• Sonuç bulunamadı

OKU TEFEKKÜR ET TEFEKKÜR ET OKU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "OKU TEFEKKÜR ET TEFEKKÜR ET OKU"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

OKU TEFEKKÜR ET TEFEKKÜR ET OKU

(2)

OTTO 215

© MAK GRUP MEDYA PRO. REK. YAY. A.Ş.

KAVRAM HARİTALARI / MEZHEPLER TARİHİ 01 MEZHEPLER TARİHİNİN 100'ü

Şahin Ahmetoğlu Editör: Bülent Akot

Son Okuma: Mehmet Aknar

Redaksiyon: MAK Grup Redaksiyon Ekibi Grafik Tasarım ve Uygulama: TAVOOS

Baskı: Ertem Bas. Yay. Dağ. San. Tic. Ltd. Şti.

ISBN 978-605-9621-89-2 Sertifika No: 33205

İletişim Adresleri

Cinnah Cd. Kırkpınar Sk. 5/4 06420 Çankaya Ankara tel.-faks: 0312. 439 01 69 www.ottoyayin.com otto@ottoyayin.com facebook.com/otto.yayinlari twitter.com/ottoyayin

(3)

MEZHEPLER TARİHİNİN

Şahin Ahmetoğlu

(4)

ŞAHİN AHMETOĞLU

Azerbaycan Saatlı’da doğdu (1973). İlk ve Orta öğrenimini Saatlı’da tamamladı. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu (1998). Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Sâsâni Kültürü’nün Şia’nın Teşekkülündeki Rolü isimli yüksek lisans tezini bitirdi (2001). Azerbaycan’da Şiiliğin Yayılma Süreci konulu doktora çalışmasını tamamlayarak doktor unvanı aldı (2005). Azerbaycan’da çeşitli okullarda öğretmenlik yaptıktan sonra aynı yıl Iğdır Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ne Yardımcı Doçent olarak atandı (2010). Doçent oldu (2015) ve Kırıkkale Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi’ne atandı (2017).

Hâlen Kırıkkale Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.

(5)

İçindekiler

Ümmet ...

10

Mezhep ...

12

Fırka ...

14

Makale ...

16

Fırka-i Naciye ...

18

Fıraku’d-Dâlle ...

20

Milel ve Nihal ...

22

Ehlü’r-Re’y ...

24

Ehlü’l-Hadis ...

26

Ehl-i Sünnet ...

28

Âmme ...

30

Ehl-i Bid’at ...

32

Ehl-i Zîğ ...

34

Ehlü’l-Ehvâ ...

36

Sevâdu’l-A’zam ...

38

Ashâbu’n-Nass ...

40

Tahkim ...

42

Hariciler ...

44

İbâziyye ...

46

Mürcie ...

48

Mu’tezile ...

50

Halife ve Hilafet ...

52

İmamet ...

54

Efdal ve Mefdûl ...

56

İmamiyye ...

58

Gadir-i Hum ...

60

Şia ...

62

Zeydiyye ...

64

Ca’feriyye ...

66

İsmailiyye ...

68

İsnâ Aşeriyye ...

70

Kat’iyye ...

72

Vakıfiyye ...

74

Ahbâriyye ...

76

Usuliyye ...

78

Mehdi ...

80

İsmet ...

82

Hanefilik ...

84

Maturidiyye ...

86

Şafiilik ...

88

Eş’ariyye ...

90

Hanbelilik ...

92

Malikilik ...

94

Kaderiyye ...

96

Cebriyye ...

98

Taziye ...

100

Münafık ...

102

Hurufiyye ...

104

Dürzilik ...

106

Haşişiler ...

108

Alevilik ...

110

Ehl-i Beyt ...

112

Rafızilik ...

114

Ğaliyye ...

116

Ehl-i Hak ...

118

Şeyhiyye ...

120

Kızılbaşlık ...

122

(6)

Sebeiyye ...

124

Nusayriyye ...

126

Selefilik ...

128

Vehhabilik ...

130

Takiyye ...

132

Cahızıyye ...

134

Carudiyye ...

136

Cehmiyye ...

138

Cübbailik ...

140

Zahiriyye ...

142

Ehlü’r-Ric’at ...

144

Ezarika ...

146

Haşeviyye ...

148

Küllabiyye ...

150

Hattabiyye ...

152

Huzeyliyye ...

154

Nevâsıb ...

156

Kerramiyye ...

158

Vasiliyye ...

160

Yezidiyye ...

162

Ravendiyye ...

164

Evzaiyye ...

166

Müşebbihe ...

168

Muğiriyye ...

170

Osmaniyye ...

172

Mahlukiyye ...

174

Kaade ...

176

Ruhaniyye ...

178

Kesbiyye ...

180

Haşimiyye ...

182

Hululiyye ...

184

Ehlü’t-Tevhid ...

186

Lafziyye ...

188

İsti’raz ...

190

Taassup ...

192

Müsamaha ...

194

Serbedariyye ...

196

Tecdid ...

198

Babiyye ...

200

Cemâat-i İslâmî ...

202

Kadıyaniyye ...

204

Ağahaniyye ...

206

İhvân-ı Müslimîn ..

208

Kaynaklar ...

210

Türkçe Dizin ...

212

Arapça Dizin ...

215

(7)

Önsöz

Sosyal bir varlık olan insanın hayatı muhtelif evrelerden geçerek şekillenir. Doğup büyü- düğü ortam, yetiştiği çevre gerekli gereksiz telkinlerde bulunarak insanın hayatına etki eder. Bu karmaşık ve anlaşılması zor olan dünyayı anlamlandırmak için insanın ilk ihti- yaç duyduğu şey gerçek bilgidir. Kanaatimizce insan gerçek bilgiyi elde ettiği sürece ken- di yaşamını en iyi şekilde kurabilmektedir. Bu sebeple, ‘oku’nun mahiyetini idrak eden,

‘düşün’ü aklını kullanarak keşfeden insanın hakiki başarıyı yakalaması kaçılmazdır.

İnsan kavramlarla düşünür. Bir anlamda kavramlarla ifade eder kendisini. Her bilim alanının da kendine özgü kavramları vardır. Bunlar vuku bulan olaylar, okuma, anlama ve uygulamaya yönelik tartışmalar sonucunda ortaya çıkar, zamanla şekillenir ve anlam kazanır.

Bazen tek anlamı olan bir ifade, zamanla önemli bir kavrama dönüşmüş, bazen de or- taya çıkan olaylar sonucunda, o olayı anlamlandırmak için kavramlar üretilmiştir. Daha sonra ise bu kavramların içini doldurmak için uğraşıldığı görülmektedir. Nitekim gerçek bağlamından kopartılarak kasıtlı şekilde kullanılan onlarca kavramın varlığını bilmek- teyiz. Bazı kavramlar, belli dönemlerde aktif kullanıldığı halde bir müddet sonra tarihe gömülü kalmıştır. Yine bazı kavramlar ise asırlarca bir köşede unutulmasına rağmen yeniden keşfedilip kullanılabilmektedir.

Bilim ve bilgi insanları doğruya ulaştıracak gerçek araçtır. Mezheplerin Yüzü adlı çalışmamızda mezheplerle ilgili belirlediğimiz yüz temel kavramı seçerken konunun bü- tünlüğü ve anlaşılmasına azami özen gösterilmiştir. Hitap edeceği kesim dikkate alınarak alanın kavramları açıklanmıştır.

İslâm, dinimizin adıdır ve vahye dayanmaktadır. Mezhepler, fırkalar, ekoller ise vahye dayanan bu dinin anlaşılma biçimleridir. Vahiy Allah’tan gelen mesaj olduğu için yanıl- ması imkânsızdır. İnsanın ortaya koyduğu bütün ürünlerde yanılma payı ise her zaman ihtimal dâhilindedir.

Mezheplerle ilgili olan bu çalışma üç kitaptan; Mezhepler Tarihinin 100’ü, Mezhepler

(8)

Tarihinin 200’ü ve Mezhepler Tarihinin 300’ü’nden oluşmaktadır. Mezhepler Tarihinin 100’ü isimli ilk çalışmamız, okuyucuya İslâm tarihinin ilk dönemlerinden günümüze kadar ortaya çıkan mezhepler, fırkalar, görüşler, şahıslar ve kavramlar hakkında kolay, anlaşıla- bilir bir üslupta özet bilgi ulaştırmayı hedeflemektedir. İlk kitabımızın ana hedef kitlesi alanla yeni ilgilenmeye başlamış okurlardır.

Kavramları seçerken alanımızla ilgili daha çok kullanılanları tercih etmeyi uygun gör- dük. Sıralamayı yaparken alanı aydınlatan kavramları ilk sıralara yerleştirdik. İsimlerin hem Türkçe hem de Arapça yazılışlarının verilmesi telaffuz açısından kolaylık sağlaya- caktır.

Her çalışma belli bir emeğin sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmanın eksiklik- leri ile beraber İslam Mezhepleri Tarihi alanına yeni bir bakış açısı kazandıracağı kana- atini taşımaktayım. Bu süreçte katkılarından dolayı proje editörü Doç. Dr. Bülent Akot hocamıza en derin teşekkürlerimi sunuyorum. Bilim alanına kıymetli eserler kazandıran OTTO ekibini başarılarından dolayı kutluyorum. Çalışmamıza, burada ismini sayamaya- cağım arkadaşlarımın da ciddi katkısı oldu. Hepsine teşekkür ediyorum.

Şahin Ahmetoğlu Ankara 2017

(9)

Ümmet

ةّمٔا

Bir peygamberin tebliğ ettiği dini kabul edip, onun etrafında oluşturdukları geniş topluluklara verilen isimdir. Ümmet kelimesinin, yönelmek, kastetmek,

öne geçmek, imam olmak gibi birçok anlamı bulunmaktadır. Burada önemli olan husus aynı inanç sistemini benimseyen insanların bir arada bulunmasıdır. Bu insanlar birbirlerini sever, saygı

gösterir, ihtiyacı olanlara yardımda bulunurlar.

(10)

11

KAVRAM HARİTALARI / MEZHEPLER TARİHİNİN YÜZÜ

– Ümmet kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de

mükerreren geçmektedir. Örneğin “Sizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülükten sakındıran bir ümmet bulunsun”

(3/

Âl-i İmrân, 104)

ayeti. Bu âyette büyük bir topluluk içindeki özel bir kesim ifade edilmektedir. Nahl suresi 120. ayette şöyle geçmektedir: “İbrâhim gerçekten Allah’a itaat eden, tevhid ehli, başlı başına bir ümmetti.” Burada ise İbrahim peygamberin tek başında bir ümmet olduğu vurgulanmaktadır. Müslümanlar, Hz. Muhammed’in (sas.) getirdiği

dine inanmaktadırlar. Onun yolundan gittikleri için Ümmet-i Muhammed olarak isimlendirilmişlerdir.

(Bulut, 2012: XLII, 308-9)

Referanslar

Benzer Belgeler

DİN KURUCULARINDA ve PEYGAMBERLERDE HAKİKATİ BULMADA BENLİĞE DALMA 258.. Berki, Ali Himmet-

Hâlen Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır..

Sonra tatlı, sulu armutları yemeli.. Ömer erken yat,

Cilt: Büyük Selçuklu Devleti Tarihi (1040-1157), İSAM Yayınları, İstanbul, 2013. Özkan, Mustafa, “Siyasal-Sosyal Gelişmeler

Bu bakımdan Dinler Tarihi, dinlerin tarihî tezahürü yanında kutsal yapıları, dinî kuralları, dindarlık şekilleri, manevi tecrübeleri ve kurumları gibi dinî hayatın

Osman Dönemindeki Ekonomik Krizin Garnizon Kentlere Etkisi - Kufe örneği”, Gazi Üniversitesi Çorum İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2003/1, cilt: II, sayı:.

Yüzsüren, Taner, Kültürler ve “Ötekı” İmgesi, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul 2005. Sevdenur Düzgü- ner), Palutzian, Raymound

Daha fazla risk alır, daha çok gezer, daha çok tepeden bakar, daha fazla dağa tırmanır, daha fazla nehirde yüzer- dim. Hiç gitmediğim