• Sonuç bulunamadı

Zincirleme Suçun Benzer Diğer Müesseselerden Farkı 1 Genel olarak

Belgede Zincirleme suç (sayfa 46-50)

Zincirleme suçun benzer kavramlarla karşılaştırması yapılarak ayrımlarının ortaya konması gerekir. Çünkü; bir suçun aşağıda incelenecek kavramlardan hangisine girdiği; verilecek ceza, uygulanacak kanun maddeleri, zamanaşımı süresi, yetkili mahkeme, şikayet süresi, suçun işlendiği yer ve zaman gibi bir çok önemli konuda önemli sonuçlar doğurmaktadır.

2- Zincirleme suç- Kesintisiz suç

Birbirlerine olan benzerliklerine rağmen her iki müessese birbirinden tamamen farklıdır139. Çünkü; her şeyden önce, kesintisiz suç suçun bir işleniş şekli olduğu halde, zincirleme suç bir suç şekli değildir. Suçun icrasının (hareketlerinin) derhal sona ermeyip, belirli bir süre daha devam ettiği suçlara doktrinde ‘kesintisiz suçlar’ denilmektedir140. Şüphesiz ki; fiilin icrasının devam etmesi ile, ani suçlarda meydana gelen zararın-hukuka aykırı durumun- devam etmesi aynı şeyler değildir. Doktrinde farklı fikirler öne sürülmekle birlikte; kesintisiz suçta devam eden, derhal sona ermeyen, fiilin (hareketin) kendisidir141. Suçun icrası, yani, hareketlerin gerçekleştirilmesi devam ettikçe suç da işlenmektedir. Yani, bu suç temadinin (hareketin) başladığı ve sona erdiği zaman dilimi arasında işlenmektedir142.

Bununla beraber; kesintisiz suçta fiilin icrasının ve dolayısıyla tek bir suçun devam etmesine karşılık, zincirleme suçta; birden fazla fiil ve dolayısıyla birden fazla suç gerçekleşmektedir. Başka bir ifadeyle, kesintisiz suçlarda kesintisiz süren tek bir suç söz konusu iken, zincirleme suçta kesintili -birbirinden bağımsız- birden çok suç söz konusu

139

‘Failin ‘aynı suç işlemek’ kararıyla müteaddit defalar kumar oynatması veya yer göstermesi halinde TCK 80. maddesinin uygulanması bahis konusu olabilir. Sadece şunu belirtmek gerekir ki; failin hep aynı yerde kumar oynatılması, başka bir deyişle, belirli bir yerin kumar oynanması için tahsis edilmesi, kumarhane açılması halinde, artık bir müteselsil suçtan değil, mütemadi tek suçtan bahsetmek icap eder’. Bkz; Özek Çetin, ‘Türk Hukukunda Kumar Suçu’, ĐHFM, C:XXVIX, S. 1-2, s. 140.

140

Hakeri, Genel Hükümler, s. 142-143; Koca/Üzülmez, s. 140; Akbulut, ‘Suçun Đşlendiği Yer’, s. 137. 141 Akbulut, ‘Suçun Đşlendiği Yer’, s. 137. Kunter ise; ‘Mütemadi suçta hem hareketin, hemde neticenin temadi ettiği fikrindedir. Yazar; mütemadi suçlarda devam eden şeyin hareket mi, netice mi olduğu sorusuna verdiği bu cevaba göre de; zincirleme suçtaki hareketlerin sadece hukuki yönden bağımsızlıklarını kaybetmelerine karşılık, mütemadi suçun bileşik nitelikte tek bir harekete sahip olduğunu ileri sürmektedir. Bkz; Kunter, Suçun Maddi Unsurları Nazariyesi, s. 94. Döenmezer/Erman ise, kesintisiz suçta neticenin devam ettiği fikrindedir. Dönmezer-Erman, C. I, 8. Bası, s. 442. Aynı yönde Bkz; Sancar, s. 30; Bakıcı Sedat, 5237 Sayılı Yasa Kapsamında Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2007, s. 838. Taner ise; Mütemadi suçlarda hem maddi unsur hem de manevi unsurun temadi etmesine karşılık, zincirleme suçta sadece manevi unsurun temadi ettiğini ileri sürmektedir. Bkz; Taner, s. 103. Gölcüklü ise; Mütemadi suçlarda devam eden şeyin ‘bizzat suçun kendisini oluşturan zararlı sonuç’ olduğu fikrindedir. Gölcüklü, s. 74. Önder ise; Mütemadi suçta, suçun maddi hareketlerinin aralıksız devam ettiği fikrindedir. Bkz; Önder Ayhan, ‘Mütemadi Suç’, ĐHFM, C. XXIX, S. 1-2, Đstanbul 1963 sayısından ayrı bası, s. 19. Kesintisiz suçların niteliğine ilişkin görüşler için Bkz; Akbulut, ‘Suçun Đşlendiği Yer’, s. 136-137.

olmaktadır143. Zincirleme suçta daima yenilenen bir suç iradesi varken, kesintisiz suçta yenilenmiş bir suç iradesi bulunmamaktadır. Fail sadece devam eden hukuka aykırı duruma son verme yönündeki iradesini kullanmamaktadır144. Kesintisiz suçlarda temadi ne kadar uzun sürerse sürsün bir ihlal ve bir suç söz konusuyken, zincirleme suçta birden fazla ihlal ve birden fazla suç söz konusudur145. Buna karşılık kanunda zincirleme suçun sayısıyla orantılı bir ceza artırımı öngörülmüşken, kesintisiz suçlar açısından temadinin uzunluğuyla orantılı bir ceza artırımı öngörülmemiştir146.

3- Zincirleme suç – Đtiyadi suç147

Yapılan hareketler tek başına suç teşkil etmemekle birlikte, bu hareketlerin bir itiyadın varlığını gösterecek sayıda tekrarlanması halinde bir suç olarak nitelenebilen suçlara itiyadi suçlar denir148. Đtiyadın iki türü vardır. Basit itiyadi suç türünde; fiilin suç sayılabilmesi için hareketlerin itiyadı gösterecek sayıda tekrarlanması gerekir. Ağırlaşmış ve mevsuf itiyadi suçlarda ise; suçun ağırlaşmış veya mevsuf şekli için itiyat şartı aranmaktadır149. Birinci halde ‘itiyad’ suçun bir unsurudur. Đtiyad için aranan sayı gerçekleşmemişse, suçta oluşmamıştır. Đkinci halde ise; ‘itiyad’ suçun bir unsuru değil, nitelikli hali olarak görülmektedir.

Đtiyadi suçta; failde o fiili tekrarlamak suretiyle bir eğilim meydana gelmektedir. Bu sebeple itiyattan bahsedilebilmesi için fiilin en az iki kez tekrarlanmış olması gerekir. Başka bir deyişle; itiyadi suçta itiyadı oluşturan sayıdan daha az sayıdaki fiiller tek başlarına suç değildirler. Şüphesiz bazı suçlar açısından daha fazla sayıda tekrarlanma şartı aranabilir150.

143

Đçel, s. 99; Kantar, s. 148; Toroslu, s. 314; Demirbaş, s. 474; Öztürk/Erdem, s. 245. 144 Erem, Genel Hükümler, s. 355.

145

Đçel, s. 99; Sancar, s. 32. 146

Erem, Genel Hükümler, s. 356. Ancak buna rağmen, TCK 61. maddesi hükmü çerçevesinde temel ceza tespit edilirken temadi eden sürenin uzunluğunun göz önünde bulundurulması mümkündür.

147 Kanunumuzda ‘itiyadi suç’ tanımlanmamakta, bunun yerine ‘itiyadi suçlu’ kavramı yer almaktadır. (TCK m. 6/1-h). Başka bir ifadeyle itiyadi suç, fail göz önüne alınarak tanımlanmıştır. (Đçel/Evik, s. 60) Biz de mülga 765 sayılı Ceza Kanununda yer alması ve genel olarak itiyadi suçlu kişinin işlediği suçları ifade etmesi anlamında bu kavramın burada değerlendirilmesi ve karşılaştırmasının yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Đtiyadi suçlu ise, kanunun 6/1.h maddesinde; ‘kasıtlı bir suçun temel şeklini yada daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli şekillerini bir yıl içinde ve farklı zamnalarda ikiden fazla işleyen kişi’ şeklinde tanımlanmıştır. ‘Đkiden fazla’ ifadesinden anlaşılması gereken en az üçtür. (Bkz; Artuç/Gedikli, TCK...la Getirilen Yenilikler, s. 72-73.) Bunun sonucu olarak, kanunun itiyat durumunu özel olarak dikkate aldığı suçlarda itiyadın olup olmadığının saptanması kanunun 6. maddesindeki bu tanıma göre yapılacaktır. Örneğin kanunun 233. maddesindeki ‘aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali’ suçu açısından itiyadi sarhoşluk bir unsur olarak düzenlenmiştir. Bu suç açısından sarhoşluğun itiyad derecesine ulaşıp ulaşmadığının tespiti kanunun 6. maddesindeki tanıma göre yapılacaktır. Bkz; Đçel/Evik, s. 60. Buradaki birinci ve ikinci suçla ilgili kararın kesinleşmesi şartının aranması maddenin konuluş amacı ve ülkemiz hukuk gerçekleriyle bağdaşmayacaktır.

148

Dönmezer-Erman, C. I, 8. Bası, s. 428; Đçel, s. 100; Gölcüklü, s. 75; Sancar, s. 32. 149 Dönmezer-Erman, C. I, 8. Bası, s. 431; Sancar, s. 33.

Bunun yanı sıra, itiyat failin kişiliğine ilişkin bulunan ve suç işleme eğilimini ifade eden sübjektif bir durumdur151.

Zincirleme suçla itiyadi suçlar arasındaki esas fark; zincirleme suçta her bir fiil ayrı bir suç teşkil ettiğinden fiil sayısınca suç varken, itiyadi suçlarda ise; itiyadı ifade eden sayıdaki hareketlerin tümü bir ihlal sayılması sebebiyle ortada tek suçun bulunmasıdır152. Zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki mahkumiyete gerek yokken -aksine önceki mahkumiyetin bulunmaması gerekirken- itiyadın ağırlatıcı sebep olarak bulunduğu itiyadı suç türlerinde ise; itiyadın uygulanabilmesi için itiyadın -suç işleme eğiliminin- varlığını gösteren birden çok önceki mahkumiyetin bulunması gerekir153. Zincirleme suçta her bir ihlal gerçekleştirildiği yer ve zamanda işlenmiş sayılırken, itiyadi suçlar itiyadı meydana getirecek sayıda hareketin yapılmasıyla oluşacağından, suç bu sayıyı meydana getiren hareketin yapıldığı yer ve zamanda işlenmiş sayılır. Son olarak da, itiyadi suçun zincirleme suç şeklinde işlenmesi mümkün değildir. Çünkü; itiyadi suçun mevcudiyeti için; itiyadı meydana getiren ve başlı başına birer suç teşkil etmeyen hareketlerin tekrarı lazımdır154.

4- Zincirleme suç – Fikri içtima

Fikri içtima, bir fiille birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet verilmesidir. Fikri içtimada da zincirleme suçta olduğu gibi, birden fazla ihlal ve dolayısıyla birden fazla suç bulunmaktadır. Her iki müessese bu yönüyle birbirine benzemekteyse de, birçok yönüyle birbirinden ayrılmaktadırlar.

Her şeyden önce; zincirleme suçta birden çok suçu kural olarak birden fazla fiil meydana getirirken, fikri içtimada birden çok suç tek fiilin sonucudur. Bunun sonucu olarak zincirleme suçta ihlaller farklı zamanlarda gerçekleştirilirken, fikri içtimada birden fazla ihlal aynı anda gerçekleştirilmektedir.

Fikri içtimada farklı suçların oluşması söz konusuyken, zincirleme suçta kanunun aynı hükmünün ihlali ve dolayısıyla aynı tür suçların oluşması söz konusu olmaktadır155.

Fikri içtima açısından ‘aynı suç işleme kararı’ şart olmayıp, suçların tek fiilin sonucu olması yeterlidir.

151 Đçel, s. 103; Toroslu, s. 314; Bakıcı, Genel Hükümler, s. 839.

152 Toroslu, s. 314; Dönmezer, Ceza Hukuku Dersleri, s. 112; Đçel, s. 104; Gölcüklü, s. 75. 153 Đçel, s. 104.

154

Gözübüyük Abdullahpulat, Türk Ceza Kanunu Şerhi, C. I, Ankara 1960, s. 309.

155 Soyaslan, Genel Hükümler, s. 244; Centel/Zafer/Çakmut, Ceza Hukukuna Giriş, s. 478; Toroslu, s. 315; Artuk/Gökçen/Yenidünya, Genel Hükümler I, s. 793; Sancar, s. 35.

Zincirleme suçta birden fazla cezalandırılabilmesi mümkün fiiller vardır. Ancak, kanun koyucu bu fiillerin yekunu için artırılmış tek ceza verilmesi prensibini benimsemiştir. Fikri içtimada da tek fiil ile kanunun birden fazla hükmü ihlal edildiği ve bu ihlallerin hepsinin cezalandırılabilmesi mümkün olduğu halde kanun koyucu cezanın artırılmasını kabul etmeyerek en ağır suçun cezasının verilmesi ile yetinmiştir. Buna karşılık zincirleme suçta en ağır müeyyideyi gerektiren fiilin cezasının artırılması prensibi benimsenmiştir.

5- Zincirleme suç – Bileşik suç

Biri diğerinin unsuru veya ağırlatıcı nedeni olan suçlara bileşik suçlar denilmektedir156. En tipik örneği de; hırsızlık ve cebir veya tehdit suçlarının birleşiminden oluşan yağma suçudur. Aksi görüşler bulunmakla beraber; bileşik suçta kaynaşma tam olduğundan ve bambaşka üçüncü bir suç meydana geldiğinden burada birden fazla suç yoktur. Burada kaynaşma tam olduğundan kural olarak bileşik suçun tekrar bileşen parçalara dönmesi de söz konusu değildir. Bu sebeple bileşik suç gerçek anlamda bir suçların içtimaı hali değildir157. Oysa ki; zincirleme suçta kanunda sayılan hallerin dışında her suç bağımsızlığını korumaktadır. Yani; bileşik suçta tek bir ihlal ve tek bir suç varken, zincirleme suçta birden fazla ihlal ve birden fazla suç vardır.

6- Zincirleme suç – Tekerrür

Zincirleme suç, bir suçun nitelikli hali veya cezayı ağırlatıcı bir hal olmayıp sadece suçların içtimaının bir türü ve cezayı artırıcı bir hükümdür. Kural olarak da ceza miktarı üzerinde etkisini doğurur. Tekerrür ise; Türk Ceza Kanunu sistematiğinde failin diğer kişilere nazaran daha tehlikeli olduğunu gösteren bir kurum olarak değerlendirildiğinden cezayı artıran bir kurum olarak değil, güvenlik tedbiri olarak düzenlenmiş olup158, etkisini de kural olarak infaz edilecek ceza üzerinde gösterir. Zincirleme suçta failin unsur suçların hiç birinden hüküm giymemesi şarttır. Buna karşılık tekerrür için; mutlaka önceki mahkumiyet bulunmalıdır. Bunun yanında tekerrür için, mahkumiyet hükmünden sonra belirli bir süre içerisinde yeni bir suçun işlenmesi zorunluyken, zincirleme suçta mahkumiyetten önce birden fazla suçun işlenmesi şart olup, mahkumiyetten sonraki fiiller teselsül üzerinde etkili olmamaktadır. Zincirleme suçta unsur suçların ‘aynı suç’ olması zorunluyken, tekerrürde; tekerrürü oluşturan suçların nitelik ve cinsleri farklı olabilmektedir159.

156 Bkz; Birinci Bölüm- I-B-2. 157

Sancar, s. 37.

158 Koca/Üzülmez, s. 492.

ĐKĐNCĐ BÖLÜM

Belgede Zincirleme suç (sayfa 46-50)