• Sonuç bulunamadı

(1)28 Kasım'da “Ovacık Altın Madeni İkinci Atık Havuzu” projesinin ÇED süreci kapsamında HALKIN KATILIMI toplantısı için Bergama'nın Ovacık Köyü’ndeydik

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "(1)28 Kasım'da “Ovacık Altın Madeni İkinci Atık Havuzu” projesinin ÇED süreci kapsamında HALKIN KATILIMI toplantısı için Bergama'nın Ovacık Köyü’ndeydik"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

28 Kasım'da “Ovacık Altın Madeni İkinci Atık Havuzu” projesinin ÇED süreci kapsamında HALKIN KATILIMI toplantısı için Bergama'nın Ovacık Köyü’ndeydik. Maden çalışanı ya da maden yanlısı değilseniz, toplantıya katılmanın bile cesaret işi olduğu bir kez daha görüldü.

ÇED Yönetmeliği’ne göre; Halkın Katılımı Toplantısı” İl Çevre ve Orman Müdürünün veya görevlendireceği bir yetkilinin başkanlığında yapılır”. Ovacık’ta ise, toplantıyı Koza Altın İşletmeciliği A.Ş.nin Genel Müdür Yardımcısı Hayrettin Öğüt yönlendirdi, onun ve adamlarının izin verdikleri yapılabildi. (1)

Yönetmeliğe göre; “Toplantıda; halkın proje hakkında bilgilendirilmesi, görüş, soru ve önerilerinin alınması sağlanır”

Oysa Ovacık’ta proje hakkında bilgilendirme yapılmadı, halkın görüşünü açıklaması, soru sorması engellendi,

konuşmaya kalkanlar yuhalandı, tehdit edildi… Kısaca Ovacık’ta Koza Altın İşletmeciliği’nin propagandası yapıldı…

Toplantının başından itibaren bize yapılan sataşmalara, tehditlere karşın, projeyi tartışmak, gerekli uyarıları yapmak için çabaladık. Ancak, tüm çabalarımıza karşın, toplantı düzeninin sağlanamaması, doğrudan tehdit ve sataşmaların artması üzerine saat 12.30’da toplantıyı terk ettik. (2)

Özellikle o yörede yaşayan insanların sağlıklı çevrede yaşama hakları için önemli olan uyarılarımızı yapamadık. Bu makaleye ekli itirazı sunmamıza da izin vermediler.

Özetle;

• “Proje sahası İzmir şehir merkezine 100 km, Bergama ilçesi merkezine 11 km, Ovacık köyüne 400 m uzaklıkta, Ovacık Altın Madeni yanında bulunmaktadır” Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği’nin 24. maddesi ve Tehlikeli Atıklar Yönetmeliği’nin 30. maddesine göre; “Depo tesislerinin en yakın meskûn mahalle mesafesi 1000 metreden az olamaz”

• Halkın Katılımı Toplantıları yapılan Dikili- çağlan Köyü, Bergama-Yerlitahtacı Köyü, Bergama – Yukarıbey Köyü altın maden ocağı açılması çalışmaları şuan ne durumdadır? Bergama -Kaplan Altın Madeni Açık ve Kapalı Ocak İşletmeciğinden de hiç söz edilmemiştir. Bu maden ocaklarından çıkartılacak cevher Ovacık Altın Madeni’nde işletilecektir. Bu ocaklar için de ÇED süreci başlaması halinde ne olacaktır? Sürekli kapasite artışı ya da şimdiki gibi yeni bir atık barajı yapımına mı girişilecektir?

• “Proje alanı 10.03.2008 tarihinde onaylanan Manisa-Kütahya-İzmir Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli çevre Düzeni Planı (ÇDP) içerisinde yer almaktadır. Planda saha TARIM alanı olarak tanımlanmıştır. ÇDP proje sahasının batı sınırında OSB belirlenmiş.” İkinci Atık Depolama Tesisi sınırlarını gösteren tüm haritalarda alanın mevcut çit

sınırlarının dışında çıktığı görülmekte. Aynı zamanda ÇDP na aykırı bir işlem yapılmaktadır.

• “Mevcut atık depolama sahası Dönek Dere yatağını üzerinde bulunmaktadır.”“….ortaya çıkacak bitkisel toprak miktarı 65.000m3 olarak verilmiştir.” Bu toprak nerede depolanacak , ne amaçla nerede kullanılacaktır?

Bu eksik bilgilerle yapılan bilgilendirme toplantısına “halkın katılımı toplantısı” adını koymak büyük bir

aldatmacadır. Oysa ÇED süresinde en önemli iki ilke; a) çevresel etki değerlendirmesi b) yöre halkının katılımı ve onayıdır.

Aslında buralara kadar gelmek de anlamlı değil. Çünkü;

Bargama-Ovacık-Çamköy mevkiinde bulunan siyanür liçi yöntemi ile çalışan altın madeninin işletilmesine ilişkin idari işlemler Mahkemelerce defalarca iptal edilmiştir. Çevre sağlığı ve canlı yaşamı için risk oluşturduğundan “kamu yararına olmadığı"na ilişkin mahkeme kararlarına karşın, söz konusu Altın Madeni ve Kimya tesisi, HUKUK

DEVLETİ İLKESİ YOK SAYILARAK faaliyetini sürdürmektedir.

Şimdi bu toplantı ile YENİ BİR ATIK HAVUZU yapılarak, yasadışı faaliyetin büyüyerek kalıcı olması sağlanmaya çalışılmıştır.

(2)

Bergama Altın Madeni ile ilgili tartışma 1997 yılında bitmeliydi; Danıştay 6. Dairesi’nin 13.05.1997 tarih ve 1996/5477 E. - 1997/2312 K. sayılı bozma kararı ve bu karar doğrultusunda, İzmir 1.İdare Mahkemesi’nin

15.10.19997 Tarih ve 1997/636-877 sayılı kararında “…doğrudan veya çevrenin bozulması ile dolaylı olarak insan yaşamını etkileyeceği kesin olan siyanür liç yöntemi ile altın madeni işletilmesine izin verilmesi yolundaki dava konusu işlemde kamu yararına uygunluk bulunmamaktadır…” gerekçesiyle maden işletmesine izin veren Çevre Bakanlığı’nın işleminin iptaline karar verilmişti.

Anayasa’nın 2.maddesinde, T.C.nin “hukuk devleti” olduğu yazılı. Hukuk Devleti’nin olmazsa olmaz koşulu,

“yönetimin eylem ve işlemlerinde hukuka uygun davranması, yönetsel eylem ve işlemlerin yargı denetimine açık olması, bu alanda verilen mahkeme kararlarının gecikmeksizin, eksiksiz uygulanması”dır. Bu nedenledir ki Anayasa’nın 138. maddesinde; “yasama ve yürütme organları ile İdarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organların mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği…” kuralı konmuştur.

Anayasa’nın koyduğu bu kurallar ve kabul ettiği ilkeler çerçevesinde, Bergama-Ovacık Altın Madeni Kimya Tesisi ile ilgili tartışma 1997 yılında sona ermeli, işletme kapatılmalı, bulunduğu yer eski haline getirilmeliydi. Ama öyle olmadı. Her seferinde, mahkeme kararlarının arkasından dolanıldı, olmadı Bakanlar Kurulu kararı çıkartıldı, bu kararın da iptal edilmesi üzerine, ABD Büyükelçisi’nin de ricası ile imar planları düzenlendi ve işletmenin açılması sağlandı. İmar planları da mahkemece iptal edildi, bu kez imar planı olmadan maden-kimya tesisine açılma ruhsatı verildi.

Yaşananlar, Bergama Altın Madeni sürecinde artık sıradanlaşan ancak bizleri dehşete düşüren “YARGI KARARLARINI ETKİSİZLEŞTİRME OPERASYONU”dur. Bu toplantı da bunun bir parçasıdır.

Hukuksuzluğa inat, tehditlere inat, biz yaşamı savunmaya devam edeceğiz. Bunun için her türlü meşru yola başvurmakta kararlıyız.

Pazartesi gününden itibaren 28 Kasım toplantısının iptal edilmesini, daha güvenlikli bir yerde toplantının yinelenmesini isteyeceğiz.

DİPNOTLAR

(1) ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ YÖNETMELİĞİ Halkın katılımı toplantısı

MADDE 9 – (1) Komisyonun kapsam belirleme toplantısından önce, halkı yatırım hakkında bilgilendirmek, projeye ilişkin görüş ve önerilerini almak üzere proje sahibi tarafından projenin gerçekleştirileceği yerde Bakanlık ile mutabakat sağlanarak belirlenen tarihte, halkın katılımı toplantısı düzenlenir.

(2) Çevresel Etki Değerlendirmesi sürecinden önce proje sahibi tarafından, halkı bilgilendirmek amacıyla anket, seminer gibi çalışmalar yapılabilir.

a) Toplantı yeri, Valilik ve proje sahibi tarafından belirlenir ve Valilik tarafından Bakanlığa bildirilir. Toplantı için projeden en çok etkilenmesi beklenen ilgili halkın kolaylıkla ulaşabileceği merkezi bir yerin seçilmesine özen gösterilir.

b) Proje sahibi, toplantı tarihini, saatini, yerini ve konusunu belirten bir ilanı ulusal düzeyde yayımlanan bir gazete ile o yörede yayımlanan yerel bir gazetede toplantı tarihinden en az on gün önce yayınlatır.

c) Toplantı İl Çevre ve Orman Müdürünün veya görevlendireceği bir yetkilinin ba şkanlığında yapılır. Toplantıda;

halkın proje hakkında bilgilendirilmesi, görüş, soru ve önerilerinin alınması sağlanır. Başkan katılımcılardan görüşlerini yazılı olarak vermelerini isteyebilir. Toplantı tutanağı, bir sureti Valilikte kalmak üzere Bakanlığa gönderilir.

(3) Valilik, halkın katılımı toplantısı ile halkın görüş ve önerilerini bildirebileceği süreç ile ilgili zamanlama takvimini ve iletişim bilgilerini halka duyurur. Halkın görüş ve önerileri zamanlama takvimi içerisinde komisyona sunulur.

(4) Komisyon üyeleri, 8 inci madde de belirlendiği şekilde kendi isteklerine bağlı olarak kapsam belirleme toplantısı öncesinde proje uygulama yerini inceleyebilir; kendilerine iletilen tarihe göre halkın katılımı toplantısına katılabilirler.

(3)

Halkın katılımı toplantısı çalışmaları ile ilgili sekretarya hizmeti, İl Çevre ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülür.

(2) BERGAMA''DA çED PROVAKASYONU (http://haber.dikiliajanstv.com/detay.asp?hid=248 )

Kesinleşen yargı kararlarına karşın verilen yeni izinlerle işletmede tutulan Bergama Ovacık Altın Madeni çalışanları 2. Siyanürlü Atık Havuzu çED toplantısına katılan çevrecilere saldırdı.

Bergama’da çED provakasyonu

Kesinleşen yargı kararlarına karşın verilen yeni izinlerle işletmede tutulan Bergama Ovacık Altın Madeni çalışanları 2. Siyanürlü Atık Havuzu ÇED toplantısına katılan çevrecilere saldırdı.

Bergama Ovacık Düğün Salonu’nda düzenlenen ÇED toplantısına İzmir, Kaz Dağları ve Kozak Yaylası’ndan katılan yaklaşık 300 çevreci, toplantının ilk anlarından itibaren Koza Altın Madeni çalışanları tarafından tehdit edilmeye başladı. Koza Altın Madeni Halkla İlişkiler Müdürü Hayri Öğüt tarafından yönlendirilen işçiler, toplantının sağlıklı yürümesini engelleyerek, çevrecilerin konuşmalarına izin vermedi.

Toplantıda söz alan her bir çevreci, Koza Altın Madeni çalışanları tarafından ıslıklarla ve küfürlerle engellendi.

çevreciler, duruma jandarmanın müdahale etmesini istedi. çevrecilerle Koza Altın Madeni çalışanlarının arasına barikat kuran jandarma olayların büyümesini engellese de bazı çevreciler tartaklandı.

Koza Altın Madeni Halklar İlişkiler Müdürü Hayri Öğüt’ün konuşmasında, “Madenin kapatılmasıyla ilgili tek bir kapatılma kararı yok. Bunu göstersinler madeni kilitlerim” dedi.

Öğüt, teknik konulara değinmezken, madene karşı çıkan çevrecilerin Abdullah Öcalan ile aynı çizgide buluştuğunu söyleyerek ortamı daha da gerdi. Ögüt, sık sık toplantıya katılan çevrecileri kitlesine hedef gösterdi.

Bunun üzerine söz alan EGEÇEP Yönetim Kurulu Üyesi Arif Ali Cangı, ÇED Halkın Katılım Toplantısı için Bergama Ovacık’a geldiklerini ancak, toplantının amacına ulaşamadığını söyledi. Cangı, “Bu halkın katılımı değil, tamamen şirketin propaganda toplantısına dönüştü. Bildik yöntemi yıllardır uyguluyorlar. Maden sahası önünde üzerimize saldıran, araçlarımızı taşlayan Koza çalışanları benzer bir girişimi sahnelemek istediler” dedi.

Sık sık sözleri yuhalanan Cangı, toplantının sağlıklı yürütülmediğini belirterek, yerine geçti.

Ardından söz alan Kimya Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ertuğrul Barka, emperyalizmin halkları

yoksullaştırdığını ve bir yevmiyeye mahkûm ettiğini söyleyerek “Bunun en net tablosunu Bergama’da yaşadık. Yöre halkı, doğanın katledildiğini bilerek bir yevmiyeye mahkûm edildi. Gelecek kuşakların yaşam hakkını bir yevmiyeye satıyorlar. Buna karşı çıkan bizlerin üzerine saldırıyorlar” diye konuştu.

Barka, çED Halkın katılım toplantısı için geldiklerini ancak toplantının ekseninden saptığını söyleyerek, “Biz bu gelişmeleri kabul etmiyor ve toplantıyı terk ediyoruz. Bunun tutanaklara geçmesini istiyoruz. Aynı zamanda bu toplantının yasal olmadığını düşündüğümüz için Savcılığa suç duyurusunda bulunacağımızı da buradan açıklıyoruz”

şeklinde konuştu.

Bunun üzerine toplantı salonundan ayrılmak isteyen çevrecilere, maden şirketinde çalışan işçiler, çeşitli şekilde sataşarak provokasyon yaratmak istediler. Robokop ekiplerinin çevrecileri araçlarına kadar götürmesi sonucu daha büyük olayların önüne geçildi.

Arif Ali CANGI turnusol.biz

30 Kasım 2008 Pazar

(4)

Dökümanlar "Ovacık Altın Madeni İkinci Atık Depolama Tesisi" projesine itiraz yazısı

Referanslar

Benzer Belgeler

Halilağa köyünde bu toplantının ardından oluşan maden karşıtı hava altın madencilerinin gözünü korkutunca, ikinci bir Söğütalan deneyimi yaşamamak için ÇED

Danıştay tarafından 1997 yılında verilen kesinleşmiş yargı kararının yerini alacak yeni bir karar olmamasına rağmen çeşitli hilelerle 10 yıl daha faaliyeti

Bergama Ovacık Düğün Salonu’nda düzenlenen ÇED toplantısına İzmir, Kaz Dağları ve Kozak Yaylası’ndan katılan yaklaşık 300 çevreci, toplantının ilk anlarından

Özay, "Kararla, Havran'daki altın madeninden Bergama'daki Ovacık Altın Madeni'ne toprak taşınmasının ÇED yönetmeli ğinden muaf olmadığı ve bu yönetmeliğe göre

28 Kasım 2008 tarihinde Bergama’nın Ovacık Köyü’nde "Ovacık Altın Madeni İkinci Atık Depolama Tesisi" ÇED Halk ın Katılımı Toplantısı vardı.. Orada

maddesi'nin iptal edilmiş olması gerekçe gösterildi ve dayanağı kalmayan işlemin hukuka aykırı olduğuna, bu nedenle davayı reddeden İzmir 3.İdare Mahkemesi kararının

Şevki Filiz'in daha önce Bergama Ovacık Altın Madeni ile ilgili olumsuz söylem ve etkinlikler içerisinde bulunduğu" olduğuna dikkat çekerek, bu kararın ardından yeni

Meralar ına sahip çıkmak için köy meydanında, Bergama Belediyesinin de katkılarıyla gerçekleştirilen toplantıya İzmir Orman Bölge Müdürü İbrahim Aydın, Bergama