Genetik Araştırmalar ve Genetik Araştırmalar ve
Etik Boyutu Etik Boyutu
1
Son dönemlerde kök hücrelere olan yoğun ilgi arttı ve bu konudaki araştırmalar inanılmaz şekilde ilerledi.
NEDEN???
KÖK HÜCRE ve ETİK BOYUTU
2
Kök Hücre Nedir?
Kök Hücre Nedir?
Kök hücreler, 2 temel özelliğe sahiptir:
1-Sürekli çoğalabilir ve kendilerini yenileyebilirler.
2-Doğru sinyali aldıklarında farklı hücre tiplerine dönüşebilirler (Kan, karaciğer, kas gibi özelleşmiş görevler üstlenen organları oluşturabilecek şekilde farklılaşabilen hücrelerdir.).
Bu yetenekleri onları eşsiz kılar.
Bu nedenle kök hücreler bugün yaşam kurtaran hücreler olarak bilinirler.
3
Kök hücreler vücudumuzda bütün dokuları ve organları oluşturan ana hücrelerdir. Henüz farklılaşmamış olan bu hücreler sınırsız bölünebilme ve kendini yenileme, organ ve dokulara dönüşebilme yeteneğine sahiptir.
Yetişkinlerde kök hücreler çeşitli organ ve dokularda bulunurlar ve bulundukları bölgedeki hücrelerin hasar görmesi durumunda çoğalarak hasarlı kısmın onarılmasını sağlarlar.
4
1-Hematopoetik kök hücreler:Kemik iliğinde, bebek göbek
kordon kanında ve kanda bulunan ve erişkinde de özel yöntemlerle ve büyüme faktörlerinin yardımı ile çoğaltılabilen ve kan hücrelerine dönüşebilen kök hücrelerdir.
Eritrosit, lökosit, trombosit gibi kan hücrelerine dönüşebilen hücrelerdir.
Uzun yıllardan beri bu hücreler dünyada ve ülkemizde lösemi ve kansızlık gibi birçok kan hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır.
2-Amniyon sıvısındaki kök hücreler:Plasenta kaynaklı kök hücreler, göbek kordonu kaynaklı kök hücreler olup fetusa zarar vermeden gebelik süresince veya doğum sırasında etik sorunlara yol açmadan elde edilebilirler.
Bu işlemler sırasında ülkelerde geçerli olan yasal ve etik düzenlemelere uyulması gerekir.
5
Kordon kanı hangi amaçlarla saklanır?
Bebeğin ilerde kök hücre tedavisi gerektirecek organ doku Bebeğin ilerde kök hücre tedavisi gerektirecek organ doku yaralanması, harabiyeti veye yaşlılığı gibi bir durumla yaralanması, harabiyeti veye yaşlılığı gibi bir durumla kartşılaştığında, doku uyumu olan verici aramaya gerek kalmadan kartşılaştığında, doku uyumu olan verici aramaya gerek kalmadan kendine ait sağlıklı bebeklik çağı kök hücreleriyle tedavi kendine ait sağlıklı bebeklik çağı kök hücreleriyle tedavi edilebilmesidir. Kişinin kendi hücre ve dokuları ile uyum sorunu edilebilmesidir. Kişinin kendi hücre ve dokuları ile uyum sorunu olmayacağından, bu çok önemli bir avantajdır.
olmayacağından, bu çok önemli bir avantajdır.
Bebeğin kardeşlerinde ya da yakın akrabalarında çıkabilecek Bebeğin kardeşlerinde ya da yakın akrabalarında çıkabilecek hastalıkların tedavisidir.
hastalıkların tedavisidir.
3-Mezenkimal kök hücreler:Birçok dokudan elde edilebilen, sayıca çoğaltılmaya elverişli dayanıklı hücrelerdir.
Kemik iliği, kemik, kas dokusu, diş pulpası, karaciğer, kordon kanı, plasenta, amniyon sıvısı..
4- Embriyonik kök hücreler:Anneden alınan 7-9 yumurta ile babadan alınan spermleri laboratuvar koşullarında döllenir ve embriyo gelişimi için 3 gün beklenir. Elde edilen embriyolardan 2 veya 3’ü rahme yerleştirilir.
SONUÇ: başarılı bir gebelik..
Embiyonik kök hücreler 5 günlük embriyodan elde edilir. Bu hücrelerin kültüre edilmesi sonucunda pluripotent kök hücreleri elde edilir.
Pluripotent özelliğe sahip bir kök hücre kendini yenileme özelliğine sahiptir ve pek çok vücut hücresine dönüşebilir.
Sonsuz çoğalma ve tüm hücrelere dönüşebilme kapasiteleri nedeniyle tedavi amacıyla bir kişiye aktarılabilirler.
7
8
Kök Hücre Çeşitleri Kök Hücre Çeşitleri
3 tür kök hücre vardır.
Totipotent
Multipotent
Pluripotent
Bir hücrenin totipotent olması bütün vücudun tüm organ ve dokularına
dönüşebilmesi anlamına gelir. Bu hücreler
plasenta ve amnios kesesi zarları gibi embriyo dışı dokulara da farklılaşma yeteneğine sahiptirler.
Totiptent hücreler gelişmenin ileri
evrelerinde pulirpotent hücrelere dönüşebilirler.
Totipotent hücreler embriyonun en erken evresindeki kök
hücrelerdir.
Pluripotent hücreler totipotent hücreler gibi vücudun bütün hücrelerine dönüşmezler. Pluripotent bir hücre vücudun birçok hücresine dönüşebilecek ye-tenektedir.
Pluripotent hücreler
embriyonun blastokist
evresinden itibaren ve
fetusta bulunabilen
hücrelerdir.
Multipotent hücreler gelişmenin daha ileri evresine ait hücrelerdir ve özelleşmiş hücre
tiplerine
farklıklaşabilirler.
Örneğin, multipotent bir kan hücresi diğer
özelleşmiş kan hücrele- rine dönüşebilme
kabiliyetine sahiptir.
Multipotent hücreler ise
kordon kanı ve ye- tişkin
kök hücrelerdir.
• Bu açıklamaya bir örnek Bu açıklamaya bir örnek verecek olursak;
verecek olursak;
• Totipotent hücreler ilkokul Totipotent hücreler ilkokul öğrencileri gibidir,
öğrencileri gibidir, gelecekte her türlü gelecekte her türlü
mesleğe yönlenebilirler.
mesleğe yönlenebilirler.
• Pluripotent hücreler Pluripotent hücreler
üniversite öğrencileridir üniversite öğrencileridir
hangi okulda okuyorlarsa o hangi okulda okuyorlarsa o
mesleği yapmak üzere mesleği yapmak üzere
hazırlanmaktadırlar.
hazırlanmaktadırlar.
• Multipotent hücreler ise Multipotent hücreler ise üniversiteden mezun
üniversiteden mezun
olduktan sonra bir meslek olduktan sonra bir meslek
grubunda alt dallara ayrılan grubunda alt dallara ayrılan
uzmanlara benzetilebilir.
uzmanlara benzetilebilir.
19 yy.da (1821-1902) Virchow her hücrenin bir başka hücreden köken aldığını belirlemiştir.
İlk kök hücre terimi
ise 1868’de (1834-1919) Haeckel tarafından kullanılmıştır.
2.Dünya Savaşından sonra ise hücresel tedavi yöntemlerinde önemli çalışmalar başlamıştır.
Thomas adlı araştırmacı ilk kez
1956’dainsanda başarılı kemik iliği nakli lösemili bir çocukta gerçekleştirmiştir (Tek yumurta ikizinden).
1972’de allojenik
hematopoetik kök hücre aktarımı gerçekleştirilmiştir.
1977’de akut lösemili 100 hastaya nakil yapıp yayınlamışlardır.
1990’da Nobel ödülü almışlardır.
1942’de Kaufman (Cambridge Üniversitesi) embriyonik kök hücreyi bulmuştur.
1998’de Thomson tarafından ilk kez embriyonik kök hücre laboratuvarda üretilmiştir.
14
ilk olarak 1997 yılında ’’Dolly’’ olarak bilinen koyun klonlanmıştır.
Yaşamın temeli olan üreme ile yumurta ve sperm hücrelerinin birleşmesi sonucu yeni bir embriyo meydana getirilir. Yeni oluşturulan canlıda gen bilgilerinin yarısı anneden yarısı babadan aktarılmıştır ve temel amaç çeşitliliğin korunmasıdır.
Üreme amaçlı klonlama teknolojisinde ise amaç çeşitlilik değil tek bir ebeveyne genetik olarak özdeş bir canlı yaratmaktır.
‘Somatik hücre çekirdek transferi (SHÇT)’ olarak tanımlanmaktadır. Çekirdeği çıkartılmış olan bir yumurta hücresine klonlanmak istenen kişinin vücut hücrelerinden elde edilen çekirdek yerleştirilir ve embriyonun gelişmesi taşıyıcı bir dişinin rahmine implante edilerek sağlanır.
Bu embriyo sadece tek bir kişinin genetik bilgilerini taşıdığı için o kişi ile genetik açıdan özdeş (genetik kopya) sayılmaktadır.
15
16
SHNT’nin uygulamasında etik kurallar ayrı bir önem taşımaktadır. Bu konuda henüz yeterli görüş birliği bulunmamaktadır.
Somatik hücre transferi yöntemiyle elde edilen, klonlanmış embriyondan beklenen fayda ise; kök hücre tedavisinden yararlanacak kimsenin vücudunun bağışıklık sisteminin reddi riskini doğurabilecek, başka bir organizma olan, embriyodan elde edilmiş kök hücreleri kullanmak yerine tedaviden yararlanacak kişinin organizmasıyla tamamen aynı genetik şifreye sahip klon embriyodan elde edilmiş kök hücrelerin kullanılarak bağışıklık sisteminin reddi ihtimalini
ortadan kaldırması olarak ifade edilmektedir.
17
İnsanlarda üreme amaçlı klonlama, etik açıdan ciddi endişeleri de ortaya çıkartmaktadır. En temel kaygı bu işlemin insan onuruna aykırı olduğu inancından kaynaklanmakta olup, bugün insan klonlama amacı taşıyan işlemlere çeşitli uluslararası bildirge ve antlaşmalar ile yasak getirilmiştir.
SHÇT dışında embriyonik kök hücre eldesi için ikinci bir kaynak ise yardımcı üreme teknikleri (YÜT) ile elde edilmiş ve yedek olarak dondurularak saklanmakta olan embriyolardır.
Bu durumda da embriyoların farklı bir amaç için kullanılması etik bir sorun haline gelmektedir. Bu etik kaygılardan yola çıkarak embriyodan farklı kök hücre kaynakları günümüzde araştırılmaktadır.
Erişkin dokularda da kök hücre ve öncül hücrelerin bulunması ile bu yönde de araştırmalar sürmekte olup bu çalışmalar kapsamında hücresel tedavi yöntemleri de geliştirilmektedir.
18
1988’de kordon kanı ile ilgili kök hücre nakilleri gerçekleştirilmiştir.
1976’da Fridenstein ilk kez mezenkimal kök hücreleri tanımlamışlardır.
Türkiye’de 1995’de ilk kordon kanı aktarımı Ankara Tıp Fakültesi ile Hacettepe Tıp Fakültesi arasındaki işbirliği ile yapıldı.
Türkiye’de hematopoetik kök hücre aktarımı 1980’lerde başladı ve 1990’lar sonrasında arttı.
Kök hücre aktarımında vericiler kan bağışına göre akraba ya da akraba dışı verici olarak adlandırılırlar.
Öz kardeşler büyük çoğunluk,
Aile içi tarama,
Anne ve baba
Akraba dışı yurtiçi ve dışı gönüllü verici bankaları bulunur.
19
Klinik kök hücre çalışmalarının başlatılabilmesi için;
Türk Ceza Kanunu (Kanun Numarası 5237, Resmi Gazete 12/10/2004 sayı 25611)
1- Benzer çalışmanın öncelikle insan dışı deney ortamında veya yeterli sayıda hayvan üzerinde yapılmış olması,
2-Çalışmanın, insan sağlığı üzerinde öngörülebilir zararlı ve kalıcı bir etki bırakmaması gerekir.
3- Sağlık Bakanlığı’na bildirim;
Rapor içeriğinde çalışma yapılan hastanın Adı Soyadı, yaşı, cinsiyeti, tanısı, evresi, daha önceden uygulanan tedaviler, kök hücre kaynağı, miktarı, uygulama yolu, ek tedaviler, tedavi sonucu, gözlem ve öneriler belirtilmelidir.
20
AVRUPA BİRLİĞİ ÜYESİ DEVLETLERDEKİ KÖK HÜCRE AVRUPA BİRLİĞİ ÜYESİ DEVLETLERDEKİ KÖK HÜCRE
ARAŞTIRMALARINA DAİR DÜZENLEMELER ARAŞTIRMALARINA DAİR DÜZENLEMELER
Fazlalık embriyoların kök hücre
araştırmalarında kullanımına izin veren devletler:
Danimarka:
Araştırmanın amacı insan hastalıkları üzerinde uygulanacak tedaviler
hakkında bilgi edinmekse, izin
vermektedir. Ancak bu araştırmaların üreme amaçlı klonlama, genlerin
birbirine karıştırılması, farklı türleri birleştirip melezler (hybird)
oluşturmak ve ana rahmi dışında insan geliştirmeyi amaçlaması
yasaklanmıştır.
Yunanistan:
Yalnızca üreme amaçlı klonlama yasak
Finlandiya :
Yasa embriyoyu, üreme hücrelerinin füzyonu ile ortaya çıkan hücre diye tanımlamadığından tedavi amaçlı klonlamayla elde edilen embriyonun kullanımının yasak dışında , üreme amaçlı klonlama yasağı
Fazlalık embriyoların kök hücre araştırmalarında kullanımına izin vermeyen devletler:
İtalya
Buna göre sadece embriyonun sağlığı için tedavi ve teşhis amaçlı ve
embriyo yararına araştırma
yapılabilmektedir ve hem tedavi edici hem de üreme amaçlı klonlama,
ayrıca, insan/hayvan melezi yaratılması yasaklanmaktadır
İspanya
her seferinde yalnızca üç tane
embriyo meydana getirilmesine izin vermektedir. Ciddi kısırlık sorunu olan çiftlerin tedavisinde daha çok embriyo meydana getirilmesine, sağlık yetkililerin bütün işlem sırasında denetlemesi ile, izin
verilmesi bu kısıtlamanın istisnasıdır.21
Hem fazlalık hem de araştırma amaçlı embriyo üretimine izin veren devletler:
Belçika
İngiltere:
Embriyonik kök hücre üzerinde araştırmalara, embriyondan kök hücre elde edilmesine ve yalnızca kök hücre elde edilmesi amacıyla embriyo oluşturulmasına izin vermektedir.(100)
Mayıs 2004 tarihinde dünyada üzerinde bir ilk teşkil eden Kök Hücre Bankası açılmıştır.(101)
22
AVRUPA BİRLİĞİ ÜYESİ DEVLETLERDEKİ KÖK HÜCRE AVRUPA BİRLİĞİ ÜYESİ DEVLETLERDEKİ KÖK HÜCRE
ARAŞTIRMALARINA DAİR DÜZENLEMELER
ARAŞTIRMALARINA DAİR DÜZENLEMELER
EMBRİYO ÜZERİNDE ARAŞTIRMA EMBRİYO ÜZERİNDE ARAŞTIRMA
YAPILMASINA KARŞI OLANLARIN YAPILMASINA KARŞI OLANLARIN
GEREKÇELERİ GEREKÇELERİ
1- Embriyo potansiyel bir insandır.
Ona insan statüsünün tanınması gerekir. İnsan gelişiminin bir parçası;
cenin, bebek, çocuk, yetişkin gibi insanın varolma sürecinin ayrılamaz basamaklarından olduğu için insandır ve diğer insanlar gibi insan şeref ve haysiyetiyle donanmış olup insan haklarının koruması altındadır
Embriyonun üçüncü bir kişinin tedavisi amacıyla yok edilmesi düşünülemez. Kant’ın “insan araç değil amaçtır” söylemine dayanılarak, bir insanın üçüncü bir kişinin tedavisinde kullanılmak amacıyla yaratılmasının insan onurunu zedelediği belirtilmektedir.
Kök hücre araştırmalarında embriyonun kullanımıyla insanın yaşam hakkının ihlal edildiği savının en ateşli savunucuları arasında Hıristiyan öğretisinden gelenler bulunmaktadır. Onlara göre embriyonun araştırmalarda yok edilmesi insanın araçsallaştırılması ve yaşam hakkının ihlalidir.
23
TÜRKİYE’DE KÖK HÜCRE TARTIŞMALARI ve KÖK TÜRKİYE’DE KÖK HÜCRE TARTIŞMALARI ve KÖK HÜCRE ARAŞTIRMALARINDA HUKUKİ DURUM HÜCRE ARAŞTIRMALARINDA HUKUKİ DURUM
Ülkemizde bu konudaki yasal mevzuat Sağlık Bakanlığı'nın yayınladığı iki genelgeden ibarettir. Bunlardan birincisi Eylül 2005 tarihli ve bu konuda bir düzenleme getirilinceye kadar embriyonik kök hücre araştırmalarının durdurulmasını öngörmektedir. GENELGE-2005/141
Sakıncaları dikkate alan Sağlık Bakanlığı, Eylül 2005’te yayımladığı Genelge’de embriyonik kök hücre çalışmalarının, çağdaş bilim ve kamu vicdanı gereklerine göre yapılacak hukuksal düzenlemelere kadar yapılmamasını istemiş, bu hususta Avrupa Birliği mevzuatına uyum sağlanmaya çalışıldığı bildirilmiştir.
Mayıs 2006 tarihinde yayınlan ikincisi genelge ise bakanlık bünyesinde bir “Kök Hücre Nakilleri Bilimsel Danışma Kurulu” kurulduğunu haber vermekte ve embriyonik olmayan kök hücre çalışmaları için bir kılavuz içermektedir. Genelge, kök hücrelerle klinik deneme yapmak isteyen merkezlerin bu kuruldan izin almalarını öngörmektedir.
24
Türkiye, İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi’nin tarafı olduğundan yapılacak yasal düzenlemenin bu sözleşmenin hükümleriyle uyumlu olması gerekmektedir. İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi’nin 18.
maddesinin ikinci fıkrasında araştırma amacıyla embriyo yaratılmasının yasaklandığı hatırlanmalıdır. Sonuç itibariyle, Türk Hukuk mevzuatında insan embriyosu meydana getirilmesi hakkındaki tek metin olan Yönetmelik, fazlalık embriyoların araştırmalarda kullanımına izin vermemesine rağmen; araştırma amaçlı embriyo meydana getirmek, Yönetmeliğe göre mümkündür. Bununla birlikte, Türkiye’nin taraf olduğu -ve insan haklarına dair bir uluslararası sözleşme olduğundan, 1982 Anayasası’nın 90. maddesinin son fıkrası gereği aynı konuyu düzenlemiş bir kanunla farklı hükümler içermesi halinde esas alınması gereken- İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşme’si araştırma amacıyla embriyo meydana getirilmesini yasaklamakta, ancak fazlalık embriyoların kullanımı konusuna değinmemektedir.
25
TÜRKİYE’DE KÖK HÜCRE TARTIŞMALARI ve KÖK
TÜRKİYE’DE KÖK HÜCRE TARTIŞMALARI ve KÖK
HÜCRE ARAŞTIRMALARINDA HUKUKİ DURUM
HÜCRE ARAŞTIRMALARINDA HUKUKİ DURUM
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu UNESCO Türkiye Milli Komisyonu
Biyoetik İhtisas Komitesi Klonlama Alt Çalışma Grubu Klonlama Biyoetik İhtisas Komitesi Klonlama Alt Çalışma Grubu Klonlama
Teknikleri ve Araştırmalar Hakkında Görüşü) Teknikleri ve Araştırmalar Hakkında Görüşü)
1- nsan onurunun korunması ve insan varlığına saygı ilkelerine İ̇
aykırı olması nedeni ile üreme amaçlı klonlamanın yasaklanması,
Dejeneratif hastalıklarda tedavi potansiyeli göz önünde tutularak belirli bilimsel ve etik kurallar çerçevesinde kök hücre araştırmalarına destek olunması.
Bu araştırmalara destek verilirken;
a. Embriyonik kök hücrelerin taşıdığı etik sorunlar nedeni ile bunların dışındaki erişkin kök hücre, kordon kanı kök hücreleri gibi alternatif hücrelerinin araştırılmasına öncelik verilmesi,
b. Deneysel amaçlı embriyonik kök hücre hatları oluşturulacağı zaman , YÜT ile elde edilmiş ve yedek olarak saklanan embriyoların kullanılması (Bakınız Bölüm VI. Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri Yönetmeliği için öneriler), ancak deneysel amaçlı embriyo oluşturulmasına izin verilmemesi,
c.Embriyo veya fetal hücrelerin kök hücre hattı elde etmek için kullanıldığında ticari bir amaç ve maddi kazanç kaynağı olmamaları için gerekli özenin gösterilmesi ve önlemlerin alınması,
26
d.Sağlık Bakanlığı nezdinde klonlama ve kök hücre grubu kurulması veya ilgili yönetmeliklere ekler aracılığı ile bu noktaların gerektiği şekilde ele alınması (bakınız madde VI öneriler ),
3-Embriyonik kök hücre, fetal kök hücre gibi hücrelerin hastalara tedavi amaçlı olarak verilmesinde TCK insan üzerinde deney kurallarına tam uygunluğun sağlanması,
4-Dünyada hızla ilerlemekte olan özellikle tedavi amaçlı klonlama teknolojisinin takip edilmesi, ortaya çıkacak olan olası etik ve hukuksal sorunların tartışılması, bu araştırmalarda danışmanlık rolü oynamak gibi misyonları olan çok disiplinli (hukuk, etik, tıp,biyoloji, biyoteknoloji, teoloji vb) bir Danışma Kurulu’nun kurulması ve bu Kurulda ilgili tüm Bakanlıklar, Üniversiteler, TÜBİTAK, TÜBA, Araştırma Merkezleri, Ulusal Etik Komiteleri, hasta dernekleri gibi kuruluşların temsilcilerinin bulunması.
27
Türkiye'de de kök hücre tedavisi konusunda ciddi çalışmalar yapılıyor.
Kök hücre nakli ve tedavi amaçlı kök hücre çalışmaları hemen hemen bütün büyük merkezlerde yapılmaktadır.
Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Adana’da başta üniversite hastaneleri olmak üzere kemik iliği ve kan oluşturan kök hücre (hematopoetik kök hücre) nakli yapan birimler var.
Klonlama konusunda ise Türkiye’deki uzmanlar da ikiye bölünmüş durumda.
Klonlamaya kesinlikle karşı çıkanlardan, tedavi amaçlı klonlamayı etik bulanlara kadar pek çok uzmana rastlamak mümkün.
En etkili kök hücreler de embriyonik kök hücreler. Ancak bunları kopyalamak, hatta bilimsel çalışmalar yapmak, tedavi amaçlı da olsa pek çok ülkede yasak.
Sadece tedavi amaçlı embriyo klonlamanın etik olduğunu düşünen bir grup mevcut. Ancak buna da karşı çıkanlar var. embriyonun gelişmesine izin verilse insan olacak, ama kök hücreler tedavi amaçlı alınıp embriyo öldürülüyor' diyorlar.
28
Kaynaklar
Çobanoğlu N, 2009, Kuramsal ve Uygulamalı Tıp Etiği, 1. Baskı, Ankara: Eflatun Yayınevi.
Tıpta Etik ve Deontoloji. Prof.Dr.Ayşegül Demirhan Erdemir 2011.
Nobel Tıp Kitabevi.
Aydın E., Tıp Etiği, 2006 Güneş Kitabevi.
29