• Sonuç bulunamadı

Yaya Yollarında Bitkilerin Görsel (Estetik) Kullanımı

BÖLÜM 4. YAYA YOLLARINDA BİTKİLERİN KULLANIMI VE BİTKİSEL TASARIM İLKELERİ

4.1. Yaya Yollarında Bitkilerin Kullanımı

4.1.1. Yaya Yollarında Bitkilerin Görsel (Estetik) Kullanımı

Bitkiler, mimari ve estetik açıdan büyük bir potansiyele sahiptir. Güzelliği ve duyguları canlandırırlar. İnsanoğlu, yapısallığın artmakta olduğu dünyamızda doku, renk ve biçim olarak farklılık gösteren bitkileri her geçen gün daha çok aramakta ve kullanmaktadır. Çevre tasarımında kullanılan diğer elemanlar gibi bitkisel materyal de üç boyutlu bir eleman olarak mimari ve estetik kullanımlarda ortaya çıkar ve canlı bir eleman olarak da mekana dinamizm katar.

Bitkisel materyal görsel açıdan aşağıdaki olanakları sağlar:

 Yaya yolları gibi insan yapısı olan ve görsel organizasyonu tamamlanmamış bir çevrede bitkiler, uyum ve düzen duygusunun yaratılmasını sağlar.

 Tasarlanan mekanın amacına göre, yaya yolu boyunca devam eden aynı nitelikli bitkiler, yol boyunca devam ettiği ölçüde aksı kuvvetlendirerek daha derin bir perspektif ortaya koyabilir.

 Yaya yollarında bitkinin formu ve dokusundan yararlanılarak yapıların birbirleri ile devamlılığı ve görünüm bütünlüğü sağlanabilir.

 Bitki kullanımlarıyla dikkatler istenilen noktaya ya da alana çekilebilir. Böylece, yaya yolu üzerinde bitkinin fiziksel özellikleri kullanılarak özel bir mimariyi vurgulamak mümkün olacağı gibi aks üzerinde istenmeyen bir objeyi de maskelemek veya dikkatleri o objeden uzaklaştırmak mümkün olabilir.

 Bitkilerin dokusu, ölçüsü ve rengi gibi fiziksel özellikleri tasarımcı tarafından ölçek değiştirmek için kullanılabilir. Dar yaya yollarında ve binaların yüksek olduğu bölümlerde insan ölçeğini yakalamak için bitkilerden yararlanılabilir (Fanuscu, 1998).

Booth (1983)‟a göre bitkisel materyalin görsel kullanımı genel anlamda 6 şekildedir: 1) Tamamlama: Bitkisel materyal, çevrelerindeki yapıların formlarını tekrar ederek veya çizgilerini devam ettirerek birlik sağlar ve tasarımı tamamlar. Örneğin, bir çatının şeklinin veya yüksekliğinin aynı şekil veya yükseklikte bitkilerle devam ettirilmesi veya bir binanın iç mekanındaki tavanla aynı yükseklikte ağaçların dışarıda devam ettirilmesi ile tamamlama sağlanabilir (Şekil 4.1).

2) Birleştirme: Bitkisel materyal, görsel olarak çevredeki tüm farklı elemanları birleştirmeye hizmet eder. Çevredeki elemanlar değişse de bitkisel materyalin alandaki devamlılığından dolayı, çevrenin karmaşıklığı giderilmiş olur. Örnek olarak, her binanın farklı cepheye sahip olduğu bir kent sokağı gösterilebilir (Şekil 4.2).

Şekil 4.2. Bitkilerin görsel bütünlük sağlaması (Booth, 1983).

3) Vurgulama: Bitkiler, dış mekanda vurgulama işlevini boyutu, formu, rengi veya tekstürü (dokusu) ile yakın çevresinden farklılık göstererek gerçekleştirir. Bitkiler, vurgulayıcı olarak, bina girişlerinde, kesişme noktalarında kullanılabilir (Şekil 4.3). Bitkiler, odak noktası oluşturarak da dikkatleri üzerlerine çeker (Şekil 4.4).

Şekil 4.3. Bitkilerin vurgulayıcı olarak kullanımı (Botth, 1983).

4) Fon oluşturma: Bitkisel materyal, bir mekanın veya çevredeki bir objenin yerini veya önemini ortaya koyar, mekanı daha açıkça ve kolayca fark edilir yapar. Bitkinin boyutu, formu, rengi, tekstürü bu işlev için kullanılabilir (Şekil 4.5).

Şekil 4.5. Bitkilerin bir heykele fon oluşturması (Booth, 1983).

5) Yumuşatma: Bitkisel materyal, dış mekanda yumuşatıcı veya mimari formların katı görünüşünü gidermek için de kullanılır (Şekil 4.6). Bitkilerle yumuşatılmış bir mekan daha davet edici ve insancıldır (Booth, 1983).

Şekil 4.6. Bitkilerle keskin çizgilerin yumuşatılması (www.afcee.brooks.af.mil) 6) Görüş / Manzara Çerçeveleme: Bitkisel materyal çevrede görülen veya görülmeyenler üzerinde direkt etki yapabilir. Bu amaçla bitkisel materyal, yoğun yaprak kütlesi, gövdesi ve dallarıyla, odaklanılması istenen objenin etrafındaki elemanları kamufle ederek, dikkati direkt olarak o noktaya çekebilir (Şekil 4.7-4.8).

Şekil 4.8. Bitkilerin dikkati bina girişine çekmesi (www.afcee.brooks.af.mil). 4.1.2. Yaya Yollarında Bitkilerin İşlevsel Kullanımı

Bitkiler, kent dokusuna mimari ve estetik açıdan olumlu özellikler katarken, aynı zamanda kentin giderek azalan fiziksel kalitesinin iyileştirilmesi amacıyla da kullanılmaktadır (Ürgenç, 1998). En başta, ağaçlar, çalılar ve otsu bitkiler ve özellikle çim örtüsüyle yeşillendirilen açık alanlar yerel iklimi değiştirir. Sadece çim alanlar, çıplak toprağın iki mislinden fazla kirliliği absorbe edebilir (Seçkin, 1998). Bitkilerin kent yollarındaki işlevleri şu şekildedir:

 Kentlerdeki yoğun beton ve asfalt dokunun kentin fiziksel yapısındaki etkileri, bitki kullanımıyla değiştirilebilir. Yaya yolları, bitkisel materyalin sağladığı ısı kontrolü, rüzgar, radyasyon etkilerinin azaltılması gibi avantajlar sayesinde daha konforlu bir mekan haline gelebilir.

 Yaya yollarında kullanılacak bitkilerin özellikle yaprağını döken türlerden seçilmesi önemlidir. Böylece ağaçlar, yazın yoğun yaprak dokusuyla mekanı gölgelerken, kışın azalan güneş ışınlarının kullanıcıya ulaşmasını sağlar (Ürgenç, 1998).

 Yeşil öğelerin mekan belirleyici olarak kullanımı önemlidir. Ağaçlar, mimari elemanlar olarak uygunsuz yüksekliği ve derinliği olan meydanı tamamlar ve insan ölçeğinde tatmin edici bir mekan oluşturur (Çubuk ve diğ., 1978b).

 Bitkiler, özellikle ağaçlar, yüksek frekanstaki seslerin azaltılmasında önemli rol oynar. Yayaların araç trafiğinden dolayı oluşan gürültüden etkilenmemeleri ve daha rahat dolaşabilmeleri açısından bitkilerin kullanımı etkilidir.

 Büyük kentlerin en önemli sorunlarından biri de hava kirliliğidir. Bitkiler havayı fotosentez yolu ile temizler, havadan karbondioksit alarak güneş enerjisi ve klorofil yardımıyla oksijen ve organik madde üretirler. Böylece bitkiler, insanların rahat dolaşabileceği bol oksijenli mekanların yaratılmasında katkı sağlar (Fanuscu, 1998).

 Yeşil alanlar, çevrelerindeki havanın nemini yükseltir, ışıma koşullarını ve dolayısıyla çevre sıcaklığını etkiler. Rüzgarın gücünü ve havadaki toz miktarını azaltır.

 Bitkiler, kent halkı üzerinde psikolojik yönden de etkilidir. Bilim adamlarına göre, bitkilerin yeşil rengi insana rahatlık duygusu vermekte ve insanı dinlendirmektedir. Yeşil renk, tazeliği, gençliği simgelemektedir, canlılık, sevinç ve yaşam anlamı taşımaktadır (Aslanboğa, 1986).

 Gövde yapıları, dalları, yaprak dokuları, mevsimlere göre renk değiştirme özellikleri ile bitkiler, mimari öğelere renk, canlılık ve hareket getirerek monotonluğu giderir.

 Kent yaşamı içinde doğadan kopmuş insanlara, mevsimlere göre değişen görünümleriyle doğayı ve doğal güzellikleri gözleme, böylece doğaya yaklaşma olanağı verirler.

 Bazı ağaçlar, görkemli yapıları ve uzaktan algılanabilme özellikleriyle kentlerde bulundukları yerin simgesi durumuna geçmişlerdir. Genellikle 50 yaşın üzerindeki bu ağaçların bir kısmı „anıt ağaç‟ durumundadır (Alparslan, 1986). Bitkilerin işlevsel kullanımları genel anlamda şu şekildedir:

1) Mekan oluşturma: Mekan tanımı, yer düzlemi, düşey düzlem ve tavan düzleminin şekillenmesiyle yaratılan kapalılığı ifade eder. Peyzajda mimari elemanlar olarak kullanılan bitki materyalleri, taban, tavan, duvar, pencere ve kapı gibi yapısal bileşenler olarak işlev görürler. Bitkisel materyal, bu düzlemlerden herhangi biri yerine geçebilir (Şekil 4.9) (Booth, 1983).

Bitkilerin yarattığı kapalılığın derecesi, bitkilerin yüksekliğinin, boşluklarının, yoğunluğunun değişmesi veya gözlemcinin konumunun değişmesine göre farklılaşır. Böylece bitkilerle oluşturulmuş farklı mekan tipleri ortaya çıkar (Booth, 1983).

Şekil 4.9. Bitkilerin mekan oluşturması (Booth, 1983).

Bitkilerle yaratılan temel mekan tipleri şunlardır (Şekil 4.10): 1. Açık mekan

2. Yarı açık mekan 3. Üstü örtülü mekan

4. Üstü örtülü ve çevrelenmiş mekan 5. Dikey mekan (Booth, 1983).

Açık mekan Yarı açık mekan

Üstü örtülü mekan Üstü örtülü ve çevrelenmiş mekan

Dikey mekan

Ayrıca, bitkisel materyal ile kentsel doku içindeki büyük bir mekan daha küçük mekanlara bölünerek, daha insani bir ölçek kazanabilir (Şekil 4.11).

Şekil 4.11. Bitkilerle mekanın alt mekanlara ayrılması (Booth, 1983).

Bitkilerle oluşturulan mekanın boyutları mevsimlere göre değişir (Şekil 4.12).

Şekil 4.12. Mekanın mevsimlere göre değişmesi (Booth, 1983).

2) Perdeleme: Bitkisel materyal düşeyde engel oluşturarak, istenen manzaraları görünmesini sağlar veya kötü manzaraları kamufle eder. Böylece görüşü kontrol edebilir (Şekil 4.13-4.14).

Şekil 4.14. Bitkilerle kötü görüntülerin perdelenmesi (www.afcee.brooks.af.mil). 3) Mahremiyet / Gizlilik kontrolü: Mahremiyet kontrolü, görüşü engelleyecek yükseklikte bitkilerle, belirlenmiş bir mekanın kuşatılması tekniğidir. Amaç, mekanı çevresinden ayırmak ve mekanda bulunan insanların etraftaki bakışlardan rahatsız olmasını engellemektir. Gizlilik kontrolü ile mekanın içine doğru olan hareket özgürlüğü de kısıtlanır, yani fiziksel sınır oluşturulur (Şekil 4.15) (Booth, 1983).

Şekil 4.15. Bitkilerle mahremiyetin sağlanması (Booth, 1983).

4) Yönlendirme: Yönlendirici olarak kullanılan bitkilerin insanlara verdikleri yön duygusu, bir yerden bir yere giderken yönlerini bulmalarını kolaylaştırır. Şekil 4.16‟da görüldüğü gibi yolun iki tarafına yerleştirilmiş bitkiler, görüşü bina girişine doğru yönlendirebilirler (Booth, 1983).

Şekil 4.16. Bitkilerle yönlendirmenin sağlanması (Booth, 1983). Bitkiler, yol mekanını sınırlayarak da yönlendirme sağlar (Şekil 4.17).

Şekil 4.17. Yol mekanında yönlendirmenin sağlanması (www.afcee.brooks.af.mil). 5) İklimsel ve Çevresel Konfor Sağlama: Bitkilerin, rüzgarın hızını azaltma veya yönünü değiştirme, güneş ışığının yansımasını engelleme, yazın gölge kışın güneş sağlama, havayı temizleme, gürültüyü azaltma, erozyonu önleme gibi iklimsel ve çevresel koşulları iyileştirme ve konfor sağlama işlevi vardır (Şekil 4.18). Bitkiler, rüzgarın hızını, yüksekliklerinin yaklaşık 30 katı mesafeye kadar kesebilir (Şekil 4.19).

Şekil 4.18. Bitkilerin rüzgar perdesi olarak kullanılması (Booth, 1983).

Bitkiler, yaz mevsiminde rahatsız edici boyutlara ulaşan güneş ışınlarının şiddetinin azaltılması sağlar, yansımayı kontrol eder (Şekil 4.20) (www.afcee.brooks.af.mil).

Şekil 4.20. Güneş ışınlarının yansımasının engellenmesi (www.afcee. brooks.af.mil). Ayrıca bitkiler, ses dalgalarını kırarak yönlerini değiştirir ve böylece gürültünün şiddetini azaltır (Şekil 4.21).

Şekil 4.21. Bitkilerin gürültüyü azaltması (www.afcee.brooks.af.mil).

Bitkiler, kökleriyle toprağı stabilize ederek erozyonu önler. Böylece, verimli üst toprak tabakasının rüzgar ve yağışların etkisiyle aşınması ve akıp gitmesi önlenmiş olur (Şekil 4.22).