• Sonuç bulunamadı

Örgütsel bağlılık, hem bireysel eğilimlerden hem de örgütsel müdahalelerden etkilenmektedir. Örgütsel bağlılığın örgüte giriş esnasından başlayarak çeşitli süreçlerden geçerek oluştuğu görülmektedir. Örgütsel bağlılığın oluşması için belirli bir zaman gereklidir ve bu çalışanların işe ilk giriş aşamasından başlamakta, sosyalleşme süreci bunu takip etmekte ve en sonunda bağlılık oluşmaktadır.

Örgütsel teorilerin ve ampirik araştırmaların bir çoğu süreci bireysel bir bakış açısıyla genel araştırma/keşif- örgüte giriş-sosyalleşme-bağlılık ya da örgütten ayrılma/çıkma şeklinde bir sıralamaya tabi tutmaktadır. Genel araştırma, keşif aşamasında bireyler kariyer ile ilgili bilgiler için çevreyi araştırmaktadır. Kariyer ile ilgili bilgilerin toplanması, iş ile ilgili karar ve tutumları ve ayrıca örgüte girişteki örgütsel bağlılığı etkilemektedir. Ancak araştırma sonunda elde edilen bilgilerin yeni, doğru ve yararlı bilgiler olmadığı görülmektedir (Stumpf, 1984: 308-310). Birey çeşitli iş fırsatları için çevreyi araştırır. Bu seçeneklerden birini kabul ederek örgüte girer. Daha sonra örgüt içinde sosyalleşmenin bazı formlarını tecrübe ederek, hem örgütü etkiler hem de örgütten etkilenir. Bu aşama, iş motivasyonu, başarının algılanması, örgütsel bağlılık ile sonuçlanır. Ancak, bireyin örgütsel bağlılığı düşük olursa ayrılma niyeti doğar ve daha kalıcı iş fırsatları elde etmek için yeni bir araştırma davranışı başlar. Bireyler kendine uygun alternatif iş fırsatlarıyla birlikte yeni iş fırsatlarını kabul etmek üzere örgütten ayrılırlar ve sosyalleşme sürecini yeniden tecrübe ederler (Balay, 2014: 114).

2.2.1. İşe Alma ve Seçme Süreci

Bağlılık merkezli işe alma, güçlü bir şekilde açık iletişimle birlikte değer ve inançlara başvurmaya bağlıdır. Bağlılık merkezli seçme, benzer şekilde değer ve inançların değerlendirmesi ve örgütsel değerlerin uygunluk derecesinin üzerine odaklanmaktadır. Bağlılık merkezli seçme süreci, seçilen bireylerden değerleri örgütsel 67

değerlerle uyumlu olanları almaya ve uyumlu olmayanları dışarıda bırakmayı sağlarken, bireyleri sosyalleşmeye açık olup olmadığı bakımından da irdelemektedir (Wiener, 1982: 424).

Geleneksel görüşlere göre seçim süreci geçmiş tecrübeler, zeka, bilgi, yetenek gibi işle ilgili karakteristiklere göre belirlenir. Daha iyi seçimler, örgütler için yüksek performans ve bireyler için memnuniyete yol açmaktadır. Bağlılık merkezli seçme süreci, seçilen bireylerden değerleri örgütsel değerlerle uygun olanları alma, uyumsuz olanları ise dışarıda bırakmadır (Chatman, 1991: 60).

Tablo 8: Genelleştirilmiş Sadakat ve Ödev ile Değer Uygunluğuna Dayalı Olarak Bağlılığın Türü, Gücü ve Yabancılaşmanın Olasılığı

Kaynak: Wiener, 1984: 423.

Tablo 8’de bağlılık merkezli işe alma stratejileri konusunda bazı ipuçları verilmektedir. İlk olarak E ve F tipi bireyler seçilmemeli ya da işe alınmamalıdır. İkinci olarak, örgüt seçme sonrasında önemli bir sosyalleşme programı uygulamayı planlamıyorsa sadece A ve B tipi bireyleri işe almalı ve seçmelidir. Son olarak, sosyalleştirme planlanıyorsa sadece C ve özellikle D tipi bireyler işe alınmalıdır (Wiener, 1982: 423-424).

2.2.2. Sosyalleşme Süreci

Sosyalleşme, bireyin belirli bir sosyal grubun ya da toplumun oluşturulmuş normlarını ve yollarını öğrenmesi ya da genel olarak kabul etmesi süreci olarak tanımlanmaktadır (Çalık, 2006: 3). Örgütsel sosyalleşme ise örgütün değer ve normlarının örgüte yeni katılan iş görene aktarılarak örgütte oynayacağı rollerin ona öğretilmesi sürecidir. Bu tür öğrenme süreci olan sosyalleşme yoluyla, bireyin grup normlarını öğrenip uyması böylelikle sosyal düzenin korunması amaçlanmaktadır. Örgüte yeni katılan çalışanların etkili bir örgütsel sosyalleşme süreci geçirmeleri,

Genelleştirilmiş Sadakat ve Ödev

Yüksek Düşük Örgütün Birey- Değer Uyumu Değerler Uygun A Güç: Yüksek Tür: Dengeli (Değişme yok)

B Güç: Orta Tür: Ahlaki Sorumluluk (Değişme Yok) Değerler İlişkisiz C Güç: Orta Tür: Kör Bağlılık (Yüksek) D

Güç: Bağlılık Yok (Orta) Değerler

Uygunsuz

E

Yabancılaşma Yabancılaşma F

kendileri ile seçmiş oldukları işler arasında uyum olmasını, işlerine ve iş ortamına kolayca uyum sağlamalarını, örgüt çıkarlarıyla uyum içinde hareket etmelerini ve daha üretken olmalarını sağlamaktadır (Chatman, 1991: 462, Memduhoğlu, 2008: 137). Bu da hem örgüte yarar sağlayarak başarıya ulaştıracak hem de bireyler işle kendilerini özdeşleştirebileceklerdir.

Wiener (1982) sosyalleşmeyi, grupça paylaşılan değer, inanç ve dünyayı algılama biçimlerinin birey tarafından içselleştirilmesi olarak tanımlamaktadır. Ona göre bağlılığın iki temel belirleyicilerinden olan genelleştirilmiş sadakat ve ödevler örgütsel müdahalelerle değiştirilemezler. Ancak, birey-örgüt değer uyumu özellikle örgütsel sosyalleşme tarafından etkilenebilir. Böyle bir sosyalleşme bireyin norm, inanç ve değerlerinin örgütün arzu ettiği çizgiye getirilmesi sürecidir (Balay, 2014: 117). Eğer sosyalleşme girişimleri örgütsel bağlılığı artırmak için etkin olmak istiyorsa, örgüt üyeliğinin ilk aşamalarında üyelerin kavrama ve etkin değerlendirmeleri pozitif olmalıdır. Örgüt, etkin motivasyon programları yapmalı ve iş memnuniyetini artıran durumlar yaratmalıdırlar. Eğer bireylerin örgütle ilgili hisleri ve inançları negatif ise sosyalleşme süreci başarılı sonuçlanmayacaktır. Ayrıca, örgütsel sosyalleşmenin başarısını artırmak için örgütler örgütsel değerlere ilişkin sadakat ve ödevin benimsenmesini sağlamalıdır (Wiener, 1982: 425).

Başvuranların içselleştirilmiş normatif inançları Kültür İlk sosyalleşme

Şekil 3: Bağlılığa Yol Açacak Olan Süreç ve Olaylar Kaynak: Wiener, 1982: 422. Üyelerin içselleştirilmiş normatif inançları Seçilmeyen bireylerin genelleştiril- miş sadakat ve ödevleri Seçilen bireylerin genelleştiril- miş sadakat ve ödevleri İşe alma ve seçme Değer uyumunun ilk seviyesi Bağlılık Örgüt kimliğinin oluşması Örgütsel Sosyalleşme 69

Buraya kadar araştırma, keşif aşamasından başlayarak işe alma, seçme ve sosyalleşme süreçlerinin birbirini takip eden ve tamamlayan süreçler olduğu görülmektedir. Örgütsel bağlılığa yol açan süreç ve olaylar Şekil 3’de gösterilmektedir. Şekil 3’de görüldüğü üzere, bireyler örgüte geçmişten günümüze biriktirmiş oldukları kültür ve ilk sosyalleşme ile adım atarlar. Örgüt ise bu adaylar içinden içselleştirilmiş olan normatif inançları ile birlikte örgüt-değer uyumunu sağlayacak kişileri seçer. Birey işe alındıktan sonra örgütsel sosyalleşme sürecine girmekte, bu süreçte örgüt çalışanları örgütün değerlerini benimsemesi, rollerini öğrenmesi için eğitilmektedir. Örgütsel sosyalleşme süreci ile eğitilen bireylerin örgüte ilk girdiği aşamadaki genelleştirilmiş sadakat ve ödevlerle birlikte örgüt kimliği oluşur ve örgütüne bağlılık duyar.