• Sonuç bulunamadı

AB Kulisi. Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "AB Kulisi. Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları..."

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AB Kulisi Nisan

2007

• Editör’den

Bu ayki AB Kulisi’nde, Türkiye ve AB arasında devam eden katılım müzakereleri sürecinde son gelişmeler ve Türkiye ile AB üyesi Fransa’da bu yıl gerçekleşecek seçimler ışığında AB-Türkiye ilişkilerinin geleceği değerlendiriliyor...

• Gündem

Bu ay AB gündeminde öne çıkan gelişmeler

...

• Ajanda

Türkiye’nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları...

(2)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

Editör’den

SEÇİMLER VE AB SÜRECİ

Türkiye’de ve Avrupa Birliği'nin (AB) lokomotif ülkelerinden biri olan Fransa'daki Cumhurbaşkanı seçim süreci, Türkiye'nin AB katılım sürecini etkiler mi? Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı koltuğuna kimin oturacağı Brüksel açısından, ülkede son iki yılda duraklama dönemine girdiği gözlenen reform sürecinin devamı ve siyasi istikrarın sürmesi açısından önemli bulunuyor. Fransa'daki seçimler ise, Türkiye'nin birliğe üyeliğinin, önümüzdeki dönemde AB'de hangi seviyede destek göreceğini ortaya koyacak.

Brüksel'in Görüşü

Son zamanlarda Brüksel’i sıklıkla ziyaret eden Türkiye AB Başmüzakerecisi ve Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, AB cephesine, Ankara'nın müzakere takvimini kendisinin oluşturacağını belirterek, hükümetin 2007-2013 yılları arasında AB müktesebatına uyum programını nisan ayı içerisinde açıklayacağını anlattı. Ankara'nın 2012'deki genel seçimlerden önce reform sürecini tamamlamak niyetinde olduğuna dikkat çeken Babacan, ülkedeki siyasi ve ekonomik reformların devamı açısından Türkiye'de tek partili hükümetin, yani AKP iktidarının devam etmesi gerektiği mesajlarını da verdi. Babacan, AB'nin, Cumhurbaşkanlığından çok yılın ikinci yarısındaki milletvekili seçimlerine önem verdiğini söyleyerek, dikkatleri daha çok genel seçimlere çekme çabasında. Bununla birlikte Brüksel’de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde üzerinde uzlaşı sağlanan bir ismin yer almasının ülkedeki sivil- asker arasındaki gerginliği tırmandırmayacağı düşünülüyor. Bu da ülkedeki siyasi istikrarın devamı açısından önemli görülüyor.

Fransa'daki Seçimler AB Katılım Sürecini Nasıl Etkiler?

Türkiye'nin 2014 tarihinden önce AB'ye üye olmasının söz konusu olmadığını düşünen Ankara, Fransa'daki seçimlere ilişkin, 'Fransa'da bu tarihten önce başa geçecek olan iktidarın, Türkiye’nin AB üyelik sürecine herhangi bir etki yapmacağı' görüşünü dile getiriyor. Şu bir gerçek ki Fransa'da hangi iktidar başa gelirse gelsin, ülkede mevcut olan Türkiye karşıtı ortamın da etkisi ile Ankara'nın sürecine açık bir destek vermeyecek. Ancak Cumhurbaşkanı olması ihtimali bulunan üç adaydan her birinin Türkiye konusundaki görüşleri birbirinden farklılık gösteriyor. Sosyalist Parti'den aday olan Ségolène Royale, Türkiye'nin AB üyeliğini destekliyor. Son zamanlarda parlayan, UDF'den aday olan François Bayrou, Türkiye'nin AB üyesi olmasının, Avrupa'nın siyasi gücünü zayıflatacağı görüşünde. Ancak Bayrou da müzakerelerin devam etmesinden yana. Dolayısıyla, Royale veya Bayrou'nun Cumhurbaşkanı olması durumunda, Fransa'dan, üyelik sürecine engel önemli bir tavır gelmeyecek gibi görünüyor. UMP'den aday olan Nicolas Sarkozy ise sürekli olarak Türkiye'nin Avrupa'ya ait olmadığını söyleyerek, oldukça olumsuz bir yaklaşım sergiliyor. Fransa gibi bir ülkenin, bir gece içinde Türkiye politikasını yüz seksen derece değiştirmesi beklenemez. Ancak UMP'den görüştüğümüz siyasiler, Sarkozy'nin Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturması durumunda, kendisi ile aynı çizgide bulunan Almanya Başbakanı Angela Merkel ile biraraya gelerek, birlik içinde Türkiye'ye üyelik yerine 'imtiyazlı ortaklık' verilmesi görüşünü yayma çabasına gireceğini ifade ediyorlar. AB'nin iki lokomotif ülkesinin de, Türkiye'nin üyelik sürecine engel bir tavır alması ise, birlik içinde Türkiye karşıtı cepheyi önümüzdeki dönemde güçlendirme riskini taşıyor.

Duygu Leloğlu BRÜKSEL

Avenue des Arts 27 B-1040 Brussels Tel: +32 (2) 237 99 40 Fax: +32 (2) 237 99 60

(3)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

Gündem

AB ve Türkiye arasında İkinci Başlıkta Fiili Müzakereler Başlatıldı

Kıbrıs Rum yönetimi ile yaşanan 'limanlar sorunu' yüzünden, aralık ayında Türkiye'nin tam üyelik müzakerelerini sekiz başlıkta askıya alan AB, 29 Mart Perşembe günü, sürecin devam ettiği başlıklardan biri olan, 'İşletme ve Sanayi Politikası' faslındaki fiili müzakereleri 'sessiz sedasız' açtı. AB'nin Dönem Başkanı Almanya, Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan'ın katıldığı fiili müzakereleri, AB Daimi Temsilcileri seviyesinde başlatmayı uygun buldu. Zira Brüksel, Avrupa kamuoyunda destek görmeyen Türkiye dosyasını özellikle de Fransa'daki seçim arifesinde gündeme getirmeme çabasında. Ancak, 2006 yılının haziran ayında açılan ve geçici olarak kapatılan 'Bilim ve Araştırma' faslından dokuz ay sonra, ikinci başlıkta fiili müzakerelerin açılması sürecin yavaş da olsa devam ettiğini göstermesi açısından önem taşıyor. AB Dönem Başkanı, Türkiye dosyasına önem verdiğini göstermek için, 'İstatistik', Ekonomi ve Parasal Birlik (EMU)’ ve ‘Mali Kontrol' olmak üzere üç başlıkta daha müzakeleri haziran ayı sonuna kadar başlatmayı hedefliyor.

AB 50. Yaşgününü Kutladı

AB'nin 27 ülkesinin lideri, 25 Mart tarihinde Berlin'de biraraya gelerek, birliğin temellerinin atıldığı Roma anlaşmasının 50. yılını kutladılar. Kutlamalar kapsamında AB liderleri, AB Dönem Başkanlığı’nı yürüten Almanya tarafından hazırlanan Berlin Deklerasyonu’nu kabul etti. Birliğin gelecek Anayasasına ilişkin olarak, AB’nin ortak temellerinin yeniden tanımlanacağı yeni bir anlaşmanın 2009 yılında gerçekleşecek Avrupa Parlamentosu seçimlerinden önce imzalanacağına vurgu yapan bildiri, AB ülkelerinin hassasiyetlerinin dikkate alınması nedeniyle Avrupa halkına açık bir mesaj veremedi. Birliğin genişleme sürecinin devam etmesine kuşkuyla yaklaşan Fransa'nın isteğine uygun olarak genişleme konusu, 'AB dışa açık politikasını ve birlik üyelerinin iradesi doğrultusunda iç gelişimini sürdürmeye devam edecek' ifadeleri yer aldı.

İngiltere'nin itirazları üzerine, ortak para euro'ya ilişkin, ortak para euronun başarısına çok fazla vurgu yapılmadı. Deklarasyonun, Avrupa'nın Hristiyanlık mirasından bahsetmemesi ise Vatikan'ı kızdırdı. Papa 16. Benedict, yaptığı açıklamada, AB liderlerine, Avrupa'nın tanrıyı unutarak halkının kimliğini de unuttuğu suçlamasını getirdi. Bu arada Türkiye de, aday ülkelerin Berlin kutlamalarına davet edilmemesine içerledi. Türk Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, 'AB'nin en azından aday ülkeleri birliğin 50. yaşgününe davet etmesini beklerdik.' sözleri dikkat çekti.

AB Anayasa Reformlarını ‘2009' Yılına kadar Tamamlamayı Hedefliyor

AB liderleri, birliğe kurumsal ve yapısal reformları gerçekleştirmesi için 2009 yılına kadar mühlet verdi. 50. yıl kutlaması vesilesiyle yayınlanan Berlin deklarasyonunda, 2009'da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde, AB'nin ortak bir uzlaşma yaratmasının amaçlandığının altı çizildi. AB'nin dönem başkanı Almanya'nın Başbakanı Angela Merkel, dönem başkanlığının son bulduğu 21-22 Haziran tarihlerinde yapılacak AB Zirvesinde, liderlere Anayasa'nın yerine önerilecek yeni anlaşmaya ilişkin yol haritasını sunacak. Merkel, Temmuz 2007'de başlayacak Portekiz dönem başkanlığı sırasında, yeni anlaşmanın müzakere edilmesi amacıyla, altı ay boyunca Hükümetlerarası Konferans'ının (HAK) toplanmasını umduğunu belirtti. Almanya, birliğin yeni anlaşması için yol haritası oluşturmak üzere çalışmalar yürütürken, birlik ülkelerinin tutumlarının birbirinden oldukça farklı olduğu da dikkati çekiyor.

Polonya Devlet Başkanı Lech Kaczynski, Merkel'in takviminin 'gerçekçi' olmadığı eleştirisini getirirken, Çek Devlet Başkanı Vaklav Klaus ise yeni anlaşmanın kendisi için öncelikler arasında yer almadığını söyledi.

(4)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

AB Bastırıyor, Rumlar Reddediyor

Avrupa Birliği (AB) cephesi, Güney Kıbrıs'ı devre dışı bırakmadan Kuzey Kıbrıs ile 'doğrudan ticaretin' başlatılması için alternatif araya dursun, Rumlar her teklifi geri çeviriyor. Avrupa Komisyonu, son olarak Rum Ulusal Parlamentosu'nun, adanın kuzeyindeki hava ve deniz limanlarının açılmasını yasal hale getirilmesi için bir yasa geçirmesi teklifinde bulundu. Ancak Rum Yönetimi bu öneriyi reddetti. Rum Dışişleri Bakanı Yorgos Lilikas, Güney Kıbrıs'ın tavrını, 'Böyle bir yasayı hiç bir şekilde geçirmemiz mümkün değil. Çünkü bu öneri adanın ikiye bölünmesine neden olacaktır. Böyle bir tüzüğü bize empoze etmeleri söz konusu olamaz.' sözleriyle açıkladı. Öte yandan, AB'nin Dönem Başkanı Almanya da, 'doğrudan ticaret' tüzüğünü, Rumları bypass etmeden geçirmek için çözüm yolu arıyor. Fakat Rumlar, 'doğrudan ticaret' yerine 'güneyden ticarete' yeşil ışık yakabileceklerini belirtiyorlar. Kıbrıslı Türklerin AB ile ticaretinin kolaylaştırılması için de, 'Maraş'ın Güney Kıbrıs'a iade edilmesi' şartını getirmeye çalışıyorlar.

Türkiye-AB Ortaklık Komitesi Toplandı

Türkiye-AB arasında ortaklık mekanizmalarından birini teşkil eden 'Ortaklık Komitesi,' Türk ve AB'nin üst düzey bürokratlarını 22 Mart tarihinde Brüksel'de biraraya getirdi. Türk heyetine Dışişleri Bakanlığı AB Genel Müdürü Büyükelçi Naci Sarıbaş ve AB heyetine AB Komisyonu Genişleme Genel Müdürlüğü Türkiye Masası Başkanı ve Aday Ülkeler Direktörü Christian Danielsson'un başkanlık ettiği toplantı, iki taraf arasında Kıbrıs konusunda görüş ayrılıklarına sahne oldu. AB, 5 konuda Türkiye'ye uyarılarını sıralarken, Ankara da kendi görüşlerinden ödün vermedi. AB'nin uyarıları, son aylarda Rum Yönetimi ve Türkiye arasında gerginliğe neden olan Rumların Doğu Akdeniz'de petrol arama çalışmaları, sivil havacılıkta Rumlarla işbirliği yapılması, Güney Kıbrıs'ın uluslararası kurumlarda veto edilmemesi, Gümrük Birliği'ni (GB) Rum Yönetimine genişleten Ek Protokol’ün uygulamaya geçirilmesi ve Kıbrıs'da çözümün desteklenmesi konularında yoğunlaştı. AB tarafı ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun, ifade özgürlüğünü engelleyen 301. maddesinin de kaldırılmasını istedi. GB kapsamında et ve canlı hayvan ithalatında engellerin kaldırılması ve ilaç sektöründe eş değer ürünlere karşı veri imtiyazının tanınmasını AB’nin diğer talepleri arasında yer aldı. Türk tarafı ise AB’den, toplumun belli kesimlerine vize kolaylığı sağlayacak görüşmelere bir an önce başlanması talebinde bulunarak, Türk kara yolu taşımacılarına kota uygulamasının kaldırılmasını istedi.

Ortaklık Komitesi, Türkiye-AB arasındaki en yüksek karar organı olan Ortaklık Konseyi'ne hazırlık amacını taşıyor. Ortaklık Konseyi'nin, bakanlar düzeyinde, haziran ayında yapılması planlanıyor.

AP Kıbrıs Temas Grubunun Raporu: 'Türkçe AB Resmi Dili Olsun'

Avrupa Parlamentosu (AP) bünyesinde Kuzey Kıbrıs ile diyaloğu güçlendirmek için bir yıl önce kurulan 'Kuzey Kıbrıs Yüksek Temas Grubu'nun, AP'nin Başkanlık Divanı’na sunduğu ve 'Türkçenin AB'nin resmi dili olmasını' tavsiye eden rapor, 15 Mart 2007 tarihinde kabul edilerek resmiyet kazandı. Rapor, Rum tezlerine geniş bir şekilde yer vermediği için Papadopoulos yönetimini kızdırdı. Türkçenin AB'nin resmi dili haline gelmesinin, birliğin Kıbrıslı Türklerle olan diyaloğunun artmasına yardımcı olacağına vurgu yapan belge, bu yönde Kuzey Kıbrıs ile diyaloğun geliştirilmesinin amaçlandığını belirtiyor. Kıbrıslı Türklerin, Avrupa Parlamentosu'na kendi temsilcilerini yollamayı arzu ettiklerini belirten rapor, AB'nin 'Kıbrıs Cumhuriyeti'nin' kontrolü altında bulunmayan bölgelerde özel koşullarda ticaretin tesis edilmesine ilişkin çabalarına destek verdiğinin de altını çiziyor. Belgenin hukuki bağlayıcılığı olmamakla birlikte, AP'nin Kuzey Kıbrıs ile ilişkileri geliştirmesi açısından önemli görülüyor. Öte yandan Temas Grubu Başkanı Fransız milletvekili Françoise Grossetête'nin, 'Kıbrıs birleşmeden Türkçenin AB'nin resmi dili olmasına karşıyım' sözleri, başkanın onayladığı raporu ile çeliştiğini göstermesi açısından dikkat çekti. AP Başkanlık Divanı, Temas Grubu'nun görevini 2009'a kadar uzatma kararı aldı.

(5)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

Avrupa Birliği’nde Bütçe Yönetimi için Yeni Mali Kurallar

Avrupa Komisyonu tarafından 28 Mart 2007 tarihinde kabul edilen yeni ‘Mali Yönetmelik’, 2007-2013 dönemine ait bütçenin daha esnek ve etkin kullanımını ve AB programları kapsamında yönetim ve dağıtımını kolaylaştırmayı hedefliyor. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler, okul ve üniversiteler, araştırma merkezleri, kalkınma ajansları ve belediyelerin AB hibe ve kamu ihalelerinden faydalanmasını kolaylaştırıcı düzenlemeler getiren yeni bütçe kuralları, 1 Mayıs 2007 tarihinden itibaren geçerli olacak. Yönetmeliğin kabul edilmesini takiben, 29 Mart’ta Avrupa Parlamentosu üyesi Alain Lamassoure tarafından yayınlanan rapor, AB bütçesinde İngiltere tarafından indirim talebinin 2014 yılına kadar sona erdirilmesi ve mevcut geçerli kural olarak, istisnasız her üye devletin, gayrisafi milli hasılasından AB bütçesine %1 oranında katkı payını sağlamasının temin edilmesi gerektiğini savunuyor.

AB Su Kaynaklarının İdaresine ilişkin Politikasını Yeniliyor

Avrupa Komisyonu, 2015 yılından itibaren AB'deki tüm su kaynaklarında su kalitesini sağlamaya yönelik altyapı düzenlemelerine ilişkin ‘Su Çerçeve Yönergesinin’ üye ülkeler tarafından uygulanması hakkında bir rapor yayınladı. Rapor, hala bir çok ülkenin düzenlemelere uyum konusunda geride kaldığını, hedefe ulaşılması için üyelerden daha fazla çaba beklendiğini belirtiyor. Çerçeve Yönergesi uyarınca AB ülkelerinin en geç 2009 tarihine kadar 'Nehir Havza İdaresi Planlarını' tamamlamaları gerekiyor. Komisyon'un AB ülkelerine ilişkin raporda, düzenlemelerin yapılmasına ilişkin somut gelişmelerin olduğu belirtiliyor. Ancak üye ülkelerin su idare sistemlerinin tesisinde piyasa odaklı araçların daha etkin kullanımı konusunda eksikliklerin olduğu ve bazı ulusal mevzuatların yönerge hükümleri ile uyumlu olmadığı uyarısı getiriliyor. Bu arada su kirliliğinin önlenmesi için sınır ötesi işbirliğine gerek duyulduğu, bu amaçla Türkiye ve Rusya gibi ülkelerle işbirliğinin geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor. Komisyon ayrıca, AB’nin 'Kent Atık Su Arıtma’ ve 'Nitrat’ Yönergeleri ile ilgili iki ayrı rapor daha yayınladı. 'Kent Atık Su Arıtma Yönergesi’ uygulanmasına ilişkin raporda, 2004 yılındaki genişlemeden hemen önce, birlik içindeki atık su arıtma tesislerinin sadece % 51'inin yasal yükümlülüklere uygun olduğu vurgulanıyor. Tarımsal kaynaklardaki yeraltı ve yüzey sularının nitrat maddesinden arındırılmasını içeren ikinci raporda ise, birçok AB ülkesinde düzenlemenin halen tamamlanmamış olduğunun altı çiziliyor. Su kaynaklarının sürdürülebilirliği ve iklim değişimi ile mücadele için gerekli yasal düzenlemelerin hazırlık çalışmalarının başlatılması adına Avrupa Komisyonu’nun önümüzdeki aylarda bir yeşil kitap yayınlaması bekleniyor.

Rusya Doğalgazını Avrupa'ya Taşıyacak Yeni Boru Hattı Anlaşması

Rusya, Yunanistan ve Bulgaristan, İstanbul Boğazını bypass eden yeni bir doğalgaz boru hattı oluşturmak üzere anlaştı. Rus doğalgazını Avrupa'ya taşıyacak olan boru hattı, Bulgaristan'ın Burgas limanından, Yunanistan'ın İskenderiye limanına geçecek. 1993 yılından bu yana müzakerelerin sürdüğü boru hattı projesine ilişkin anlaşma, 15 Mart tarihinde, üç ülke tarafından kabul edildi. 280 km. uzunluğundaki boru hattının inşası gelecek yıl başlayacak ve toplam maliyeti 709 milyon Euro dolayında olacak. Projenin gerçekleştirilmesi aynı zamanda Avrupa'nın Rusya'ya olan doğal gaz bağımlılığının artacağı anlamına geliyor.

AP'den Fikri Mülkiyet Haklarının İhlaline ilişkin Cezai Yaptırımlara Destek

Avrupa Parlamentosu (AP), Avrupa Komisyonu tarafından geçen yıl nisan ayında önerilen ve fikri hakların ihlaline ilişkin cezai yaptırımların AB düzeyinde uyumlaştırılmasını öngören teklife destek verdi. AP'nin Hukuki İşler Komitesi'nde hazırlanan ve kabul edilen rapor, Komisyon'un, fikri hakların ihlaline en az 300 bin Euro para ve/veya 4 yıl hapis cezası öngören önerisine tam destek veriyor. Bununla birlikte rapor, patent haklarını cezai suçlar kapsamı dışında bırakıyor.

(6)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

AB'nin icra organının, fikri hakların korunmasını sağlamak üzere ilk defa bu alandaki yasaları tek çatı altında toplama çabası, AB'nin 27 ülkesinde buna ilişkin yasaların birbirine uyumunu da beraberinde getirecek. Avrupa Komisyonu'na cezai yaptırımlar önerme yetkisi ilk defa, Avrupa Adalet Divanı'nın Eylül 2005 tarihinde aldığı karar ile verilmişti.

AP'den Bankacılık Sektöründeki Yeni Kurallara Destek

Avrupa Parlamentosu, Komisyon'un, bankacılık sektöründeki birleşme ve devir işlemlerinin üye ülkelerin yetkili mercileri tarafından denetim kurallarının sıkılaştırılmasına yönelik önerisine destek verdi. AP'de konuşan, Komisyon'un İç Pazardan Sorumlu Üyesi Charlie McCreevy, bu yeni kuralların uygulamaya geçirilmesinin, mali sektörü daha şeffaf hale getireceğini ve ticari kararlarda yetkililerin siyasi müdahalesine engel olunmasının sağlanabileceğini belirtti. AB'de şu anda yürürlükte bulunan yasal düzenlemelere göre, denetim mercileri, ilgili şirketlerin idaresini riske atacağını düşündükleri durumlarda, birleşme ve devir işlemlerine engel olabiliyorlar. Yeni kurallar ise, mercilerin denetim işlemleri sırasında hangi kriterlere göre karar vermeleri gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.

AB-Ukrayna Arasında Güçlendirilmiş İşbirliği

Ukrayna ve AB, güçlendirilmiş işbirliği anlaşması oluşturmak üzere yeni bir adım attı. İki taraf arasında geçtiğimiz ay başlatılan müzakereler, enerji işbirliğinin genişletilmesinden, ortak ticaret alanı oluşturmaya kadar birçok alanda iki tarafı birbirine yakınlaştırmayı amaçlıyor.

Komisyon'un Dışilişkiler ve Komşuluk İlişkileriden Sorumlu Üyesi Benita Ferrero-Waldner, Ukrayna'nın son zamanlarda özelllikle ekonomik ve demokratik reformlara ilişkin olağanüstü gelişme kaydettiğini belirterek, yeni anlaşmanın iki taraf arasındaki stratejik ilişkileri somut anlamda geliştireceğini kaydetti. AB'ye üye olmayı düşleyen Ukrayna ise, bu konuda Brüksel'e verdiği mesajlardan vazgeçerek, son aylarda geri adım attı. Çünkü AB'den bu yönde gelen yanıtlar, 'Ukrayna'nın şimdilik AB'nin komşuluk ilişkileri kapsamında kalacağı ve ülkeye üyelik perspektifinin kazandırılmasının söz konusu olmadığı’ yolunda. Özellikle Polonya'nın içinde bulunduğu Doğu Avrupa ülkeleri, Ukrayna'ya üyelik hedefi verilmesini desteklerken, genişleme sürecine kuşkulu yaklaşan Fransa bu taleplere karşı çıkıyor. Bununla birlikte, Ukrayna Başkanı Viktor Yushchenko’nun, Ukrayna Parlamentosunu dağıtma ve yeni seçimlere gitme yönünde kısa bir sure once almış olduğu karar Avrupa Birliği tarafından dikkatle takip ediliyor.

Avrupa Komisyonu Yeni Tüketici Stratejisini Açıkladı

Avrupa Komisyonu'nun Tüketiciden Sorumlu Üyesi Meglena Kuneva, 2013 yılına kadar Ortak Pazar'ın etkili bir biçimde işleyecek hale getirilebilmesi için Komisyon’un öngördüğü 20 ayrı önlemi açıkladı. Tüketicinin en üst seviyede korunmasına ilişkin önlem paketi, toplu tüketici haklarının güçlendirilmesi, sınır ötesi alışveriş haklarının geliştirilmesi gibi alanlarda Ortak Pazar'ın daha iyi işleyebilmesini sağlamayı amaçlıyor. 2007-2013 yılları için oluşturulan yeni Tüketici Stratejisi, tüketicinin Ortak Pazara olan güveninin artmasını ve tüketicinin tatil gibi sınır ötesi alışverişlerinde veya internet üzerinden kendi ihtiyaçlarına en uygun ürünleri bulmasına yardımcı olmasına olanak verecek. Bu strateji, 'modern sınır ötesi alışveriş hakları, tüketici haklarının geliştirilmesi için daha güçlü sistemlerin oluşturulması, güvenli pazarlar, tüketiciyi AB politikalarına yakınlaştırmak ve tüketicinin bilgilendirmesi' olmak üzere beş ayrı bölümden oluşuyor.

Avrupa Komisyonu Ortak Kurumlar Vergisi için Bastırıyor

Avrupa Komisyonu, 2010 yılından itibaren birlik içinde faaliyet gösteren şirketlere konulan vergilerin uyumlu hale getirilmesini istiyor. Komisyon'un vergiden sorumlu üyesi László Kovács, AB'deki şirketlerin, sınır ötesi işlemlerini kolaylaştırmayı ve birlik için 27 ayrı vergi sistemini tek bir çatı altında toplamayı amaçlayan önerilerini gelecek yıl yapacaklarını, birlik

(7)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

yakarken, İngiltere, İrlanda ve Baltık ülkeleri bu öneriye karşı çıkıyorlar. Diğer AB ülkeleri ise ülkelerinin iki yıl boyunca öneriyi müzakere etmeye vakitleri olacağını belirtti. Ancak AB ülkelerinin bu konuda görüş ayrılıkları bulunuyor. 12 AB ülkesi vergide uyum için yeşil ışık kararsız bir tavır sergiliyor. AB ülkelerinin görüş ayrılıklarını dikkate alan Komisyon, vergi alanında tek bir sistem getirilmesini isteyen ülkelerin bu alanda güçlendirilmiş işbirliğine gitmesi, diğer ülkeler için ise kapının açık olması görüşünü destekliyor.

Komisyondan Şirketlerin Şefffaflığını Arttırıcı Ek Önlemler

Avrupa Komisyonu, AB'deki şirketlerin şeffaf hale getirilmesini öngören düzenlemeye ilişkin yasal altyapıyı oluşturdu. Brüksel, AB'nin uygulamaya geçirdiği yeni önlemlerinin şirketlerin şeffaflığını arttıracağı görüşünde. Komisyon'un şefffaflık düzenlemesine göre aldığı ek önlemler, şirketlerin altı ayda bir yapacağı raporlarla mali bilgilerini bildirmesi, büyük yatırımlarda yatırımcıların adlarının açıklanması, üçüncü ülkelere karşı asgari taleplerin konulması, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi için asgari standartların oluşturulmasını kapsıyor. AB ülkelerinden bir yıl içinde bu önlemleri uygulamaya geçirmesi isteniyor.

Avrupa Komisyonu Yatırım Fonlarında Değişiklikler Öngörüyor

Avrupa Komisyonu, yatırım fonlarında ortak pazar düzenlemesinde bazı değişiklikler yapılmasını öngörüyor. İcra organı, yeni düzenlemelerin Avrupa fon pazarının daha etkin ve dinamik bir şekilde işleyebilmesinin sağlanması için önemli olduğu görüşünde. Buna göre, sınır ötesi işletme fonlarına ilişkin hangi kolaylıkların yapılabileceği, birleşme fonlarının nakit para ile desteklenmesi, yöneticilerin başka ülkelerde bulunan fonları yönetebilmesinin sağlanması, yatırım fonu ürünleri bildirimlerinin geliştirilmesi, denetimde işbirliği mekanizmalarının güçlendirilmesi önerildi. Komisyon, bu yılın sonuna kadar yasa düzenleyiciler, ticari uzmanlar ve tüketicilerden bu konuda görüşlerini kendisine iletmelerini talep etti. İstişare sürecinin hemen ardından icra organı, resmi önerisini nihai hale getirecek.

Avrupa Yılın Buluşları için Adaylar Açıklandı

Avrupa Yılın Mucitleri Ödüllerinin, kendi alanlarında buluş yapan 12 kuruluşa verileceği açıklandı. Avrupa Komisyonu ve Avrupa Patent Ofisi (EPO) tarafından organize edilen ödüle layık olan buluşlar, uluslararası bir jüri tarafından seçilirken, ödüller 18 Nisan tarihinde bir törenle sahiplerine verilecek. Endüstri, KOBİ'ler/Araştırma, Avrupa ülkeleri dışındaki icatlar ve ömür boyu başarı kategorilerinde verilecek ödüller, 1992-2001 yılları arasında Avrupa'da tescil edilerek, başarılı bir şekilde piyasaya sunulan yeni buluşlar arasından seçilecek.

LIFE+ Programında Anlaşma Sağlandı

Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi, 2007-2013 yılları arasında yürütülecek LIFE+

programı bütçesi üzerinde ve bütçenin çevre projelerine dağıtımına ilişkin kurallarda uzlaşmaya vardı. 2007-2013 dönemi için bütçesinin 1,951 milyar Euro olmasına karar verilen LIFE+ programı kapsamında, LIFE+ doğa ve biyoçeşitlilik, LIFE+ çevre politikası ve yönetişim ve LIFE+ bilgi ve iletişim olmak üzere üç kategoride iklim değimi, biyoçeşitlilik, yaşam kalitesi ve sağlık, doğal kaynaklar ve atık yönetimine ilişkin projelerin finansmanına öncelik verilecek.

Parlamento ve Konsey arasında varılan uzlaşma uyarınca, üye devletler, ayrılan bütçenin

%15’ini uluslararası projeler, %78’ini üye devlet payları ve %2’sini ise Komisyonun’un idari giderlerini finanse edecek şekilde kullanacak.

(8)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

Ajanda

3 Nisan

- AB Konseyi'nde COREPER II toplantısı www.eu2007.de -AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı

4 Nisan

- COREPER I toplantısı

- AB, Amerika ve Rusya’nın İçişleri Bakanları biraraya geliyor.

- Avrupa Komisyonu'nun haftalık toplantısı

- Birleşmiş Milletler Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Brüksel’de toplanıyor.

5 Nisan

- Avrupa Birliği kurumları 9 Nisan tarihine kadar Paskalya tatiline giriyor - AB troykası ve Amerika’nın Adalet ve İçişleri Bakanları toplantısı 10-12 Nisan

- Avrupa Parlamentosu'nun Brüksel'deki Komite toplantıları 12 Nisan

- Avrupa Merkez Bankası'nın İdari Konseyi Frankfurt'da toplanıyor 16 Nisan

- AB Tarım ve Balıkçılık Bakanları Konseyi (16-17 Nisan) - Avrupa Parlamentosu grup toplantıları

17 Nisan

- AB Tarım ve Balıkçılık Konseyi - AB Konseyi COREPER II toplantısı

- AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı (17-18 Nisan) - COREPER II

18 Nisan

- Avrupa Komisyonu'nun haftalık toplantısı - COREPER I ve II toplantıları

- Avrupa Parlamentosu grup toplantıları - AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı 19 Nisan

- AB'nin gayri resmi Sağlık Bakanları Konseyi - AB Adalet ve İçişleri Bakanları Konseyi

- Bakanlar düzeyinde “Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği” konferansı AB’nin güney ve doğu komşu ülkelerinde enerji sürdürülebilirliği için yaratıcı politikalar ve mali araçları konu alacak. www.eu2007.de - AB Adalet ve İçişleri Konseyi (19-20 Nisan)

- AB Sağlık Konseyi (19-20 Nisan) 20 Nisan

- AB/G8 Konferansı: “Enerji Verimliliği: Yarının Dünyasına Yön vermek” www.bmwi.de. (20-21 Nisan) - AB'nin Berlin'de yapılacak gayri resmi Ekonomi ve Mali İşler Konseyi (20-21 Nisan)

- COREPER I toplantısı

- AB Ekonomi ve Mali İşler Konseyi (20-21 Nisan)

- Bulgaristan’da Avrupa Parlamentosu için seçimler düzenleniyor.

Avenue des Arts 27 B-1040 Brussels Tel: +32 (2) 237 99 40 Fax: +32 (2) 237 99 60

(9)

CPS

Corporate & Pu licb Strategy

Advisory Group

NİSAN 2007

23 Nisan

- AB troykası ve Rusya Lüksemburg’ta toplanıyor.

- AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi (23-24 Mart)

- Avrupa Parlamentosu Genel Kurul toplantıları başlıyor (23-26 Nisan) 24 Nisan

- AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi - Avrupa Komisyonu haftalık toplantısı 25 Nisan

- COREPER I ve II

- AB ve özellikle de Doğu Avrupa'daki ekonomik değişiklikler ve yeni perspektifler, 'Yeni Avrupa Ekonomik Forumu' adlı, Polonya'da düzenlenecek konferans ile masaya yatırılacak.

www.lancutforum.com

- Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi Genel Kurul toplantıları 26 Nisan

- AB gayri resmi Rekabet Konseyi Almanya'nın Würzburg şehrinde yapılacak (26-28 Nisan) - Avrupa Merkez Bankası İdari Konseyi Frankfurt'da biraraya geliyor.

- NATO gayriresmi Dışişleri Bakanları toplantısı Oslo'da düzenleniyor.

27 Nisan

- AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı - COREPER I

30 Nisan

- AP Komite toplantıları

- AB-Amerika Birleşik Devletleri Zirvesi

CPS

Corporate & Public Strategy Advisory Group

Brussels, Istanbul, Washington

CPS AB Kulisi’nde yer alan haberler, çeşitli AB haber kaynaklarından derlenmiştir.

Referanslar

Benzer Belgeler

AB'nin icra organı Komisyon'un yeni başkanının belirlenmesi konusu Avrupa Parlamentosu (AP) ve karar organı Konsey arasında siyasi ve yasal sorunlar yaratacak gibi

Amado, AB'nin şu andaki Dönem Başkanı Almanya'nın, 21–22 Haziran AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde sunacağı anayasal anlaşmanın imzalanması için yol

AB’nin daha etkin enerji kullanımını teşvik programı olan ‘Enerji Star’, Avrupa Parlamentosu tarafından Temmuz ayı içerisinde kabul edilen yönerge ile yasal statü

Avrupa Merkez Bankası ve Avrupa Komisyonu, Avrupa Tek Ödeme Alanı’nın 2010 yılına kadar tesis edilmesi ve 2008 yılı başına kadar ortak ödeme araçlarının

Fransa'daki seçim kampanyası sırasında Türkiye'nin Avrupa ülkesi olmadığını sürekli olarak tekrar eden Fransa'nın yeni Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Türkiye’nin

Avrupa Komisyonu'nun Genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn ise, 'Ocak ayında başlayacak Slovenya dönem başkanlığında birkaç müzakere başlığının daha açılmasına

Avrupa Komisyonu, geçtiğimiz yıl sunduğu ekonomik öngörülere ilişkin raporunda, ABD'deki kredi pazarında yaşanan krizin Avrupa'yı 2007 yılının ikinci yarısında

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy tarafından yeni bir fikir olarak ortaya atılan ancak Avrupa Birliği’nin (AB) 1995 yılında oluşturduğu Barselona sürecinin