• Sonuç bulunamadı

3.3. VERİ TOPLAMA ARAÇLARI

3.3.3. Stresle Başaçıkma Tarzları Ölçeği

Folkman ve Lazarus tarafından 1980 yılında geliştirilen Stresle Başaçıkma Stratejileri Ölçeğinin (Ways of Coping Inventory) standardizasyon çalışmaları Şahin ve Durak tarafından gerçekleştirilmiştir (Şahin, 1995: 36). Likert tipindeki “Stresle Başaçıkma Stratejileri Ölçeği” 0-3 arasında derecelendirilerek (0=%0, 1=%30, 2=%70, 3=%100) alt ölçeklerden ayrı ayrı puanlar elde edilmektedir. Ölçeğin puanlanmasında 1’inci ve 9’uncu maddeler tersine puanlanmaktadır. Şahin ve Durak; “Stresle Başaçıkma Stratejileri Ölçeğinin” geçerlik ve güvenirlik çalışmalarında 575 üniversite öğrencisi (1 nci çalışma), 426 özel ve kamu banka çalışanı (2 nci çalışma) ve yaşları 14 - 45 yaşları arasında değişen 232 birey (3 üncü çalışma) üzerinde yaptıkları bir dizi çalışma sonucu ölçeğin aşağıda belirtilen beş faktörden oluştuğunu, bu faktörlerin Cronbach Alfa katsayılarının.47 ile.80 arasında değiştiğini belirlemişlerdir. Araştırmacılar ölçeğin psikolojik belirtiler, çeşitli kişilik boyutları, durumsal değişkenler ile ilişkilerinin belirlendiği ve karşıt grup karşılaştırmalarının yapıldığı çalışmalar sonucunda geçerlik ve güvenirliğinin yeterli düzeyde olduğunu ve stresle başaçıkma stratejilerini ölçmek amacıyla kullanılabileceğini saptamışlardır. Ölçek faktörleri ve faktörlere ilişkin açıklamalar şu şekildedir (akt. Gündüz, 2000: 28-34).

Stresle Başaçıkma Tarzları Ölçegi’nin Güvenirliliği

SBTÖ’nün güvenirliği üç ayrı örneklem grubuna uygulanmış ve Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı ile saptanmıştır. Elde edilen güvenirlik katsayıları tabloda gösterilmiştir.

Stresle Başaçıkma Tarzları Ölçeğinin Crobach Alpha İç Tutarlılık Güvenirlilik Katsayıları

Alt Ölçekler 1. Çalışma 2. Çalışma 3. Çalışma

İyimser Yaklaşım. 68 .66. 49

Kendine Güvenli Yaklaşım. 80. 77. 62

Çaresiz Yaklaşım. 73. 64 68

Boyuneğici Yaklaşım. 70 72 47

Sosyal Desteğe Başvurma 47 .45 -

N 545 408 232

Yukarıda görüldüğü gibi, “İyimser Yaklaşım” alt ölçeği için elde edilen güvenirlik katsayıları α = 0.68 ile α = 0.49 arasında bulunmuştur. Bu değerlerin, Kendine Güvenli Yaklaşım Alt Ölçeği için α = 0.62 ile α = 0.80 arasında, Çaresiz Yaklaşım Alt Ölçeği için α = 0.64 ile α = 0.73 arasında, Boyun eğici Yaklaşım Alt Ölçeği için α = 0.47 ile α = 0.72 arasında, Sosyal Desteğe Başvurma Alt Ölçeği için ise α =0.47 ile α =0.45 arasında değiştiği saptanmıştır.

Stresle Başaçıkma Tarzları Ölçeği’nin Geçerliliği

SBTÖ’nin geçerliliği çalışmaları kapsamında; psikolojik sorun belirtileriyle ilişkiler, çeşitli kişilik boyutlarıyla ilişkiler, durumsal değişkenlerle ilişkiler ve farklı ölçümlere göre ayrılmış karşıt grup karşılaştırmaları üzerinde durulmuştur.

1. Psikolojik Sorun Belirtileriyle İlişkiler: “Sosyal Desteğe Başvurma”

dışındaki tüm alt ölçekler üç çalışmada da çeşitli belirti ölçümleri ile beklenen yönlerde ve anlamlı ilişki içinde olduğu görülmüştür. Örneğin; “Kendine Güvenli Yaklaşım” alt ölçeği, depresyon (r =-.26, p<.001), anksiyete (r =-.12, p<.001) ve hostilite (r =-.14, p<.001) ile anlamlı negatif korelasyon verirken; “Çaresiz

Yaklaşım” alt ölçeği bu belirtilerle r =.23 (p<.001) ve r =.53 (p<.001) arasında değişen anlamlı ilişkiler göstermiştir.

2. Çeşitli Kişilik Boyutları İle İlişkiler: SBTÖ’nin alt ölçeklerinden alınan

puanların, üç ayrı araştırmada ele alınan “Strese Yatkınlık”, “A Tipi Kişilik”, “Genel İyimserlik”, “Yaşam Doyumu”, “Gelecekten Umut” gibi değişkenlerle nasıl bir ilişki içinde olduğuna bakılmıştır. Çalışmada strese yatkınlık puanı, bir kişilik boyutu olarak ele alındığında “Sosyal Desteğe Başvurma” dışındaki tüm ölçekleri ile beklenen yönde ve anlamlı korelasyon göstermiştir. A-Tipi kişilik değişkeni açısından bakıldığında ise yapılan korelasyon analizi sonucunda A-Tipi davranışlar arttıkça, iyimser ve kendine güvenli yaklaşımların azalmakta olduğu, çaresiz yaklaşımların ise arttığı tespit edilmiştir. Ayrıca çalışmada “Genel İyimserlik”, “Yaşam Doyumu” ve “Gelecekten Umut” puanları da birer kişilik boyutu olarak ele alındığında, bu puanlar arttıkça iyimser ve kendine güvenli yaklaşıma başvurma sıklığının arttığı; çaresiz ve boyun eğici davranışlara başvurma sıklığının ise azaldığı tespit edilmiştir.

3. Durumsal Değişkenlerle İlişkiler: Birinci çalışmada SBTÖ’nin alt

ölçeklerinin, “İnsanlararası İletişim Sorunları”, Akademik Sorunlar”, Maddi Sorunlar”, “Çevre Sorunları”, “Meslek Seçimine İlişkin Sorunlar”, “Aileden Uzaklığa İlişkin Sorunlar”, “Sağlık Sorunları”, “Aile İlişkileri ile İlgili Sorunlar” ve Madde Bağımlılığı Sorunları” gibi durumsal değişkenler olarak kabul edilerek alt ölçekler ile ilişkisine bakılmış ve iyimser yaklaşımın ve kendine güvenli yaklaşımın kullanımına paralel olarak, insanlararası ilişki, sağlık ve meslek seçimine ilişkin sorunlarının azaldığı; çaresiz ve boyun eğici yaklaşımın artışıyla ise tüm durumsal sorunların anlamlı biçimde arttığı bulunmuş, bunun yanında, sosyal desteğe başvurma arttıkça, aileden uzaklığa ilişkin sorunlar dışındaki tüm durumsal sorunların azaldığı tespit edilmiştir. İkinci çalışmadaki durumsal değişkenler, iş hayatıyla ilgili idari politikalar, fiziksel koşullar, ücret, kişilerarası faktörler, işyerinde sağlanan özerklik olarak tanımlanmış ve stresli durumlarla başaçıkmaya çalışırken iyimser ve kendine güvenli davranışlar arttıkça, çalışma hayatıyla ilgili çeşitli durumlardan duyulan doyumun arttığı; çaresiz ve boyun eğici davranışlar

arttıkça ise doyumun azaldığı tespit edilmiştir. Üçüncü çalışmada ele alınan durumsal değişken ise, kişinin bir sosyal desteğinin varlığı ya da yokluğu incelenmiştir. Sosyal destek düzeyi arttıkça, iyimser ve kendine güvenli yaklaşım kullanımının arttığı; sosyal destek azaldıkça, çaresiz ve boyun eğici tarzın kullanımının arttığı tespit edilmiştir.

4. Karşıt Grup Karşılaştırmaları: Ölçeği’nin geçerliğini araştırmak üzere

stresle başaçıkma dereceleri değişen dört farklı grup oluşturulmuş ve SBTÖ Alt Ölçekleriyle ölçülmeye çalışılan başaçıkma tarzlarının bu gruplarda nasıl değiştiğine bakılmıştır. “Sorunsuz – rahat” bireyler, “kronik olarak stresli” olan ve “stresiyle etkili biçimde basa çıkamayan”larla kıyaslandığında, “kendine güvenli” ve “iyimser” yaklaşıma daha fazla başvurdukları görülmüş, benzer şekilde “stresiyle etkili biçimde basa çıkabilen”ler, “kendine güvenli yaklaşım”ı “kronik olarak stresli olanlardan daha fazla kullandıklarını ifade etmişlerdir. Çaresiz Yaklaşımı Kullanma açısından incelendiğinde ise stresiyle etkili biçimde başaçıkamayan grubun, hem sorunsuz hem stresiyle etkili biçimde başaçıkabilen, hem de kronik olarak sorunlu gruptan daha fazla çaresiz yaklaşıma başvurdukları görülmüştür. Kronik olarak sorunlu grubun sorunsuz grupla karşılaştırılması sonucunda ise, sorunlu olanların çaresiz yaklaşıma daha fazla başvurdukları; stresiyle etkili basaçıkamayan grubun, boyuneğici yaklaşımları sorunsuz gruptan daha fazla kullandığı saptanmıştır.

Alt Boyutlar (Ölçekler)

1. Kendine Güvenli Yaklaşım: Problemin önemini ve çözüm seçeneklerini

değerlendirme, çözümde temkinli ve planlı olma, durumu değiştirmeye yönelik aktif, mantıklı ve bilinçli çaba göstermektir (8, 10, 14, 16, 20, 23 ve 26 ncı maddeler).

2 Çaresiz Yaklaşım: Olaylar ya da sorunlar karşısında enerjinin büyük bir

kısmını problemi çözmede değil, kendini suçlama, kendini güçsüz bulma, kendisini sorunun kaynağı olarak görmeye yönlendirmektir (3, 7, 11, 19, 22, 25, 27, 28 nci maddeler).

3. İyimser Yaklaşım: Olaylara daha hoşgörülü ve iyimser bakma ve sorunları

daha sakin ve gerçekçi bir biçimde değerlendirme yaklaşımıdır (2, 4, 6, 12, ve 18nci maddeler).

4. Boyun eğici yaklaşım: Kaderci bir yaklaşımla kendini çaresiz hissetme ve

çözümü doğaüstü güçlerde aramayı ifade etmektedir (5, 13, 15, 17, 21 ve 24 üncü maddeler).

5. Sosyal Destek Arama Yaklaşımı: Sorunlarını başkası ile paylaşma, çözüm

için başkalarından yardım isteme olarak ifade edilmektedir (1, 9, 29 ve 30 ncu maddeler).