• Sonuç bulunamadı

Yılanlıoğulları Kör Hasan ile Deli İsmail’in Firarı ve Alınan Tedbirler

2.3. Yılanlıoğulları Deli Ahmet İle Kardeşleri Kör Hasan ve Deli İsmail’in Faaliyetleri

2.3.2. Yılanlıoğulları Kör Hasan ile Deli İsmail’in Firarı ve Alınan Tedbirler

Karaağaç’ta bu arbede yaşanırken Kör Hasan ve Deli İsmail, haklarında çıkarılan idam kararı nedeniyle firar etmişlerdi. Bunlar hakkındaki idam fermanını öğrenen kardeşleri Mustafa, Halil, Şeyh Ali ve Ataullah’ta Eğirdir’den dışarı çıkıp, firari olarak ortalıktan kaybolmuşlardı. Eğirdir, Yalvaç, Ağros, Karaağaç, Uluborlu, Isparta, Hoyran, Afşar kazaları halkı ise Yılanlıoğullarının kendilerine kin ve düşmanlık beslemeleri nedeniyle zarar verecekleri endişesi taşımaktaydılar. Bu sebeple bölgeye sokulmamaları için merkezden emir çıkarılmasını istemişlerdi. Bunun üzerine Yılanlıoğullarının firar ettikleri mahalle girmemeleri için merkezden emir çıkarılmıştı.207 Deli Ahmet, Karaağaç’ta kuşatılmadan önce kardeşleri Kör Hasan ve Deli İsmail bir fırsatını bulup, kaçarak kurtulmayı başarmışlardı. Yılanlı Musa’nın bu iki oğlu, Manavgat kazasında ikamet eden Hacı İsa oğullarının üzerlerine görevlendirildiklerini ileri sürerek yalan beyanla Deli Ahmet’in idamından sekiz on gün önce Manavgat taraflarına doğru firar etmişlerdi. Yılanlıoğulları Kör Hasan ve Deli İsmail adındaki iki eşkıyanın da, Hamid mütesellimi ve Karaman valisinin birlikte hareketi neticesinde yakalanmaları emredilmişti. Eğer Deli İsmail ve Kör Hasan adındaki eşkıyalar muharebeye teşebbüs ederler ise öncelikle yanlarında bulunanların onlardan ayrılmaları ve muharebeyi terk etmeleri sağlanmalıydı. Yılanlıoğullarının yanlarından ayrılanların suçlarının affedileceği ancak eşkıyaların yanından ayrılmayıp, taraftarlık ve muharebeye teşebbüs edenlerin evlerinin tahrip edileceği gibi vücutlarının da ortadan kaldırılmasıyla tehdit edilmişlerdi.208

Kör Hasan ve Deli İsmail’in, Manavgat taraflarına firar ettiklerini Karaman valisi vezir Mikdad Ahmet Paşa, merkeze bildirmişti. Diğer taraftan Manavgat taraflarına kaçmış olan Kör Hasan ve Deli İsmail’in yakalanmaları için Alaiye sancağı mutasarrıfı seyyid İbrahim ve Alaiye sancağı içerisinde bulunan kazaların kadı ve naibleri ile bütün zabitan, âyân ve iş erlerine evâ’il-i Cemâziyelevvel 1198/27 Mart 1784’te hüküm gönderilmişti. Eşkıyaların ortadan kaldırılmaları için görevlendirilenlerin bir an önce eşkıyalar her nerede ise üzerlerine gidip, aralık ve fırsat vermeden yakalayarak cezalarını vermeleri ve kesilmiş başlarını İstanbul’a göndermeleri emredilmişti. Bu husustaki görevi yerine getirebilmek için 206 BOA, C.ML 28266, Belge 3. 207 BOA, MHM.d 178, s. 268-2. hk. 208 BOA, C.DAH 12409-2. hk.

Ahmet Paşa ile ittifak edip, eşkıyanın kaçmasına fırsat vermeden dört bir taraftan kuşatılmaları gerektiğine hükmedilmişti.209

Hamid sancağı ve Terkemiş hassı içerisinde bulunan kazaların bütün âyân, zabitan ve iş erlerine de evâ’il-i Cemâziyelevvel 1198/27 Mart 1784’te Manavgat taraflarına firar eden Kör Hasan ve Deli İsmail’in yakalanması ve ortadan kaldırılması için emir gönderilmişti. Firarilerin yakalanmasına tekrar Ahmet Paşa memur edilmiş olmakla birlikte bu hususta görevlendirilenlerin ittifak üzere hareket etmeleri gerektiği bildirilmişti. Eşkıyaların haklarında çıkarılan emri öğrenip, tekrar Manavgat’tan firar etme ihtimalleri vardı. Kazalar içerisindeki sürekli asayiş ve düzenin dikkatli araştırma ile sağlanacağı ve kötülüklerin ortadan kaldırılabileceği hükmüne varılmıştı. Hamid sancağı mütesellimi saray kapıcıbaşılarından Osman’la da ittifak edilip, eşkıyalar herhangi bir kaza içerisine bundan önce gelmişler ise derhal yakalanmaları ve cezalarının uygulanarak ortadan kaldırılmaları hususunda ferman çıkarılmıştı. Kör Hasan ile Deli İsmail’in yakalanmaları ve ortadan kaldırılmaları hususunda çıkarılan fermanın birer sureti de kaçma ihtimalleri göz önünde bulundurularak Beyşehri sancağı içerisindeki Kıreli âyânı Hacı Ahmet’e, Karahisar-ı Sahib sancağı mütesellimine, âyân ve zabitanına, Kütahya mütesellimi Ayas’a gönderilmişti. Karaman valisi ile işbirliği yaparak eşkıyaların ve yardımcılarının kendi bölgelerine gelirler ise derhal yakalanmaları emredilmekteydi.210

Trabzon valisi ve Canik muhassılı vezir Ali Paşa’ya evâhir-i Cemâziyelevvel 1198/16 Nisan 1784’te gönderilen hükümde Yılanlıoğullarının Hamid sancağı halkına yaptıkları baskı ve zulüm neticesinde halkı yerinden yurdundan ettikleri; bu nedenle Deli Ahmet’in ortadan kaldırılması hesabıyla kardeşleri Kör Hasan ve Deli İsmail’in o taraflara firar etmeleri ihtimali olduğu bildirilmişti. Eğer Kör Hasan ve Deli İsmail, Canik bölgesine gelirler ise Ali Paşa’ya derhal cezalarını uygulaması emredilmişti. Bu hükmün birer sureti de Beylerbeylerinden Sivas kaimmakamı Osman’a, Gelibolu naibine, Gelibolu’da ikamet eden Kalyoncuzade’ye, iskele emniyetine, Aydın muhassıl vekiline, Karaosmanzade Ahmet’e, Alanya mutasarrıfına ve sancak dâhilinde olan hakim, subay ve âyânlara gönderilmişti. Ayrıca Yılanlıoğullarından, Abdi Paşa’nın yanında bulunan için Gelibolu yarımadasında ikamet etmesine emir yazılmıştı. Eğer firar edip, onun yanına gelen olur ise gerekli işlemin yapılması emredilmişti.211

209 BOA, MHM.d 178, s. 272-1. hk. 210 BOA, MHM.d 178, s. 273-2. hk. 211 BOA, MHM.d 178, s. 271-1. hk.

Yılanlıoğulları Kör Hasan ve Deli İsmail, payitaht tarafından haklarında çıkarılan cezadan emin oldukları için Manavgat kazası taraflarına daha önce firar etmişlerdi. Teke sancağı mütesellimi Ebubekir, Teke sancağı kazalarının kadı ve naibleriyle bütün subayları, âyân ve aşiret beyleri ile iş erleri, gönderilen hükümle firarilerin yakalanması için görevlendirilmişlerdi. Bir an önce eşkıyaların üzerine yürüyüp, eşkıyaları yakalayarak ortadan kaldırmaları emredilmişti. Yılanlıoğullarının ortadan kaldırılması için görevlendirilen Karaman valisi vezir Mikdad Ahmet Paşa’dan gelecek bilgi, haber ve uyarıya göre ittifakla hareket etmeleri gerektiğine hükmedilmişti. Kör Hasan ve Deli İsmail’in en kısa sürede yakalanıp, hak ettikleri cezaları uygulanmalıydı. Eşkıya tedibi işine önem verilmesi istenmekle birlikte rehavete kapılanlara da gerekli cezanın uygulanması kararı alınmıştı. Eşkıyalara yardım ve yataklıktan vazgeçenlerin suçları bağışlanacaktı ancak yardım ve yataklıkta ısrar edenlerin cezalarının eşkıyalarınkinden farklı olmayacağı hükmü yer almaktaydı.212

Kör Hasan ve Deli İsmail, babalarının yolundan gidip, fakir halkı kırıp geçirmekten başka adam öldürmek, namus perdesini yok etmek gibi davranışlarla eşkıyalıklarına devam etmekteydiler. Alaiye sancağına bağlı Manavgat kazasında saklanan Kör Hasan ve Deli İsmail’in yakalanıp, ortadan kaldırılmaları için Karaman valisi vezir Mikdad Ahmet Paşa ile Kütahya ve Hamid mütesellimlerine tekrar tekrar emirler çıkarılmıştı. Ahmet Paşa tarafından Kör Hasan ve Deli İsmail’in Manavgat’ta saklandıkları yerde kuşatıldıkları ve ileri gelenlerden birkaçının yakalanıp kesilmiş başlarının İstanbul’a gönderildiği kaydedilmesine rağmen böyle bir durum söz konusu değildir.213 Hamid sancağı mütesellimi Şeyh Hüseyinzade Hacı Osman’a da, firari Yılanlıoğullarının yakalanması hususunda emir çıkarılmıştı. Ahmet Paşa ile ittifak edip, “…hemen üzerlerine varub aman ve zaman virmeksizin ikisini dahi ahz ve cezalarını icrâ…”214 etmeleri emredilmişti.

2.3.2.1. Yılanlıoğlu Kör Hasan ve Kardeşlerinin Eğirdir’deki Eşkıyalıkları ve Ortadan Kaldırılmaları

Devletin, haklarında başlatmış olduğu bu sıkı takibat sonucunda Yılanlıoğulları oradan oraya firar etmeye devam etmekteydiler. Kör Hasan bir şekilde Manavgat’tan da firar etmiş, İçel mütesellimi Hacı Ali Bey’e sığınmıştı. Bunun üzerine Karaman valisine, merkezden gönderilen emirde Kör Hasan’ı saklamakta olan Hacı Ali Bey’inde onunla birlikte

212

BOA, MHM.d 178, s. 271-2. hk.

213

Ahmet Cevdet Paşa, Tarih-i Cevdet, (sad. Dündar Günday), c. 2, İstanbul 1983, s. 663.

214

yakalanmaları ve ortadan kaldırılmaları emredilmişti. Aynı zamanda Kör Hasan’ın kardeşi Ataullah ve adamlarından Gök Keleş ile Sarı Kavak oğlunun derhal yakalanarak ortadan kaldırılmaları için Teke mütesellimine de gizli bir emir gönderilmişti. Eğer bu işi başarmak için yeterli kuvvete sahip değil ise Çelikpaşazadeye başvurup, onunla işbirliği yapması emir ve tavsiye edilmişti. Bu takibata rağmen Kör Hasan, maiyetinde bulunan kuvvetlerle kısa bir süre sonra Eğirdir’i basmıştı. Yılanıoğlu Kör Hasan’ın Eğirdir’e girişinde Eğirdir kadısının ihmali ve müsamahası söz konusuydu. Eğirdir’deki eşkıyalığın yeniden baş göstermesi üzerine Kör Hasan’ın derhal yakalanması için gerekli tedbiri almak üzere Hamid sancağı kazalarının âyân ve hükkâmına şiddetli emirler gönderilmişti.215

Eğirdir’i basmış olan eşkıyalar, haklarında başlatılan takibat üzerine ortaya çıktıkları yer olan Yılanlı köyüne sığınmışlardı. Hamid mütesellimi Ahmet Paşa, onları sığındıkları yerde ele geçirmeye çalıştıysa da Eğirdir âyânlarının bu eşkıyaların tarafını tutması nedeniyle giriştiği bu harekette başarılı olamamıştı. Bunun üzerine Eğirdir’deki şiddetli zulümleri nedeniyle Yılanlı köyünde gizlendikleri yerde Yılanlıoğullarının yakalanmaları işine Teke mütesellimi Deli Bekir memur edilmişti.216

Yılanlıoğulları, eşkıyalıkla babalarının yolundan giderlerken sadece Eğirdir’de değil diğer Hamid kazaları ile Teke ve Terkemiş taraflarında etmedikleri zulüm ve hasar kalmamıştı. Kör Hasan ve Ataullah başlarına iki yüz adam toplayıp eşkıyalıklarına devam etmekteydiler. Yardımcılarından Gök Keleş ve Sarı Kavak oğlu denenlerde eski eşkıyalardan olup ortadan kaldırılmalarına izin verilmişti. Yılanlı köyünde saklandıkları kalelerinde beş altı bin adam ile on beş gün boyunca kuşatılmışlardı.217 1200/1785 tarihli hatt-ı hümayundan anlaşıldığı üzere başlarına çok sayıda başıboş rezil toplayan Kör Hasan, Ataullah ve ortadan kaldırılmaları gerekli yardımcıları olan eşkıyalardan Gök Keleş ve Sarı Kavak oğlu üzerine Hamid mütesellimi ve Terkemiş voyvodası memur edilmişti. Yılanlıoğullarının bulundukları yer, ele geçirilmeleri güç bir yerdi. Hamid mütesellimi belirli aralıklarla sefer düzenlemesine rağmen halkın zarar görmesine neden olmuştu. Hamid mütesellimi halka zarar verdiği için iş göremez düşüncesiyle, Teke mütesellimi Deli Bekir, bu işe memur edilmişti. Devlet merkezinden gönderilen emirlerde kesinlikle yakalanıp, ortadan kaldırılması istenen bu eşkıyalardan Yılanlıoğlu Kör Hasan, kardeşi Ataullah ve bölükbaşılarından kulaksız Osman, takriben 1199/1785 yılının son ayları içerisinde Teke mütesellimi Deli Bekir tarafından 215 Börekçi, M. Ç., a.g.t., s. 54. 216 Börekçi, M. Ç., a.g.t., s. 55. 217 BOA, HAT 737.

Eğridir’de yakalanıp cezaları düzenlenmiş, kesilmiş başları İstanbul’a gönderilmişti. Böylece bu eşkıyaların baskı ve zulümlerinden Eğirdir ve bölge halkı kurtarılıp, bütün halkın huzur ve sükûneti sağlanmıştı. Bu olaydan sonra Yılanlıoğullarından hayatta Halil218 ve Şeyh Ali kalmıştı. Halil, timarlı olduğu için İsmail taraflarında bulunduğu sırada İsakçı kalesine, Şeyh Ali’de Sakız kalesine kalebent edilmişlerdi. Halil’in af dileği üzerine memleketine varmamak üzere affedilmesi ve nezre bağlanması kararı çıkarken kalanların reşidi, olgunu ve aklı başında olanı Şeyh Ali’nin kardeşlerinin Eğirdir havalisinde bulunan mal, mülk ve alacaklarının soruşturulması için merkeze getirilmesi emredilmişti.219

Diğer taraftan Yılanlıoğlu Şeyh Ali ve Halil dışında kalan Subhi adında bir kardeşleri daha vardı. Subhi, Çelikpaşa kızından olup daha önce diğerlerinin yanlarından ayrılmıştı. Halil ile Şeyh Ali’nin köleleri Mercan Arap dahi İsakçı kalesine hapsedilmişti.220 Yılanlıoğlu Deli İsmail, kardeşi Kör Hasan ile birlikte hareket etmesine rağmen belgelerde akıbeti hakkında bir bilgi yoktur. Deli İsmail’in de takriben 1199/1785’te diğer kardeşleriyle birlikte ortadan kaldırılmış olması muhtemeldir. Çünkü yukarıda da bahsedildiği gibi sadece Halil, Şeyh Ali ve Subhi dışında hayatta kalan olmamıştır. Subhî’nin akıbeti hakkında da belgelerde herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

2.3.3. Yılanlıoğlu Deli Ahmet ile Kardeşleri Kör Hasan ve Deli İsmail’in