Bergama-Ovacık Altın Madeni için Danıştay bir kez daha dur dedi. Madenin çalışmasını sağlayan izinlerin dayanağını oluşturan 27 Ağustos 2004 tarihli çevre Bakanlığı izninin yürütmesini durdurdu. Kararla Ovacık Altın Madeni
işletmesi en geç 29 Ocak 2009 tarihine kadar mühürlenecek.
Gündemin yoğunluğundan mı yoksa artık “kabak tadı” vermeye başladığından mı medyamızın pek ilgisini çekmedi.
Oysa, kararın kendisi ve karardan sonra yaşanacak süreç, Bergama’yı, Kozak Yaylasını, Dikili’yi, Balıkesir-Havran’ı, Gümüşhane’yi, hatta bütün Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor. Çünkü Ovacık’ta sadece oradan kazılan toprak değil, Havran’dan, Gümüşhane’den kazılan toprak da işleniyor, sırada Kozak Yaylaları ve Dikili-çağlan var, ardından neresi belli değil.
Bergama-Ovacık Altın Madeninin yeni kararını en güzel madenci şirket anladı ve telaşa kapıldı. Danıştay kararının bakanlığa tebliğ edildiği gün yeni ÇED sürecini başlattı, 14 Ocak ‘ta halkın katılımı toplantısı yapacağını ilan etti.
Yani, Bergama için artık klasikleşen, on yılı aşkın süredir her mahkeme kararından sonra uygulamaya konan
“mahkeme kararının arkasından dolanma” operasyonu yine uygulamaya kondu.
Davacılardan önce karardan haberdar olan madenci şirket, en geç 29 Ocak’ta mühürlenecek olan madeni yeniden açmanın yollarını aramanın yanı sıra, Bergama’da çalışan işçilerinin bir kısmını Gümüşhane’deki işletmesine kaydırmaya başladı, gitmek istemeyen işçileri kapıya koymakla tehdit etmeye başladı, bunların yerine de Kozak’tan işçi almayı planlıyor. Öyle ya Kozak yaylalarını kazabilmek için oradaki direnci kırmak gerekiyor.
Kamuoyunu kandırmak için medya atağı başladı. Nede olsa elinde gazetesi de var televizyonu da, o televizyon ki bir zamanlar, Bergamalıların, Kozaklıkların, çanakkalelilerin, Kaz Dağlarını korumak için çırpınanların, yaşamını savunanların sesi ve kulağı olmaya talip olmuş olan Tuncay Özkan’ın hediye ettiği Kanalturk.
Kanalturk Televizyonu ve Bugün Gazetesi sahibinin sesi olmayı sürdürüyor, Alman Vakıfları yalanını yine ısıtıyor.
Ankara DGM’nin “Bergama’daki altın madeninin işlenmesi konusunda yargısal mücadele verildiği, bu hususun herhangi bir suç konusu teşkil etmeyeceği” kararı ile benzer haberlerden verilen tazminat ve ceza kararları da onları durdurmaya yetmiyor. Başları sıkışınca aynı yalanı bağırmaya başlıyorlar. Biraz ulusal bağımsızlık, biraz yer altı kaynakları ve ulusal ekonomi abartısı, üzerine Ecevit’in adı, Hablemitoğlu cinayetinin korkusu, bir de “doğacı, savaşçı, çevreci” yandaş, işlem tamam, her şey Ovacık Altın Madeni için.
Ovacık Altın Madeni ile ilgili yaşanan süreç, ülkemizin gerçekliklerini bize gösteriyor. Çevre sağlığı, canlı yaşamının ne anlama geldiğini, hukuksuzluğu, yargı kararlarının kimin için ne anlama geldiğini, asker ve sivil yöneticilerin altın aşkını, laçkalığı, barbarlığı, patronun çıkarına hizmet eden emek örgütlerini gördük ve yaşadık ve yaşıyoruz.
Küresel Altın _irketleriyle yasa tasarıları hazırlandı. BKNZ. HABER/Evrensel ) Kaygısı olanlara güvenceler verildi. BKNZ. HABER/Radikal
Komutanlar madeni ziyaret ettiler ve ödül verdiler. HABER / Zaman ABD Büyükelçileri de devreye girdi. HABER /Evrensel
Olmadı, şiddete sıra geldi. YAZIMA BAKINIZ
Saldırısını destekleyen sendikalar da gördük. Haber /BirGün
Tüm yaşananlardan sonra Danıştay bir kez daha Bergama-Ovacık Altın Madeni için dur dedi, Koza Altın İşletmeciliği’nin kendiliğinden duracağı yok, durdurmak bizim elimizde.
Ovacık Köyü’nde madenci ile Çevre Bakanlığı’nın elbirliği ile oynadığı oyunu bozmak için yaşam savunucuları aynı gün aynı saatte 14 Ocak 2009 çarşamba günü saat 11.00’da Bergama Belediyesi Meclis Salonunda buluşuyorlar, Bergama’daki hukuksuzluğu dünyaya haykırmak için, çocuklarına yaşanılası bir ülke, yaşanılası bir ülke bırakmak
için. EGEÇEP Siz de var mısınız?
Arif Ali CANGI
haberanaliz.net 13.1.2009
