedini getirip elleriyle yok ettirdim. Sonra dedim ki: “Eğer sonra ödemeye gücün yeterse ödersin. Yoksa alacağımdan vazgeçtim. Çünkü Resûlullah’ın şöyle dediğini iki gözümle gördüm ve iki kulağımla işittim: “Kim

zor durumda olan borçluya zaman tanır ya da alacağından vazgeçerse (kıyamet günü) Allah onu gölgesinde gölgelendirir.” Babam ona: “Ey amca, kölenle aynı giyinmişsin, bunun sebebi nedir?”

diye sordu. O: “Allah Resûlü köle ve hizmetliler hakkında: “Onlara yediğinizden yedirin,

giydiğinizden giydirin” dediğini, bu nedenle: “Ahirette sevabımı köleme vermektense, dünyada

malımı vermeyi tercih ederim.” diye cevap verdi.” (Müslim, Zühd, 74; İbn Mâce, Sadakât, 14; Darimî, Buyû‘, 50; İbn Esîr el-Cezerî, a.g.e., IV, 484,VI, 332, 333).

810 İbn Abdilberr, a.g.e., III, 380.

811 bkz.: İbn Hişam, Sire, III-IV, 335; Vakıdî, a.g.e., I, 140.,296.,II, 660;839; İbn Sa‘d, a.g.e., IV, 12. 812 İbn Abdilberr, a.g.e., IV, 340.

813

İbn Abdilberr, a.g.e., IV, 340; İbn Hacer el-Askalânî, a.g.e., VII, 371; H.Abdurrahman Ak,

138 Ona uygun bir şekilde İslâm’dan ve Resûlullah’tan bahsettik. Anlatılanlar onun çok hoşuna gitti ve Müslüman oldu.814 Akşam olup bi‘at için Allah Resûlü ile Akabe’de buluştuğumuzda bi‘at edenlerden biri de Abdullah b. ‘Amr idi. bi‘at ettikten sonra Allah Resûlü kabileler için içimizden “Nakîb” adını verdiği temsilciler seçti.815 On iki Nakîb (temsilci) seçen Hz. Peygamber, Abdullah b. ‘Amr’ı da kendi kabilesi olan Beni Seleme’ye Nakîb olarak tayin etti.816

Allah Resûlü’nden daha fazla İslâm’ı ve ilmi öğrenmek için Suffa Ashâbı ile birlikte kaldığı rivâyet edilir.817

Bedir Savaşı’na katılan Abdullah b. ‘Amr, Uhud Savaşı’nda ilk şehit düşen sahâbedir.818 Onu gören yakınlarının fazla ağlamaları üzerine Allah Resûlü fazla ağlamamalarını tavsiye ederek: “Siz ister ağlayın, ister ağlamayın. onu kaldırıp defnedinceye kadar melekler kanatlarıyla onun üzerine gölge etmeye devam

edeceklerdir.” dedi.”819

Babasının ölümüne çok üzülen Cabir b. Abdullah, Allah Resûlü’nün yanına gelerek, babasının şehit olduğunu ve geriye ise borç ve bakılmaya muhtaç çoluk çocuk bıraktığını söyler. Resûlullah onu teselli ederek babası hakkında şu müjdeyi verdi: “Sana bir haber vereyim mi? Allah konuştukları ile sadece perde arkasından konuştu. Yalnız senin babanla yüzyüze perde olmadan konuştu ve dedi ki: “Ey kulum! Benden ne istersen iste, vereyim.” O da şöyle cevap verdi: “Beni tekrar dünyaya döndürmeyi ve ikinci defa şehit olmayı istiyorum.” Allah: “Olur. Ancak daha önce vefat edenleri dünyaya geri göndermemeyi hükmettim” buyurdu. Abdullah: “Öyleyse ey Allah’ım! Bu durumu geride kalanlara duyur” dedi ve bunun üzerine şu âyet indirildi:820 “Sakın Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanma.

814 Beyhakî, Delâil, II, 446.

815 İbn Esîr el-Cezerî, a.g.e., III, 346. 816

İbn Sa‘d, a.g.e., III, 561; İbn Hacer el-Askalânî, a.g.e., IV, 162.

817 Ebû Nu‘aym, a.g.e., II, 3.

818 Vâkıdî, a.g.e., I, 266; İbn Sa‘d, a.g.e., III, 561; İbn Abdilberr, a.g.e., III, 84.

819 Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 398; İbn Sa‘d, a.g.e., III, 561; İbn Esîr el-Cezerî, a.g.e., III, 347;

İbn Hacer el-Askalânî, a.g.e., IV, 162.

820

Bkz.: Kurtubî, el-Câmi‘, IV, 268; Alûsî, Rûhu’l-Meânî, IV, 121; İbn Esîr el-Cezerî, a.g.e., III, 347; Zehebî, Siyer, I, 327-328; İbn Hacer el-Askalânî, a.g.e., IV, 162.

139

Doğrusu onlar, Rableri katında diridirler. Cennet meyvelerinden rızıklanırlar.

Ancak bunu siz bilmezsiniz.”821

Uhud Savaşı bittikten sonra kefen bulunamadığı için şehitlerin ikisi birlikte kefenlenerek aynı kabre konuluyordu. Allah Resûlü: “Hangisi daha fazla Kur’ân bilir?” diye sorar, daha fazla Kur’ân bilen öne defnedilirdi. O gün Abdullah b. ‘Amr dünyada iken arkadaş olduğu ve çok sevdiği ‘Amr b. Cemuh822 ile birlikte aynı kabre konuldu. Allah Resûlü, Cabir b. Abdullah’a “Bak! ‘Amr b. Cemuh ve Abdullah b.

‘Amr b. Haram dünyada iken arkadaştı. Şimdide aynı kabre konuldular.” dedi.”823

65- ‘Amr b. ‘Avf

Hz. Peygamber’in Medine’ye hicret ettiği sıralarda Medine’ye gelerek Müslüman olan ‘Amr b. ‘Avf el-Müzenî824 ilim tahsil etmek için zaman zaman Suffa’da kalırdı. Tebük Seferine fakir oldukları için binek bulamayınca, Hz. Peygamber’den binek isteyen, ancak, Allah Resûlünün “binek yoktur”demesi üzerine hüngür hüngür ağlayarak geri dönen ve Tevbe Sûresinde haklarında “üzüntülerinden

gözyaşı döke döke döndüler”825 âyeti inen yedi kişiden biridir. Ancak bu durumlarını

gören Yamin b. ‘Umeyr. Hz. Osman ve Hz. Abbas onlara binek ve yol azığını temin ederek sefere katılmalarını sağlamıştı.826 Hz. Peygamber’den sonra da Medine’de yaşamaya devam eden ‘Amr b. ‘Avf, Hz. Muâviye’nin hilafetinin sonlarında vefat etti.827