• Sonuç bulunamadı

Uluslararası Ticaret ve Karşılaştırmalı Üstünlük Yasası

2.4. DAVİD RİCARDO

2.4.2. Uluslararası Ticaret ve Karşılaştırmalı Üstünlük Yasası

Ricardo, 1817’de yayımladığı ve en önemli çalışması olarak bilinen İlkeleri’inde, yukarıda açıklanan tek-sektörlü tahıl modelini üç sektörlü olacak biçimde değiştirmişse de, kullandığı araçlar ve vardığı sonuç değişmemiştir, yani birim toprak başına giderek azalan bir verim söz konusudur. Ricardo, bu karamsar sonucun tersine çevrilebilmesi amacıyla İngiltere’nin tahıl ve tüm diğer tarımsal ürünlerin ithalatına getirdiği sınırlama ve tarifelerin belirlendiği Tahıl Yasaları’nın kaldırılmasını önermiştir. Tahılın ucuz pazarlardan ithal edilerek tahıl fiyatları ucuzlatılarak işgücü ücretlerini düşürülmesi, böylece kârları artırılmış olan çiftçilerin daha fazla yatırım yapmaları sağlanabilir ve dolayısıyla gerçek anlamda ve daha yüksek oranda bir ekonomik büyüme gerçekleştirilebilirdi (bkz. a.g.e: Bölüm VII). Varılan bu sonuç, Ricardo’yu serbest ticaretin ateşli bir savunucusu hâline getirmiştir. (Ricardo, 1817: 89):

“Serbest ticaretin kusursuz işlediği bir sistemde, her ülke doğal olarak emeğini ve sermayesini kendisi için en faydalı olan işkollarına yatıracaktır. Bireysel çıkarını kollama yolundaki bu arayış, hayranlık uyandıran bir biçimde, bütün

54

toplumun genel iyiliğini de beraberinde getirir. Bu arayış, çalışmayı teşvik ederek, yeteneği ödüllendirerek, doğanın bahşettiği özgün güçlerin en etkin biçimde kullanılmasını sağlayarak emeği en verimli ve en tutumlu iş göreceği bir biçimde dağıtılmasını sağlar. Genel mal kütlesini artırarak herkese yarar sağlar, ortak çıkar ilişkileri ve etkileşim kurarak tüm uygar dünyayı evrensel bir uluslar topluluğu halinde birbirine bağlar. Şarabın Fransa’da ya da Portekiz’de yapılmasını, zahirenin Amerika’da ya da Polonya’da üretilmesini, çeşit çeşit makinelerin ve diğer malların da İngiltere’de üretilmesini belirleyen de işte bu ilkedir.”

Ricardo’nun serbest ticaretle ilgili fikirleri, arkadaşı ve iktisatçı meslektaşı, James Mill (John Stuart Mill’in babası) ile yaptığı yüz yüze görüşmeleri ve mektuplaşmaları kapsayan uzun tartışmalar sırasında ortaya çıkmıştır. Aslında Rothbard (1995 b) gibi kimi araştırmacılar, söz konusu yasanın asıl kuramcıları olarak James Mill’i ve hatta ondan da önce Robert Torrens’i gösterirler (Rothbard, 1995 b: 95-98). Bununla birlikte Ricardo, bu kavramı sistemleştiren ve popüler hale getiren kişi olarak kabul edilmektedir.

Karşılaştırmalı üstünlük yasasını, İngiltere ile Portekiz arasında yapılacak bir ticareti ele alarak açıklayan Ricardo, İngiltere’nin kumaş, Portekiz’in ise şarap üretiminde maliyet avantajına sahip olduğu varsayımından hareket ederek sonuca ulaşmaya çalışmaktadır (Ricardo, 1817: 85-103). Burada da, tezini kanıtlamak için bir takım basitleştirici varsayımlar belirleyerek işe başlar.

Örneğin İngiltere’de belli bir miktar kumaş üretebilmek için 120, aynı miktar kumaşı üretmek için Portekiz’de ise 90 işçinin bir yıllık emeğine ihtiyaç duyulmaktadır. Buna karşılık belli bir miktar şarap üretmek için İngiltere’de 180 işçinin bir yıllık emeğine ihtiyaç duyulurken, Portekiz’de, 60 işçinin bir yıllık emeğine ihtiyaç duyulmaktadır (Ricardo, 1817: 90-91). Aşağıdaki tabloda, İngiltere ve Portekiz’in iki

55

malın üretim maliyetindeki üstünlük (maliyet avantajı) durumları gösterilmiştir (Ricardo, 1817: 90-91):

Tablo 3. Karşılaştırmalı üstünlük yasası

Gerekli İşgücü İngiltere Portekiz

1 birim kumaş 120 90

1 birim şarap 180 60

Daha kolay bir açıklama yapmak adına, Ricardo’nun (1817) eserinde verdiği örneğin, sayısal değerleri değiştirilerek oluşturulan yukarıdaki tablo yorumlandığında görülecektir ki, her iki malın üretimi için de Portekiz, açık bir üretim maliyeti avantajına bir başka deyişle mutlak üstünlüğe sahiptir (s. 90-91). Bu nedenle ilk bakışta (ya da Smith’in bakış açısıyla) Portekiz’in, hem şarap, hem de kumaş üretimine devam edip İngiltere’ye ihraç etmesi gerektiği sonucuna varılacaktır. Mutlak üstünlük yasasına göre Portekiz’in bu mallardan birinde uzmanlaşıp diğerini İngiltere’den ithal etmek faydalı görünmese de; Ricardo, böyle bir durumda bile işbölümü ve uzmanlaşma sayesinde dış ticaretin ticaret yapan iki ülke için de karlı olacağını, karşılaştırmalı üstünlük yasasıyla kanıtlamıştır.

Şöyle ki: Kumaşı üretmek yerine İngiltere’den ithal etmeye karar veren Portekiz, kumaş imalatında istihdam ettiği 90 işçiyi şarap üretimine kaydırdığında, Portekiz’in şarap üretimi bir buçuk birim artacak, kumaş üretimi ise bir birim azalacaktır. Aynı şekilde İngiltere de şarap üretiminden vazgeçtiğinde, bu sektörde çalışan 180 işçiyi buradan çekip kumaş üretiminde istihdam ederse; İngiltere’nin de kumaş üretimi yarım birim artarken, şarap üretimi bir birim azalacaktır. Dış ticaretin olmadığı ilk durumda iki ülkenin toplam üretimi şu şekilde gerçekleşmiştir:

56

2 birim kumaş ve 2 birim şarap olacak biçimde toplam çıktı 4 birimdir. İşbölümü ve uzmanlaşma kararı alınıp ticarete başlandıktan sonra, iki ülkenin toplam üretimi toplandığında çarpıcı bir sonuç ortaya çıkmaktadır: İngiltere, 2,5 birim kumaş üretirken; Portekiz 2,5 birim şarap üretmiş ve toplam çıktı 5 birim olmuştur. Her iki ülke de üretimi görece maliyetli olduğu için üretmekten vazgeçtikleri malı, diğer ülkeden daha ucuza ithal etmiş; yapılan ticaret sonucunda fazladan yarım birim kumaş ve yarım birim de şarap olmak üzere toplam bir birim; yani % 25’e tekabül eden ekstra ürün ortaya çıkmıştır.

Burada dolaylı olarak gerçekleşen olay, aslında İngiltere’nin, 180 işçinin emeğinin ürününü, 120 işçinin emeği ile üretmiş olması; bir başka deyişle, emek takası gerçekleştirmiş olmasıdır. Oysa aynı ülke sınırları içindeki bireyler arasında böyle bir değiş tokuşun gerçekleşmesi mümkün değildir. Bir başka deyişle, 180 İngiliz’in emeğinin ürünü ile 120 İngiliz’in emeğinin ürünü arasında bir değiş tokuş yapılamaz; fakat 100 İngiliz’in emeği, dış ticaret sayesinde 160 Portekizlinin, 180 Rus’un ya da 120 Amerikalının emeğiyle değiştirilebilir (s. 92). Aynı kural ve sonuç, karşı taraf için de geçerlidir.

Kuşkusuz gerçek hayatta burada belirtildiği gibi, bir malın üretiminden topyekûn vazgeçiş yoktur. Karşılaştırmalı üstünlük yasasının işlemesi için de böylesi radikal bir vazgeçiş gerekli değildir; yukarıdaki örnekteki kazanç artışı, ilgili malların üretiminin kısmen azaltılıp artırılması durumunda da geçerli olacaktır. Ricardo, bu fiyat farklılığını, sermayenin uluslararası dolaşımının sınırlı olmasına bağlamaktadır (s. 92). Zira sermaye, daha kârlı işkollarına yatırılmak üzere ülkeler arasında serbestçe hareket edebilirse, farklı ülkelerde farklı yatırım maliyetleri söz konusu olamayacak; dolayısıyla fiyatlar arasında da büyük farklılıklar görülmeyecektir.

Ricardo, İngiltere Parlementosu’nda iken sağlam para ve serbest ticaret konularındaki ikna edici savunmaları sonucunda, 1844’ten itibaren İngiltere’de, anti enflasyonist para politikalarının uygulanmasında ve 1846’da tarımsal ürünlerin ticaretini

57

yüksek gümrük tarifeleriyle engelleyen ünlü Tahıl Yasalarının iptal edilmesinde oldukça etkili olmuştur. Bu iki önemli değişiklikten sonra İngiltere, hızla sanayi üretim merkezi haline gelmiş; tarımsal ürünlerini önemli ölçüde ithal edip, karşılığında tekstil ve sanayi ürünleri ihraç etmeye başlamış ve Sanayi Devrimini gerçek anlamda harekete geçirmiştir (Skousen, 2003: 99-100).