• Sonuç bulunamadı

1.3. EĞİTİM PAZARLAMASI

2.1.4. Açık ve Uzaktan Eğitimin Türkiye’deki Uygulamaları

Türkiye’de eğitim alanında Cumhuriyet’in kuruluşundan itibaren sorunlarla karşılaşılmıştır. Bu sorunlardan bazıları ilköğretim düzeyinde bölgelerarası dengesizlik, artan nüfusu karşılayamayan okullaşma oranı, maliyetlerdeki sürekli artış, yönetimdeki eşgüdüm noksanlığı ve öğretmenler arasındaki başarı farkları (Barkan, 1991: 95), ortaöğretimden mezun olanların artan sayısı ile yükseköğretimin

sınırlı olanakları arasında büyüyen dengesizlik, geleneksel eğitim sisteminin varolan eğitim talebini karşılayamaması (Özdil, 1986: 17) gibi sorunlardır. Tüm bu sorunlar dünyanın diğer ülkelerinde daha önce uygulanmaya başlayan mektupla eğitim yöntemi ile uzaktan eğitim uygulamalarının Türkiye’de de tartışmalara açılmasını sağlamıştır.

Türkiye'de uzaktan eğitim düşüncesi ilk kez, 1927 yılında eğitim sorunlarının konuşulduğu bir toplantıda konu edilmiş ve halkın okur/yazar duruma getirilmesi konusunda uzaktan eğitimden yararlanılabileceği tartışılmış, (Alkan, 1987: 91) ancak hayata geçirilememiştir. Hayata geçirilemeyişinin başlıca nedenini ise, öğretmensiz eğitimin olamayacağı, özellikle uzaktan okuma-yazma öğrenilemeyeceği yolundaki düşüncelerin ağır basması oluşturmuştur. Böylece uzaktan eğitim kavram ve olgusu Türkiye’de 1956 yılına kadar sadece bir düşünce olarak kalmıştır (Kaya ve Odabaşı, 1996: 31).

Türkiye'de ilk uzaktan eğitim uygulaması 1956’da Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü'nde başlatılmış, uygulama çerçevesinde bankalarda çalışanlar mektupla eğitim görmüşlerdir. 1961 yılında Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde kurulan “Mektupla Öğretim Merkezi” yoluyla, dışarıdan okul bitirmek isteyenlere mektupla öğretim ile hazırlık kursları verilmiştir. 1966 yılına gelindiğinde çalışmalar Genel Müdürlük düzeyinde örgütlenerek yaygınlaştırılmış, Deneme Yüksek Öğretmen Okulu ve Yaygın Yüksek Öğretim Kurumu (Yay-Kur) kurularak öğretime başlanmıştır (Kaya, 1996, s.13).

1975 ve 1978 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı'nın da girişimleri ile Yay- Kur uzaktan eğitim uygulamalarını denemiş, ancak ekonomik ve politik açıdan yöntem ve yaklaşım farklılıkları nedeni ile başarılı olamamıştır. 1978 yılına gelindiğinde "Açık Üniversite" kurulması amacıyla sunulan bir tasarı ise kanun haline gelememiş, 1970'li yıllardaki “Mektupla Eğitim” ve “Yay-Kur” gibi örgün eğitim karşısında bir seçenek olarak denenmeye başlamıştır (Demiray, 1998). 1974 yılında mektupla öğretim adı altında oldukça sınırlı olanaklarla, Üniversitelerarası Giriş Sınavı’nda tercihlerine giremeyen öğrenciler için ÖSYM de aldığı puana göre yerleştirme yapılmıştır. Ders kitapları eğitim gören adaya posta yoluyla gönderilmiş,

belirli tarihlerde merkezi sistemle bir sınav yapılmış, başarılı olan öğrencilerle 8 haftalık yüz yüze eğitim sonunda tekrar sınav yapılarak başarıları ölçülmüştür. İletişimin, görsel ve işitsel araçların, teknolojinin yetersiz olduğu ve yalnız yazılı dokümanların kullanılabildiği bu sistemde başarı oranı çok düşük kalmıştır (Daş ve Varol, 2001). Bu dönemde televizyonun yaygın olmadığı ve radyonun da işin içine katılmadığı, sadece kitaplar ile sınırlanmış bir uzaktan eğitim sisteminin söz konusu olduğu ve bu sınırlı olanakların, eğitimi destekleyici unsurların yetersizliğinin sistemin başarı şansını azalttığı görülmüştür.

70'li yıllarda o zamanki adıyla Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi bünyesinde oluşturulan Televizyon ile Eğitim Enstitüsü, uzaktan eğitim çalışmalarına öncülük etmiştir. Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi bünyesinde TV ile kapalı devre eğitim, eğitim teknolojisi ve uzaktan eğitim konusunda ulusal ve uluslar arası düzeyde sempozyum ve konferanslar ile konu üzerinde çalışmalar yapılmıştır. 1981 yılında ülke çapında ilan edilen okuma/yazma seferberliğinde büyük ölçüde televizyondan yararlanılarak okuma/yazma oranının artırılmasında oldukça başarı elde edilmiştir (Demiray, 1998).

6 Kasım 1981 tarihinde yürürlüğe giren ve Türk Yükseköğretimini yeniden düzenleyen 2547 sayılı kanunun 5. ve 12. maddeleri, Türk Üniversiteleri’ne Sürekli ve Açıköğretim yapma hakkını tanımıştır. Daha sonra bu görev bilimsel birikim, akademik deneyim, nitelikli insan kaynağı ve uluslararası standartlarda teknik/teknolojik altyapıya sahip olan Anadolu Üniversitesi’ne 20 Temmuz 1982’de çıkartılan 41 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile verilmiştir. Mevcut İletişim Bilimleri Fakültesi bünyesinden doğan Açık ve Uzaktan Eğitim Sistemi böylece ülke düzeyinde uzaktan öğretim hizmeti ile görevlendirilmiştir (http://www.anadolu.edu.tr

/aos/aos_tanitim/aos.aspx).

Anadolu Üniversitesi’nin 1982-1983 öğretim yılında tüm Türkiye’ye yönelik yaygın yükseköğretim hizmetine başlamasıyla, yükseköğretimde 1960’lardan beri önemli bir sorun haline gelen ‘karşılanamayan talep’in 1/3’üne yakın bir bölümü eğitime dâhil olmuştur. Açıköğretim Fakültesi 1983-1984 öğretim yılından itibaren ise tüm programlarını Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarına da açmış, 1986

yılında 6 Avrupa ülkesinde (Almanya, Fransa, Hollanda, Belçika, İsviçre ve Avusturya) yaşayan Türklere İktisat ve İş İdaresi, sonraki yıllarda ise Eğitim Ön lisans ve Lisans Tamamlama ile öteki bazı programlara giriş olanağı sunmuştur. 1993 yılında çıkarılan kanun hükmünde kararname ile Açıköğretim Fakültesi aynen korunurken, iktisat ve iş idaresi programları uzaktan eğitim yapan bağımsız birer fakülte haline getirilirken, söz konusu fakültelerden mezun olanlara verilen diplomalar örgün eğitim veren fakültelerle yasal olarak eşdeğer tutulmuştur (Ak, 2004: 2-3).

1981 yılında Türkiye’de yükseköğrenime olan talep 420 bin, üniversitelere girebilen öğrenci sayısı 54 bin dolayında olup, talebin yaklaşık % 13’ünü karşılayabiliyorken, Açık ve Uzaktan Eğitim Sistemi ile ilk yıl İktisat ve İş İdaresi lisans programlarına 29.500 öğrencinin kaydolması ile başlayan süreçte Açıköğretim’e olan talep hızla artmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalanan protokol gereğince yaklaşık 200 bin öğretmene önlisans ve lisans tamamlama olanağı sunulmuş, Sağlık Bakanlığı ile yapılan protokol gereğince iki yıllık Ebelik, Hemşirelik ve Sağlık Teknikerliği Ön Lisans Programları, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ile yapılan protokol gereğince iki yıllık Tarım ve Veterinerlik Önlisans Programları açılmış, 1987 yılında Batı Avrupa Projesi ile Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan Türk vatandaşlarına yönelik lisans ve önlisans programları uygulanmaya başlanmıştır. 1993-1997 yılları arasında Açıköğretim Fakültesi bünyesinde kurulan Sosyal Bilimler, Ev İdaresi, Büro Yönetimi, Halkla İlişkiler gibi

17 önlisans programı geliştirilmiştir

(http://www.anadolu.edu.tr/aos/aos_tanitim/aos.aspx).

Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’nden sonra uzaktan eğitim sistemi ile yükseköğrenim talebini karşılamada sağladığı kapasite yanında milli eğitim, sağlık, ilahiyat, tarım, polis, jandarma, kara, deniz ve hava komutanlıkları personeline yönelik ön lisans, lisans tamamlama ve lisans eğitimlerini sürdürmektedir (http://www.anadolu.edu.tr/aos/aos_tanitim/aos.aspx.). Uzaktan eğitim alanında açılacak yeni birçok bölüm için çalışmalar sürdürülmektedir.

1992 yılında Açıköğretim Fakültesi yapı ve işleyiş modeli örnek alınarak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ortaöğretim düzeyine yönelik Açıköğretim Lisesi uygulaması başlatılmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2 Haziran 1992 Tarih ve 12633 Sayılı yazısı ile kurulan Açıköğretim Lisesi, 1992-93 öğretim yılında 44.151 öğrenci ile öğretime başlamıştır. Bugün ise yurt içi ve yurt dışından toplam 970 bin öğrencisi bulunmaktadır (http://www.aol.meb.gov.tr/sayfa_goster.asp?ID=160). Açıköğretim Lisesi de, eğitim ortamları olarak basılı materyallerden, televizyon ders programlarından ve yüz yüze danışmanlık hizmetlerinden yararlanmıştır. Öğrenci profilini bir işte çalışan, engelli, yaşadığı yerde ortaöğretim kurumu bulunmayan, ortaöğretimin (ortaokul) önemini yeterince bilmeyen anne-babaları olan, maddi olanaklardan yoksun ve ortaöğretim kurumlarında öğrenci olup da başarısızlık, öğretmen ve sınıf yokluğu, öğrenci azlığı gibi nedenlerden dolayı öğrenim göremeyenler oluşturmaktadır (Demiray, 1998).

Dünya çapında yaygınlaşan uzaktan eğitimin Türkiye’de de yaygınlaşması ve gelişmesi amacıyla, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı 14 Aralık 1999 tarihli ve 23906 sayılı Resmi Gazete’de “Üniversitelerarası İletişim ve Bilgi Teknolojilerine Dayalı Uzaktan Yükseköğretim Yönetmeliği’ni yayımlayarak, üniversiteler arasında eğitim alanında işbirliğinin gelişmesinin ve aynı zamanda üniversiteye giremeyen öğrencilere yeni kontenjanların yaratılmasının yolunu açmıştır. Yükseköğretim kurumlarında iletişim ve bilgi teknolojilerine dayalı uzaktan eğitim ve enformatik alanlarında, eğitim-öğretim olanaklarının planlanması ve eğitim etkinliğinin artırılması maksadıyla, üniversitelerle işbirliği içinde araştırma, inceleme ve değerlendirmeler yaparak Yükseköğretim Kuruluna önerilerde bulunmak üzere 1 Mart 2000 Tarih, 23980 Sayılı Resmi Gazete’de “Enformatik Milli Komitesi Yönetmeliği” yayımlanmıştır (Daş ve Varol, 2001). Bugün Türkiye’de uzaktan eğitim sadece Anadolu Üniversitesi’nce uygulanıyor olmaktan çıkmış, diğer üniversiteler de uzaktan eğitim sisteminde hizmet vermeye başlamışlardır ve gün geçtikçe uzaktan eğitimde yer alan üniversitelerin sayısı artmaktadır. Bu üniversiteler şunlardır

(http://www.eogrenme.net/index.php?option=com_content&task=view&id=101&Ite

-Ankara Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -Beykent Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -Çankaya Üniversitesi Bilişim Platformu

-Çukurova Üniversitesi Yaşam Boyu Öğrenme Platformu -Fırat Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi

-Hacettepe Üniversitesi Teknokent

-Hacettepe Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -İstanbul Teknik Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -Karadeniz Teknik Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -ODTÜ İnternet’e Dayalı Asenkron

-Sabancı Üniversitesi Bilişim Teknolojileri Yüksek Lisans Programı -Selçuk Üniversitesi

-Trakya Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -Ahmet Yesevi Üniversitesi Uzaktan Eğitim Sistemi

-İstanbul Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi -Boğaziçi Üniversitesi

-Mersin Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi -İstanbul Aydın Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi

-Cumhuriyet Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -Yıldız Teknik Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -Kırıkkale Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi -Okan Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi

-İnönü Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi -Maltepe Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi

Görüldüğü üzere Türkiye’de birçok üniversite uzaktan eğitim alanının dışında kalmamak için harekete geçmiştir. Uzaktan eğitim verilen alanlar da oldukça çeşitlilik göstermektedir. Bunlardan bazıları şöyledir:

-Gazi Üniversitesi uzaktan eğitim sistemi ile ön lisans, Bilişim ve Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde lisansüstü, İngilizce Dil Okulu ve E-Sertifika Programları’nda eğitim yürütmektedir ( http://www.gazi.edu.tr/uzaktan_egitim.php).

-Sakarya Üniversitesi Uzaktan Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi aracılığı ile Bilgi Yönetimi, Bilgisayar Programcılığı, İşletme, Elektronik Teknolojisi ve Mekatronik alanlarında ön lisans, Endüstri Mühendisliği, Bilgisayar Mühendisliği, Kamu Yönetimi, Maliye, İnsan Kaynakları Yönetimi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri, İlahiyat Tamamlama Programı alanlarında lisans ve karma eğitim, MBA, Kamu, Maliye ve Cumhuriyet Tarihi, Bilişim Teknolojiler, Mühendis Yönetimi ve Yönetim Bilişim Sistemleri programları tezsiz yüksek lisans programlarının yanı sıra çeşitli sertifika programları ile uzaktan eğitim alanında çalışmalar yürütmektedir. İnternet destekli olarak sürdürülen eğitimler, %30 örgün, %70 uzaktan olmak üzere karma eğitim olarak da uygulanmaktadır

(http://www.uzem.sakarya.edu.tr/).

-Çukurova Üniversitesi Bilgisayar Teknolojisi ve Programlama ve Muhasebe bölümleri ile uzaktan eğitim alanında eğitim vermektedir (http://e.cu.edu.tr/tanitim).

-Ankara Üniversitesi uzaktan eğitim alanında, Avrupa Bilgisayar Yetkinlik Sertifikası, İlahiyat Lisans Tamamlama Programı ve Müzelerde Önleyici Koruma programları ile hizmet vermektedir (http://www.chip.com.tr/konu/E-Egitim-Turkiye-

de-Uzaktan-Egitim-Veren-Universiteler_5925_5.html).

-Fırat Üniversitesi Elektronik ve Bilgisayar Eğitimi Bölümü’nde tezsiz yüksek lisans, Bilgisayar Programcılığı Bölümü’nde önlisans ve çeşitli kurs programları aracılığı ile uzaktan eğitim yürütmektedir (http://lms.firat.edu.tr/default.asp).

-İstanbul Bilgi Üniversitesi E-MBA olarak adlandırılan İşletme Yönetimi Yüksek Lisans Programı ile uzaktan eğitime katılmıştır (http://mba.bilgi.edu.tr).

-Selçuk Üniversitesi uzaktan eğitim ile Atatürk İlke ve İnkılapları Tarihi, Türk Dili ve İngilizce dersleri vermektedir (http://farabi.selcuk.edu.tr/suzep).

-İstanbul Üniversitesi İktisat, İşletme, Gazetecilik, Halkla İlişkiler ve Tanıtım, Radyo Televizyon ve Sinema, Türk Dili ve Edebiyatı, Adalet Meslek Yüksek Okulu bölümleriyle uzaktan eğitim sürdürmektedir (http://uzaktanegitim.istanbul.edu.tr).

-Ortadoğu Teknik Üniversitesi uzaktan eğitim ile Bilgi Teknolojileri Sertifika Programı vermektedir (http://idea.metu.edu.tr).

Günümüzde tüm dünyada eğitim sisteminin içinde uzaktan eğitim önemli bir yer tutmaktadır ve her geçen gün yeni bir üniversite uzaktan eğitime dâhil olmaktadır. Uzaktan eğitim modeline, ilgili kurum ve kuruluşlar gereken ciddiyetle yaklaşmalıdır. Toplumsal ve bireysel gelişme ve ilerlemede vazgeçilmez olan eğitim gereksiniminin karşılanmasında, uzaktan eğitim sisteminden azami ölçüde yararlanmak için çalışmalar sürdürülmelidir. Tüm dünyada hızlı bir gelişme içinde olan uzaktan eğitim, ülkemizde de gelişmeye devam etmektedir. Avrupa Birliği ve ABD gibi gelişmiş ülkelerde de uzaktan eğitime geleceğe dönük çok büyük yatırımlar yapılmaktadır. Dünya çapında önemli bir pazarın oluşacağı uzaktan eğitim konusunda yerini alması için ülkemizde de şimdiden gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir (Üçkardeş vd.,2010).

2.2. AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİMDE PAZARLAMA İLETİŞİMİ