• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

4.2. AB’nin Bölgede Demokrasiyi Geliştirme Teşebbüsleri

Avrupa’nın çok taraflı demokrasiyi geliştirme çabaları başlıca Akdeniz bölgesine odaklanırken, AB, Orta Doğu’nun diğer alt bölgeleriyle programlar başlatmış ve AB memurları bu alanlara yönelik olarak daha çok yoğunlaşma isteklerini daha çok dile getirmeye başlamışlardır. Bu programlar, AB-Körfez işbirliği meclisi (KİM) Diyalogunu, İran ile Etraflı Diyalogu, Yemen ile bir işbirliği anlaşmasını ve Avrupa Komşuluk Politikası (ENP)’yi kapsamaktadır. Bu programlar, dikkat edileceği üzere AB’nin Akdeniz bölgesiyle olan etkileşimi kadar zengin ve çeşitli değildir. Çünkü aynı araç ve manivelalar mevcut değildir.

4.2.1. AB-KİM Diyalogu

Avrupa Birliği-Körfez İşbirliği meclisi (KİM) İşbirliği Anlaşması 1989’da imzalanmıştır.173 Anlaşmanın en belirli hedefi, daha genel olarak bölgenin istikrarına katkı sağlamak kadar, ticari meseleler üzerine olan ilişkileri daha da kolaylaştırmaktadır. AB—KİM toplantıları yıllık olmakta ve AB-KİM yöneticileri yılda bir kez siyasi diyalogda bir araya gelmektedirler. Gündem, aslında terörizmle mücadele etmede işbirliği ve serbest ticaret meselelerine odaklanmak yerine, siyasi reformlara da hitap etmemiştir. Bu diyalogda da ayrıca enerji üzerine çalışacak bir grup oluşturulmuştur. Ayrıca bunlara ek olarak bir AB-KİM Serbest Ticaret Alanı Anlaşması görüşmesi yapılmıştır. Şimdiye kadar ki politik diyalogun sonuçları tam bir hayal

kırıklığı olmuştur. AB insan hakları konusunda daha hassas olmayı isterken onun KİM ortakları bu durumdan hoşnutsuzluk duymuşlardır. AB, yine de politik diyaloga kaynak tahsis ederek bunu gelecekte ekonomik işbirliği alanında teknik yardımı karşılayarak sürdürmek istenmektedir. Fakat şu ana kadar olan gelişmelerde bu diyalogun nasıl bir seyir alacağı belirsizdir.

4.2.2. İran ile Etraflı Diyalog

Avrupa Birliği’nin İran ile diyalogu 1998 yılına dayanmaktadır.174 AB, İran’ı ayrı tutmaktan ziyade, İran ile meşgul olmak için stratejik bir seçim yapmıştır. Ancak, AB’nin şu ana kadar İran ile sözleşmeye dayalı bir ilişkisi yoktur. Fakat 16-17 Haziran 2005 tarihli Brüksel AB hükümet ve devlet başkanları zirvesi sonuç bildirgesinde Kasım 2004 tarihli Paris Antlaşması sonucu İran ile bir ticaret ve işbirliği anlaşması ve bir siyasi anlaşma yapılabilmesi için müzakerelerin yeniden başlaması memnuniyetle karşılanmıştır. 175 Zaten 2002 Aralık ayında AB üç önemli alanda, insan hakları, terörizm ve Orta Doğu barış süreci konuları üzerine bir Ticaret ve İşbirliği Anlaşmasında İran ile müzakereleri birleştirmiştir. Serbest Ticaret Anlaması’ndaki bu dalgalanma, son zamanda İran’ın nükleer güç sahip olması ve bunun AB tarafından bir tehdit olarak algılanması çerçevesinde durmuş gözükmektedir.

4.2.3. Yemen İle İşbirliği Anlaşması

AB, Yemen ile 1997’de bir işbirliği anlaşması imzalamıştır. Anlaşmanın hedefi, ticaret ve kalkınma alanlarında ve iletişim ve çevre gibi çeşitli sektörlerdeki işbirliğini kolaylaştırmaktır. Buna, siyasi reformla bağlantılı konuları kapsayan yeni bir siyasi diyalog konuları 2004’te eklenmiştir. Birlik, Yemen için demokrasinin gelişimi açısından 2005-2006 dönemini belirlemiştir. Ayrıca Birlik, 2002-2004 dönemi için Yemen’e 70 milyon avro tahsis etmiştir.176 Ayrıca Birlik, Yemen’in başkenti Sanaa’da bir delegeler heyeti açmayı planlamaktadır.

4.2.4. Avrupa Komşuluk Politikası (European Neighbourhood Policy ENP) AB, 5. Kuşak genişlemesi sonrası komşu ülkelerle ilişkilerini daha güçlendirmek amacıyla “Daha Geniş Avrupa-Yeni Komşuluk” adı altında yeni bir politika oluşturmak üzere bir strateji geliştirmiştir.

174 Yaşar Onay, Neden Irak, Küresel Egemenlik Savaşı ve Irak, Babil Yayıncılık, Ankara, 2003, s.177. 175 www.usip.org, (11.06.2004)

Söz konusu strateji; Rusya,Ukrayna, Moldavya, Beyaz Rusya, Cezayir, Mısır, İsrail, Ürdün, Lübnan, Libya, Fas, Filistin Otoritesi, Suriye ve Tunus’u içine almaktadır. 17-18 Haziran 2004 tarihindeki Avrupa Konseyi Zirve Toplantısı’nın ardından Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan da bu ülkeler arasına alınmıştır.177

Bahse konu strateji, Komisyon tarafından Konsey ve Avrupa Parlamentosu’na (AP) sunulan 11 Mart 2003 tarihli “Daha Geniş Avrupa-Komşuluk: Doğu ve Güney Komşularımızla İlişkilerimiz İçin Yeni Bir Çerçeve” adlı belge ile ortaya konulmuştur. Buna göre;

- 12-13 Aralık 2002 tarihli Kopenhag Zirvesi’nde ortak değerler temelinde, Birliğin 1 Mayıs 2004 tarihinde gerçekleşecek genişleme dalgasından sonra yeni komşularıyla ilişkilerini güçlendirmesi gerekliliği tasdik edilmiş ve Birliğin istikrar ve refahı hem kendi içinde hem de sınırları dışında artırmadaki kararlılığı vurgulamıştır.

- AB’nin komşuları, ortak değerler ve AB mevzuatı ile uyumu da içerecek şekilde siyasi, ekonomik ve kurumsal reformlar karşılığında, Birlik ile daha yakın ekonomik entegrasyonun sağladığı faydadan yararlanabileceklerdir. Bu çerçevede, AB’nin komşuları Topluluk İç Pazarına daha kolay girebilecekler ve kişilerin, malların, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımını sağlayacak şekilde daha fazla entegrasyon ve liberalizasyon olanaklarından yararlanabileceklerdir.

- Bölgesel ticaret ve entegrasyon AB’nin Akdeniz politikasının temel hedeflerindendir. AB halihazırda, Güney Akdeniz ülkeleriyle Serbest Ticaret Anlaşması (STA) yapmış olmakla birlikte, Barselona Süreci, bu entegrasyonun mal sektörünü daha kapsamlı bir şekilde içermesi ve hizmetler sektörünün de bu anlaşmalara dahil edilmesini öngörmektedir.

- AB’nin yeni stratejisini ortaya koyan bu belgede, bir ülkenin bu seviyeye gelmesi ile üye olmadan Birlik ile sağlayabileceği en ileri entegrasyona ulaşacağı vurgulanmaktadır. 178

Avrupa Komşuluk Politikası’nın uygulama yöntemlerine ilişkin olarak Komisyon tararından kabul edilen “Genişleme Sonrası. Komisyon AB Komşuluk

177 Avrupa Komşuluk Politikası Hakkında Not,

http://www.dtm.gov.tr/AB/Cesitlicalismalar/AB%20Kam%20pol.htm, (11.03.2005)

Politikasına İvme Kazandırdı” başlıklı Strateji Belgesi ise 12 Mayıs 2004 tarihinde yayımlanmıştır. Anılan belgede özetle şu hususlara değinilmektedir;

- ENP’nin hedefi; AB üyeliğinden farklı olarak, 2004 Genişlemesi’nin yaratmış olduğu faydaları (istikrar, güvenlik ve refah) komşuları ile paylaşmaktır. Söz konusu politika; Genişlemiş Birlik ile komşuları arsında yeni bölünmelerin ortaya çıkmasını engellemek ve anılan ülkelerin yakın siyasi, güvenlik, ekonomik ve kültürel işbirliği çerçevesinde AB faaliyetlerine katılmalarını sağlamak üzere tasarlanmıştır.

* Komisyon, ENP kapsamındaki ülkelerin AB’ye mümkün olan en üst düzeyde yakınlaştırılması amacıyla bu ülkelerle ortaklaşa belirlenecek Eylem Planları çerçevesinde bazı önceliklerin ortaya konulması metodunu benimsemiştir.

* Eylem Planları, azınlık haklarını da içerecek şekilde insan haklarına saygı,hukukun üstünlüğü, komşularla ilişkilerin güçlendirilmesi ve istikrarlı kalkınma temeli üzerine kurulacaktır. Anılan planlar ayrıca,siyasi diyalog, ekonomik ve sosyal kalkınma alanlarında işbirliğini içerecektir. Eylem Planları önümüzdeki 3-5 yıllık dönemler için yapılacaktır. Plan kapsamındaki hedeflere ulaşılmasından sonra, mevcut ikili anlaşmaların yerine geçecek şekilde imzalanacak “Avrupa Komşuluk Anlaşmaları” çerçevesinde imtiyazlı bir ortaklığın kurulması planlanmaktadır.

* AB Eylem Planları, kapsamında ortaya konan hedeflere ulaşmak üzere mali destek sağlayacaktır. Bu çerçevede 2004-2005 dönemi için AB bütçesinden dış yardımlar başlığı altından 255 milyon Avro, Sınır ötesi işbirliği programı kapsamında 700 milyon Avro destek sağlanacaktır. 2007-2013 arasında geçerli olacak mali perspektif çevresinde bu miktarlarda önemli bir artışın yapılması planlanmaktadır.

* ENP kapsamında bölgesel işbirliği olanakları da desteklenmektedir. Bu çerçevede özellikle Barselona süreci kapsamındaki komşu ülkelerin AB ile olan entegrasyonu yanı sıra kendi aralarında oluşturacakları işbirliği modelleri de teşvik edilmektedir.

* Komisyon, AB Konseyi tarafından yapılacak öneriler doğrultusunda strateji belgesinde öngörülen politikaları uygulamaya dönük çalışmalarına başlayacaktır.179

Görüldüğü gibi, ENP, Barselona Süreci’ni desteklemek niyetindedir. Ciddi reformları üstlenmede, ülkeleri desteklemek için büyük bir neden ortaya koyarak şarta

bağlılığı açıklamaktadır. Akdeniz ve Orta Doğu ile taahhüdün ilkelerini açıkça belirten bir stratejik örtü olarak da hizmet etmeyi amaçlamıştır. Ortak fikriler ve şarta bağlılık, ortak eylem planlarının kullanımıyla daha da geliştirilmiştir.

4.3. Avrupa Birliği ve ABD: Büyük Ortadoğu Projesi