• Sonuç bulunamadı

Tasarruf bilinci oluşturmada coğrafya eğitiminin yeri ve önemi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tasarruf bilinci oluşturmada coğrafya eğitiminin yeri ve önemi"

Copied!
108
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

ORTAÖĞRETĠM SOSYAL ALANLAR EĞĠTĠMĠ ANA BĠLĠM DALI COĞRAFYA ÖĞRETMENLĠĞĠ BĠLĠM DALI

TASARRUF BĠLĠNCĠ OLUġTURMADA COĞRAFYA EĞĠTĠMĠNĠN YERĠ VE ÖNEMĠ

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

Hamdi Uğur TAġ

DanıĢman: Prof. Dr. Ülkü ESER ÜNALDI

Ankara Ocak-2012

(2)

JÜRĠ ONAY SAYFASI

………...‟ın……… ……… ………...baĢlıklı tezi ………..tarihinde, jürimiz tarafından ………..…... ……….Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiĢtir.

Adı Soyadı Ġmza

BaĢkan……… ………...

Üye (Tez DanıĢmanı):.……… ...………

Üye:………... ………

Üye:………... ………

(3)

ÖNSÖZ

Dünya sahnesinde var olduğu ilk andan itibaren daha yüksek standartlarda yaĢam mücadelesi veren insan, süreç içerisinde nüfusun da artmasına paralel olarak kendisine sunulan kaynakları daha verimli kullanmak ve sürdürülebilir bir geliĢim sağlamak yoluna gitmiĢtir. Bu bağlamda; doğal ve beĢeri kaynakları bilinçli kullanan, israftan kaçınan, çevre duyarlılığı olan yani; tasarruf bilincine sahip bireylerin yetiĢtirilmesi çok önemli bir durum haline gelmiĢtir.

AraĢtırmamız, tasarruf bilincine sahip bireylerin yetiĢtirilmesinde coğrafya eğitiminin yerini ve önemini ortaya koyarak coğrafya bilimine, ülke ekonomisine, doğal ve beĢeri kaynakların sürdürülebilirliğine katkı sağlaması amacıyla hazırlanmıĢtır.

AraĢtırma süreci boyunca değerli bilgilerini ve hoĢgörüsünü Ģahsımdan asla esirgemeyen, tecrübeleri ve rehberliği ile çalıĢmalarıma ıĢık tutan danıĢman hocam Sayın Prof. Dr. Ülkü ESER ÜNALDI‟ya, süreç içerisinde ortaya çıkan soru ve sorunlarımda desteğini benden esirgemeyen Sayın Yrd. Doç. Dr. Bülent AKSOY‟a çok teĢekkür ederim.

Ayrıca çalıĢmalarım sırasında vermiĢ oldukları destek ve bilgileri için Sayın Prof. Dr. Cemalettin ġAHĠN, Doç. Dr. Servet KARABAĞ, Doç. Dr. Salih ġAHĠN, Yrd. Doç. Dr. Ersin GÜNGÖRDÜ, Yrd. Doç. Dr. Mücahit ÇOġKUN ve Klimatolog ġengün SĠPAHĠOĞLU‟na teĢekkürlerimi sunarım.

Son olarak, varlıkları ile hayatıma anlam katan ve çalıĢmalarım sırasında sürekli destekçim olan aileme ve değerli arkadaĢlarıma teĢekkürler…

H. Uğur TAġ

(4)

ÖZET

TASARRUF BĠLĠNCĠ OLUġTURMADA COĞRAFYA EĞĠTĠMĠNĠN YERĠ VE ÖNEMĠ

TAġ, Hamdi Uğur

Yüksek Lisans, Coğrafya Öğretmenliği Bilim Dalı Tez DanıĢmanı: Prof. Dr. Ülkü ESER ÜNALDI

Ocak-2012, 97 sayfa

Bu araĢtırmanın temel amacı, tasarruf bilincine sahip bireylerin yetiĢtirilmesinde coğrafya eğitiminin yerini ve önemini ortaya koyarak coğrafya biliminin geliĢimine katkı sağlamaktır. Belirlenen amaç ekseninde elde edilen sonuçların değerlendirilmesi ile hem doğal ve beĢeri kaynakların sürdürülebilirliğine yönelik adımlar atılabilecek, hem de alınacak önlemler ve yapılacak düzenlemeler ile ülke ekonomisine büyük katkılar sağlanmasında önayak olacaktır.

AraĢtırmanın amacına ulaĢabilmek için 2009-2010 Eğitim Öğretim yılında Ordu Ġli merkez ilçesinde Ortaöğretim 9. ve 12. sınıfta öğrenim gören 498 öğrenciye anket uygulanmıĢtır.

AraĢtırmanın alt problemlerinin çözümlenmesinde; tek yönlü varyans analizi (ANOVA) yapılmıĢ; frekans, yüzde ve aritmetik ortalama değerleri kullanılmıĢtır. Elde edilen bulgularda cinsiyet ve sınıf değiĢkenine göre anlamlı bir fark olup olmadığını belirlemek amacıyla t-testi uygulanmıĢtır. AraĢtırmanın anlamlılık düzeyi 0.05 olarak kabul edilmiĢtir.

AraĢtırma sonucu elde edilen verilere göre; öğrencilerin tasarruf bilinci oluĢturmasında aile ve eğitim en önemli etkenlerdir. Ortaöğretim kademesinde yer alan dersler arasında tasarruf bilinci oluĢturmada en etkili olan ders coğrafyadır. Öğrenciler tasarruf konularını öğrenebilecekleri ve öğrendikleri en uygun dersi coğrafya olarak belirtmiĢlerdir. Tasarruf bilinci düzeyi bakımından 9. sınıf öğrencileri ile 12. sınıf öğrencileri arasında 12. sınıf öğrencilerin lehine; sözel bölüm öğrencileri ile sayısal bölüm öğrencileri arasında sözel bölüm öğrencilerin lehine anlamlı fark ortaya çıkmıĢtır. Bu sonuçlar ise öğrencilerin aldıkları coğrafya eğitimi arttıkça tasarruf bilincine sahip olma düzeylerinin de arttığını ortaya koymuĢtur. Ayrıca, gelir seviyesi arttıkça tasarruf bilincinin azaldığı ve kız ile erkek öğrenciler arasında tasarruf bilinci bakımından anlamlı bir fark olmadığı sonucuna ulaĢılmıĢtır.

(5)

ABSTRACT

THE PLACE AND IMPORTANCE OF GEOGRAPHY EDUCATION IN CREATING SAVING CONSCIOUSNESS

TAġ, Hamdi Uğur

Master of Arts, Department of Geography Education Thesis Advisor: Prof. Dr. Ülkü ESER ÜNALDI

January-2012, 97 pages

The main objective of this thesis is to contribute to the development of the science of geography by explaining the place and importance of geography education in creating people with saving consciousness. I believe that this research will help us both to take a step towards achieving human capital sustainability and to pioneer in contributing largely to the national economy with precautions taken and regulations introduced, by evaluating the results obtained at the end in line with the determined purposes of this study.

To conduct the study a questionnaire is designed for 498 students in the 9th and 12th grades of a secondary school in the main district of the City of Ordu in the 2009- 2010 academic year.

In order to analyze the sub-problems of the study, one way analysis of variance (ANOVA) is applied and the frequency, percentage and mean are utilized. In order to determine whether there is a significant difference in terms of gender and class variables, the t-test is used. 0.05 is assumed to be the level of significance for the study.

According to the findings obtained from the research, geography is the most effective course in creating saving consciousness among all the classes offered to secondary school students. The students indicated that geography is the most adequate course in which they have learned and continue to learn saving issues. When we compare saving consciousness of the students, the 12th grade students are significantly better at it then the 9th grade students and social science students are significantly better at it than science students. These findings reveal that the more geography education the students get the more saving consciousness they would have. Moreover, the richer people are the less saving consciousness they would have. In addition, there is no statistically significant difference between female and male students.

(6)

ĠÇĠNDEKĠLER

Sayfa

JÜRĠ ÜYELERĠNĠN ĠMZA SAYFASI...i

ÖNSÖZ ... ii

ÖZET ... iii

ABSTRACT ... iv

ĠÇĠNDEKĠLER ... v

TABLOLAR LĠSTESĠ ...vii

GRAFĠK VE ġEKĠLLER LĠSTESĠ ... viii

KISALTMALAR LĠSTESĠ ... x I. BÖLÜM ... 1 1. GĠRĠġ ... 1 1.1. Problem Durumu ... 1 1.2. Problem Cümlesi ... 3 1.2.1. Alt Problemler ... 4 1.3. AraĢtırmanın Amacı ... 5 1.4. AraĢtırmanın Önemi ... 6 1.5. AraĢtırmanın Varsayımları ... 9 1.6. AraĢtırmanın Sınırlılıkları ... 10 1.7. AraĢtırmanın Tanımları ... 10 II. BÖLÜM ... 11 2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 11 2.1. Eğitim ... 11 2.2. Coğrafya Eğitimi ... 12 2.3. Tasarruf Bilinci ... 18 2.4. Ġlgili AraĢtırmalar ... 21 III. BÖLÜM ... 31 3. YÖNTEM... 31 3.1. AraĢtırmanın Modeli ... 31 3.2. Evren ve Örneklem ... 32 3.3. Verilerin Toplanması ... 38 3.4. Verilerin Analizi ... 40 IV. BÖLÜM ... 42 4. BULGULAR VE YORUM ... 42

4.1. Birinci Alt Amaca ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 42

4.2. Ġkinci Alt Amaca ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 48

4.3. Üçüncü Alt Amaca ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 53

4.4. Dördüncü Alt Amaca ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 68

(7)

4.6. Altıncı Alt Amaca ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 70

4.7. Yedinci Alt Amaca ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 71

4.8. Sekizinci Alt Amaca ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 72

V. BÖLÜM ... 75

5. SONUÇLAR VE ÖNERĠLER ... 75

5.1. Sonuçlar ... 75

5.2. Öneriler ... 80

5.2.1. AraĢtırma Sonuçlarına Dayanan Öneriler ... 80

5.2.2. Diğer Öneriler ... 82

KAYNAKÇA ... 85

(8)

TABLOLAR LĠSTESĠ

Tablo-1:2009-2010 Eğitim Öğretim Yılında Ordu Ġl Merkezinde Öğrenim Gören

Ortaöğretim 9. ve 12. Sınıf Öğrencilerinin Cinsiyete Göre Dağılımı ... 32

Tablo-2:Ankete Katılan Ortaöğretim 9. ve 12. Sınıf Öğrencilerinin Cinsiyete Göre Dağılımı ... 32

Tablo-3:Öğrencilerin Öğrenim Gördükleri Okul Türüne Göre Dağılımı ... 33

Tablo-4:Öğrencilerin Öğrenim Gördükleri Sınıf Türüne Göre Dağılımı ... 34

Tablo-5:Öğrencilerin Öğrenim Gördükleri Alan Türüne Göre Dağılımı ... 35

Tablo-6:Öğrencilerin Cinsiyetlerine Göre Dağılımı ... 36

Tablo-7:Öğrencilerin Gelir Düzeyine Göre Dağılımı ... 37

Tablo-8:Tasarruf Bilinci Ölçeği Maddeleri, Madde Toplam Korelasyonları ve Cronbach Alpha Değerleri ... 38

Tablo-9:Anket Uygulanan Okullar ve Öğrenci Sayıları ... 40

Tablo-10:Öğrencilerin Tasarruf Bilincine Yönelik GörüĢlerinin Düzeyi, Derecesi ve Puan Aralıkları ... 41

Tablo-11:Öğrencilerin Tasarruflu Olmayı Öğrenmelerinde Etkili Olan Faktörler Ġle Ġlgili GörüĢlerinin Frekans ve Yüzde Dağılımı ... 43

Tablo-12:Öğrencilerin Tasarruf Konularını Öğrendikleri-Öğrenebilecekleri En Uygun Dersin Hangisi Olduğuna Dair GörüĢleri ... 49

Tablo-13:9.Sınıf Öğrencilerinin Tasarruf Konularını Öğrenebilecekleri En Uygun Dersin Hangisi Olduğuna Dair GörüĢleri ... 50

Tablo-14:12.Sınıf Öğrencilerinin Tasarruf Konularını Öğrendikleri Dersin Hangisi Olduğuna Dair GörüĢleri ... 51

Tablo-15:Öğrencilerin Genel Tasarruf Düzeyleri Ġle Ġlgili GörüĢleri ... 54

Tablo-16:AraĢtırmaya Katılan Öğrencilerin Tasarruf Bilinci Konusundaki GörüĢlerine ĠliĢkin Betimsel Veriler ... 55

Tablo-17:AraĢtırmaya Katılan Öğrencilere ĠliĢkin Betimsel Veriler ... 67

Tablo-18:Lise Öğrencilerinin Tasarruf Bilincine ĠliĢkin GörüĢlerinin Cinsiyet DeğiĢkenine Göre Farklılığı Ġçin t-Testi Sonuçları ... 68

Tablo-19:Lise Öğrencilerinin Tasarruf Bilincine ĠliĢkin GörüĢlerinin Sınıf DeğiĢkenine Göre Farklılığı Ġçin t-Testi Sonuçları ... 69

(9)

Tablo-21:Lise Öğrencilerinin Tasarruf Bilincine ĠliĢkin GörüĢlerinin Öğrenim Gördükleri Alan DeğiĢkenine Göre Farklılığı Ġçin Tek Yönlü Varyans Analizi

(ANOVA) Sonuçları... 70

Tablo-22:Okul Türü DeğiĢkenine ĠliĢkin Betimsel Veriler ... 71

Tablo-23:Lise Öğrencilerinin Tasarruf Bilincine ĠliĢkin GörüĢlerinin Öğrenim Gördükleri Okul DeğiĢkenine Göre Farklılığı Ġçin Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) Sonuçları... 72

Tablo-24:Gelir DeğiĢkenine ĠliĢkin Betimsel Veriler ... 73

Tablo-25:Lise Öğrencilerinin Tasarruf Bilincine ĠliĢkin GörüĢlerinin Gelir DeğiĢkenine Göre Farklılığı Ġçin Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) Sonuçları ... 73

GRAFĠK VE ġEKĠLLER LĠSTESĠ Grafik-1:Öğrencilerin Öğrenim Gördükleri Okul Türüne Göre Dağılımı ... 33

Grafik-2:Öğrencilerin Öğrenim Gördükleri Sınıf Türüne Göre Dağılımı ... 34

Grafik-3:Öğrencilerin Öğrenim Gördükleri Alan Türüne Göre Dağılımı ... 35

Grafik-4:Öğrencilerin Cinsiyetlerine Göre Dağılımı ... 36

Grafik-5:Öğrencilerin Gelir Düzeyine Göre Dağılımı ... 37

Grafik-6:Anket Uygulanan Okullardaki Öğrencilerin Dağılımı ... 40

Grafik-7:Öğrencilerin Su Kullanırken Tasarruflu Olmayı Nereden Öğrendiklerine Yönelik Ġfadeleri ... 44

Grafik-8:Öğrencilerin Enerji Kullanırken Tasarruflu Olmayı Nereden Öğrendiklerine Yönelik Ġfadeleri ... 44

Grafik-9:Öğrencilerin Zamanı Tasarruflu Kullanmayı Nereden Öğrendiklerine Yönelik Ġfadeleri ... 45

Grafik-10:Öğrencilerin Yiyecek-Ġçecek Tasarrufu Yapmayı Nereden Öğrendiklerine Yönelik Ġfadeleri ... 46

Grafik-11:Öğrencilerin Para Harcarken Tasarruflu Olmayı Nereden Öğrendiklerine Yönelik Ġfadeleri ... 46

Grafik-12:Öğrencilerin Geri DönüĢüm Kullanmayı Nereden Öğrendiklerine Yönelik Ġfadeleri ... 47

Grafik-13:Öğrencilerin Tasarruf Konularını Öğrendikleri-Öğrenebilecekleri En Uygun Dersin Hangisi Olduğuna Dair GörüĢleri ... 50

(10)

Grafik-14:9.Sınıf Öğrencilerinin Tasarruf Konularını Öğrenebilecekleri En Uygun Dersin Hangisi Olduğuna Dair GörüĢleri ... 51 Grafik-15:12.Sınıf Öğrencilerinin Tasarruf Konularını Öğrendikleri Dersin Hangisi Olduğuna Dair GörüĢleri ... 52 Grafik-16:Öğrencilerin Tasarruf Konularını Öğrendikleri-Öğrenebilecekleri En Uygun Dersin Hangisi Olduğuna Dair GörüĢleri ... 52 Grafik-17:Öğrencilerin Genel Tasarruf Düzeyleri Ġle Ġlgili GörüĢleri... 55

ġekiller Listesi

ġekil-1:Coğrafi BakıĢ ... 16 ġekil-2:Coğrafya Konuları ve Coğrafi Bilinç Unsurları ... 17

(11)

KISALTMALAR LĠSTESĠ

AB : Avrupa Birliği ANOVA :Analysis of Variance

CDÖP : Coğrafya Dersi Öğretim Programı DSĠ : Devlet Su ĠĢleri

GGEESS : Guidelines for Geographic Education Elementary and Secondary Schools

MEB : Milli Eğitim Bakanlığı

OECD : Organisation for Economic Co-operation and Development PTT : Posta Telgraf TeĢkilatı

SPSS : Statistical Package For Social Sciences

(12)

1. BÖLÜM

GĠRĠġ

Bu bölümde; araĢtırmanın problem durumuna, alt problemlere, araĢtırmanın amacına, önemine, sınırlılıklarına, varsayımlarına ve araĢtırmaya konu olan temel kavramların tanımlarına yer verilmiĢtir.

1.1. PROBLEM DURUMU

Dünyanın var olduğu ilk andan günümüze kadar olan süreç içerisinde doğal ortamda meydana gelen değiĢmelerin olumlu ya da olumsuz sonuçları ortaya çıkmıĢtır. Doğal ortamdaki değiĢmelerin zararlı boyutlara ulaĢmasında temel faktör insanın yaĢam alanını Ģekillendirme ve geliĢtirme isteğidir. Kendisi için yaĢam alanı oluĢturan doğal ortamı; nüfusun ve medeniyet seviyesinin artmasına paralel olarak daha fazla iĢleyen insan, ihtiyaçların karĢılanmasında optimum düzeyde tüketim yapma eğiliminden uzaklaĢmakta, bu durum ise hem doğal hem de beĢeri kaynakların israfına neden olmaktadır.

Yeryüzünde yaĢamaya baĢlayan ilk toplumlarla günümüz toplumları karĢılaĢtırıldığında en büyük farkın üretim ve buna paralel olarak geliĢen tüketim seviyesindeki artıĢ olduğu görülür. Ġlk toplumlarda, doğadan sadece beslenmeye ve hayatını devam ettirmeye yönelik yararlanma söz konusu iken, bu durum insanın üretmeye baĢlaması ile değiĢmiĢ, doğal ortamı iĢlemeye ve değiĢtirmeye baĢlayan insan, kültürel geliĢimi ölçüsünde basit beslenme ve korunma ihtiyaçlarından çok daha fazlasını yaĢam alanına yerleĢtirmiĢtir. Mağaralarda ve ağaç kovuklarında baĢlayan yaĢam, tarımın baĢlaması ve yerleĢik hayata geçiĢle değiĢmiĢ, sanayi devrimi ile geliĢmiĢ ve günümüz modern toplumlarında bilgi, teknoloji ve iletiĢim ile zenginleĢmiĢtir.

(13)

“Tarihsel süreçte insanlığın ekonomik, toplumsal ve teknolojik geliĢim aĢamaları doğa-insan iliĢkisinde de farklı olaylara neden olmuĢtur. Avcılık ve toplayıcılık, tarımsal devrim, sanayi devrimi; ayrıca günümüzdeki bilgi ve iletiĢimde meydana gelen devrimler, doğa-insan iliĢkisindeki değiĢimlerin de temel göstergesidir. Ġlk zamanlarda adeta doğanın parçası durumunda olan insan, günümüzde doğaya uyumlu geliĢmenin yollarını aramaktadır” (Karabağ ve Diğerleri, 2007).

Kendisini doğanın patronu yapan aklı sayesinde ağaç kovuklarından gökdelenlere, at arabasından süper jetlere, küçük atölyelerden dev sanayi tesislerine, dumanla haberleĢmeden uydu iletiĢimine geçen insan; doğaya hâkimiyet konusunda çok büyük ilerleme kaydetmiĢ; ancak bu hâkimiyet insan yaĢamında olumlu sonuçlar doğurduğu gibi hem doğal hem de beĢeri ortamda olumsuz sonuçlar da ortaya çıkarmıĢtır. Hızla artan dünya nüfusuna katılan her yeni birey, ilk çağlarda sadece temel ihtiyaçlarının karĢılanması gereken bir insanken, günümüzde bundan çok daha fazlası anlamına gelmektedir. Örneğin, Paleolitik Çağda topluma katılan bir bireyin geleceği konusunda temel besin ve korunma ihtiyaçlarının karĢılanabilmesi mutluluğu için yeterli görülebilirken, günümüz modern toplumunda yaĢama katılan bir bireyin, az geliĢmiĢ ekonomik seviyede olan toplumlarda dahi; beslenme, güvenlik, eğitim, spor, sanat, turizm, iletiĢim, ulaĢım, teknoloji gibi birçok alanda ihtiyaçlarının karĢılanması gerekmektedir.

Doğal kaynaklar, insanın medeniyet seviyesini geliĢtirmesinde Ģüphesiz en temel unsurlardır. Kendisine sunulan doğayı aklı ile iĢleyerek medeniyet seviyesini geliĢtiren insan, bu süreçte sınırlı olan doğal kaynakları ve yine doğayı kullanarak elde ettiği beĢeri kaynakları tüketmektedir. ĠĢte tam da bu noktada gereksinimler için harcanan kaynakların ne ölçüde doğru kullanıldığı, israf edilip edilmediği gibi konular büyük önem taĢımaktadır.

Günümüz modern çağında devletler, halkı için en yüksek düzeyde yaĢam koĢulları sağlamayı amaçlamaktadır. Ancak daha yüksek standartlarda yaĢam oluĢturabilmek, daha fazla oranda doğal ve beĢeri kaynağın kullanılması anlamına gelmektedir. Ne var ki sınırsız istekle donatılmıĢ olan insanın karĢısında, sınırlı oranda doğal ve beĢeri kaynak bulunmaktadır. Bu yüzden, kaynakların doğru yatırımlarda

(14)

kullanması, israfının önlenmesi, tasarruflar sağlayarak gereksiz harcamaların azaltılması çok büyük bir önem taĢımaktadır.

Birçok devlet doğal ve beĢeri kaynaklarının kullanımı ile ilgili tasarruf tedbirleri almakta, baĢarılı olan tedbirler ölçüsünde çok büyük maddi kazançlar sağlanmaktadır. Örneğin ülkemizde tasarruf tedbirleri ile ilgili; iĢgücü, elektrik, su, akaryakıt, araç, elektronik, bilgisayar, kırtasiye, tören gibi hususlarda kamu harcamalarına yönelik genelgeler yayınlanmaktadır.

Doğal çevrenin korunması, doğal ve beĢeri unsurların sürdürülebilirliğinin sağlanması, aile ve devlet bütçelerine katkıda bulunması bakımından çok büyük bir önem taĢıyan tasarruf bilincinin, bireylerde sürekli bir tutum haline dönüĢtürülebilmesi açısından eğitim çok büyük bir yere sahiptir. Doğumundan itibaren çevre faktörlerinin etkisi ile Ģekillenen insanın davranıĢlar oluĢturmasında; aile, yakın çevre, eğitim, medya gibi birçok etken bulunmaktadır. Ġnsanın kiĢilik oluĢturmasında hassasiyeti yüksek olan yaĢ aralıkları eğitim dönemine denk geldiği için Ģüphesiz ki biliĢsel ve duygusal geliĢimde en önemli etken eğitimdir. Bu nedenle okullarda oluĢturulacak olan davranıĢlar, bireylerin tüm hayatını Ģekillendirecek ve yaĢamına yön vermesini sağlayacaktır. Dolayısıyla, tasarruf konularının bu ortamda oluĢturulması ve öğrencilerde bir yaĢam biçimi haline dönüĢtürülebilmesi oldukça önemlidir.

Okullarda verilen eğitim öğretim faaliyetlerinin öğrencilerde tasarruf bilinci oluĢturmada çok büyük bir öneme sahip olduğu göz önüne alındığında, bu faaliyetlerin yeterli düzeyde olup olmadığı ve hangi dersin kapsamında daha büyük ağırlığı olduğu oldukça önemli bir soru ve sorundur. ĠĢte bu sorudan yola çıkılarak hazırlanan çalıĢma, tasarruf bilinci oluĢturmada neden coğrafya öğretiminin ön planda olduğunu, bu eğitimin yeterli olup olmadığını, yeri ve önemini araĢtırma konusu yapmaktadır.

1.2. PROBLEM CÜMLESĠ

Bu araĢtırmanın problem cümlesi, “Tasarruf bilinci oluĢturmada coğrafya eğitiminin yeri ve önemi nedir?” Ģeklindedir.

(15)

1.2.1. Alt Problemler

Problem cümlesine bağlı olarak oluĢturulan alt problemler Ģunlardır:

1- Öğrencilerin tasarruf yapmayı öğrenmelerinde etkili olan faktörler nelerdir ve bu faktörler arasında eğitim nasıl bir yere sahiptir?

2- Doğal ve beĢeri kaynakların kullanımında tasarruf bilincinin oluĢturulabilmesi açısından ortaöğretim kapsamındaki hangi ders daha etkilidir?

3- Ortaöğretim öğrencilerinin doğal ve beĢeri kaynakların kullanımında tasarruf bilinci düzeyleri nasıldır?

4- Ortaöğretim öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında cinsiyet değiĢkenine göre farklılaĢma var mıdır?

5- Coğrafya eğitimini yeni almaya baĢlayan ortaöğretim 9. sınıf öğrencileri ile coğrafya eğitimini tamamlamak üzere olan ortaöğretim 12. sınıf öğrencileri arasında tasarruf bilinci düzeyi bakımından belirgin bir farklılaĢma var mıdır?

6- Coğrafya eğitimini ayrıntılı Ģekilde alarak ortaöğretim kademesini tamamlamak üzere olan 12. sınıf (sözel) öğrencileri ile daha sınırlı sayıda coğrafya eğitimi alarak ortaöğretim kademesini tamamlamak üzere olan 12. sınıf (sayısal) öğrencileri arasında tasarruf bilinci düzeyi bakımından belirgin bir farklılaĢma var mıdır?

7- Ortaöğretim öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında öğrenim gördükleri okul türü değiĢkenine göre farklılaĢma var mıdır?

8- Ortaöğretim öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında ailelerin gelir düzeyi değiĢkenine göre farklılaĢma var mıdır?

(16)

1.3. ARAġTIRMANIN AMACI

Bu araĢtırmanın temel amacı, tasarruf bilincine sahip bireylerin yetiĢtirilmesinde coğrafya eğitiminin yerini ve önemini ortaya koymaktır. Bu temel amacı gerçekleĢtirebilmek için ortaöğretim kademesinde öğrenim gören 9. ve 12. sınıf öğrencilerine yönelik değiĢik sorulardan oluĢan bir anket düzenlenmiĢtir. Ankette yer alan ifadeler öğrencilerin tasarruf bilincine sahip olabilme düzeylerini ortaya koymak ve tasarruf bilincini kazandıran en önemli dersin hangisi olduğunu belirlemek amacı ile hazırlanmıĢtır. Bu amaç kapsamında öğrenciler arasındaki değiĢkenler de göz önüne alınarak sonuca ulaĢılmaya çalıĢılmıĢtır. AraĢtırmanın amacı ekseninde aĢağıda belirtilen alt amaçlar ortaya konulmaya çalıĢılmıĢtır:

1- Öğrencilerin tasarruflu olmayı öğrenmelerinde etkili olan faktörlerin neler olduğunu ortaya koyarak, bu faktörler içinde eğitimin yerinin belirlenmesi.

2- Doğal ve beĢeri kaynaklarının kullanımında tasarruf bilincinin oluĢturulabilmesi açısından hangi dersin daha etkili olduğunun, ortaöğretim öğrencilerinin görüĢleri kapsamında ortaya konulması.

3- Ortaöğretim öğrencilerinin doğal ve beĢeri kaynakların kullanımında tasarruf bilinci düzeylerinin ortaya konulması.

4- Ortaöğretim öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında cinsiyet değiĢkenine göre farklılaĢma olup olmadığının ortaya konulması.

5- Ortaöğretim öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında sınıf seviyesine göre (9. ve 12. sınıf) farklılaĢma olup olmadığının ortaya konulması.

6- 12. sınıf öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında öğrenim gördükleri alan değiĢkenine göre farklılaĢma olup olmadığının ortaya konulması.

7- Ortaöğretim öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında öğrenim gördükleri okul türlerine göre farklılaĢma olup olmadığının ortaya konulması.

8- Ortaöğretim öğrencilerinin tasarruf bilinci düzeyleri arasında gelir düzeyi değiĢkenine göre farklılaĢma olup olmadığının ortaya konulması.

(17)

1.4. ARAġTIRMANIN ÖNEMĠ

Dünyada insan nüfusunun artması ve yaĢam standartlarının yükselmesine bağlı olarak doğal kaynakların tüketimi de artmaktadır. Gelecek yıllar düĢünüldüğünde ise bu tüketimin hızlı bir Ģekilde devam edeceği öngörülmektedir. Bu duruma bağlı olarak baĢta sınırlı kaynaklar olmak üzere tüm doğal ve beĢeri kaynakların kullanımında dikkat edilmesi bir zorunluluk haline gelmiĢtir. Bu konjonktürde birçok devlet; kaynaklarının kullanımında israfı önlemek, geri dönüĢümü artırmak ve tasarruf bilincine sahip bireyler yetiĢtirmek amacı ile çalıĢmalar yapmaktadır. Örneğin Almanya‟da geri dönüĢüm kullanımı yasalarla belirlenmiĢ olup uymayanlar hakkında yasal iĢlem yapılmaktadır. Yine AB, üyesi olan ülkelerde geri dönüĢüm kullanımı ile ilgili düzenlemeler öngörmekte, buna paralel olarak üye ülkeler geri dönüĢüm konusunda yeni düzenlemeler yapmaktadır.

Ülkemizde de bu konu ile ilgili çeĢitli düzenlemeler yürütülmektedir. Gerek israftan kaçınmaya gerekse yeterli düzeyde olmasa da geri dönüĢümü teĢvik etmeye yönelik çalıĢmalar vardır. Örneğin kamusal alanda her yıl tasarruf sağlamaya yönelik tedbirler yayınlanmaktadır. Bu tedbirler sonucu kamudaki birçok alanda tasarruf sağlanmıĢtır. Bu tasarruflardan bazıları aĢağıda sunulmuĢtur:

Toplu Konut Ġdaresi BaĢkanlığı, BaĢbakanlığa bir yıl içinde gelen toplam 16,926 müracaat elektronik ortamda cevaplandırılmıĢ, sadece posta, zarf ve kâğıt giderlerinden yaklaĢık 17,000 YTL tasarruf sağlanmıĢtır.

PTT Genel Müdürlüğünde 2004 yılında kurum içinde kurulan internet eriĢimi ile bazı bilgiler e-posta ile iletilerek zaman, kırtasiye ve personel masrafından önemli ölçüde tasarruf sağlanmıĢtır.

2005 yılında DSĠ tarafından yürütülen 225 büyük proje revize edilerek sözleĢmeye uymayan taraflar için projeleri lehine güncellemiĢtir. Bu Ģekilde 32 büyük projede toplam 85.837.599 YTL tasarruf sağlanmıĢtır. Yine atıl durumdaki gayrimenkullerin satıĢlarından ve kamulaĢtırma iĢlemlerinden ciddi miktarda tasarruf elde edilmiĢtir. 2004 yılında bütçeye 23.125.549 YTL gelir kaydedilmiĢtir

Sosyal YardımlaĢma ve DayanıĢma Genel Müdürlüğünde vakıf yardımlarından faydalanmak için baĢvuran vatandaĢların daha hızlı sonuç alması için kurumun diğer sosyal güvenlik kuruluĢları ile anlaĢarak, baĢvuran vatandaĢların bilgilerini vakıf kullanımına diğer sosyal güvenlik kurumlarından verilecek internet sayfasından elektronik ortamda kontrol edilmek suretiyle baĢvurunun çok kısa zamanda neticelenmesi sağlanmıĢtır. Bu çalıĢma, sonucunda 2004 yılı verileri dikkate alındığında 7.239.795 kiĢiye yardım yapıldığı görülmüĢtür. Üç sosyal güvenlik kurumundan belge temini için bu kiĢilerin kiĢi basına ortalama 2 YTL yol masrafı yaptığı varsayılırsa 14.479.590 YTL‟lik tasarruf yapıldığı söylenebilir. Ayrıca üç

(18)

sosyal güvenlik kurumu tarafından her kiĢi için üç belge olmak üzere toplam 21.719.385 adet belge düzenlendiği ve belge basına 0.20 Ykr harcama yapıldığı varsayılırsa toplam 4.343.877 YTL‟lik bir tasarruftan söz edilebilir (Çakmak, 2006).

Doğal ve beĢeri kaynakların sürdürülebilirliği ve ekonomik geliĢme açısından sadece kamusal alanda yapılan tasarruf uygulamaları elbette yeterli değildir. Hem bireysel hem de aile olarak yapılacak tasarruflar, gerek ekonomik açıdan gerekse doğal kaynaklar açısından çok büyük bir öneme sahiptir. Ancak kiĢilerin tasarruf bilinci ile yetiĢmesinde ve bu bilinci bir hayat biçimi haline getirmesinde okullarda aldığı eğitim ve öğretimin yeri çok daha farklıdır. Öyle ki; tasarruf bilincine sahip bireylerin yetiĢmesinde, aile ve toplum içerisinde oluĢan kazanımlar ya da basın yayın yoluyla yapılan reklam ve kampanyalar neticesinde oluĢan eğilimlerin hiç biri eğitim öğretim faaliyetleri kadar etkili değildir. Ancak öğrencilere verilen tasarruf eğitiminin, tasarruf bilinci kazanmalarında ve bu kazanımı hayatları içerisinde uygulamalarında ne kadar etkili olduğu konusunda bilgi sahibi olmak ve elde edilen dönütler ıĢığında yeterlilik değerlendirilmesi yapmak gerekmektedir. Elde edilen dönütlerden yola çıkarak; saptanan eksiklikleri gidermek, değiĢiklikler yapmak ve yeni öneriler üreterek daha verimli bir eğitim öğretim üretmek Ģüphesiz tasarruf bilincine sahip bireylerin sayısını ve düzeylerini olumlu yönde etkileyecektir.

ĠĢte bu araĢtırma, ortaöğretimde öğrenim gören öğrencilerin tasarruf bilincine sahip olma düzeylerini ortaya koyması, tasarruf konularının en etkili Ģekilde hangi dersin kapsamında verilebileceğinin nedenleri ve sonuçları ile açıklanması, tasarruf bilinci oluĢturma konusunda ne gibi eksikliklerin olduğu ve ne gibi önlemler alınması gerektiği gibi hususlarda derin bir boĢluğu dolduracağından büyük bir yere ve öneme sahiptir. Elde edilen sonuçların değerlendirilmesi ile hem doğal ve beĢeri kaynakların sürdürülebilirliğine yönelik adımlar atılabilecek, hem de alınacak önlemler ve yapılacak düzenlemeler ile ülke ekonomisine büyük katkılar sağlanmasında önayak olacaktır. “Çünkü Türkiye‟nin sürdürülebilir kalkınma yapabilmesi, çevre ile uyumlu kaynaklarını yüksek biçimde değerlendirebilmesine ve enerji – ekonomi – ekoloji; kısaca 3E arasındaki optimal dengeyi sağlayabilmesine bağlıdır” (Ünaldı Eser, 2003, s. 60).

Coğrafya eğitimi açısından ise tasarruf konularının coğrafya bilimi içerisindeki doğal varlığı, nedenleri ile ortaya koyularak tasarruf bilinci oluĢturmadaki en etkili dersin coğrafya olduğu belirtilmiĢ olacaktır. Ayrıca araĢtırma sonucunda elde edilen

(19)

sonuçlar sayesinde coğrafya eğitiminin tasarruf bilinci oluĢturmada ne düzeyde etkili olduğu ortaya koyularak gerekli düzenlemelerin yapılması sağlanacaktır.

Doğal çevre ile insan etkileĢimini temel alan Coğrafya bilimi; tasarruf konusu ile doğrudan ilgilidir. Bunun en önemli nedeni ise, coğrafyanın inceleme alanı içerisine giren doğal kaynakların (toprak, su, hava, bitki, orman, fosil yakıtlar…) beĢeri faaliyetler sonucunda bilinçsizce ya da gereksiz yere kullanılmasından kaynaklanan israfın, tasarruf faaliyetlerini zorunlu kılmasıdır. Yani; coğrafyanın iki temel bölümünden biri olan doğal çevreye ait unsurların, diğer temel bölümü olan beĢeri faaliyetleri ile israfı ve yanlıĢ kullanımı neticesinde tasarruf yapma zorunluluğu ortaya çıkmıĢtır. Dolayısı ile coğrafya eğitimi içerisinde tasarruf bilinci oluĢturmaya yönelik kazanımların yer alması, coğrafya biliminin doğasından kaynaklanmaktadır.

AĢağıda 2005 yılında yenilenen Ortaöğretim Coğrafya Dersi Öğretim Programının Amaçları verilmiĢtir:

Coğrafya Dersi Öğretim Programı ile öğrenci;

1. Coğrafyanın kavramsal ve kuramsal çerçevesini kavrayarak coğrafî bilginin oluĢum sürecinde baĢvurulan araĢtırma ve sunum tekniklerini kullanır.

2. Ġnsan – doğa iliĢkisi çerçevesinde coğrafî sorgulama becerileri kazanır. 3. Evrene ait temel unsurları yaĢamla iliĢkilendirir.

4. Doğa ve insan sistemlerinin iĢleyiĢ ve değiĢimini kavrar.

5. Yakın çevresinden baĢlayarak ülkesine ve dünyaya ait mekânsal değerlere (doğa ve insanın ürettikleri ve biriktirdikleri) sahip çıkma bilinci geliĢtirir.

6. Ekosistemin iĢleyiĢine yönelik sorumluluk bilinci geliĢtirir.

7. Doğa ve insan sistemlerinin ürettiği değerlerin uyumlu birlikteliği ve sürekliliği için mekânsal planlamanın önemini kavrayarak insan ve doğa kaynaklarının kullanımında “tasarruf bilinci” geliĢtirir.

8. Mekânsal süreçlerin yerel ve küresel etkileĢim içinde olabilirliğini irdeler. 9. Kalkınma süreçlerinin doğayla uyumlu kılınmasının önemini kavrar.

(20)

10. Doğal afetler ve çevre sorunlarını değerlendirerek korunma ve önlem alma yollarına yönelik uygulamalar geliĢtirir.

11. Ülkelerin oluĢturdukları bölgesel ve küresel düzeyde etkin olan, çevresel, kültürel, siyasi ve ekonomik örgütlerin coğrafî açıdan uluslararası iliĢkilerdeki rolünü kavrar.

12. Bölgesel ve küresel iliĢkiler açısından Türkiye‟nin konum özelliklerini kavrayarak sahip olduğu potansiyellerle coğrafî bir birikim ve sentez ülkesi olduğunun bilincine varır.

13. Coğrafî değerlerin “vatan bilincinin” kazanılmasındaki önemini özümser. (CDÖP, 2005, s.12)

2005 yılında hazırlanan bu program, modern eğitim yaklaĢımları ve güncel coğrafya anlayıĢına göre yenilenmiĢtir. Ortaöğretim Coğrafya Dersi Öğretim Programının genel amaçları arasında; „Doğa ve insan sistemlerinin ürettiği değerlerin uyumlu birlikteliği ve sürekliliği için mekânsal planlamanın önemini kavrayarak insan ve doğa kaynaklarının kullanımında “tasarruf bilinci” geliĢtirir‟. maddesinin yer alması, coğrafya eğitiminde tasarruf bilinci oluĢturmaya verilen önemin en somut göstergesidir.

1.5. ARAġTIRMANIN VARSAYIMLARI

AraĢtırma aĢağıda sunulan varsayımlara bağlı olarak yürütülmüĢtür.

1. AraĢtırmada, anket sorularını cevaplandıran öğrencilerin, araĢtırmanın geçerlik ve güvenirliğini artırmak amacıyla gerekli duyarlılığı göstererek soruları samimi, objektif ve dikkatli cevapladıkları varsayılmıĢtır.

2. GeliĢtirilen anket sorularının bu araĢtırma için gerekli verileri sağlayacağı varsayılmıĢtır.

3. AraĢtırmada uygulanan anket sorularından elde edilen sonuçlar araĢtırma evrenini temsil etmektedir ve araĢtırma için yeterlidir.

4. Kontrol edilemeyen değiĢkenler, araĢtırmaya katılan bütün öğrencileri aynı ölçüde etkilemiĢtir.

(21)

1.6. ARAġTIRMANIN SINIRLILIKLARI Bu araĢtırma;

1. 2009-2010 eğitim-öğretim yılı ile,

2. Veri toplamak için ankette yer alan sorular ile,

3. Ordu il merkezinde farklı ortaöğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilerden örnekleme seçilen (270 adet 9. sınıf, 228 adet 12. sınıf) öğrencilerle sınırlıdır.

1.7. TANIMLAR

Coğrafya: “Ġnsan ve çevre arasındaki iliĢkileri inceleyen, karĢılıklı etkileĢimi belirleyen bir bilimdir” (Doğanay, 1993, s. 9).

“Doğal ortamın çeĢitli özelliklerini, doğal ortam ile insanlar arasındaki karĢılıklı etkileĢimi ve bu etkileĢim sonucu ortaya çıkan, insanların beĢerî ve ekonomik faaliyetlerini konu edinen bilimdir” (ġahin,2002).

Eğitim: “Bireyin davranıĢlarında kendi yaĢantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değiĢme meydana getirme sürecidir” (Ertürk, 1998, s. 12).

Tasarruf: Tasarruf kelimesinin sözlük anlamı „Herhangi bir maddeyi veya nesneyi arttırmak, ihtiyata veya yedeğe alarak muhafaza etmek‟ olarak ifade edilmektedir (Türk Dil Kurumu, Türkçe Sözlük, 1988). Farklı tanımları yapılmakla birlikte tasarruf; ihtiyaçlar için kullanılan kaynakların, doğru olarak ve gerektiği ölçüde kullanılmasıdır.

Tasarruf Bilinci: Ġnsanların, yaĢam alanında yer alan her türlü kaynağı doğru ve gerektiği ölçüde kullanması ve bu davranıĢı bir tutum olarak geliĢtirerek yaĢam biçimi haline getirmesi olarak tanımlanabilir.

(22)

2. BÖLÜM

ARAġTIRMANIN KAVRAMSAL ÇERÇEVESĠ VE ĠLGĠLĠ ARAġTIRMALARI

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. Eğitim

Eğitim kavramı ile ilgili birçok yazar tarafından değiĢik tanımlamalar ve açıklamalar yapılmıĢtır. Bu tanımlamaların ortak paydasına ulaĢmak ve genel anlamda bir eğitim tanımı yapabilmek için öncelikle bazı yazarlara ait tanımları belirtmek gerekir.

“Eğitim, bireyin davranıĢlarında kendi yaĢantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değiĢme meydana getirme sürecidir” (Ertürk, 1998, s. 12).

Genel anlamıyla eğitim, kiĢide istendik yönde davranıĢ değiĢtirme veya geliĢtirme sürecidir. Yani kiĢi kendisinde olmayan bir davranıĢı isteyerek kazanmaya çalıĢacak veya var olan ama değiĢmesini istediği davranıĢını yine çabalarıyla isteyerek değiĢtirecektir. Bu çabalar sonucunda kiĢinin davranıĢlarında meydana gelen değiĢimlere öğrenme denir (Senemoğlu, 2001, s. 92).

Nefes almaya baĢladığı ilk andan itibaren her türlü dıĢ uyarıcıya karĢı açık olan insan, yaĢamı içerisinde olumlu ya da olumsuz birçok etkenle karĢılaĢmakta ve bu etkenler zihninde izler bırakmaktadır. Ġnsanın yaĢantısı yoluyla davranıĢlarına yansıyan bu etkenler onun hayata olan bakıĢını, algısını ve sonuç olarak davranıĢlarını etkilemektedir. DavranıĢların kontrolsüz bir Ģekilde değiĢmesi kiĢinin hayatında olumsuzluklara yol açabileceği gibi sosyal anlamda da geliĢimin önünü kapatmaktadır. ĠĢte bu bağlamda insan hayatında olumlu davranıĢlar oluĢturulabilmesi için eğitim devreye girmektedir. Eğitim süreci içerisinde insan yeni kazanımlar edineceği gibi, mevcut kazanımlarını da yine kendi yaĢantısı yoluyla değiĢtirmekte ve geliĢtirmektedir.

(23)

öğrenme dönemlerine uygun olması da büyük önem taĢımaktadır. “ĠĢlem öncesi dönemde kavramları edinen çocuk 7 ile 12 yaĢlar arasını kapsayan somut iĢlemler döneminde iĢlem yapabilir hale gelir. Ancak henüz gözünün önünde somut olan iĢlemleri yapabilir. Soyut olan, elle tutulup gözle görülemeyen iĢlemler henüz gerçekleĢtirilemez” (Bacanlı, 2004, s. 67). Bu yüzden kazandırılacak olan davranıĢın öğrencilerin geliĢim döneminin özelliklerine uygun olarak ayarlanması ve zamanlamasının doğru olması oldukça önemlidir.

Toplumların geliĢmiĢlik düzeylerinin en önemli göstergelerinden olan eğitim, ülkemiz gibi geliĢmekte olan ülkeler için en temel önceliklerdendir. Sadece eğitim seviyesin yükseltilmesi değil, aynı zamanda eğitimin kalitesinin de artırılması ülkelerin geliĢmesi açısından çok büyük öneme sahiptir. Bu yüzden de günümüz eğitim anlayıĢında bilgilerin bir yığın Ģeklinde ezberletilmesi değil, kiĢinin yaĢamında ona fayda sağlayacak, soru ve sorunlarda çözümler üretmesine destek olacak, bireyin yaĢamını kolaylaĢtıracak nitelikte olmasına önem verilmektedir. Eğitimin zaman ve mekâna bağlı olarak profesyonel bir Ģekilde verildiği öğretim ortamında ise bireyin öğrenim faaliyetlerine aktif olarak katılmasına ve bilgiyi ezberleyerek değil zihninde oluĢturarak öğrenmesine çalıĢılmaktadır.

2.2. Coğrafya Eğitimi

Dünya filminin baĢrolünde bulunan insan ve onun için organize olmuĢ muhteĢem bir sahne; yani doğal ortam. Gerçekten de dünyamız incelendiğinde, Atmosfer (havaküre), Hidrosfer (suküre) ve Litosfer (taĢküre) den oluĢan doğal ortamların kesiĢtiği alanda oluĢmuĢ bir canlı yaĢamının olduğunu ve bu canlı yaĢamının tam merkezinde de insanın yer aldığını görmekteyiz.

Ġnsan, merkezinde yer aldığı doğal ortamı yapmıĢ olduğu değiĢik faaliyetlerle etkilemekte, değiĢtirmekte ve aynı Ģekilde doğal ortamda meydana gelen olaylar da insan yaĢamını etkilemekte ve değiĢtirmektedir. KarĢılıklı yaĢanan bu etkileĢimi esas alan coğrafya bilimi; insan ile doğal ortam arasındaki karĢılıklı etkileĢimi, neden ve sonuçlarıyla açıklayarak mekânsal bir sentez ortaya koymaktadır. Bu bağlamda coğrafyanın hem doğal (fiziki) hem de insana dayalı (beĢeri) olay ve olguları konu alması kaçınılmazdır. Ancak her bilimin olduğu gibi coğrafyanın da kendi alanı

(24)

içerisinde yer alan konuları bulunmaktadır. Coğrafya biliminin inceleme alanını ve coğrafya eğitiminin özelliklerini daha iyi açıklayabilmek amacıyla bazı açıklamalar aĢağıda sunulmuĢtur.

Coğrafya eğitimi, doğal ve beĢeri dünya hakkındaki problemleri farklı bakıĢ açıları ile incelemeyi ve farklı ölçekler kullanarak cevap bulmayı sağlar. Dünyayı baĢtanbaĢa genel ve yerel olarak anlamayı, haritaları anlamayı, araĢtırmacı anlayıĢı ve sınıf içinde ve dıĢında problem çözme becerileri kazandırır. Coğrafya yardımıyla öğrenci, çevre hakkındaki sorunları anlamaya ve çözmeye odaklanır. Öğrenciler doğa ve sosyal bilimler arasında önemli bir bağ olan coğrafya konularını çalıĢırken farklı kültür ve toplumlarla karĢılaĢır. Böylece ulusların nasıl birbirlerine bağlı olduklarını kavrar. Bu onları, dünyada kendi ülkelerinin yer, değerleri, hakları ve diğer insanlara karĢı sorumlulukları hakkında düĢünmeye sevk eder (GGEESS, 1989, akt. AkĢit, 2007, s. 5).

ġahin (2003) coğrafya öğretimini, sorunlarını ve çözüm önerilerini konu aldığı eserinde coğrafya bilimi ile ilgili yanlıĢları, coğrafyanın ne olduğu ve ne olmadığı ile ilgili açıklamaları belirtmiĢtir. Bu eserde coğrafya eğitimi ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken bazı açıklamalar aĢağıda sunulmuĢtur:

Coğrafya, bazılarının anladığı ve anlattığı gibi, istatistik bilgiler ve kuru bilgiler yığını değildir.

Coğrafya “en”ler bilimi değildir.

Coğrafya, Dünya‟ya ya da onun bir kıtasına, bir ülkesine ait beĢeri ve fiziki bilgilerin sıralanarak öğrenilmesi veya ezberlenmesi değildir.

Coğrafya, araĢtırma sonuçlarının; harita, kesit, Ģekil, grafik, fotoğraf gibi araç gereçlerle akılda sürekli kalacak biçimde öğretilmesi ve öğrenilmesi gereken bir bilimdir. Coğrafya sentez bilimidir.

Coğrafyanın konusu; yerin yüzeyi, onu Ģekillendiren olay ve süreçler, insan ve insan çevre koĢulları arasındaki karĢılıklı iliĢkilerdir.

ġahin (2003), yukarıda bahsedilen eserinde coğrafya öğretiminin temel amaçlarını baĢlıklar halinde sunmuĢtur. Bu maddeler arasında tez konumuzla alakalı olarak doğal unsurların tahribi, yanlıĢ kullanılması, kirletilmesi gibi maddelere yer vermiĢ, doğal kaynakların sınırlı olduğunu ve savurgan kullanılmaması gerektiğini ayrı bir maddede belirtmiĢtir. Yazarın coğrafya eğitiminin temel amaçları ile ilgili belirtmiĢ olduğu maddeler aĢağıda sunulmuĢtur.

(25)

iĢbirliği yapmak zorunda oldukları gerçeğinin kavratılması,

 Toprak erozyonu, ormanların tahribi, meraların yok edilmesi, toprağın, suyun, havanın kirletilmesi, tarım alanlarına yerleĢim birimleri ve sanayi tesisleri yapılarak kullanılmaz hale getirilmesinin yurt ve dünya için hayati önem taĢıyan yanlıĢlıklar olduğunun kavratılması,

 Dünya‟daki farklı kültürlere sahip insanların, kaynaĢması, kültür alıĢveriĢi yönünden turizmin öneminin kavratılması,

 Ülkedeki doğal kaynakların tanıtılması ve bunların yurt kalkınmasında kullanılmasının öğretilmesi,

 Doğal güzelliklerin ve tarihi eserlerin insanlığın ortak malı olduğu ve bunların korunması gerektiğinin kavratılması,

 Çevre kirliliğinin nasıl oluĢtuğunu, bunların insanlara etkilerini ve bu kirlilikleri ortadan kaldırma yollarının ve gerekliliğinin öğretilmesi ve kavratılması,

 Harita, grafik, diyagram, istatistikler ve diğer bilgi kaynaklarından yararlanmanın öğretilmesi,

 Ġnsanların yurt, millet ve dünya sorunları üzerinde duyarlı, ülke ve dünya sorunlarının çözümüne katılan aydın, bilinçli, duyarlı yurttaĢ olarak yetiĢmesine katkıda bulunmak,

 Doğal kaynakların sınırlı olduğu, bunların bütün insanların ortak malı olduğu ve bunların savurgan kullanılmaması gerekliliğinin kavratılmasıdır (ġahin, 2003, s. 25, 26).

Coğrafya, öğrencilerin yaĢadığı yeri ve dünyayı anlamalarını ve anlamlandırmalarını sağlayan bir içeriğe sahip olmasından dolayı önemli bir bilimdir. Çünkü insanların mekânsal algıları, yaĢadıkları alanın konum özellikleri ile doğrudan ilgilidir. 21. yüzyıl Türk insanının siyasal, ekonomik ve kültürel sistem ile çevreyle ilgili geliĢmeleri anlaması, bunlarla etkileĢiminde uyumlu ve bilinçli adımlar atabilmesi için coğrafya eğitimine ihtiyaç vardır. Hızla artan teknolojik geliĢmeler, özellikle bilgi-iletiĢim alanlarında yaĢanan hızlı değiĢim, yerel, bölgesel, ulusal ve küresel etkileĢimleri artırmıĢtır. Bu anlamda, bazı coğrafî çalıĢmalarda ifade edildiği gibi “zaman-mekân yakınlaĢması” yaĢanmaktadır. Yerel, bölgesel, ulusal ve küresel ölçekteki etkileĢimler sadece beĢerî süreçler açısından değil, doğal süreçler açısından da söz konusudur. Dünyanın herhangi bir yerinde oluĢan çevresel bozulma, farklı ölçeklerde olmakla birlikte, dünyanın birçok yerinde etkisini hissettirebilmektedir. Bu bozulmalar ekosistemlerin iĢleyiĢ düzenini değiĢtirerek çevresel sorunlara yol açmakta ve tüm dünyayı etkilemektedir. Coğrafya tüm bu özelliklerinden dolayı günlük hayatla kolayca iliĢkilendirilebilir niteliktedir (MEB, 2005).

Coğrafya‟nın yeryüzündeki hem canlı hem de cansız olaylarla ilgilenmesi ve bu olaylar arasındaki karĢılıklı iliĢki, yeryüzünde yer yer farklı mekânların meydana

(26)

gelmesine sebep olmuĢtur. Coğrafya‟nın amacı da mekânlardaki farklılık ve benzerliklerin yani değiĢik coğrafi görünümlerin analizini, insanların mekânı olan yeryüzünün tanınmasını ve dolayısıyla yeryüzünden daha iyi yararlanmayı ilke edinmektedir (Güngördü, 2003).

Doğal ve beĢeri ortama bağlı olarak yeryüzünde, en küçük mekân biriminden baĢlayarak, yerel ve küresel ölçekte bir sistem oluĢmuĢtur. KarĢılıklı etkileĢimle oluĢan dünya üzerindeki bu sistemi araĢtıran ve çözümlemelerde bulunan bilim dallarından biri olan coğrafya, insan ve çevre arasındaki iliĢkilerin dağılıĢı, nedenleri, etkileĢimleri ve mekânsal geliĢimleriyle ilgilenir. BaĢka bir ifadeyle, olay ve olguların yeryüzünde dağılıĢının, özelliklerinin, benzerlik/farklılıklarının ve bunların nedenlerinin ortaya konulmasında coğrafya araĢtırmaları yol gösterici olmaktadır (Karabağ ve ġahin, 2003, s. 11).

Coğrafya; insan toplumları ile içinde yaĢadığı doğal ve kültürel ortamlar arasındaki iliĢkileri incelemek ve bir sentez olarak ortaya koymaktır. Böyle bir sentezde çok yönlü ve kapsamlı yorum yapmak, insan yaĢamını kolaylaĢtırıp yöneltecek uygulamayı belirleme amacı yatar. ĠĢte bu sebeple dıĢtan kolay görünüĢlü olan coğrafyanın özünde kapsamlı yorumlara ve uygulama gereğine yönelten zorluğu vardır. Gerçekten de coğrafi sentezlerin bütün ayrıntıyı kapsaması, ancak onların sağlam, bilimsel ve mantıki bağlarla bağlayarak genel kuralları ortaya koyması gerekir (Erol, 1987).

Coğrafya‟da baĢlıca iki inceleme alanı vardır: yer Ģekilleri, iklim, toprak, bitki, hayvanlar ve benzeri elemanlardan oluĢan doğal çevre ile ilgilenen fiziki coğrafya; diğeri ise insanın yeryüzündeki faaliyetleriyle ilgilenen beĢeri coğrafyadır. BeĢeri bilim olan dolayısıyla insanı ve onun yeryüzünde oluĢturduğu Ģekilleri inceleyen coğrafyanın bu Ģekilde ikiye ayrılmasının kökeni oldukça eski olmakla birlikte bu ayırım yalnızca eğitim ve araĢtırmalarda kolaylık sağlaması bakımından savunulabilir (Tümertekin, 1990, akt. Aydın, 2005, s. 29).

“Coğrafya konularının iyi bilinmesi, özümlenmesi ve uygulanması iyi bir vatandaĢ olabilmek için gereklidir. Çünkü coğrafya, dünyada olan fizikî ve beĢerî olayların sebep ve sonuçlarını ortaya koyarak duyarlı insan yetiĢtirmeye katkıda bulunur” (National Assessment Of Educational Progress, 2001, akt. Yörü,2007, s.10).

Coğrafya eğitimi ile ilgili olarak Coğrafya Dersi Öğretim Programı ve bu programla ilgili yazılmıĢ bazı eserlerde coğrafya eğitiminin özellikleri ve önemi

(27)

açıklanmıĢtır. Bu kaynaklardan da yararlanarak coğrafya eğitiminin geliĢimi, inceleme alanları ve araĢtırma ile ilgili olan özellikleri daha iyi anlaĢılacaktır.

“Coğrafya, doğa ve insan süreçleri ve etkileĢimleri ekseninde fen ve sosyal bilimler arasında iliĢki kuran bir disiplindir. Ġlköğretim programlarında Fen ve Teknoloji ile Sosyal Bilgiler derslerinde coğrafyaya ait konuların iĢlenmesi bu nedenledir” (CDÖP, 2005, s.14).

GeçmiĢten günümüze zamanda yolculuk yaptığımızda dünya ölçeğinde yaĢanan değiĢimlerin coğrafya biliminin inceleme alanını da etkilediğini görebiliriz. “Coğrafya tarihi süreç içerisinde farklı iĢlevler yerine getirmiĢtir. Ġlk zamanlarda yeryüzünü tasvir etmek amacı güden coğrafya, zaman içinde farklı iĢlevler üstlenerek günümüzde insan-doğa iliĢkisi ve mekânsal dokuları analiz etmeye odaklı bir disiplin haline gelmiĢtir” (Karabağ ve Diğerleri, 2007, s.43). DeğiĢimin kaçınılmaz kıldığı dinamik etkenler sonucunda günümüz coğrafya anlayıĢında özellikle doğa-insan etkileĢimi ön plana çıkmıĢtır. Karabağ ve Diğerleri‟nin (2007, s.4) belirttiği gibi klasik çağlarda coğrafya genellikle coğrafi keĢifler, harita yapımı ve arazi gözlemleri ile iliĢkilendirilirken 1800‟lü yıllardan sonra yerlerin nasıl olduğu ve bunlar arasındaki benzerlikler ve farklılıklar üzerinde yoğunlaĢmıĢtır. Günümüzde ise coğrafya dersinin inceleme alanı ve amaçları 2005 yılında hazırlanan coğrafya dersi öğretim programında net bir Ģekilde ortaya konulmuĢtur.

Ortaöğretim coğrafya dersi öğretim programı hem coğrafya biliminin doğasından kaynaklanan çevre-insan etkileĢimine hem de modern eğitim anlayıĢına göre düzenlenmiĢtir. ġekil-1 incelendiğinde coğrafya dersi öğretim programının öğrencilere coğrafi bakıĢ kazandırmayı amaçladığı anlaĢılmaktadır. ġekil-2 de ise coğrafya dersi öğretim programının temel amacı olan “Coğrafi bilinç” kazandırmaya yönelik kavram haritası yer almaktadır.

Doğal Sistemler Beşerî Sistemler Süreçler Etkileşimler Faaliyetler Mekânsal Dokular

(28)

Yer Ģekli Ġklim Su Bitki Toprak Nüfus YerleĢme Kültür Ekonomi Politika COĞRAFÎ BĠLĠNÇ DOĞA ĠNSAN YEREL ULUSAL KÜRESEL MEKANSÂL UNSURLARDAN YARARLANMADA ETKĠLĠ OLAN FAKTÖRLER Kaynaklar

Teknolojiler Değerler Tutumlar

Kimlikler Düzenleme Planlama Geleceğe Aktarma Koruma Kullanma Sahiplenme

ġekil 2: Coğrafya konuları ve coğrafi bilinç unsurları (CDÖP, 2005)

Programın değerlendirildiği Karabağ ve Diğerleri (2007)‟ne göre, yenilenen coğrafya öğretim programı coğrafya algısı ve çağdaĢ coğrafyanın içeriği ile örtüĢen “coğrafi bilinç” kazandırma amacı gütmektedir. Coğrafi bilinç ise ġekil-2‟de gösterildiği üzere, doğa ve insana ait unsurları sahiplenme, koruma, kullanma, düzenleme, planlama ve geleceğe aktarma Ģeklinde tanımlanmıĢtır. Coğrafi bilinç oluĢturmada iki temel husus ele alınmıĢtır. Bu hususlardan birincisi; iklim, yer Ģekilleri, toprak, bitki, su gibi doğa unsurları ve insana ait yerleĢme, kültür, ekonomi, nüfus, politika gibi unsurların özelliklerinin, dokularının ve sistemlerinin bilinmesidir. Ġkinci husus ise bu unsurların kullanımında, planlanmasında ve iliĢkilerde etkili olan kaynaklar, teknolojiler, değerler, tutumlar ve kimliklerin neler olduğu ve nasıl etkilendiğinin bilinmesidir.

ġekil-2 incelendiğinde araĢtırmayla alakalı olarak dikkat edilmesi gereken en önemli husus coğrafi bilinç oluĢturmada doğa ve insana ait unsurları koruma, kullanma, sahiplenme, düzenleme, planlama, geleceğe aktarma davranıĢlarının kazanılmasıdır. Doğal ve beĢeri unsurların kullanımında bahsedilen davranıĢların kazandırılması tasarruf bilincine sahip olmanın temel gereğidir. Örneğin bir öğrencinin çok önemli bir doğal kaynak olan suyun kullanımında israftan kaçınarak özen göstermesi, gelecek nesillere aktarma eğilimde olması, su kaynaklarını koruması ve bu konularla ilgili

(29)

olarak planlamalar yapması bu öğrencinin tasarruf bilinci ve aynı eksende coğrafi bilinç oluĢturduğu anlamına gelmektedir.

Sürdürülebilir kalkınma açısından coğrafyanın önemi ile ilgili olarak Özey ve Diğerleri‟nin de vurguladığı gibi; “Sürdürülebilir kalkınma için eğitimde ana bileĢenler olan insan, çevre ve ekonomi coğrafyanın inceleme alanındaki anahtar temalardır ve coğrafyada bu bileĢenlerin birbirleriyle olan iliĢkilerini ve etkileĢimlerini ortaya koyma esastır. Bu nedenle, fen bilimleri ve sosyal bilimler arasında önemli bir bağlantı oluĢturan coğrafya, çok boyutlu olan çevresel, toplumsal ve ekonomik sorunlara yerel, küresel ve bütünsel bakıĢ açısı gereği oldukça iĢlevsel çözümler üretebilir. Bu nedenle, sürdürülebilir kalkınma için eğitimin, insan-çevre iliĢkisini bütünsel olarak inceleyen coğrafya biliminden faydalanmaksızın etkin ve yeterli bir Ģekilde verilmesi söz konusu değildir” (Özey ve Diğerleri, 2010, s.61)

Sonuç olarak; coğrafya biliminin tanımı, inceleme alanı, kavramları ve bu alanda çalıĢan akademisyenlerin çalıĢmaları geçmiĢten günümüze incelendiğinde genel olarak doğa ve insan etkileĢiminin ön planda olduğu görülecektir. Böyle bir fotoğrafın ortaya çıkması elbette ki coğrafya biliminin doğasından kaynaklanmaktadır.

2.3. Tasarruf Bilinci

Daha önce de belirtildiği gibi tasarruf bilinci, insanların yaĢam alanında yer alan her türlü kaynağı doğru ve gerektiği ölçüde kullanması ve bu davranıĢı bir tutum olarak geliĢtirerek yaĢam biçimi haline getirmesi olarak tanımlanabilir.

Tasarruflu davranmanın gerekliliği ve önemi ile ilgili bilimsel verilerin yanı sıra hem toplumsal hayatta kullanılan anonim sözlere hem de dini kaynaklarda birçok bilgiye rastlamak mümkündür. Ancak; tasarruf kavramının tanımlanması ve açıklanması ile ilgili olarak genellikle ekonomik anlamda tanımlamalar ve açıklamalar yapılmakta, bununla birlikte farklı tasarruf kavramlarından ve türlerinden söz edilmektedir.

“Tasarruf kavramının tanımı ve içeriği üzerinde yapılan tartıĢmalarda „Ekonomik Tasarruf‟ ve „Finansal Tasarruf‟ olmak üzere iki tür tasarruf kavramından söz edilmektedir” (OECD, General Reports: 91, akt. Çakmak, 2006, s. 4).

Ekonomik Tasarruf; ekonomik birimlerin (hane halkı, devlet, iĢletmeler) ekonomide reel sermaye birikim sürecine yaptıkları reel ve finansal katkıları açıklayan bir

(30)

kavramdır. Bu tanım kuĢkusuz sektörel düzeyde yapılan bir tanımdır. Hane halkı, devlet ve iĢletmeler gibi üç temel ekonomik birimden oluĢan bir ekonomide, tek tek ve her bir kesimin sermaye birikim sürecine yaptıkları katkıları anlatmak için yapılmıĢtır. Fakat tüm ekonomi bir bütün olarak sektörleri dikkate almadan ele alınarak bir ekonomik tasarruf tanımına gidilirse, bu durumda ekonomik tasarrufun o ekonomideki net reel varlıklardaki artıĢ olarak tanımlanması gerekir (Mutluer ve Aydın, 1978).

“Finansal tasarruf ise, hane halkı, iĢletmeler ve devlet gibi ekonomik birimler tarafından sermaye birikiminin finansmanına yapılan finansal katkıları belirten bir kavramdır” (Çakmak, 2006).

YaĢamını devam ettirebilmek amacıyla doğal kaynakları tüketen insan, zaman içerisinde üretici konuma geçmiĢ ve sadece doğal kaynakları değil kendi eseri olan beĢeri kaynakları da tüketerek hem yaĢamını devam ettirmiĢ hem de medeniyet seviyesini yükseltmiĢtir. Sınırsız istekle donatılmıĢ olan insanın doğadaki sınırlı kaynaklar karĢısında sergilemiĢ olduğu duyarlılık, hem kendi yaĢamı hem de gelecek nesillerin refahı açısından oldukça önem taĢımaktadır. Bu yüzden doğal ve beĢeri kaynakların tüketilmesinde israftan kaçınarak en verimli Ģekilde harcama eğilimi kiĢinin tasarruf konusundaki bilincinin de en önemli göstergesidir.

“Diğer canlılar mevcut doğa koĢullarına uyum sağlamaya çalıĢırken, insan geliĢtikçe elindeki teknolojiden faydalanmak suretiyle doğal çevre koĢullarını değiĢtirerek doğayı denetim altına almak istemiĢtir. Bunu yaparken de doğanın canlı ve cansız kaynaklarını kendi çıkarlarına göre bilinçsizce ve cömertçe kullanmıĢ, dünyanın ekolojisinin bozulmasına neden olmuĢtur” (Yıldız, Sipahioğlu, Yılmaz, 2008: s. 80).

Gerek finansal açıdan gerekse doğal kaynakların kullanımı açısından olsun hem bireyler hem de devlet için tasarruf bilincine sahip olmak ve bunu sürdürebilmek çok büyük bir önem taĢımaktadır. Aileden baĢlanarak temeli atılması gereken tasarruf bilinci, okullarda eğitim ile inĢa edilmeli ve kamusal tedbir ve teĢviklerle de desteklenmelidir. Birey, yaĢamında bir kaynağın tüketimini yaparken “bu tüketim gerçekten gerekli mi?” sorusuna cevap arayarak gerektiği kadar tüketmeyi bir yaĢam biçimi haline getirmelidir.

(31)

Bir kuruluĢta tasarruf anlayıĢının geliĢtirilmesinde öncelikle bütün girdilerin gerektiği kadar kullanılması, plan ve hedeflerini gerçekleĢtirecek Ģekilde stok seviyesinin dönemlere göre optimal düzeyde tutulması, enerjinin gerektiği zaman gerektiği kadar kullanılması, makine ve teçhizatların zamansız ve boĢuna çalıĢtırılmaması ve insan gücünden, bilgi ve becerisinden tam anlamıyla yararlanılması gerekmektedir. Bu konular bir diğer ifadeyle; hammadde ve malzeme verimliliğinin, enerji verimliliğinin ve iĢgücü verimliliğinin arttırılmasıdır (Soysal, 1989: 27).

Tasarruf kavramı ile ilgili olarak değiĢik kaynaklarda farklı sınıflandırmalar yapılmıĢtır. Ancak tüm kaynakların ortak paydası tasarrufun önemi ve gerekliliğidir. AĢağıda verilen açıklamalarda tasarrufun iktisadi açıdan sınıflandırılması teknik olarak belirtilmiĢtir:

A) YapılıĢı Açısından Tasarruf:

“Tasarrufları yapılıĢ Ģekillerine göre; mali-reel, zorunlu-gönüllü ve likit-likit olmayan tasarruflar olarak üç grupta toplayabiliriz” (World Bank, 1989: 27).

Gönüllü tasarruf bireylerin, kendi gelirlerinden isteyerek ayırdıkları kısımdır. Gönüllü tasarrufa örnek olarak, vadeli mevduat, vadesiz mevduat, tahvil ve hisse senedi örnek olarak verilebilir. Bireylerin isteği dıĢında sağlanan tasarruflara da, zorunlu tasarruf adı verilmektedir. Bunlar; vergi, enflasyon, dağıtılmayan Ģirket karları, emekli sandığı kesintileri ve sosyal sigorta primleri gibi kalemlerdir.

Mali tasarruflar ise, kiĢi veya kuruluĢların, sahip oldukları fonlarla bankalarda mevduat hesabı açtırması veya bu fonları tahvil, hisse senedi gibi gelir getiren menkul değerlere yatırmasıdır. Reel tasarruflar dediğimiz kavram ise, ev, makine, tesis vb. gibi fiziki varlıklara yapılan yatırımları tanımlamaktadır.

Likit tasarruflar, hiçbir kayba uğramadan, hemen paraya çevrilebilen tasarrufları ifade etmektedir. Likit olmayan tasarruflar ise, değer kaybına uğramadan kısa sürede paraya çevrilmesi mümkün olmayan tasarrufları ifade etmektedir. Örneğin; para, vadesiz mevduat likit tasarruf iken, vadeli mevduat ve gayrı menkuller likiditesi sınırlı olan tasarruflardır.

B) Yapan Birim Açısından Tasarruf:

Tasarrufları sektörler itibariyle, kamu ve özel tasarruflar olarak ikili bir sınıflamaya tabi tutabiliriz. Özel tasarruflar da kendi arasında Ģirket tasarrufları ve bireysel tasarruflar olarak ikiye ayrılabilir. Kamu Tasarrufları, Vergi gelirlerinden kamu cari harcamaları düĢüldükten sonra kalan kısım kamu tasarruflarını oluĢturmaktadır. Kamu sektörünün tasarrufları belli bir düzeyin üzerine yükseltilemez.

(32)

ġirket Tasarrufları, ġirket tasarrufları; firma karlarından vergilere ödenen ve temettü olarak hissedarlara dağıtılan kısımlar çıktıktan sonra geriye kalan kısımdır. GeliĢmekte olan ülkelerde bu sektörün karları genel olarak düĢüktür.

Hane halkı Tasarrufları, Bireysel tasarruflar; kiĢisel gelirlerden, vergilerle mal ve hizmet tüketimi indirildikten sonra kalan kısımdır. Bireysel tasarruflardan oluĢan hane halkı tasarrufları, orta ve düĢük gelirli ülkelerde önemli bir paya sahiptir. Kalkınmayı hızlandırmak için hane halkı tasarruflarının arttırılması ve tahsisinin iyileĢtirilmesi, ayrıca etkin kaynak transfer mekanizmalarıyla kullanılması gerekmektedir. Ancak hane halkı tasarruflarının ölçülmesi oldukça güçtür (Çakmak, H., 2006: s. 7,8).

AraĢtırmada iĢlenecek olan tasarruf bilinci kavramı daha ziyade doğal kaynakların ve beĢeri kaynakların tüketilmesinde yapılacak olan bireysel tasarrufları kapsamaktadır. Su, elektrik, bitki gibi kaynakların kullanımında kiĢilerin yapacağı tasarruflar hem doğal kaynakların gereksiz yere harcanmasını ve tükenmesini önleyecek, hem de bireylerin ve ailelerin ekonomisine katkı sağlayacak, bu sayede devlet bütçesine büyük faydası olacaktır.

Eğitim-Öğretim, bireylerin sadece akademik anlamda bilgilendirilerek soru veya sorunlara çözüm üretmesini ve biliĢsel yönden geliĢmesini amaç edinmekle kalmaz; bunun yanı sıra bireylerin doğal çevreye ve topluma karĢı duyarlı ve bilinçli bireyler olarak yetiĢmesini amaçlamaktadır. Bu bağlamda bireylerin herhangi bir kaynağım tüketimini yaparken duyarlı bir Ģekilde, gerektiği kadar tüketmesi tasarruf bilinci olarak tanımlanabilir.

“Çevre bilgisine sahip olmanın yanı sıra bu bilgiyi davranıĢ haline dönüĢtüren bireylere ihtiyaç vardır. Zira su kaynaklarının tükeneceğinin farkında olmak, suyu tasarruflu kullanma çabası göstermedikten sonra dünya için fazlaca bir anlam taĢımaz. Aynı Ģekilde hava kirliliğinin etkilerinin farkında olmak fakat fabrikasında kirliliği önleyici tedbirler almamak da baĢka bir örnektir” (TaĢlıkeçeci, 2010).

2.4. Ġlgili AraĢtırmalar

Yapılan literatür taramasında tasarruf bilincinin coğrafya eğitimindeki yeri ve önemi ile ilgili olarak doğrudan veya dolaylı bir araĢtırma yapılmadığı görülmüĢtür. Tasarruf kavramı genel olarak iktisadi bilimlerde ya da enerji tüketiminde sağlanacak tasarruflarla ilgili olarak yapılan çalıĢmalarda iĢlenmiĢtir. Ġlk ve Ortaöğretim

(33)

kurumlarında iĢlenen pozitif bilimlerle ilgili olarak yapılan tez çalıĢmaları arasında yine tasarruf bilinci ile ilgili olarak doğrudan bir çalıĢma yoktur.

Coğrafya ile ilgili yapılan araĢtırmalarda ise çevre bilinci, vatan bilinci, ulusal bilinç gibi kavramlar iĢlenmiĢ, tasarruf bilinci ile ilgili herhangi bir çalıĢma yapılmamıĢtır.

AĢağıda, ilgili araĢtırmalar içerisinde tasarruf bilinci veya coğrafya ile ilgili olanlar genelden özele doğru sıralanmıĢtır.

GümüĢ, (1993)‟ün ortaöğretim kurumlarında coğrafya öğretimi isimli çalıĢmasında coğrafya öğretim programları karĢılaĢtırılarak değerlendirilmiĢ, coğrafya öğretimi ve sorunları ile ilgili olarak öğrenci ve öğretmenlere yönelik anket uygulanmıĢtır.

Anket maddeleri içerisinde öğrencilere “Coğrafya dersleri çevremizi tanımamız ve dünyayı anlamamız açısından gereklidir” Ģeklinde bir önerme sunulmuĢtur. Bu önermeye öğrencilerin %74,81‟i tümüyle, %15,19‟u biraz katıldığını belirtmiĢtir. Bu sonuç ise coğrafya eğitiminin öğrencilerin çevreye karĢı duyarlılık kazanmaları açısından ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.

ÖzĢavli, (2007) I. coğrafya kongresinden günümüze Türkiye‟de liselerde okutulan coğrafya dersi müfredatında yapılan değiĢiklikleri ve ülkemizdeki ile Amerika BirleĢik Devletleri‟ndeki coğrafya öğretimini karĢılaĢtırdığı araĢtırmasında, özellikle müfredatların içeriğini, kullanılan yöntem teknikler, araç gereçleri karĢılaĢtırmıĢ ve ülkemizdeki coğrafya öğretiminin eksiklerini saptayarak çözüm önerileri sunmuĢtur.

ÇalıĢmada, ülkemizdeki coğrafya öğretiminde verilen teorik bilgilerin günlük hayatta uygulanabilir olmaması üzerinde durulmuĢtur. Yapılan bu çalıĢma, coğrafya derslerinde öğrencilere aĢılanmaya çalıĢılan tasarruf bilincinin teorik olmakla kalmayıp günlük hayata yansıtılabilir olması gerekliliğinden ötürü araĢtırmamıza destek sağlamaktadır.

Elmas, (2006) ortaöğretimde uygulanan coğrafya eğitiminin temel sorunlarını ortaya koymak amacıyla hazırlamıĢ olduğu çalıĢmasında Ġstanbul‟un Kartal ilçesinde 350 öğrenci ve 20 coğrafya öğretmenine anket uygulamıĢtır.

AraĢtırma sonucunda coğrafya eğitiminin temel sorunlarının; ders kitaplarının yetersizliği, müfredatın yoğunluğu, okul ve öğretmenlerin coğrafya eğitimi açısından

(34)

yetersiz oluĢu, öğrencilerin ilköğretim kademesinden eksik gelmelerine olanak veren sınıf geçme sistemi gibi nedenler olduğu saptanmıĢtır. AraĢtırmamızda önem taĢıyan hususlardan biri de coğrafya müfredatında temel amaçlar arasında tasarruf bilincinin yer almasına rağmen ders kitaplarında bu konunun yeterince iĢlenmeyiĢidir. Bu yönü ile yapılan bu çalıĢma araĢtırmamıza ıĢık tutmaktadır.

Geçit, (2008)‟de cumhuriyetten günümüze (1923-2005) lise coğrafya müfredat programlarını incelemiĢtir. AraĢtırmada cumhuriyetin kuruluĢundan günümüze kadar geçen sürede dokuz adet coğrafya müfredat programı belirlenmiĢ ve bu programlarda kullanılan yöntem-teknikler, hedefler, yaklaĢımlar açıklanmıĢtır.

AraĢtırmada göze çarpan önemli noktalardan biri 2005 yılı öncesinde hazırlanmıĢ olan coğrafya müfredat programlarının genellikle ürün değerlendirmeye yönelik olduğu; ancak 2005 yılında hazırlanan en son müfredat programında süreç değerlendirmenin ön plana çıktığıdır. Ayrıca 2005 yılı müfredat programının yapılandırmacı yaklaĢım temelli, öğrenci merkezli, sarmal bir yapıya sahip oluĢu ile diğer müfredat programlarından ayrıldığını belirtmiĢtir. AraĢtırmamızın kaynağını oluĢturan “tasarruf bilinci” kavramının, ortaöğretim coğrafya dersi öğretim programında yer alan temel amaçlar arasına 2005 yılında eklenmiĢ olması çalıĢmamızın varoluĢu açısından büyük önem taĢımaktadır.

Çakmak, (2006)‟da 1975 ve sonrasında Türk kamu yönetiminde yapılan tasarruf çalıĢmaları ayrıntılı olarak incelenmiĢ, kamu iradesinin tasarruf algısı belirtilmiĢ, mevcut kamu yönetimin iĢleyiĢi ile tasarruf çalıĢmaları arasındaki iliĢki ile ilgili olarak genel bir değerlendirme yapılmıĢtır. Verilen istatistikî tasarruf verileri ıĢığında tasarruf tedbirlerini artırmaya yönelik çözüm önerileri sunulmuĢtur.

Bilgi, (2008)‟de 2007 yılında gerçekleĢtirilen Hükümetler Arası Ġklim DeğiĢikliği Dördüncü Değerlendirme Toplantısında vurgulanan insan kaynaklı ekolojik kriz ve bu krizin çözülmesinde çevre koruma öğretilerinin ve sürdürülebilirliğin geliĢtirilmesi, eğitim ve araĢtırmaların öncelikleri arasında yer alması gerekliliği araĢtırmanın temel konusudur.

Şekil

ġekil 1: Coğrafî bakıĢ (CDÖP,2005)
ġekil 2: Coğrafya konuları ve coğrafi bilinç unsurları                                                   (CDÖP, 2005)

Referanslar

Benzer Belgeler

Virüsün genetik şifresinde bulunan kendi onkogeni hücrenin DNA’sına yerleşerek aktif hale geçer ve hücrenin kontrolsüz çoğalmasına yol açar.. Proviral DNA Proviral

İmzalarsa fotoğraf dünyasının en büyük adları: Henri Cartier-Bresson, Marc Riboud, Robert Doisneau, Eliot Elisofon, Edouard Boubat, Josef Koudelka,

The invention also relates to application of above polypeptides, DNA sequences, or recombinant vector, recombinant bacteria, expression cassette or transgenic cell line in

Uzam›fl styloid ç›k›nt› veya kemikleflmifl LS'un neden oldu¤u bafl ve boyun a¤r›s›, yutma güçlü¤ü ve bo¤azda yabanc› cisim hissi gibi kompleks belirtiler

The universe of the study was composed of all the journals (research by Dergipark, Google scholar, nursing association websites [34 in total]) published in the field of nursing

Bu çalışmada özel sektörün finansal enstrüman ve işlemlerine ilişkin olarak 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nda yapılan değişiklik ile 6802 sayılı Gider Vergileri

Hastaların hangi anestezi yöntemlerinin bildikleri, cinsiyetlerine göre istatistiksel olarak karşılaştırıldıklarında kadınlarda genel, lokal ve bölgesel anestezi

seçimlerinin yapılması, evde kitaplık ya da kitap köşesinin oluşturulması, kitap okuma bilincini geliştirmek için kitap okumanın yararları konusunda