• Sonuç bulunamadı

Özel Beceri Kullanılarak Yapılan Hırsızlık

B. TCK m 141/II’de Düzenlenen Ağırlatıcı Nedenler

3. Özel Beceri Kullanılarak Yapılan Hırsızlık

TCK’nın 142’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (b) bendinde, “Suçun, … özel

beceriyle işlenmesi halinde, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur”

düzenlemesine yer verilmiştir. Madde metnine göre, hırsızlık suçunun, özel beceri kullanılarak işlenmesi durumunda fail basit hırsızlık suçuna nazaran daha ağır cezalandırılacaktır. Kanun koyucu, failin suç işlemede gösterdiği maharetini hırsızlık suçu bakımından nitelikli hal olarak kabul etmiştir.

arttırılır”. (TCK m.142/2 son). Bu hüküm TBMM Genel Kurulu’nda yapılan görüşmeler sırasında verilen önergeyle kabul edilmiş olup, “Toplumda “kapkaççılık” olarak bilinen surette hırsızlık suçunun örneğin yaşı veya sakat olması nedeniyle beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kişilere karşı işlenmesinin daha etkin bir yaptırımla karşılanmasına gerek duyulduğu” gerekçesiyle maddeye eklenmiştir. Bkz. Yurtcan, s.273;

Arslan/Azizağaoğlu, s.632; Noyan, s.313.

599 Özbek, Cilt II, s.994; Arslan/Azizağaoğlu, s.632; Ekinci/Esen, s.57; Esen, s.92; Duran,

www.ceza-bb.adalet.gov.tr/makale/112.doc. (Erişim tarihi:16.02.2009).

600 Örnekler için bkz. Özbek, Cilt II, s.994; Arslan/Azizağaoğlu, s.632-633; Ekinci/Esen, s.57; Esen,

s.92; Duran, www.ceza-bb.adalet.gov.tr/makale/112.doc. (Erişim tarihi:16.02.2009).

765 Sayılı TCK’da kullanılan “yankesicilik” ifadesi yerine yeni düzenlemede “özel beceri” ifadesi tercih edilmiştir602. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu, “bir

kimsenin gafletinden yararlanılarak el çabukluğu ve özel maharetle şahıs üzerinden yapılan hırsızlıkları” yankesicilik suretiyle yapılan hırsızlık olarak

nitelendirmiştir603. Bu karardan hareketle, yankesicilik, el çabukluğu ve maharetçe kişinin elindeki veya üzerindeki bir şeyin çalınması olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla, mağdurun uyku, sarhoşluk veya hastalık gibi nedenlerden dolayı eşya üzerindeki denetiminin ortadan kaldırıldığı veya zayıflatıldığı durumlarda eşyasının çalınması halinde yankesicilik yoktur604. Özel beceri kullanılarak suçun

işlenmesinde ise, failin bizzat kendisi veya başka bir vasıtayla özel bir beceri, el

çabukluğuyla ya da kişisel çeviklikle gerçekleştirdiği hırsızlık söz konusudur. Bu nedenle, YTCK’da düzenlenen “özel beceri” ifadesi, ETCK’daki “yankesiciliği” kapsayan daha geniş bir anlam içermektedir605. Nitekim gerekçede de “yankesicilik

suretiyle veya kişisel çeviklikle606 veyahut bir hayvanı alıştırmak suretiyle ve ondan yararlanılarak hırsızlığın işlenmesi” bent kapsamında kabul edilmiştir607.

602 Özel beceriyle suçun işlenmesi hali, 765 Sayılı TCK’nın “yankesicilik suretiyle işlenen hırsızlık

suçunu” düzenleyen 492’nci maddesinin 1’inci fıkrasının 7’nci bendi ile “hırsızlık suçunun şahsi çeviklik halini” düzenleyen 493’üncü maddesinin 1’inci fıkrasının 1’inci bendinin birleştirilmesinden meydana gelmiştir. Yargıtay ETCK döneminde yankesicilik kavramını şu şekilde tanımlamıştır: “Yankesicilik, mağdurun taşınır malı üstündeki her türlü uyanıklığını, gözetim ve dikkatini azaltabilecek veya aşabilecek biçimde el çabukluğu ve becerisiyle kişi üzerinde işlenen hırsızlık eylemleridir. Dava konusu olayda; yakınanın parasının, şehirlerarası otobüste uyku halindeyken çalınmış olması karşısında, TCK’nın 492. maddesinin 7.fıkrasındaki suçun yasal öğelerinin oluşmadığı, eylemin aynı maddenin 6.fıkrasına uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden, koşulları gerçekleşmeyen son fıkrayla hüküm kurulması …” Yrg. 6. CD. 15.3.2004 Tarih, 2002/22803 E. ve 2004/2827 K. (www.kazanci.com.tr).

603 YİBK. 24.3.1943 Tarih, 15/13, (YİBK. Ceza Bölümü, Cilt II, s.261).

604 Şensoy, s.206; Dönmezer, Kişilere ve Mala Karşı Cürümler, s.415; Taşdemir/Özkepir,

s.429;Gündel, s.33.

605 Tezcan/Erdem/Önok, s.421; Öztürk/Erdem, s.291; Özbek, Cilt II, s.993; Noyan, s.313; Gündel,

s.33; Yazıcıoğlu, Nitelikli Haller, s.26.

606 Kişisel çeviklikle kastedilen, normal ve ortalama beden gücü ve yapısına sahip kimselerin

gösterebileceği alışılmışın dışındaki şekil ve suretlerle faaliyete geçilerek engelin aşılmasıdır. Diğer bir ifadeyle, kişisel çeviklik, failin şiddet kullanmaksızın konulan engelleri aşmak için beden

Kişi üzerinden özel beceri ile yapılan hırsızlık, mağdurun eşyası üzerindeki her türlü uyanıklığını, denetimini, gözetim ve dikkatini azaltabilecek veya ortadan kaldırabilecek biçimde el çabukluğu ve becerisiyle gerçekleştirilen faaliyettir608. Dolayısıyla fail, belirli duygularını geliştirmek suretiyle elde ettiği özel becerilerini suçun işlenmesinde kullanırsa bu nitelikli hal söz konusu olacaktır. Özel beceri, konuşarak veya seslenerek, dikkat ve denetim olanağını dağıtma veya mağdurun bir yanına vurarak dikkatini belli bir noktaya çekmek suretiyle eşyayı alma şeklinde söz konusu olabilir609. Burada önemli olan, failin suçu işlerken herkeste olmayan ve genellik arz etmeyen bir maharetini, özel becerisini kullanıyor olmasıdır610. Örneğin, fail hipnotize edebilme yeteneğine sahipse ve hipnoz haline soktuğu mağdurun eşyasını almışsa, hipnoz edebilmek özel bir beceri gerektirdiğinden bu nitelikli hal uygulanacaktır. Buna karşılık, fail, mağdurun uyku, sarhoşluk veya baygınlık durumunda olmasından yararlanarak eşyasını almış ise nitelikli hal uygulanmaz. Bu hallerin oluşmasında failin kişisel özel bir becerisi söz konusu değildir. Bu durumda, ancak şartları oluşmuşsa TCK’nın 142’nci maddesinin 2’nci fıkrasının (a) bendinde “hırsızlık suçunun kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından

yararlanılarak işlenmesi” şeklinde düzenlenen nitelikli halin uygulanması gerekir611. Özel beceri kullanılarak işlenen hırsızlık fiillerinde mağdurun direncinin kırılması amacıyla cebir veya tehdite başvurulması durumunda bu bendin uygulanması mümkün olmayacaktır. Çünkü bu tür olaylarda hırsızlık suçu değil TCK’nın 148’inci maddesinde düzenlenen yağma suçu oluşacaktır

Yargıtay’ın birçok kararında yankesicilik suretiyle işlenen hırsızlığın nitelikli hırsızlık olarak kabul edilebilmesi için, hırsızlık fiilinin mağdur üzerinde işlenmiş

gücünden yararlanmasıdır. Bkz. Şensoy, s.236; Dönmezer, Kişilere ve Mala Karşı Cürümler, s.421;

Taşdemir/Özkepir, s.474; Tezcan/Erdem/Önok, s.415; Ekinci/Esen, s.56; Esen, s.91. 607 Madde gerekçesi için bkz. Yurtcan, s.272; Koç, s.268.

608 Soyaslan, s.304; Gözübüyük, s.627; Centel/Zafer/Çakmut, s.313; Noyan, s.315; Ekinci/Esen,

s.55; Esen, s.91.

609 Centel/Zafer/Çakmut, s.313.

610 Gündel, s.33; Yazıcıoğlu, Nitelikli Haller, s.26.

611 Centel/Zafer/Çakmut, s.313; Gündel, s.33; Ekinci/Esen, s.55; Esen, s.91; Yazıcıoğlu, Nitelikli

olması aranmaktaydı612. Eşyanın şahıs üzerinden alınması ile kastedilen ise, eylemin mağdurun bedeni üzerinde veya bedeniyle doğrudan doğruya bağlantılı yerden gerçekleştirilmesidir. Mağdurun üzerinden alınan eşyaya; onun bedeniyle bağlantısı olan, üstüne bağlı çantası, giysisi, omzuna veya koltuk altına herhangi surette sıkıca bağlanmış çantası, torbası veya benzeri şeyler örnek olarak gösterilebilir613. Bu nedenle, mağdurun yakınında bulunan bir şeyin alınması durumu bent kapsamında değerlendirilmiyordu614. Ancak, 5237 Sayılı TCK’da, yankesicilikten söz edilmemiş, bunun yerine suçun özel beceriyle işlenmesi kavramına yer verilmiştir. Dolayısıyla, özel beceri, genellikle şahıs üzerinden eşya veya para alınmasında gösterilmekle birlikte, başka şekilde de kullanıldığında bu bent uygulanabilecektir615.

Eşyanın alınmasının mağdur tarafından hissedilen bir kuvvetle yapılması kapkaçı yankesicilik suretiyle işlenen hırsızlık suçundan ayırır616. Yargıtay bir kararında kapkaç ve yankesicilik arasındaki farkı şu şekilde ifade etmiştir617: “Yankesicilik yoluyla hırsızlık suçunu oluşturan eylemlerin, kişiye duyumsatmadan

malı üzerindeki her türlü gözetim ve denetimini azaltabilecek veya açabilecek biçimde el çabukluğu ve ustalıkla gerçekleştirilmesinin gerekli olması, bu konuda yasal düzenleme yapılırken suç işleme becerisinin meslek edinilmesi alışkanlığı veya eğilimi ile suç kastındaki yoğunluk ve direngenliğin göz önünde bulundurulması

612 “Suça konu para cüzdanının içinden alındığı çantanın nitelikleri ve mağdurun bedeniyle ne şekilde

irtibatlandığı araştırılmadan, yankesicilik suretiyle “mağdurun üzerinden almak” unsurunun nasıl oluştuğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması yasaya aykırıdır”. Yrg. 6. CD. 5.7.1999 Tarih, 1999/4764 E. ve 1999/4539 K. (www.kazanci.com.tr); “İncelenen olayda sanığın yolda yürümekte olan mağdurun omzunda asılı bulunan çantasının içindeki para cüzdanını hissettirmeden el çabukluğu ve özel maharetle çaldığı saptandığına göre eylemin mağdurun üzerinden yankesicilik suretiyle gerçekleştirildiğinin kabulü gerekir”. YCGK. 14.2.1994 tarih, 1994/23 E. ve 1994/49 K. (www.kazanci.com.tr).

613 Noyan, s.315.

614 Şensoy, s.207; Dönmezer, Kişilere ve Mala Karşı Cürümler, s.414; Taşdemir/Özkepir, s.429; Soyaslan, s.304; Gündel, s.33; Tezcan/Erdem/Önok, s.412.

615 Centel/Zafer/Çakmut, s.314. Buna karşılık, Gündel, özel becerinin yankesicilik kavramından

daha geniş olduğunu ifade etmekle beraber sadece elde ve üstte bulunan eşyaların alınmasına yönelik olduğunu kabul etmektedir. Bkz. Gündel, s.33.

616 Koca, Kapkaççılık, s.169; Özbek, Cilt, II, s.994.

karşısında; yolda yürümekte olan yakınanın yanına arabayla yaklaşarak omzundaki çantayı kapıp kaçan sanıkların eyleminde yankesicilikle hırsızlık suçunun öğelerinin bulunmadığı, eylemin “kapkaç” yoluyla hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden…”.

Hırsızlık suçunun özel beceri kullanılmak suretiyle, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kişiye karşı işlenmesi nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. (TCK m.142/2 son). Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olma hali kanunda açıkça tanımlanmamıştır. Bu nedenle, hangi hallerin kişi için beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunma sayılıp sayılmayacağı her somut olay bakımından hâkim tarafından değerlendirilecek, gerekirse bu konuda uzman hekim raporu alınacak ve sonuca göre uygulama yapılacaktır618. Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak duruma örnek olarak mağdurun organ veya duyularından birinin eksik olması, yaş küçüklüğü, hareketleri kısıtlayıcı hale gelmiş hamilelik, aşırı yaşlılık, zekâ geriliği, akıl hastalığı, alkol ya da uyuşturucu etkisi, felçli olmak gösterilebilir619. Fıkranın uygulanması açısından, mağdurun bu hale kendisinin sebebiyet verip vermediği önemli değilse de, bu halin kişiyi kendisini savunamayacak duruma getirmiş olması gerekmektedir620.

4. Doğal Bir Afetin veya Sosyal Olayların Meydana Getirdiği Korku veya