• Sonuç bulunamadı

2. KENT MARKALAŞMASI İÇİN YARATICI EKONOMİ EKSENİNDE BİR

2.3 Yaratıcı Ekonominin Mekanı Yaratıcı Kent Ve Tasarım Kenti Sıfatı

2.3.2 Tasarım kenti

Yaratıcı kentler kavramı kapsamında literatürde görüldüğü üzere, çok sayıda kente meslek profesyonelleri ya da karar alıcılar tarafından yaratıcı kent ya da onun alt başlıklarından birisi olan tasarım kenti denilmektedir. Bu adlandırmaya dair önemli bir örnek olan, Design Museum London ve İstanbul Modern tarafından organize edilen, 2008 ile 2009 yıllarına yayılan sergileme tarihlerine sahip Tasarım Kentleri (Design Cities) sergisi, bir kronoloji kurarak, işaret ettiği kentlerde gerçekleşen büyük etkinlikleri, tasarım alanındaki özel gelişmeleri ya da tasarımcıları odağa almıştır. Londra, Viyana, Dessau, Paris, Los Angeles, Milano ve Tokyo bu sergi kapsamında kendine yer bulmuş kentlerdir. Sergi kurduğu kronolojiye 19.yy’ın sonunda Londra’da başlar, bahsedilen kentleri gezer ve 2008 yılında tekrar Londra’da biter (Url-7; Url-8). Sergilemenin iki ayağından birinin İstanbul olması ve İstanbul Modern tarafından desteklenmesi, İstanbul’un şimdilik sergi içinde kendine yer bulamasa da yakın gelecekte bu kentlerden biri olmaya dair niyetine işaret etmektedir.

Yukarıdaki gibi sergi, etkinlik vb. gibi girişimler haricinde, küresel anlamda kentlerin güncel durumlarına odaklanan, Yaratıcı Kentler başlığı altında tespit edildiği üzere, yaratıcı ekonomi ağları arasında ulusal ve uluslararası bağ kurmaya çalışan, bu etkileşimi yıllara yayarak, kentler arasında kıyaslama yapma imkanı yaratan üç tasarım kenti adlandırma sistemi incelenmiştir.

2.3.2.1 Dünya Tasarım Başkenti

1957 yılında 12 kurucu derneğin çabaları ile yaratılmış, bugün 40 ulustan 140 üye organizsayonu bulunan Uluslararası Endüstriyel Tasarım Cemiyetleri Konseyi (ICSID)’nin bir projesi olan Dünya Tasarım Başkenti (World Design Capital), insan nüfusunun yarısından fazlasının kentlerde yaşamaya başlamasıyla tasarım, kentleri ilgi çekici, rekabetçi, verimli ve yaşanabilir yapmanın önemli araçlarından birisi haline geldiği tezi üzerinde temellenmektedir. Dünya Tasarım Başkenti markalama sistemi, iki yılda bir kendilerini yeniden yaratmak ve kentlilerinin ekonomik sosyal kültürel ve çevresel yaşamlarını iyileştirmek için tasarımı başarıyla kullanan kentleri seçer (Url-21). Bu seçimi yaparken kendi amaçlarında tanımladığı endüstriyel tasarım tarifinden yola çıkmaktadır. Bu tarife göre endüstriyel tasarım, inovatif ürünler, sistemler, servisler ve deneyimler ile inovasyona yön veren, ticari başarı yaratan ve daha iyi bir yaşam kalitesine doğru öncülük eden stratejik problem çözme sürecidir. Bu endüstriyel tasarım tanımı bağlamında kentleri değerlendiren sistem, sıfatı kazanan kentlerin ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel kalkınmayı güçlendirmek için tasarımın inovatif kullanıldığı kentler olarak tanınacakları tespitinde bulunur. Kentlerin uluslararası ağa dahil olarak bu kapsamdaki başarılarını uluslararası düzeyde gösterme imkanı bulacaklarını, kendi projelerini paylaşırken, aynı zamanda birbirlerinin inovatif tasarım odaklı kentsel yenileme program ve stratejilerinden öğrenebileceklerini belirtir. Bunun turizmi ve yatırımı cezbedeceğini ve kentlerin tasarıma yön veren bir tasarım, yaratıcılık ve inovasyon merkezi olarak uluslararası saygınlık kazanacaklarını söylenir. Torino, Seul, Helsinki, Cape Town, Taipei ve Meksiko City bu sıfatı kazanmış şehirlerdir.

Bu sıfatı kazanmak için başvuru, her kentin yerel yönetimin tam desteği alınmak koşulu ile yapılmaktadır. Başvurular, her dönem tasarım, kentsel planlama, ekonomi, sosyal kalkınma alanlarından beş uluslararası üyeden oluşan komite tarafından değerlendirilir. Niyai karar, kentlilerin kent planlamasında tasarımın

kullanılmasından kazandığı fayda, bir yıla yayılacak tasarım etkinlikleri programını organize ve finanase edebilecek kapasite, tasarım cemiyeti ve daha farklı sektörlerden nüfusu ve ziyaretçilerin çekimi, katılımı ve kentsel canlandırma stratejilerine dair diyaloğu güçlendirme gibi kriterleri de içeren bir dizi kriter doğrultusunda verilmektedir. Başvurulardan sonra komite ilk değerlendirmeleri yapar ve üç şehirden oluşan bir liste belirler. Her şehre yapılan iki günlük geziler sonucunda, komite yaptığı seçime dair bir rapor hazırlar ve Dünya Tasarım Başkenti seçilen kenti duyurur. Bu duyurudan etkinliğe kadar olan iki yıllık sürede, seçilen kent Dünya Tasarım Başkenti organizasyonu ile bir yıla yayılacak etkinlik programını hazırlar.

2.3.2.2 Küresel Tasarım Kentleri Organizasyonu Başkan Kenti

Kentsel kalkınma ve kentlilerin iyiliği için tasarımın nasıl kullanabileceğinin yollarını arayan Küresel Tasarım Kentleri Organizasyonu (Global Design Cities Organization; GDCO), kentsel tasarım pratiklerini tartışmayı ve kentlerin birbirleriyle deneyimlerini paylaşmalarını amaçlamaktadır. 2010 yılında Seul’deki Dünya Tasarım Başkenti toplantısında bir araya gelen 32 kenti temsil eden delegeler, kentsel tasarımda küresel ilerleme için karşılıklı iş birliklerinin gerekliliği dolayısıyla 2011’de başlayarak her iki yılda bir düzenlenecek GDCO’yu gerçekleştirmek konusunda anlaşmışlardır. Yangzhou kenti ilk etkinliğe ev sahipliği yapmak için seçilmiştir. Kentsel tasarımı odağa alan GDCO, yaşam kalitesini yükseltmek, gelişmiş ve gelişmemiş ekonomilerdeki kentsel sorunları düzeltmek, böylece kentlilerin mutluluk endeksini iyileştirmek için tasarım kaynaklarından faydalanma yollarını aramaktadır. GDCO’un vizyonu, Herkes İçin Tasarım Başlığı ile kültürel farklılıkları anlayarak ileri düzeyde kentsel refah yaratmaya, Kentlilerin Hayatlarını Zenginleştirmek İçin Tasarım Başlığı ile yeni değerlerin yaratılmasına odaklanmış ekonomik zenginlik ve yaratıcı ekonominin jeneratörleri olmaları için kentlere yol gösteren, Sürdürülebilir Kalkınma İçin Tasarım başlığı ile sürdürülebilir büyümeyi içerecek şekilde sosyal sorunların çözümüne ve yaratıcı perspektiflere doğru yönelen bir kentsel tasarım vizyonuna sahiptir. Kurucu üyeler dışında GDCO kurulu, kentsel tasarım politikaları ile ilgili tüm kentlerin katılımına açıktır. GDCO kenti olmak için başvuran kentler arasında yapılan değerlendirme sonucu iki yıllık süre için aday olan kentlerden biri o yılın etkinliğine başkanlık etmek üzere seçilmektedir. Etkinlik

yönetim yapısı başkanlık, yürütme kurulu, genel kurul ve sekreterlik birimlerinden oluşur. Organizasyon başkanlığı, o yılın başkan kenti ve altı başkan yardımcısı kentten, yürütme kurulu, başkanlık eden kent dahil on beş ya da daha az kentin tasarım ile ilişkili departmanlarından yönetici vasfındaki temsilcilerden oluşmaktadır. Yılda bir kez toplanarak, organizasyonun yönetilmesi ve kentler arası iş birliği projeleri üzerine tartışır. GDCO genel kurulu, üye kentlerin belediye başkanlarının katılımıyla iki yılda bir toplanır, bir sonraki dönem için başkanlık edecek kenti seçer, yeni üye kentleri onaylar ve işbirliği projelerini tartışır. GDCO sekreterliği, genel kurul ve yürütme kurulu tarafından kendisine verilen görevleri yapar, seçim süreçlerini koordine eder, genel kurulun ve karşılıklı fikir alışverişi ve işbirlikleri için toplantı platformunun yaratılmasında başkan kente yardım etmektedir (Url-22).

Organizasyonun yürütücü komitesinde kentler, Ankara, Bangkok, Cape Town, Eindhoven, Istanbul, Kazan, Kuala Lumpur, Lefkoşa, Rotterdam, Sofya, Seul, Taipei, Yangzhou kentleridir. Ankara ikinci genel kurulun başkan kenti seçilip, 2013 yılında etkinliğe ev sahipliği yapmıştır (Url-23).

2.3.2.3 UNESCO Yaratıcı Kentler Ağı Tasarım Kenti

2004 yılında yaratılmış olan UNESCO Yaratıcı Kentler Ağı zanaat ve folklorik sanat, tasarım, film, gastronomi, edebiyat, müzik ve medya sanatları kentleri başlıklarına sahiptir. Çok çeşitli bölgeler, gelir düzeyi, imkan ve nüfusa sahip olan kentleri yaratıcı endüstriler üzerine beraber çalışmaları için bir araya getiren bir inisiyatiftir. Ağın görevi, yaratıcılığı sürdürülebilir kalkınmada stratejik bir faktör olarak tanımlayan kentlerdeki özel, kamusal, profesyonel organizasyonlar, cemiyetler, sivil toplum örgütleri ve kültür kurumları arasında dünyanın tüm bölgelerinde uluslararası düzeyde iş birliği sağlamak olarak tarif edilir. Yaratıcı Kentler Ağı, yerel ölçekteki kültürel ürün ve servislerin yaratım, üretim, dağıtım ve deneyimlenmesini güçlendirmeyi, özellikle kadın ve gençler gibi hassas gruplarda yaratıcılığı ve yaratıcı kişisel ifadeyi desteklemeyi, kültürel ürünlerin deneyimlenmesinin olduğu kadar, kültürel hayata girişi ve katılımı arttırmayı ve yerel kalkınma planlarına kültürel ve yaratıcı endüstrilerin entegre edilmesini amaçlamaktadır. Pilot projeler üretir, mesleğini iyi yapanları destekler, araştırmalar

yapar, toplantılar, iş birliği programları, eğitimler düzenler ve politik yönetimsel değerlendirmeler yapar (UNESCO, 2015).

Yaratıcı Kentler Ağı’na başvuru süreci, belediye başkanının sorumluluk aldığı, yerel yönetimdeki atanmış ve seçilmiş tüm yönetimsel araçların ve sivil toplumun beraber çalıştığı bir süreçtir. Bu açıdan bakıldığında, başvuruyu yapan kentte hem yönetimsel anlamda hem de yaratıcı ortamın örgütlenmesi anlamında bütüncül bir politikanın uygulanmasını amaçlayan süreç şu adımlarla tarif edilmiştir: Konuyla alakalı yerel, ulusal ve uluslar arası paydaşların belirlenmesi, şehirde yaratıcı kent adaylığı komitesinin kurulması, konu alanı ile ilgili arka plan araştırmalarının yapılması, mevcut üye şehirlere danışılması, yaratıcı değer ve programların kontrol listesinin hazırlanması, kente ilişkin ağdaki ilgili sıfatın belirlenmesi, kentin ağa katkısının tarif edilmesi, belediye başkanının resmi desteğinin alınması, ulusal meslek birliklerinin resmi desteğinin alınması, UNESCO’nun ulusal komisyonunun resmi desteğinin alınması, diğer üye ülkelerin resmi desteğinin alınması ve başvurunun sunulması.

Başvuru el kitabı, bir şehrin yaratıcı kentler ağının ilgili başlığı altında yer alması konusu değerlendirilirken, kentin sahip olduğu değerler kadar, kentin ağa katacağı değerlerin de önemli olduğunu belirtir ve değerlendirmede, kentin ağın parçası olmaktan ne beklediğine, ağa değer katacak hangi özellikleriyle ona nasıl katkıda bulunacağına ve bu bağlamda önerilen, ağın işlerini zenginleştirecek uluslararası ortak aktivitelerin ve ortaklıkların ne olacağına dair sorulara başvuru öncesinde cevap vermesini tavsiye etmektedir. Bu katkı sadece aday olunan sıfatın kentleri arasındaki ilişkiye değil, farklı alanlarda sıfatlar almış kentlerin etkileşimine getirilecek bir katkı olarak görülür.

Tasarım kenti sıfatını almak için başvuran bir kentte UNESCO Yaratıcı Kentler Ağı genel başvuru kriterlerinin yanında, mevcut tasarım endüstrisi, tasarım ve yapılı çevre tarafından desteklenen kültürel çevre (mimari, kent planlama, kamusal alanlar, anıtlar, ulaşım, kentsel yönlendirme ve bilgi sistemi, tipografi vb.), tasarım okulları ve tasarım araştırma merkezlerinin varlığı, yerel ya da ulusal seviyede, düzenli olarak faaliyet gösteren tasarımcı/yaratıcı işlerle uğraşan grupların varlığı, tasarımla ilgili fuar, etkinlik ve sergilerin düzenlenmesi, yerel tasarımcılar ve kent plancılarının yerel özellikler ve doğal/kentsel çevreden faydalanma fırsatları, “Tasarım” tarafından yönlendirilen yaratıcı ekonomilerin varlığı (mimarlık, iç mimarlık, moda ve tekstil

tasarımı, mücevher tasarımı, iletişim, kentsel tasarım, çevreci tasarım vb.) gibi unsurları dikkate almaktadır. Berlin, Buenos Aires, Montreal, Kobe, Shenzen, Nagoya, Saint-Étienne, Seul, Şangay, Graz, Pekin, Bilbao, Curitiba, Dundee, Helsinki, Torino, Bandung, Budapeşte, Detroit, Kaunas, Puebla, Singapore kentleri bu sıfatı almış olan kentlerdir (Url-24).