• Sonuç bulunamadı

2.6. Yapılandırmacı Öğrenme Öğretme AnlayıĢı

2.6.1. Yapılandırmacı Öğrenme Ortamı

Yapılandırmacılık bilginin ve öğrenmenin kuramıdır. Yapılandırmacılıkta bilginin anlamlandırılması ve etkin bir öğrenme için gerekli olan öğrenme ortamının düzenlenmesi gerekir (Gültekin, 2004). Yapılandırmacı yaklaşımda öğretmen ortamda pasif bir rolde iken öğrenci geçmişteki bilgilerini kullanarak kendi bilgisini oluşturur. Öğrencinin aktif olduğu ve kendi bilgisini oluşturduğu öğrenmenin önemi büyüktür (Zengin, 2011).

Yapılandırmacı eğitim programı sınıf ortamında hayat bulur. Nitelikli eğitiminin en önemli belirleyicisi hazırlanmış tasarılardan ziyade öğretmenin davranışıdır. Tasarlanmış eğitim kuramına uygun şekilde düzenlenmiş eğitim ortamını oluşturmak için öğretmene düşen önemli sorumluluklar vardır. Öğrenci gerçekleştirmiş olduğu yapılandırmalar sonucunda öğrenmesi gerekenleri kendisi belirleyebilecek ve bu sayede daha üst düzey bilişsel fonksiyonları düzenleyecektir (Özmen, 2003). Sadece etkinliklerin kullanıldığı öğrenme ortamlarının yapılandırmacılığa uygun olduğu söylenemez. Aynı zaman da ortam da işbirlikli öğrenmenin de gerçekleşmesi gerekmektedir (Brooks ve Brooks, 1993). İşbirliğine dayalı etkinliklerde öğrenci aktif bir şekilde yer almalıdır (Cobb vd., 1992).

Yapılandırmacı öğrenme ortamının özellikleri ile ilgili alan yazısında araştırmacılar tarafından birçok özellik belirtilmiştir. Doğanay ve Sarı (2007) öğrenme ortamının özelliklerini şu şekilde belirtmiştir:

 Öğrencileri gerçek yaşam problemleri ile karşı karşıya getirme  Problemlerin işlenişinde üst düzey düşünme becerisi kullanma

 Öğrencilerin bilgi ve deneyimlerinden yola çıkarak, yeni bilgilerle etkileşim haline geçirilmeli

 Sınıf içinde yapılan etkinliklerde öğrenci sorgulayabilmeli, bütüncül görüş açılarını içselleştirebilmeli, konuyu tartışabilmeli ve kendi görüşlerini ön planda tutabilmeli

 Az sayıda kavramı derinlemesine işleme  Süreç içerisinde öğrencinin söz sahibi olması  Teknolojiyi kullanmaya teşvik etme

 Değerlendirmeyi süreçten ayrı tutmama

 Öğrencilerin düşüncelerini oluşturması için fırsat tanınması ve sorumluluk alması

 İşbirliğine dayalı etkinliklere yer verme

 Bilgiler arasındaki bağlantıları ortaya çıkararak bütüncül bakış açısı geliştirme

 Öğrencilere fırsat ve sorumluluk vererek düşüncelerini oluşturmasını sağlama Sınıftaki ortam yapılandırmacı yaklaşıma uygun şekilde düzenlenmezse yapılandırmacılığa uygun bir öğretim gerçekleşmez. Yapılandırmacı yaklaşımda savunulan; bilgi kişi tarafından yapılandırıldığından, bilgiyi öğrenci doğrudan değil uygun ortam koşulları sağlanarak arkadaşları ile fikir alışverişi içinde keşfederek oluşturmalıdır (Bağcı ve Kılıç, 2001). Cunningham vd. (1993) ise yapılandırmacı öğrenme ortamlarını yedi temel ilkede belirtmiştir.

 Bilgi inşa edilirken deneyimlerden yararlanılmalıdır. Öğrenciler konuların belirlenmesinde birincil sorumluluk sahibidir. Üzerinde çalışmış oldukları konuları nasıl öğrenecekleri, hangi stratejiyi ve yöntemleri kullanacaklarını kendileri belirlemelidir. Öğretmenin rolü bu süreci kolaylaştırmaktır.

 Çoklu bakış açıları için deneyim ve takdir sağlanmalıdır. Gerçek hayattaki problemlerin genelde tek bir çözümü yoktur. Düşünmek ve problemleri çözmek için birden fazla yol vardır. Öğrenciler problemlerin alternatif çözümlerini bir test aracı olarak değerlendirmeli ve anlayışlarını zenginleştirerek etkinliklerde bulunmalıdırlar.

 Öğrenme gerçekçi temellere dayandırılmalıdır. Öğrenmelerin çoğu okulda gerçekleşir ve eğitimciler gerçek hayatın yansımasını öğrenme ortamından uzaklaştırırlar. Örneğin, matematik kitaplarındaki problemler nadiren gerçek hayata dair problemler içerir. Bu yüzden öğrencilerin okulda öğrendiklerini hayata aktarmaları zorlaşmaktadır. Bu sorunun giderilmesinde eğitimciler problemleri sınıf dışında hayatın doğal akışında harmanlamalıdırlar.

 Öğrenme sürecinde öğrenciler sahiplenmeye ve söz hakkı almaya teşvik edilmelidir. Bu yapılandırmacı öğrenmenin öğrenci merkezli olduğunun göstergesidir. Öğretmen öğrencilerin ne öğreneceklerini belirlemek yerine,

onların sorunlarını ve güçlü yönlerini ortaya koymalıdır. Bu çerçevede öğretmenler danışman olarak görev yapmalı, öğrencilerin, öğrenme hedeflerini çerçevelendirmelerine yardımcı olmalıdırlar.

 Öğrenmeler sosyal deneyimlere dâhil edilmelidir. Zihinsel gelişimde sosyal etkileşimin önemli rolü vardır. Bu nedenle öğrenme öğrenci öğretmen arasında işbirliği içermelidir.

 Modelleme yöntemlerinin artırılmasına teşvik edilmelidir. Eğitim ortamlarında sözlü ve yazılı iletişim en yaygın kullanılan bilgi aktarım şekilleridir. Ancak sadece bu iki iletişim biçimi öğrencilerin bakış açılarını sınırlandırır. Program çerçevesinde daha zengin öğrenme deneyimleri sunabilmek için video, bilgisayar, fotoğraf ve ses kayıt cihazları gibi materyallerle öğrenme ortamları desteklenmelidir.

 Bilgiyi oluşturmaları sürecinde öğrencilerin öz farkındalığı artırılmalıdır. Yapılandırmacı öğrenmenin özü, nasıl bildiğimizi bilmektir. Öğrenciler bir problemi çözerken neden ve nasıl çözdüklerini bilmeli, çözüm aşamalarını analiz etmelidirler. Bu beceriler meta bilişsel ve yansıtıcı faaliyetlerin uzantısı olan yansıma kavramı ile ifade edilmektedir (Akt: Özkan, 2001).

Yapılandırmacı sınıf ile geleneksel sınıf arasında birtakım farklılıklar bulunmaktadır. Brooks ve Brooks (1993), yapılandırmacı sınıf ile geleneksel sınıf arasındaki farklılıkları şu şekilde açıklamaktadır;

Geleneksel sınıflar; Programda temel beceriler vurgulanmakla birlikte parçadan bütüne doğru hareket edilmiştir. Programa bağlı kalınması çok önemlidir. Programda bulunan etkinliklerin çoğunluğu ders ve çalışma kitabına bağlıdır. Öğretmenler öğretici rolündedirler ve öğrenciye bilgiyi aktarırlar. Öğrenme değerlendirmeleri öğretimden ayrı yürütülür ve çoğunlukla sınav şeklinde olur. Öğretmenlerin değerlendirme kriteri doğru cevap seçeneğidir. Öğretmenler öğrencileri bilgi aktarabilecekleri boş levha olarak görmektedirler. Temelinde ise öğrenci çalışması bireyseldir.

Yapılandırmacı sınıflarda ise; Programda önemli kavramlara vurgu yapılırken bütünden parçaya doğru hareket edilmektedir. Program öğrencinin soruları

doğrultusunda ilerlemektedir. Programda bulunan etkinliklerin çoğunluğu ana kaynaklara ve öğrenci materyallerine dayanmaktadır. Öğrenci ve öğretmenin etkileşim halinde olduğu ve öğrenenlerin kendi anlayışlarını oluşturabilecekleri bir ortam oluşturulur. Öğrenme değerlendirmeleri öğretim ile iç içe yürütülür ve öğretmen öğrencilerin çalışmalarını, ürün dosyalarını, öğrenci sergilerini gözlemler. Öğrencilerin düşünceleri önemsenir. Öğrenciler, dünya ile ilgili fikir üretebilecek düşünürler olarak kabul edilir. Öğrenciler büyük ölçüde grupla birlikte çalışırlar.

Özetle yapılandırmacı öğrenme ortamı öğrencinin bireysel karar verdiği, öğrenme planını kendisinin yaptığı ve uyguladığı, öğrencinin gelişimsel olarak izlendiği, çalışmalarını değerlendirebildiği, öğrenci tarafından oluşturulan etkinliklerin yer aldığı ortam olarak tanımlanmaktadır (Koç ve Demirel, 2004).

Yapılandırmacı öğrenme yaklaşımında öğrenme ortamlarında öğrenciler davranışçı eğitim anlayışında olduğu gibi pasif değil, süreç boyunca aktif konumdadır. Öğretmenler bu süreç içerisinde aktif birer öğretici değil öğrencilere yol gösterici rehber konumundadır. Bu sayede öğrenciler kendi öğrenmelerinin sorumluluğunu alarak ortamda aktif bir rol alır ve böylece bilgiyi kendi zihinsel süreçlerine göre yeniden yapılandırır (Çağlar, 2010).