• Sonuç bulunamadı

AB Kulisi. Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "AB Kulisi. Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları..."

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AB Kulisi

• Editör’den

AB Kulisi’nin bu ayki sayısının Editör’den bölümü; 7 Haziran tarihinde tamamlanan Avrupa Parlamentosu seçimlerini takiben Türkiye ile ilgili görevlere ilişkin değişiklikleri ele almaktadır…

• Gündem

Bu ay AB gündeminde öne çıkan gelişmeler

...

• Ajanda

Türkiye’nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları...

Avenue Marnix 17 B-1000 Brussels Tel: +32 (2) 237 99 40 Fax: +32 (2) 237 99 60 1

Ağustos

2009

(2)

Editör’den

AP’de Kilit Noktalara Türk Dostları

Avrupa Birliği’nin (AB) yasama organı Parlamento yeni 5 yıllık yasama dönemine başlarken, kilit noktalara Türkiye dostlarının getirilmeye başlanması dikkat çekiyor. Öncelikle Avrupa Parlamentosu’nun başkanlık koltuğuna, Türkiye’nin AB üyeliğini destekleyen Polonyalı milletvekili Jerzy Buzek seçildi. AB’nin yasama organının başkanlık koltuğunda, bir önceki dönemde Türkiye’ye imtiyazlı ortaklık verilmesini destekleyen Hans Gert Pöttering’den boşalan yeri Türkiye’ye destek veren Buzek dolduracak. Buzek’in Türkiye’ye ilişkin ilk sözleri, “Ben Türkiye’nin AB üyeliğine en fazla desteğin verildiği ülkeden geliyorum. Bu nedenle Türkiye’nin AB sözcüsü olabilirim” şeklinde oldu. Bununla birlikte AP Başkanı, Türkiye’nin insan hakları alanındaki sorunlarını ve askerin siyaset arenasındaki yerinin olması gerekenden çok daha fazla olduğunu da hatırlatarak Türkiye’nin AB üyeliği konusunda ikiye bölünmüş olan kendi grubu Hıristiyan Demokratlara da ölçülü bir mesaj vermiş oldu. Bununla birlikte Avrupa Parlamentosu’nun yeni Başkanı Jerzy Buzek’in Türkiye’nin AB üyeliğini destekleyen bir tavır takınması, özellikle çoğunluğunu Türkiye karşıtlarının oluşturduğu Hıristiyan Demokratlar içerisinde ‘denge unsuru’ olarak algılanıyor. Başkan’ın Türkiye’yi kollayan tavrı, diğer grupları da etkileyecek gibi gözüküyor. Zira AP’de Türkiye karşıtlarının arttığı bir dönemde AP Başkanı’nın izlediği politika önem kazanıyor. Bununla birlikte Başkanlık koltuğuna oturan kişinin Avrupa kamuoyu nezdinde de önemli bir siyasi etkisi bulunuyor.

KPK’nın Yeni Eşbaşkanı

TBMM ve Avrupa Parlamentosu (AP) arasında köprü görevi gören Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eşbaşkanlığına da Yeşiller Grubu'ndan Türkiye dostu olan Helene Flautre atandı. KPK eşbaşkanlığının, Türkiye’nin AB üyeliğini tam teşekküllü destekleyen Yeşiller grubuna verilmesi, Türkiye için bir şans olarak görülüyor. AP'nin bütün siyasi gruplarının 'Türkiye'yi önemsiyoruz' sinyali vermesi anlamına da geliyor. Başkanlığa Türkiye'ye sıcak bakan bir politikacının getirilmesi, ileride TBMM-AP arasında yaşanabilecek olası gerilimi de azaltacak. Eşbaşkanlığı eylül ayında resmileşecek olan Flautre'un en önemli özelliği, insan haklarına saygı konusuna özel bir önem vermesi. 1999 yılından bu yana AP'de milletvekilliği görevini üstlenen Flautre, bir önceki Parlamento’da 'İnsan Hakları Alt-Komisyonu' Başkanı'ydı.

Görev alanlarından biri de 'Türkiye'deki insan haklarına saygı' konusuydu. Bu da önümüzdeki dönemde Flautre’un en hassas konusunun ‘insan hakları’ olacağının işaretlerini veriyor.

Gözler Türkiye Raportöründe

Türkiye için önemli son kilit görev olan AP Türkiye raportörlüğü görevinin ise kimde kalacağı henüz netlik kazanmadı. Ancak kulislerden aldığımız bilgilere göre, bu görevi de Hıristiyan Demokratlar grubundan, Türkiye'ye yakın duran Ria Oomen Ruijten'in yürütmeye devam etmesi bekleniyor. Ruijten geçtiğimiz iki yıl içerisinde kendi grubundan gelen Türkiye karşıtı saldırılara pabuç bırakmadı. Bütün bu gelişmeler, ‘merkez sağ’ ve ‘aşırı sağın’ yeni Parlamentoda gücünü arttırmış olmasına rağmen, Türkiye dosyasının ‘emin ellerde’ olmaya devam edeceği anlamına geliyor.

Duygu Leloğlu BRÜKSEL

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

AĞUSTOS 2009

(3)

Gündem

İsveç Türkiye ile Üç Müzakere Başlığı Açmak İstiyor

AB’nin dönem başkanı İsveç, önümüzdeki altı ay içerisinde Türkiye ile üç müzakere başlığı açmayı istiyor. İsveç’in Lefkoşa Büyükelçisi Ingemar Lindahl, Türkiye ile ‘Sosyal Politika’,

‘Çevre’ ve ‘Rekabet’ başlıklarının açılmasına çalışacaklarını söyledi. Lindahl, basına yaptığı açıklamada, “Mümkün ise üç başlığı açmaya çalışacağız. Ancak bir başlık da olabilir.” diye konuştu.

İzlanda’ya AB Yolu Göründü

Dünyanın en zengin ülkeleri arasında sayılırken, küresel mali kriz yüzünden iflas bayrağını çeken İzlanda, çareyi Avrupa Birliği’ne (AB) üyelikte buldu. İzlanda Parlamentosu geçtiğimiz ay yaptığı oylamada, 28’e karşı 33 oyla kıl payı, AB ile tam üyelik müzakerelerine başlama kararı aldı. AB’nin Dışişleri Bakanları ise bu karardan bir hafta sonra İzlanda’nın üyelik talebine karşılık ‘memnuniyet’ mesajı vererek, konuyu incelemeye aldıklarını açıkladılar. Komisyon’un bu talebe karşılık bir rapor hazırlaması gerekiyor. AB’nin Devlet ve Hükümet Başkanlarının Aralık ayında yapacakları Zirve’de, İzlanda’yı resmi aday olarak açıklamaları bekleniyor.

Avrupa Komisyonu’nun Genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, İzlanda’nın AB müktesebatının üçte ikisini zaten yerine getirdiğini ancak müzakerelerin zorlu geçebileceğini söyledi. AB iki yıl içinde İzlanda’yı Birliğin yirmi sekizinci üye ülkesi yapmak niyetinde. Ancak en büyük geçim kaynaklarından biri balıkçılık olan ülke, birliğin balıkçılık kotası ile ilgili düzenlemelerine uymak ve kendi sularını diğer AB ülkeleri ile paylaşmak istemiyor. Ülkede muhalefet üyeliğe şiddetle karşı çıkadursun, karar müzakerelerin sonunda İzlanda’da yapılacak halkoylaması ile alınacak.

AB’den Balkanlara Vize Muafiyeti

Balkan ülkelerine uygulanan vize sınırlamasını kaldırmaya hazırlanan Avrupa Birliği (AB), Türkiye’ye vize kolaylığı sağlamak konusunda ayak sürüyor. Sırbistan, Makedonya ve Karadağ’a vize uygulamasını Ocak ayında kaldırma sözü veren AB’nin, Bosna-Hersek’i ise

“biyometrik pasaporta geçmemesi” gerekçesiyle bu uygulamanın dışında tutması dikkat çekti.

AB’nin Balkanlara vize muafiyeti kararının uygulamaya geçilmesi için AB liderlerinin nihai onayı gerekiyor. Avrupa Komisyonu’nun Genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, konuyla ilgili basın toplantısında Türkiye’ye getirilmesi öngörülen vize kolaylıklarına ilişkin ısrarlı sorular karşısında

‘sessiz’ kaldı. Komisyon’un Adalet, Özgürlük ve Güvenlikten sorumlu Üyesi Jacques Barrot ise kaçamak cevap vermekle yetindi. Jacques Barrot, Türk vatandaşlarına vize sınırlamasının kaldırılması konusunda,“İş seyahatleri için bazı kolaylıklar getirilmesi söz konusu. Bununla birlikte Türkiye’ye uygulanan vizenin kaldırılması konusunu özel olarak tartışmadık. Ama bu konuda bir diyaloğa niye girmeyelim ki?” diye konuştu.

Bildt’den ‘Avrupa’nın Yeni Bölünmüş Berlin’ini Önleyin’ Çağrısı

Avrupa Birliği’nin (AB) yeni dönem başkanı İsveç’in Dışişleri Bakanı Carl Bildt, Avrupa’nın Kıbrıs konusunda, Berlin’den sonra yeni bir bölünmüşlükle karşı karşıya olduğunu belirterek bir an önce çözüm için liderlere çağrı yaptı. Avrupa Parlamentosu’nun Dış İlişkiler Komisyonu’nda

Avenue Marnix 17 B-1000 Brussels Tel: +32 (2) 237 99 40 Fax: +32 (2) 237 99 60 3

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

AĞUSTOS 2009

(4)

ülkesinin, dönem başkanı olarak önümüzdeki altı ay içerisindeki önceliklerini anlatan Carl Bildt, AB’nin Birleşmiş Milletler’in müzakere sürecindeki rolünü üstlenmek gibi bir niyeti olmadığını da belirtti. Bu konuda, “Biz AB olarak Kıbrıs’taki müzakere sürecinde yer almıyoruz. Kıbrıslı liderlerin kendisinin anlaşması gerekiyor. Onlara bu konuda güveniyorum. Müzakerelerde

‘idare’ sorunu çözülürse, birçok konu da halledilmiş olur. ‘Güvenlik’ konusu en sonunda çözülecek bir konu. Bizim yapabileceğimiz diyaloğun altını çizmek.” dedi. Bildt, Türkiye’nin hava ve deniz limanlarını ‘Kıbrıs’a’ bir an önce açması gerektiğine de değinerek, AB’nin ise Kuzey Kıbrıslılara verdiği sözleri yerine getirmesi, ekonomik yardım yapmasını istedi.

AB’den KKTC Mali Paketine Onay

Avrupa Birliği’nin (AB) icra organı Avrupa Komisyonu, KKTC’ye yönelik 259 milyon Euro tutarındaki mali programın uygulanmasına ilişkin 2008 raporunu geçtiğimiz ay onayladı. Mali yardım programı, Kıbrıs’ta bulunan iki topluluğun birleşmesini kolaylaştırmak, özellikle de adanın ekonomik entegrasyonu, iki topluluk arasındaki temasların geliştirilmesi ve AB’nin adanın kuzeyini AB’deki yasal düzenlemelere hazırlaması amacıyla ile kullanılacak. Mali yardım 2006–2011 yıllarını kapsıyor. Fonlar, su tedariki, atık suların kullanımı, enerji tedariki, telekomünikasyon gibi alanlarda Kuzey Kıbrıs’ın AB standartlarına getirilmesine yönelik yatırımlar için kullanılabilecek. Buna ilişkin hibeler; öğrenci, öğretmen, sivil toplum kuruluşları, çiftçiler, KOBİ’ler, okullar, köyler olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteren gruplara yönelik verilecek. AB’nin mali fonları ile 2008 yılında, 122 öğrenci ve öğretmene AB ülkelerinde burs verildi, ara bölgedeki mayınların temizlenmesi için katkı sağlandı, Kıbrıslı Türklere, AB’nin yasal düzenlemelerini öğrenmeleri için 220 seminer ve çalışma grupları düzenlendi.

Yunanlılar ve Kıbrıslı Rumlar Türkiye’yi AB’ye Şikayet Etti

Yunanistan ve Güney Kıbrıs, Türkiye’nin Akdeniz’de petrol arama kararı ve Türk uçaklarının kendi ülke hava sahalarını ihlal ettiği gerekçesiyle, Ankara’yı Avrupa Birliği’ne (AB) şikayet etti.

Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni ve Rum Dışişleri Bakanı Marcos Kyprianou, Türkiye Petrolleri Anonim Şirketi Ortaklığı'nın Akdeniz'de, Türk kara suları dışında kalan bölgelerde 1 yıl süreyle petrol araştırması yapma kararını AB’nin geçtiğimiz ay yapılan Dışişleri Bakanları toplantısına taşıdı. Öğle yemeği sırasında söz alan iki bakan, Türkiye’nin hava ve deniz yolları ihlallerinin kabul edilemez olduğunu belirttiler. Rum Bakan Kyprianou ayrıca AB’nin dönem başkanı İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt ile ikili bir görüşme gerçekleştirerek durum konusunda Yunanistan’ın rahatsızlığını iletti.

AP’dan Barroso’ya Soğuk Duş

Avrupa Birliği’nin (AB) icra organı Avrupa Komisyonu’nun önümüzdeki beş yıl içerisindeki başkanlığı için 27 Avrupa ülkesini arkasına alan ‘Jose Manuel Barroso, AB’nin yasama organı Parlamento’dan yükselen çatlak sesler yüzünden zor günler geçiriyor. AP’nin en büyük siyasi grubu Hıristiyan Demokratlar, Barroso’nun Başkanlık koltuğuna oturması için gerekli olan

‘onayın’ AP’nin Temmuz ayındaki Genel Kurul oturumu sırasında verilmesini istiyordu. Ancak Yeşiller, Sosyalistler ve Liberal Demokratlardan oluşan siyasi grupların baskısı nedeniyle onay kararı sonbahara ertelendi. Bu gruplar, Barroso’nun başkanlık koltuğuna oturmasına sıcak bakmıyor. Bu nedenle Hıristiyan Demokratlar, Barroso’nun başkanlığını garantilemek için AB kuşkucusu ve aşırı sağcı partilerle koalisyon oluşturmak durumunda kalabilirler.

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

AĞUSTOS 2009

(5)

Nabucco Anlaşması’nda İmzalar Atıldı

Hazar ve Ortadoğu bölgesinin doğalgazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacak olan Nabucco Boru Hattı Projesi’nde nihayet anlaşma, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 5 ülkenin Başbakanı ve Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso’nun katılımıyla geçtiğimiz ay Ankara’da imzalandı. Başbakan Erdoğan hükümetlerarası anlaşmada yaptığı konuşmada, Nabucco Projesi ile Türkiye’nin AB üyeliğinin gerekliliğinin bir kere daha ortaya çıkacağını söyledi. Toplam maliyeti 7,9 milyar Euro’yu bulacak projenin 2014 tarihinde ilk doğalgazı taşıyacak şekilde hayata geçirilmesi planlanıyor. Projenin ana finansmanını Avrupa Yatırım Bankası (AYB) üstleniyor. Nabucco’nun öncelikle Azerbaycan ve Türkmenistan gazıyla beslenmesi, uzun vadede ise Projeye İran, Irak, Mısır ve Rusya’nın da buna dahil olması isteniyor. Rusya, Avrupa’nın kendisine olan doğalgaz bağımlılığını azaltacağına inandığı bu projeye uzun süredir karşı çıkıyordu.

AB İlaç Sektöründe Rekabet Raporu Olumlu Karşılandı

Avrupa İlaç Sektörü, Avrupa Komisyonu’nun uzun süredir beklenen ilaç sektöründe rekabeti engelleyici uygulamalara ilişkin raporundan tatmin olduğunu belirtti. İlaç Sektörü, raporun nihai halinin Kasım 2008’de yayınlanan ilk versiyonundan daha ‘yumuşak’ olduğuna dikkat çekti. AB, ilaç sektöründe rekabeti engelleyen uygulamalara ilişkin son bir yıldan fazla bir zamandır araştırma yapıyordu. Bu araştırma, Ocak 2008 tarihinde, pazara yeni giren bazı jenerik ilaçların Avrupa tüketicisine ulaştırılmasının geciktiği yolunda dile getirilen kaygılar sonucunda başlatılmıştı. Avrupa Komisyonu, raporunun ilk versiyonunda, rekabeti engelleyen uygulamaların Avrupa’da yeni buluşların yapılmasını önlediği ve Avrupa pazarına ucuz jenerik ilaçların girişinin engellendiğine dikkat çekmişti. Bu raporda, büyük ilaç firmalarının, hastalara aynı ilacın uygulanması ile yeni rakip firmaların yeni ilaçlar geliştirmesine engel olmaya çalıştığı ifade edilmişti. Son raporun dili bir önceki versiyona göre biraz daha yumuşak tonda bulundu.

Bununla birlikte rapor, özellikle ‘patent reformu’ yapılmasının altını çiziyor. İlaç Sektörü, son dönemde jenerik ilaçların kullanımının ve Avrupa’daki AR-GE maliyetlerinin arttığı, bunun Avrupa İlaç Sektörünü olumsuz yönde etkileyeceği endişesini dile getirdi.

AB’de Sanayi Üretimi Düşüş Gösterdi

AB’nin Euro Bölgesinde sanayi üretimi mayıs ayında geçen yılın aynı dönemine göre % 17 bir gerileme kaydetti. AB’nin istatistik ofisi Eurostat’ın verilerine göre, 16 AB ülkesinin üye olduğu Euro Bölgesinde sanayi üretimi nisan ayında, bir önceki yıla göre % 21,6 geriledi. Ancak mayıs ayındaki rakamlar nisan ayına göre binde 5 artış kaydetti.

Avrupa’da Otomobil Pazarında Yüzde % 2.4 Büyüme

Avrupa’da otomobil pazarı kürsel mali krize karşı direnmeye çalışıyor. Avrupa Otomotiv Üreticiler Derneği’nin haziran verilerine göre haziran ayındaki otomobil satışları, geçtiğimiz yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında, %2,4 artış gösterdi. Buna göre Avrupa’da satılan otomobil sayısı 1 milyon 461 bin 859 adet seviyesinde oldu. Otomobil pazarında yaşanan daralmanın Avrupa ülkelerinde son aylarda uygulamaya geçirilen teşvik paketleri ile yavaşlama eğiliminde olduğu belirtiliyor.

Avenue Marnix 17 B-1000 Brussels Tel: +32 (2) 237 99 40 Fax: +32 (2) 237 99 60 5

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

AĞUSTOS 2009

(6)

AB Bankaları Sınavdan Geçirecek

Mali kriz yüzünden devlet yardımlarına ihtiyaç duyan bankalar, yeniden yapılandırma planlarının güvenirliliğinin ölçülmesi için stres testinden geçmek zorunda kalacaklar. Avrupa Komisyonu’nun yeni yayınladığı direktiflere göre, buna karşılık bankalar normalden daha uzun süre için kamu desteğini alabilecekler. Test sonuçları ise, pazarın enformasyona çok hassas olması sebebiyle kamuya duyurulmayacak.

Ajanda

AB Kurumları tatile giriyor.

19-21 Ağustos

-Su Çerçeve Direktifi - deneyim ve gelecek zorluklar konulu İsveç dönem başkanlığı tarafından düzenlenen toplantı.

31 Ağustos-2 Eylül

-Avrupa’nın geleceği için eğitim, araştırma ve yeni buluşların önemi konulu Göteburg’da düzenlenen toplantı.

1 Eylül -COREPER II

-AB’nin Siyasi ve Güvenlik Komitesi 2 Eylül

-AB’nin Maliye ve Ekonomik Bakanları gayri resmi öğle yemeği toplantısı.

3 Eylül

-AB’nin Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı 4 Eylül

-AB’nin gayri resmi Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi, Stockholm -COREPER I

CPS

Corporate & Public Strategy Advisory Group

Brüksel, İstanbul, Washington

CPS AB Kulisi’nde yer alan haberler, çeşitli AB haber kaynaklarından derlenmiştir.

CPS

Corporate & Public Strategy

Advisory Group

AĞUSTOS 2009

Referanslar

Benzer Belgeler

Amado, AB'nin şu andaki Dönem Başkanı Almanya'nın, 21–22 Haziran AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde sunacağı anayasal anlaşmanın imzalanması için yol

Avrupa Parlamentosu (AP) bünyesinde Kuzey Kıbrıs ile diyaloğu güçlendirmek için bir yıl önce kurulan 'Kuzey Kıbrıs Yüksek Temas Grubu'nun, AP'nin Başkanlık

AB’nin daha etkin enerji kullanımını teşvik programı olan ‘Enerji Star’, Avrupa Parlamentosu tarafından Temmuz ayı içerisinde kabul edilen yönerge ile yasal statü

Avrupa Merkez Bankası ve Avrupa Komisyonu, Avrupa Tek Ödeme Alanı’nın 2010 yılına kadar tesis edilmesi ve 2008 yılı başına kadar ortak ödeme araçlarının

Fransa'daki seçim kampanyası sırasında Türkiye'nin Avrupa ülkesi olmadığını sürekli olarak tekrar eden Fransa'nın yeni Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Türkiye’nin

Avrupa Komisyonu'nun Genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn ise, 'Ocak ayında başlayacak Slovenya dönem başkanlığında birkaç müzakere başlığının daha açılmasına

Avrupa Komisyonu, geçtiğimiz yıl sunduğu ekonomik öngörülere ilişkin raporunda, ABD'deki kredi pazarında yaşanan krizin Avrupa'yı 2007 yılının ikinci yarısında

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy tarafından yeni bir fikir olarak ortaya atılan ancak Avrupa Birliği’nin (AB) 1995 yılında oluşturduğu Barselona sürecinin