• Sonuç bulunamadı

AB Kulisi. Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "AB Kulisi. Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları..."

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AB Kulisi

• Editör’den

AB Kulisi’nin bu ayki sayısının Editör’den bölümü; AB ile müzakere sürecinin ilerlemesi için yerel seçimlerin ardından Türkiye’den beklenen reformları ve reform sürecine ilişkin iktidar ve muhalefet arasındaki mevcut işbirliğini konu alıyor...

• Gündem

Bu ay AB gündeminde öne çıkan gelişmeler

...

• Ajanda

Türkiye’nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları...

Avenue Marnix 17 B-1000 Brussels Tel: +32 (2) 237 99 40 Fax: +32 (2) 237 99 60

Nisan

2009

(2)

Editör’den

İktidar ve Muhalefet AB Uzlaşması Yaratabilecek mi?

Avrupa Birliği’nin (AB) icra organı Avrupa Komisyonu tarihinde ilk defa, geçtiğimiz hafta, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’nı ağırladı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Brüksel ziyareti, kimilerince ‘iktidar için seçim öncesi yatırımı’ olarak algılansa da, bu adım AB çevrelerinde,

‘Ankara bu süreci tekrar canlandıracak’ umudunu yarattı. Zira Gül hem muhalefete hem iktidara Brüksel’den reform çağrısı yaptı. Gül’ün, AB’nin her yıl düzenlenen ‘Avrupa İş Zirvesi’nde’ Avrupalı 2500 işadamı ve sivil toplum kuruluşuna Türkiye’nin AB için önemini anlatması ise, ülkenin tanıtımı açısından önemliydi. Ancak seçimler sona erdiğine göre, Ankara’nın AB işlerini ciddiye aldığını gösterme zamanı geldi. Ankara’nın önümüzdeki dönemde elini çabuk tutarak birçok reformu onaylaması gerekiyor.

Bir Fasıl Gecikebilir…

Öncellikle, Türkiye-AB müzakere sürecinde ‘Sosyal Politikalar ve İstihdam’ ile ‘Vergilendirme’

fasıllarının Temmuz ayına kadar açılabilmesi için, Ankara’nın bu iki faslın açılış kriterlerini yerine getirmesi gerekiyor. ‘Vergilendirme’ faslında AB, bazı düzenlemeler için bastırıyor.

TBMM ve Avrupa Parlamentosu arasında köprü görevi gören Karma Parlamento Komisyonu’nun (KPK) bu hafta yapılan toplantıları için Brüksel’e gelen Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bu fasılda müzakerelerin başlamasında gecikme olabileceğinin sinyallerini verdi.

Faslın açılabilmesi için yapılacak ulusal düzenlemeler ilişkin Bakanlar Kurulu’nun kararı yeterli olabilecek. Ancak Ankara-Brüksel arasında görüş ayrılıkları dikkat çekiyor. AB cephesi, faslın açılabilmesi için ya ithal içkilere uygulanan vergilerin düşürülmesi, ya da ‘rakıya’ uygulanan vergi indiriminin kaldırılması yolu ile bütün içkilerin vergi oranlarının aynı seviyeye getirilmesini istiyor. Ankara, ‘rakının’, Türkiye’nin ‘ulusal içkisi’ olduğunu söyleyerek, AB’nin Yunanistan’ın

‘uzo’ içkisine uyguladığı gibi bir ‘ayrıcalık’ tanımasında ısrar ediyor. İki taraf arasında tütüne uygulanan vergilerde de görüş ayrılıkları var. AB, Türkiye’nin tütün vergisini düşürmesini istiyor. Bağış, ‘Sosyal Politikalar ve İstihdam’ faslının açılabilmesi için ise çıkartılması gerekli

‘Sendikalar yasasına’ ilişkin muhalefet ile uzlaşma arayışında olduklarını söyledi.

Topu Birbirlerine Attılar…

Ancak AB için asıl önemli olan ‘Anayasal reformlara’ bir an önce el atılması. Hatta Brüksel, Türkiye’nin artık yeni sivil Anayasası’nı oluşturmasının zamanın gelip de geçtiği görüşünde.

Ama Anayasal düzenlemeler için iktidar, muhalefet uzlaşması önem taşıyor. Bağış, bu reformların yapılabilmesi için uzlaşma aradıklarını belirterek, ‘top muhalefette’ sözlerinin altını çizdi. KPK toplantılarına katılan CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ise, muhalefetin reformları destekleyip desteklemeyeceği konusunda ‘muğlak’ bir tavır sergiledi. Öymen,

‘Meclis’te önümüze reform gelmedi ki, destekleyelim’ cevabını vererek, topu Bağış’a geri yolladı. Hem iktidar hem muhalefet reformları desteklediğini söylese de, yıllardır bir türlü aralarında bu konuda bir uzlaşma sağlayamadılar. Ne yazık ki Türkiye’de muhalefet, çoğunlukla muhalefet olmanın her şeye ‘hayır’ demek anlamına geldiğini zannediyor. AB reformları da masanın üstünde bekleyip duruyor.

Duygu Leloğlu BRÜKSEL

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

NİSAN 2009

(3)

Gündem

G20 Zirvesi Anlaşma ile Sonuçlandı

2 Nisan’da Londra’da toplanan, Türkiye’nin de katıldığı G20 Zirvesi, büyümenin yeniden sağlanması, işsizliğin önlenmesi, kredi ve borç verme düzeninin istikrara kavuşturulması ve mali krizle mücadele için daha sıkı bir uluslararası finansal denetim mekanizmasının geliştirilmesine ilişkin alınacak tedbirler ve uygulama takvimi konusunda ortak bir bildiri ile sonuçlandı. Buna göre 20’ler Grubu, uluslararası ekonomiyi rahatlatmak için 1,1 trilyon doları bulan katkı üzerinde anlaşma sağladı. Bu meblağnın büyük bir bölümü, zor durumda olan ekonomilere katkı için Uluslararası Para Fonu IMF’ye aktarılacak. Geri kalanı ise küresel ticaret hacminin artırılması için kullanılacak. G20 Zirvesi’nde Türkiye’yi Başbakan Tayyip Erdoğan temsil etti.

NATO’nun Yeni Genel Sekreteri Rasmussen

NATO’nun 60. yıl Zirvesi için nisan ayı başında bir araya gelen ittifak liderleri, NATO’nun yeni Genel Sekreterliği görevine Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen’in getirilmesi konusunda uzlaştı. Rasmussen, görevi 1 Ağustos tarihinde, Hollandalı Jaap de Hoop Scheffer’den alacak. İki gün süren Zirve, Türkiye’nin Rasmussen’a karşı itirazları nedeniyle son dakikaya kadar kilitlendi. Ankara, 2005’de Danimarka’da yaşanan karikatür krizinin ardından, Başbakan Rasmussen’in Müslüman dünyasından özür dilememesi ve ülkeden yayın yapan PKK sempatizanı Roj TV’nin kapatılmaması nedeniyle Danimarkalı adaya itiraz ediyordu. Ankara’nın ikna edilmesi, Türkiye’nin bu iki konuda aldığı garantiler ile mümkün oldu. Örneğin Müslüman dünyasının tepkilerini çeken Rasmussen’e karşı ittifak içerisinde dengeyi gözetmek için Genel Sekreter yardımcısı bir Türk olacak. Rasmussen, ayrıca Roj TV’ye ilişkin yasal işlem yapılacağı konusunda garantiler verdi.

AB’den, ‘Fasıllara Hazırlık Yapın Çağrısı’

Avrupa Komisyonu’nun Genişlemeden sorumlu Genel Müdürü Michael Leigh, 30 Haziran’a kadar AB dönem başkanlığı devam eden Çek Dönem Başkanlığı zamanında açılabilecek iki müzakere faslına ilişkin Ankara’da Türk yetkilileriyle görüştü. AB cephesi, ‘İshihdam ve Sosyal Politikalar’ ile ‘Vergilendirme’ başlıklarının açılabilmesi için Ankara’nın bu iki fasılda gerekli olan açılış kriterlerini bir an önce yerine getirmesini istedi. Öte yandan Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından engellenen ‘Enerji’ başlığı konusu da masaya yatırıldı. Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, bu konuda Brüksel’de yaptığı açıklamada, Komisyon’un bu başlığın açılması konusunda bir engel görmediğini belirtti. Barroso, Rumların ikna edilmesi için çabaların sürdüğünü de söyledi.

AB’den Nabucco Onayı

Avrupa Birliği’nin geçtiğimiz ay yapılan Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi kapsamında, aralarında Nabucco projesinin de bulunduğu AB’nin çeşitli projelerinde kullanılacak 5 milyar Euro’luk teşvik paketi onaylandı. Bu paranın 200 milyon Euro’luk miktarı, Avrupa Yatırım Bankası’na (AYB), ‘Nabucco’ doğalgaz projesi için verilecek. AB ayrıca ekonomik krizin eşiğindeki AB üyesi Doğu Avrupa ülkelerine yardım edebilmek için 50 milyar Euro’luk ‘acil yardım’ paketini de onayladı. IMF’ye ise 75 milyar Euro finansman sağlamayı kararlaştırdı.

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

NİSAN 2009

(4)

Merkel’den Genişlemeye Fren

Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB’ye bir an önce girmek isteyen Balkan ülkelerini karamsarlığa soktu. Merkel, Hırvatistan’ın AB’ye girmesinden sonra, Birliğin kendisine çeki düzen vermek için zamana ihtiyacı olacağını belirtti. Almanya Başbakanı, AB’nin çok kısa zamanda çok sayıda yeni üye almasının mümkün olmadığını ifade etti. Öncelikle AB’nin yeni anlaşması olan Lizbon’un uygulamaya geçirilmesi gerektiğini belirten Merkel, bundan sonra AB’nin entegrasyon sürecine devam etmesi için zamana ihtiyacı olacağını kaydetti. Almanya’da bu yıl yapılacak genel seçimler öncesinde, AB konusu siyasi partiler tarafından seçim malzemesi olarak kullanılıyor.

AP’den Endüstriyel Kirliliğin Sınırlandırılması Önerisine Destek

Avrupa Parlamentosu’nun, Avrupa Komisyonu'nun, AB'deki endüstriyel kirliliğin önlenmesine yönelik düzenlemenin gözden geçirilmesi teklifini kabul etti. 1996'den beri yürürlükte bulunan 'Entegre Kirliliği Önleme ve Kontrol' düzenlemesi, büyük ölçekli endüstriyel kuruluşların yarattığı hava kirliliğini önlenmesi veya azaltılmasına ilişkin bir sistem öngörüyor. Düzenleme, AB ülkelerinin yetkilileri tarafından verilen izinler, endüstriyel kuruluşlardan, çevreyi en etkili şekilde korumak için 'Mevcut En İyi Teknoloji’yi (BAT) uygulamasını talep ediyor. Ancak şu anda yürürlükte bulunan bu düzenleme, ulusal yetkililere, ilgili kuruluşlara bu izinleri verirken ve gazların sınırını belirlerken, tesisatların bulunduğu coğrafi yer ve durumu da gözönüne alması olanağını tanıyor. Komisyon ise bu esnekliğin uzun zamandan bu yana suistimal edildiğini düşünerek AB ülkelerine daha fazla bağlayıcı kurallar getirmeyi amaçlıyor. Yapılan değişiklik ile orta ölçekli yakma tesisleri yeni yönergeye dahil edilirken, yılda en fazla 500 saat işletilen tesisler yönerge dışında bırakıldı. Komisyon’un kümes hayvanı çiftliklerinin de yönergeye dahil edilmesi önerisine rağmen Parlamento üyeleri sadece 40.000 yataklı çiftliklerin yönerge kapsamına alınmasına karar verdi. Kabul edilen önerinin yürürlüğe girebilmesi Avrupa Konsey tarafından da onaylanması gerekiyor.

Çevreyi Kirleten Ağır Vasıta Ödeyecek

Avrupa Parlamentosu, AB üye ülkelerinde, ağır vasıtaların, çevreye verdikleri zararın karşılanmasına yönelik ceza miktarlarının düzenlenmesine ilişkin bir rapor kabul etti. Avrupa Komisyonu tarafından yapılan öneri, Parlamento’nun merkez sağ grubu Hristiyan Demokratların desteğini alamadı. Zira bu grup, ağır vasıtalardan gürültü ve çevre kirliliğine karşı kilometre başına 0.65 Euro para talep edilmesine karşı çıkıyor. Raporu kaleme alan Belçikalı milletvekili Said El Khadraoui ise, kararın ulaştırma sektöründe, ‘havayı kirleten öder’

anlayışının ilk adımı olması bakımından öneminin altını çizdi. Öte yandan AB ülkeleri bu konuda ikiye bölünmüş durumda. Özellikle AB’nin çevre ülkeleri, kararın ortak pazarda ülkelerin rekabetini azaltacağından endişe ediyor.

AYB’den Türkiye’ye Finansman

Avrupa Yatırım Bankası (AYB), bu yıl Türkiye’ye 2,2 milyar Euro civarında finansman sağlayacak. AYB Başkan Yardımcısı Matthias Kollatz-Ahnen, 2009 içerisinde Türkiye’de küçük ve orta boy işletmelere (KOBİ) verilecek desteğin artacağını söyledi. AYB, KOBİ’lere verilecek düşük faizli kredilerin tutarının 1,1 milyar Euro olacağını hesaplıyor. Geçen yıl Yatırım

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

NİSAN 2009

(5)

Bankası’ndan Türkiye’ye aktarılan 2,7 milyar Euro tutarında krediler rekor seviyeye ulaşmıştı.

Banka, AB dışındaki ülkelere toplam 6,1 milyar Euro kredi sağlarken, Türkiye tek başına, bu krediden en büyük payı alan ülke oldu.

AB’de Bankalar Daha Sıkı Denetlecek

Avrupa Komisyonu, mali krizin etkisi ile, AB çapında banka ve sigorta şirketlerinin denetlenmesi için daha geniş bir kontrol mekanizmasının oluşturulması gerektiğine inandığının altını çizdi. Komisyon, bu amaçla şubat ayında, AB’de mali kontrol gerçekleştirecek yüksek düzeyli geçici bir Komite oluşturulmasına ön ayak oldu. IMF’nin eski yöneticisi Jacques de Larosiere tarafından kurulan bu Komite, Komisyon’a AB çapında mali kontrolün artırılması için önerilerde bulunacak. AB’de faaliyet gösteren çok uluslu banka ve sigorta şirketleri, temelde ulusal denetim mekanizmalarına tabii tutuluyor. Ancak uluslararası bir ihtilaf halinde hangi denetim mekanizmasının devreye gireceği konusunda herhangi bir düzenleme bulunmuyor.

Komite, mayıs ayında AB çapında üç yeni denetim mekanizmasının oluşturulması yönünde önerilerde bulunacak.

AB, Sigorta Sektöründe Reform Yapacak

AB, Birliğin multi trilyonluk pazarını oluşturan sigortacılık sektörünü daha etkili ve güvenli bir pazar haline getirmek için öngördüğü düzenlemeler üzerinde uzlaşmaya varmak üzere. 30 yıllık sektörel sistemde bir reform yaratacak yeni anlayışa göre, sigortacının aldığı ekonomik risk arttıkça, buna ilişkin aldığı garantinin de oranı artabilecek. Öneri aynı zamanda, özellikle çok uluslu sigorta kuruluşlarına ilişkin denetleme düzenlemelerinin de reforma tabi tutulmasını öngörüyor.

AB, Denizcilik Kurallarını Gözden Geçiriyor

AB’nin Adalet ve İçişleri Bakanları, geçtiğimiz ay Avrupa’da denizcilik sektöründeki kazaları ve deniz kirliliğini önlemek üzere Birliğin üçüncü güvenlik paketinin içinde yer alan yasal düzenlemeyi kabul etti. Avrupa Parlamentosu, denizcilikte üye ülkelerin kabul edebileceğinden çok daha sıkı kurallar uygulanmasını önermişti. Bunlardan birini, denizcilik güvenlik standartlarına uymayan gemilerin denize çıkışının gerektiğinde ‘sürekli’ olarak yasaklanması oluşturuyor. Varılan uzlaşmada ise kuralların AP’nin talebinden çok daha esnek olmasına karar verildi. Buna göre, belli bir seviyenin altında olan gemiler için, sofistike gemilere göre daha gevşek zorunluluklar getirilecek. Komisyon ise, bütün ciddi deniz kazaları için güvenlik soruşturmalarının zorunlu hale getirilmesini istemişti. Uzlaşmada ise, bu zorunluluğun ‘çok ciddi kazalar’ için getirilmesine karar verildi.

Kozmetik Ürünlerinde Yeni Düzenlemeye Gidiliyor

Avrupa Parlamentosu, kozmetik ürünlerine ilişkin yasal düzenlemelerin gözden geçirilmesini onayladı. Bu adımla, kozmetik ürünlerine minimum güvenlik test standartları getirilerek tüketici güvenliğinin artırılması amaçlanıyor. AP, bütün kozmetik ürünlerin güvenliğine yönelik olarak üretici sorumluluğunun artırılarak, bu konuda 27 AB ülkesinde tek bir düzenlemenin oluşturulmasına karar verdi. Düzenleme, kozmetikte kanserojen ve toksik maddelerin kullanımına ilişkin çok sıkı kurallar getiriyor. Bu yeni önerilen kurallar AB’nin karar organı Konsey’de müzakere ediliyor.

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

NİSAN 2009

(6)

Ajanda

4 Nisan

-NATO Zirvesi, Strazburg, Baden-Baden

-AB’nin gayri resmi Ekonomi ve Maliye Bakanları toplantısı, Prag 6 Nisan

-Adalet ve İçişleri Bakanları toplantısı (6-7 Nisan) 7 Nisan

-AB’nin Güvenlik ve Siyasi Komitesi 8 Nisan

-COREPER I -COREPER II

-AB’nin Güvenlik ve Siyasi Komitesi 9-10-11-13 Nisan

Paskalya tatili 14 Nisan

-AB’nin gayri resmi Çevre Bakanları toplantısı, Prag (14-15 Nisan) 19-20 Nisan

Ortodoks Paskalya tatili 21 Nisan

-Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu, Strazburg (21-23 Nisan) -AB’nin Güvenlik ve Siyasi Komitesi

22 Nisan -COREPER I -COREPER II 23 Nisan -COREPER II

-Tarım ve Balıkçılık Bakanları toplantısı (23-24 Nisan) -AB’nin gayri resmi Bölgesel Kalkınma Konseyi, Marienbad 24 Nisan

-COREPER I 27 Nisan

-AB’nin Genel İşler Konseyi

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

NİSAN 2009

(7)

28 Nisan

-AB’nin Genel İşler Konseyi

-AB’nin Güvenlik ve Siyasi Komitesi

-AB’nin gayri resmi Ulaştırma Bakanları toplantısı (28-29-30 Nisan) 29 Nisan

-COREPER I -COREPER II 30 Nisan

-AB’nin Güvenlik ve Siyasi Komitesi 1 Mayıs

-İşçi Bayramı 3 Mayıs

-AB’nin gayri resmi Rekabet Konseyi, Prag (3-4-5 Nisan) 4 Mayıs

-AB’nin Euro grubu Maliye ve Ekonomi Bakanları Konseyi -Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu, Strazburg (4-7 Mayıs)

CPS

Corporate & Public Strategy Advisory Group

Brüksel, İstanbul, Washington

CPS AB Kulisi’nde yer alan haberler, çeşitli AB haber kaynaklarından derlenmiştir.

Avenue Marnix 17 B-1000 Brussels Tel: +32 (2) 237 99 40 Fax: +32 (2) 237 99 60

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

NİSAN 2009

Referanslar

Benzer Belgeler

Amado, AB'nin şu andaki Dönem Başkanı Almanya'nın, 21–22 Haziran AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde sunacağı anayasal anlaşmanın imzalanması için yol

Avrupa Parlamentosu (AP) bünyesinde Kuzey Kıbrıs ile diyaloğu güçlendirmek için bir yıl önce kurulan 'Kuzey Kıbrıs Yüksek Temas Grubu'nun, AP'nin Başkanlık

AB’nin daha etkin enerji kullanımını teşvik programı olan ‘Enerji Star’, Avrupa Parlamentosu tarafından Temmuz ayı içerisinde kabul edilen yönerge ile yasal statü

Avrupa Merkez Bankası ve Avrupa Komisyonu, Avrupa Tek Ödeme Alanı’nın 2010 yılına kadar tesis edilmesi ve 2008 yılı başına kadar ortak ödeme araçlarının

Fransa'daki seçim kampanyası sırasında Türkiye'nin Avrupa ülkesi olmadığını sürekli olarak tekrar eden Fransa'nın yeni Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Türkiye’nin

Avrupa Komisyonu'nun Genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn ise, 'Ocak ayında başlayacak Slovenya dönem başkanlığında birkaç müzakere başlığının daha açılmasına

Avrupa Komisyonu, geçtiğimiz yıl sunduğu ekonomik öngörülere ilişkin raporunda, ABD'deki kredi pazarında yaşanan krizin Avrupa'yı 2007 yılının ikinci yarısında

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy tarafından yeni bir fikir olarak ortaya atılan ancak Avrupa Birliği’nin (AB) 1995 yılında oluşturduğu Barselona sürecinin