• Sonuç bulunamadı

Çevre Okuryazarlığı Ġle Ġlgili AraĢtırmalar

I. BÖLÜM

2.7. Ġlgili AraĢtırmalar

2.7.3. Çevre Okuryazarlığı Ġle Ġlgili AraĢtırmalar

Kuhlemeier ve diğerleri (1999) “Hollanda Ortaokullarında Çevre Bilgi, Tutum ve DavranıĢ” isimli bu çalıĢma Hollanda Ulusal Değerlendirme Programı’nın 206 ortaokulda 9000 öğrenci ile yürüttüğü bir araĢtırmanın sonuçlarını içermektedir. AraĢtırma sonucunda 9. sınıf öğrencilerinin yarıdan fazlasının olumlu bir tutuma sahip olduğu, %35’nin çevre için fedakârlık yapmada finansal olarak ekstra bir ödeme yapabilecekleri tespit edilmiĢtir. Öğrencilerin çevresel problemler hakkındaki bilgileri eksik ve çoğunlukla da hatalı olduğu benzer Ģekilde sorumlu çevresel davranıĢlarının da yetersiz olduğu görülmüĢtür. Bu araĢtırmanın bir diğer sonucu da çevreye yönelik bilgi- tutum-davranıĢ arasında zayıf bir iliĢki; çevre konusunda fedakarlık yapma isteği ile tutum ve davranıĢ arasında ise güçlü bir iliĢkinin olmasıdır. Öğrenciler bilgi testinden ortalama 30 sorudan 18’ni doğru olarak cevaplarken % 15’i 23 ve daha fazla soruyu cevaplamıĢlardır. % 17’si ise 13 ve altında bir soruyu cevaplandırmıĢlardır. Bu sonuçlara göre öğrencilerin büyük bir kısmının çevre bilgilerinin istenilen düzeyin altında olduğu tespit edilmiĢtir. Öğrencilerin özellikle enerji kullanımı, toprak, hava ve su kirliliği, geri dönüĢüm, tarımsal faaliyetler, turizm, taĢımacılık ve rekreasyon konularında yetersiz bilgiye sahip oldukları görülmüĢtür. Öğrencilerin çevre bilgilerinin düĢük olmasına rağmen % 57’lik bir oranla çevre tutumlarının yüksek olduğu yani çevreyi önemsedikleri görülmüĢtür. Ancak çevreyi koruma noktasında sahip oldukları bu pozitif tutuma rağmen çevreyi korumaya yönelik fedakarlık yapma isteklerinin tutum puanlarına göre daha düĢük olması manidar bulunmuĢtur. Bu araĢtırmada öğrencilerin % 25’nin çevre dostu olmayan davranıĢlara sahip olduğu görülmüĢtür. Bu araĢtırma sonuçları 1991’de Hollanda Hükümetinin yaptığı araĢtırma ile karĢılaĢtırıldığında sorumlu çevresel davranıĢların kazandırılmasında hala alınması gereken bir mesafenin olduğu araĢtırma sonuçları arasında verilmiĢtir. Diğer araĢtırmaların birçoğundan daha güçlü bir iliĢki bulunmasına rağmen (Hines ve Diğerleri, 1986-1987) bu araĢtırma deseni birçok soruyu da beraberinde getirmektedir. Bu sorulardan ilki çevresel davranıĢ ve fedakarlık yapmaya isteklilik arasında neden düĢük bir iliĢki vardır. Ġkinci soru yüksek tutuma ve fedakarlık yapmaya istekliliğe sahip olan öğrenciler neden sorumlu çevresel davranıĢ göstermiyorlar. Bunun muhtemel cevaplarından birisi öğrencilerin çevreye yönelik eylemlerinin sonucunda yeterli bilgiye sahip olmadıklarıdır (Bary, 1990; Ungar, 1994). Bir diğer soru da öğrenciler istekliler fakat nasıl yapılacağına dair bir bilgi sahibi değiller mi? Bu sorunun cevabını Sia, Hungerfold ve Tomera, (1985- 1986) çevre eğitimi bu bilgi ve becerilerin elde edilmesi için yardımcı olabilir Ģeklinde

vermiĢlerdir. Özellikle çevre sorunlarıyla öğrencilerin kiĢisel hayatları arasında önemli bir bağlantı bulunmaktadır (Gigliotti, 1992). Çünkü öğrencilerin çevre farkındalıklarını onların hayat tarzları belirlemektedir (örneğin: tüketim, seyahat, çöp üretme durumu ve ikamet). Fedakârlık yapmaya isteklilik ile davranıĢ arasında mükemmel bir iliĢkinin olmamasının bir diğer nedeni okul çağındaki çocukların ebeveynlerine bağlı olması olabilir. Yani öğrenciler çevre dostu eylemler yapmada (örneğin bir çevre dostu ürünü satın alma) tercihlerini tam olarak kullanamayabilir. Öğrencilerin yüksek bir tutuma sahip olmasına karĢın bunu çevre dostu davranıĢlara dönüĢtürme sürecini iyi yönetememesinin bir diğer açıklaması ise iĢ uygulamaya dönüĢtüğünde öğrencilerin çevresel dürtülerinde görülen azalmadır (Gigliotti, 1994). Bunun açıklamasını araĢtırmacılar Ģu Ģekilde ifade etmiĢlerdir; Bir birey çevreye gerçekten duyarlı olabilir fakat bunu yapmada ilk kiĢi olmak istemeyebilir. Eğer baĢkaları bu iĢe giriĢmek istemiyorsa veya bu iĢ bir maliyet gerektiriyorsa çevreye yönelik bu ilgisini uygulamaya dönüĢtürmeyebilir. Kısaca sorumlu çevresel davranıĢ üzerinde bilgi ve ilginin yanı sıra psikolojik, sosyolojik ve ekonomik unsurlarda etkilidir.

Owens (2000) “The Environmental Literacy of Urban Middle School Teachers” isimli doktora tezinde Wisconsin Çevre Okuryazarlığı anketini kullanarak 292 ortaokul kent öğretmeninin çevre okuryazarlığını dört boyut üzerinden değerlendirmiĢtir. Bunlar;

1. Çevreye karĢı tutum

2. Çevresel değiĢimi etkileyecek kendi güç ve sorumlulukları ile ilgili inançlar 3. Çevreye karĢı kiĢisel davranıĢları ve eylemleri

4. Ekoloji ve çevresel konularla ilgili bilgileri

AraĢtırma sonucunda genel olarak öğretmenlerin nominal (düĢük) düzeyde bir çevre okuryazarı olduğu görülmüĢtür. Erkeklerin bayanlara göre çevre okuryazarlık puanları anlamlı bir Ģekilde daha yüksek çıkmıĢtır. Yine erkeklerin duyuĢsal eğilimleri ve çevre bilgi puanları bayanlara göre daha yüksek olmasına rağmen anlamlı bir farklılık görülmemiĢtir. Bu çalıĢmanın sonunda öğretmenlerin çevreye karĢı yüksek düzeyde duyuĢsal eğilimleri, düĢük düzeyde davranıĢları ve orta düzeyde çevresel bilgiye sahip oldukları tespit edilmiĢtir. Öğretmenlerin hizmet öncesi ve hizmet içi aldıkları çevre ile ilgili derslerin çevresel davranıĢ, duyarlılık, farkındalık ve değer üzerinde pozitif bir etki yarattığı fakat çevre bilgileri üzerinde herhangi bir etkisinin

olmadığı tespit edilmiĢtir. Yine bu araĢtırma sonucunda Fen Bilgisi öğretmenlerinin Sosyal Bilgiler öğretmenlerine göre önemli derecede bilgi ve toplam çevre okuryazarlığı puanlarının daha yüksek olduğu görülmüĢtür.

Kibert (2000) “An Analysis of the Correlations Between The Attitude, Behavior, and Knowledge Components of Envıronmental Literacy in Undergraduate University Students” isimli yüksek lisans tezinde çevre okuryazarlığının bileĢenleri olan bilgi- tutum-davranıĢ arasındaki iliĢkileri analiz etmeyi ve çevre okuryazarlığı bileĢenleri üzerindeki puan farklılıklarını cinsiyet, yaĢ ve sınıf düzeyine göre incelemeyi amaçlamıĢtır. AraĢtırma 817 üniversite öğrencisi ile yürütülmüĢtür. AraĢtırma sonucunda öğrencilerin yüksek bir tutuma, orta düzeyde çevre bilgisine ve çok düĢük düzeyde bir sorumlu çevresel davranıĢa sahip olukları görülmüĢtür. Bilgi-tutum ve davranıĢ puanlarından elde edilen çevre okuryazarlık puanları ise orta düzeyde bulunmuĢtur. Çevre okuryazarlığı bileĢenleri arasında bilgi ile tutum arasında pozitif yönde zayıf bir korelasyon; tutum ile davranıĢ arasında pozitif yönde orta düzeyde bir korelasyon bulunmuĢtur. Bilgi ile davranıĢ arasında ise herhangi bir korelasyon bulunmamıĢtır. AraĢtırmada bayanların çevreye yönelik tutumları ve davranıĢları erkeklere göre daha olumlu iken erkeklerin çevre bilgisi bayanlara göre daha yüksek bulunmuĢtur. Diğer demografik değiĢkenlerden yaĢ ve sınıf düzeyinin çevre okuryazarlık bileĢenleri üzerindeki etkisi ise üst yaĢ ve üst sınıf düzeyindeki öğrencilerin çevre okuryazarlık düzeylerinin alt yaĢ ve alt sınıf düzeyindeki öğrencilere göre daha yüksek olduğu Ģeklindedir.

Murphy (2002) “Minnesota Çevre Okuryazarlığı Raporu’nda” Minnesota’daki yetiĢkin bireylerin çevre okuryazarlıklarını değerlendirmeyi amaçlamıĢtır. 2001 Temmuz-Eylül arasında uygulanan bu araĢtırma 1000 yetiĢkin ile yürütülmüĢtür. AraĢtırmada katılımcıların çevreye yönelik bilgi-tutum ve davranıĢlarına bakılmıĢtır. Minnesota yetiĢkinlerinin % 46’sının ortalama bir çevresel bilgi düzeyine sahip oldukları buna karĢın % 46 sının ise ortalamanın altında bir çevre bilgi seviyesine sahip oldukları görülmüĢtür. AraĢtırmada çevre bilgi düzeyi ile cinsiyet arasında erkeklerin lehine anlamlı bir farklılık görülmüĢken; tutum ve davranıĢta ise kadınların lehine anlamlı bir farklılık görülmüĢtür. Katılımcılardan lisans ve üstü bir eğitim kurumundan mezun olanların, lise ve lise sonrası iki yıllık eğitim veren kurumlardan mezun olanlara göre çevre bilgi puanları anlamlı bir Ģekilde daha yüksek bulunmuĢtur. Yani eğitim

seviyesi yükseldikçe çevre bilgi düzeyi de yükselmektedir. Yine gelir seviyesi yüksek olanların düĢük olanlara göre çevre bilgi düzeyleri de yüksek bulunmuĢtur. Bu araĢtırmanın bir diğer sonucu da bilgi-tutum-davranıĢ arasında bir iliĢkinin görülmesidir. Bilgi testinden yüksek puan alan katılımcıların tutum ve davranıĢlarının da olumlu olduğu görülmüĢtür.

Pe’er, Goldman ve Yavetz (2007) “Öğretmen Eğitiminde Çevre Okuryazarlığı: Yeni BaĢlayan Öğrencilerin Tutum, Bilgi ve Çevresel DavranıĢları” isimli araĢtırmalarını 2003 yılında Ġsrail’de bulunan üç büyük eğitim fakültesinde öğrenim gören 765, 1. sınıf öğrencisine uygulamıĢlardır. Ölçme aracı 5 bölümden oluĢmaktadır. Bunlar;

1. KiĢisel Bilgiler (Bölüm, yaĢ, cinsiyet, etnik köken, anne-baba eğitim seviyesi)

2. Çevre sorunlarına yönelik bilgi 3. Ekoloji ve çevre bilgisi

4. Tutum 5. DavranıĢtır

AraĢtırma sonucunda öğrencilerin temel ekolojik süreçler ve kavramlar hakkında bilgi sahibi olmalarına rağmen istenilen düzeyde olmadığı tespit edilmiĢtir. Genel olarak öğrencilerde çevreye yönelik yüksek bir tutum görülmüĢ ancak sınırlı bir bilgi ve orta düzeyde çevresel davranıĢlar gözlemlenmiĢtir. Tutum alt boyutları arasında en yüksek korelasyon doğal çevreye yönelik değer ile Locus of control (Kontrol Odağı) arasında bulunmuĢtur. Anne eğitim seviyesi ile çevre bilgileri arasında annesi yüksek öğretim mezunu olan öğrenciler ile annesi lise ve daha alt öğrenim kademesinden mezun olanlar arasında yüksek öğretim mezunu olanların lehine anlamlı bir farklılık görülmüĢtür. Tutumda ise anne eğitim düzeyi lisansüstü olan öğrencilerin lehine anlamlı bir farklılık görülmüĢtür. AraĢtırma sonucunda çevresel tutum puanları çevresel davranıĢ puanlarından daha yüksek çıkmıĢtır. En yüksek korelasyon tutum ile davranıĢ arasında sonra bilgi ile tutum arasında bulunmuĢtur. Bilgi ile davranıĢ arasında herhangi bir iliĢki görülmemiĢtir.

O’Brien (2007) “Çevre Okuryazarlığı Göstergeleri: Üniversite Öğrencilerinin Farkındalık, Bilgi ve Tutumlarını Ölçen Yeni Bir Aracın Kullanılması” adlı yüksek lisans tezini 2793 öğrenci ile yürütmüĢtür. AraĢtırma sonucunda öğrencilerin çevre bilgi puanları ile yaĢ arasında yaĢı yüksek olanların lehine anlamlı bir farklılık bulunmuĢtur. Yine yaĢ ile tutum arasında da yaĢı yüksek olanların lehine anlamlı bir farklılık bulunmuĢtur. YaĢı 17-25 arası olanlar orta düzey bir tutuma sahipken; 25 ve üstü olanlar ortanın üstü bir tutuma sahip olduğu görülmüĢtür. Bilgi ile cinsiyet arasında erkeklerin lehine anlamlı bir farklılık bulunmuĢken, cinsiyet ile tutum arasında kadınların lehine anlamlı bir farklılık bulunmuĢtur. Bu sonuca göre erkeklerin çevre bilgisi yüksek olmasına rağmen çevre tutumları kadınlarınkinden daha düĢük çıkması cinsiyete göre bilgi-tutum iliĢkisini zayıflatmıĢtır. Öğrencilerin çevre bilgi puanları ile sınıf düzeyi arasında 1. Sınıf ile diğer sınıflar arasında üst sınıfların lehine anlamlı bir farklılık bulunmuĢtur. Yani sınıf seviyesi yükseldikçe öğrencilerin çevre bilgi puanları da yükselmektedir. En yüksek çevre puanına 4. sınıf öğrencileri sahip olduğu görülmüĢtür. Sınıf düzeyi ile tutum arasında ise lisansüstü ile diğer sınıf düzeyleri arasında lisansüstü öğrencilerin lehine anlamlı bir farklılık görülmüĢtür. Sınıf düzeyi yükseldikçe ortalama tutum puanlarının da arttığı tespit edilmiĢtir. Öğrencilerin bilgi puanları ile çocukluk döneminde yaĢadıkları yer (köy, küçük Ģehir ve büyük Ģehir ) arasında köyde yaĢayanların lehine bulunmuĢken tutumları arsında ise büyük Ģehir hariç köyde yaĢayanların aleyhine bulunmuĢtur. Öğrencilerin bilgi puanları ile çevre ile ilgili açık alan etkinlik sayısı arasında anlamlı bir farklılık görülmüĢtür. Buna göre etkinlik yapmayan öğrencilerin bilgi puanları, etkinlik yapan öğrencilere göre anlamlı bir Ģekilde düĢük çıkmıĢtır. Etkinlik sayısı arttıkça öğrencilerin çevre bilgi puanları da artmaktadır. Genel sonuçlar öğrencilerin tutum sınıflamasına göre bilgi puanlarının da anlamlı bir Ģekilde farklılaĢtığını göstermiĢtir. Yani tutum sınıflamasında yüksek tutuma sahip olanların yüksek bir çevre bilgisine orta düzeyde tutuma sahip olanların ise orta seviyede çevre bilgisine sahip olduklarını göstermiĢtir.

Chu ve diğerleri (2007). “ Ġlköğretim 3. Sınıf Kore Öğrencilerinin Çevre Okuryazarlığı: Kore Çevre Müfredatı Ġçin Bir Ön KoĢul” isimli araĢtırmalarının amacı Kore öğrencilerinin çevre okuryazarlık düzeylerini ve çevre okuryazarlıklarına etki edebilecek değiĢkenleri incelemektir. Bu amaç doğrultusunda geliĢtirilen çevre okuryazarlığı anketi 13 demografik değiĢkenden, 69 maddeden ve tutum, davranıĢ ve beceri alt boyutlarından oluĢmaktadır. Bu anket Kore’de 969 3. sınıf ilköğretim

öğrencisine uygulanmıĢtır. Bu öğrencilerin 475’i geliĢmiĢ büyük Ģehirlerde yaĢamakta iken 400’ü daha azgeliĢmiĢ orta büyüklükteki Ģehirlerde yaĢamaktadır. Bu araĢtırmada Ģu sonuçlara ulaĢılmıĢtır: Öğrencilerin çevre okuryazarlığının bilgi boyutunun alt bileĢeni olan ekoloji bilgisi ve çevre konuları bilgisinin doğru cevaplama ortalaması birlikte ele alındığında % 62 olarak bulunmuĢtur. Tutumun tüm alt bileĢenleri dikkate alındığında elde edilen ortalama puan %72,25’tir. Alt bileĢenler içinde en düĢük puan % 59 ile Kontrol Odağı iken en yüksek ortalama % 80 ile çevreye olan ilgi bileĢenidir. DavranıĢın tüm alt bileĢenleri birlikte düĢünüldüğünde elde edilen ortalama puan % 64, 3 bulunmuĢtur. DavranıĢ alt bileĢenleri içinde en düĢük puan ikna ve öneri alt bileĢenidir. Bu araĢtırmada davranıĢ boyutunda politik ve yasal davranıĢlar bir alt boyut olarak ele alınmamıĢtır. Problem çözme stratejilerini ölçen beceri boyutunda ise ortalama puan %71 olarak tespit edilmiĢtir.

Bu sonuçlara göre araĢtırmacılar öğrencilerin çevrenin çeĢitli yönlerine iliĢkin (bitki ve hayvanlar arasındaki iliĢkiler, bitki, insan ya da hayvanların enerji kaynakları, besin zinciri vb.) bilgilerinin eksik olduğu sonucuna ulaĢmıĢlardır. Öğrencilerin genelde tutumla ilgili maddelere olumlu cevaplar verseler de araĢtırmacılar Koreli öğrencilerin henüz istenilen düzeyde çevre sorunlarına duyarlı olmadıklarını ifade etmiĢlerdir. DavranıĢ boyutunda ise Koreli öğrencilerin çevreye yönelik aktif katılım ve ikna eylemlerinden kaçındıkları buna karĢın yaĢamlarında fiziksel koruma davranıĢlarının daha pozitif olduğu sonucuna ulaĢılmıĢtır. Bu araĢtırma sonucunda tutum ve davranıĢ arasında güçlü; bilgi ile davranıĢ arasında ise zayıf bir iliĢki bulunmuĢtur. Bu araĢtırmada kız öğrenciler erkek öğrencilerden tüm kategorilerde daha iyi bir çevre okuryazarlığı göstermiĢlerdir. Özellikle tutum ve sorumlu davranıĢlarda kız öğrenciler erkek öğrencilere göre daha yüksek puanlar almıĢlardır. Ancak araĢtırmacılar bu sonuçların nadiren ortaokul ve lisede belirginleĢtiklerini ifade etmiĢlerdir (Ko ve diğerleri, 2004; Lee ve diğerleri, 2004). Ebeveynlerin eğitim düzeyi çevre okuryazarlığının tüm kategorilerinde etkili çıkmıĢtır. Ebeveynleri üniversite mezunu olan öğrencilerin çevre okuryazarlık düzeyleri daha yüksek çıkmıĢtır. Baba eğitim düzeyi özellikle tutum ve bilgide çok etkili iken beceri ve davranıĢta daha az etkili olduğu görülmüĢtür. Anne eğitim düzeyi ise bilgide çok yüksek bir etkiye sahipken beceri, tutum ve davranıĢta daha az bir etkiye sahip olduğu görülmüĢtür.

Negev ve diğerleri (2008) “Ġsrail Ġlköğretim Okulu ve Lise Öğrencilerinin Çevre Okuryazarlıklarının Değerlendirilmesi” isimli araĢtırmalarında 6. ve 12. sınıf öğrencilerinin çevre okuryazarlıklarını çevre bilgi-tutum ve davranıĢ boyutlarıyla değerlendirmeyi amaçlamıĢlardır. AraĢtırma 2006 yılında 39 okuldan seçilen 1591, 6. sınıf öğrencisi ile 38 okuldan seçilen 1530, 12. sınıf öğrencisi ile yürütülmüĢtür. AraĢtırma sonucunda Ġsrail öğrencilerinin yaĢları ilerledikçe bilgi düzeylerinin arttığı, çevreye yönelik tutumlarının genelde pozitif olduğu çıkmıĢtır. Enerji tasarrufu ile ilgili soru haricinde 6. sınıfların davranıĢ puanlarının 12. sınıflara göre daha yüksek çıkmıĢtır. 12. sınıflarda bilgi ve davranıĢ arasında bir iliĢki görülmezken; tutum-bilgi ve tutum- davranıĢ arasında orta düzeyde pozitif bir iliĢki saptanmıĢtır. 6. sınıflarda da bilgi- davranıĢ arasında bir iliĢki bulunmazken bilgi-tutum arasındaki iliĢki 12. sınıf öğrencilerine göre yaklaĢık iki kat daha fazla çıkmıĢtır. Bununla birlikte tutum-davranıĢ arasında pozitif yönde düĢük bir iliĢki bulunmuĢtur. Bilgi davranıĢ üzerinde tek baĢına etkili olmamakla birlikte bilgi ve tutumun birlikte davranıĢ üzerinde ortak bir etkisinin olduğu görülmüĢtür. Öğrencilerin gelir seviyesi ile çevre bilgi düzeyleri arsında gelir seviyesi yüksek olan öğrencilerin lehine anlamlı bir farklılık görülürken gelir seviyesi ile tutum ve davranıĢ arasında anlamlı bir farklılık görülmemiĢtir. Genel sonuçlara göre öğrencilerin çevre bilgisinde önemli eksikliklerin olduğu, çevreye yönelik davranıĢlarda ise 6. sınıftan 12. sınıfa gelindiğinde bir düĢmenin olduğu tespit edilmiĢtir. Buna göre çevre eğitimi öğretim programının10 yıllık süre sonucunda öğrencileri çevre okuryazarı yapmada yeterli olmadığı görülmüĢtür.

Ökesli (2008) “Bodrumdaki Ġlköğretim Okulu Öğrencilerinin Çevre Okuryazarlığı ve SeçilmiĢ DeğiĢkenler Arasındaki ĠliĢkisi” isimli yüksek lisans tezinde ilköğretim 6., 7. ve 8. sınıf ilköğretim öğrencilerinin çevre okuryazarlığını bilgi, tutum, kullanım ve ilgi boyutları ile incelemeyi amaçlamıĢtır. ÇalıĢma 2006-2007 eğitim- öğretim yılında dört devlet ilköğretim okulunda okumakta olan 848 öğrenci ile yürütülmüĢtür. AraĢtırmada 48 maddeden oluĢan çevre okuryazarlığı anketi kullanılmıĢtır. AraĢtırma sonuçlarına göre öğrencilerin çevre hakkındaki bilgi düzeylerinin zayıf olmasına rağmen, çevreye karĢı olumlu tutum ve yüksek ilgileri olduğu bulunmuĢtur. Çevre okuryazarlığı boyutları arasındaki iliĢkiye bakıldığında en büyük iliĢkinin tutum-kullanım ve kullanım-ilgi arasında olduğu bulunmuĢtur. AraĢtırmacı çevreye karĢı olumlu tutumu olan öğrencilerin çevre kullanımı hakkında olumlu görüĢe sahip olduklarını; çevreye karĢı ilgisi olan öğrencilerin de çevre

kullanımı konusunda daha olumlu görüĢlere sahip olduklarını vurgulamıĢtır. Öğrencileri çevre okuryazarı yapabilecek etkenler ile çevre okuryazarlığı bileĢenleri arasındaki iliĢki sonuçlarına göre çevre konularına ilgili olan ve önem veren, çevre konusunda iyi bilgiye sahip olduğunu düĢünen, ebeveynleri çevre konularında ilgili olan ve çevresel aktivitelere katılan öğrencilerin çevre konusunda daha iyi bilgiye, olumlu tutum ve görüĢe ve ilgiye sahip oldukları tespit edilmiĢtir. Son olarak kız ve erkek öğrencilerin aynı seviyede bilgi sahibi olmalarına karĢın, kız öğrencilerin çevreye karĢı daha olumlu tutum, görüĢ ve ilgisi olduğu bulunmuĢtur.

Ġstanbullu (2008) “Özel Bir Okulda 6. Sınıf Öğrencilerinin Çevre Okuryazarlığının AraĢtırılması” isimli yüksek lisans tezini 2007-2008 eğitim-öğretim döneminde Ankara’da özel bir okuldan seçilmiĢ 68, 6. sınıf öğrencisi ile uygulamıĢtır. AraĢtırma sonucunda öğrencilerin çevreye karĢı olumlu bir tutum içinde oldukları tespit edilmiĢtir. Anne eğitim seviyesi çevre okuryazarlığı boyutları üzerinde anlamlı bir etki göstermemiĢtir. Bilgi-kullanım; tutum-ilgi arasında pozitif, düĢük düzeyde anlamlı bir iliĢki bulunmuĢken; tutum ile kullanım arasında yüksek; kullanım-ilgi arasında orta düzeyde bir iliĢki bulunmuĢtur. Ebeveynlerin çevre aktivitelerine katılmalarının çocuklarının çevreye karĢı olan tutumlarını, kullanımlarını ve ilgilerini olumlu yönde arttırdığı da bu araĢtırmanın önemli sonuçları arasında yer almıĢtır.

Yavetz, Goldman ve Pe’er (2009) “Ġsrail’deki Öğretmen Adaylarının Çevre Okuryazarlıkları Birinci ve Son Sınıf Arasında Bir KarĢılaĢtırma” isimli çalıĢmalarında Ġsrail’deki 3 eğitim fakültesinde öğrenim gören 214 öğrencinin çevre okuryazarlıklarını karĢılaĢtırmalı olarak incelemeyi amaçlamıĢlardır. Ölçme aracı olarak geliĢtirilen anket aynı çalıĢma grubu üzerinde 1. ve son sınıfın bitiminde uygulanmıĢtır. Bu araĢtırmanın sonunda Ġsrail toplumunun karĢılaĢtığı çevre sorunları ile uygulamaya katılan öğrencilerin okuryazarlık seviyeleri arasında bir boĢluk olduğu tespit edilmiĢtir. Bu araĢtırma öğrencileri çevre okuryazarı yapacak etkili bir eğitim sisteminin olmadığını göstermiĢtir. AraĢtırma sonucunda, Öğrenciler programa baĢlamadan önce ve sonra çevreye yönelik davranıĢlarında herhangi bir değiĢme görülmemiĢtir. Genelde öğrencilerin uygulama öncesi ve sonrasında olumlu bir tutuma sahip oldukları görülürken; öğrencilerin hem 1. sınıfta hem de son sınıfta çevre bilgi düzeyleri (ekoloji ve çevre bilgi düzeyleri) düĢük çıkmıĢtır. Öğrencilerin çevre okuryazarlıkları eğitim süresince geliĢmesine rağmen son sınıfta hala yetersiz olduğu gözlenmiĢtir. Çevre

okuryazarlığı bileĢenleri arasında en yüksek iliĢki tutum ve davranıĢ arasında daha sonra ise tutum ve bilgi arasında görülmüĢtür, davranıĢ ve bilgi arasında ise herhangi bir iliĢki görülmemiĢtir. Öntest-sontest arasındaki iliĢkiye bakıldığında yüksek düzeyde tutum, orta düzeyde davranıĢ ve düĢük düzeyde bilgi tespit edilmiĢtir.

VarıĢlı (2009) “Sekizinci Sınıf Öğrencilerinin Çevre Okuryazarlığının Değerlendirilmesinde Sosyo-demografik DeğiĢkenlerin rolü” isimli yüksek lisans tezinde 8. sınıf öğrencilerinin çevre okuryazarlıklarının (bilgi-tutum-duyarlılık ve endiĢe) değerlendirilmesinde sosyo-demografik değiĢkenlerin (cinsiyet, anne-baba eğitim durumu ve mesleği ve çevre ile ilgili bilgileri edindikleri kaynaklar) etkisini incelemeyi amaçlamıĢtır. Bu amaç doğrultusunda 437, 8. sınıf devlet okulu öğrencisine