• Sonuç bulunamadı

2. Öğretmen Adaylarının, Benlik Saygılarının Stresle Başaçıkma Stillerini Açıklaması İle İlgili Tartışma ve Yorum.

Araştırmanın bu alt probleminde, öğretmen adaylarının stresle başaçıkma stillerinin benlik saygısına göre farklılaşıp farklılaşmadığı incelenmiştir.

Öğretmen adaylarının stresle başaçıkma kendine güvenli yaklaşım, iyimser yaklaşım ve sosyal destek arama yaklaşımı alt boyutları ile benlik saygısı alt boyutlarından benlik değeri, özgüven, kendine yetme ve başarma ve üretkenlik alt boyutları arasında pozitif yönlü depresif duygulanım ile negatif yönlü anlamlı ilişkiler saptanmıştır. Diğer taraftan çaresiz yaklaşım ve boyun eğici yaklaşım ile benlik saygısı alt boyutları arasında negatif yönlü depresif duygulanım ile pozitif anlamlı ilişkiler bulunmuştur.

Özgüven, depresif duygulanım ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının kendine güvenli yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Benlik değeri ve kendine yetme alt boyutları ise kendine güvenli yaklaşımı yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Battle (1978), Workman ve Beer (1989), Gür (1996) benlik saygısı düzeyleri ile depresyonları arasında anlamlı bir ilişkinin olduğunu belirtmiştir. Gürkan (1990), benlik saygısı ile kaygı ve depresyon düzeyleri arasında negatif bir ilişkinin olduğunu belirtmiştir. Kişinin gerçekçi olması özgüven duygusunda ve ümitli olmasında önemli bir faktördür (Hargreaves, 1998). Düşünce ve duygularını ifade edemeyen genellikle olumsuz ve karasız olan, özgüveni düşük tipler stresi yoğun yaşayan kişilerdir. Çünkü sahip olun kişilik özeliği stres algısını doğrudan etkilemektedir (Baltaş ve Baltaş, 2000) Özgüven düzeyleri düşük bireyler duygularını açıklamakta zorlanmaktadırlar (Karahan ve diğerleri, 2004). Bu bilgiler ışığında özgüvenin yüksek olması stresle başaçıkmada önemli bir değişkendir. Arıcak’a (1995) göre başarma güdüsü benlik saygısını önemli oranda etkiler ve yüksek benlik saygısına sahip bireyler de stresle daha sağlıklı baş edebilirler. Benlik

saygısının bireydeki olumlu ve güvenli yaklaşımı doğrudan, pozitif yönde etkilediği söylenebilir.

Benlik değeri, özgüven, depresif duygulanım, kendine yetme ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının çaresiz yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Benlik değeri, benliğin duygusal ve değerlendirilebilir boyutudur (Kulaksızoğlu, 2001). Benlik saygısı ise bireyin kendini değerlendirmesi sonucunda ulaştığı benlik kavramını onaylamasından doğan, beğeni ve kabul durumudur (Yavuzer, 2000). Battle (1978),Workman ve Beer (1989), Gür (1996) benlik saygısı düzeyleri ile depresyon arasında anlamlı bir ilişkinin olduğunu belirtmişlerdir. Gürkan (1990), benlik saygısı ile kaygı ve depresyon düzeyleri arasında negatif bir ilişkinin olduğunu belirtmiştir. Buradan benlik değeri düşük olan bireylerin ayrıca kendine yetme konusunda sıkıntılar yaşadığı ve de depresif (nevrotik) özellikler ya da kötümser eğilimli başaçıkma mekanizmaları kullandığı için problemlerle yüzleştiklerinde istendik çözümlere ulaşamadıklarından ve de stresör durumu ortadan kaldıramadıklarından çaresiz bir eğilim sergiledikleri söylenebilir.

Depresif duygulanım ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının iyimser yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcısı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan özgüven, benlik değeri ve kendine yetme alt boyutları ise iyimser yaklaşımı yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Depresif duygulanım ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının boyun eğici yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan, benlik değeri, özgüven ve kendine yetme alt boyutları ise boyun eğici yaklaşımı yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Kötümser düşünce tarzı insanı çözümsüz ve işin içinden çıkılmaz bir durumda hissettirir ve de insanı ümitsizlik ve çaresizliğe itmektedir (Beck, 2005). İyimser bireylerde Seligman ve Issaccowtz (2001) depresif belirtilerin sadece olumsuz yaşam olaylarının ardından çıktığını tespit edilmiştir. Papatya (1987) depresif bireylerin kendileri ile ilgili olumlu olayları dışsal, değişebilir ve özel nedenlerle açıklarken, olumsuz olayları içsel değişmez ve genel nedenlerle açıkladığını tespit etmiştir.

İyimser yaşam yönelimine sahip hastaların ameliyat öncesi daha az anksiyete yaşadığı ve baş etme yöntemlerinden çaresizliği daha az deneyimlediği ve sosyal destek aramaya yöneldiklerini tespit etmişlerdir (Kaya, Acaroğlu, Şendir ve Güldaş (2007). İyimserlik yine sosyal destek aramayla olumlu ilişkili bulunmuş (Scheier ve Carver 1992). Bu araştırma ile paralellik gösteren bu veriler dikkate alındığında depresif duyguya sahip bireylerdeki depresif kişilik özelliği ya da depresif eğilimli problem çözme; stresli yaşantıya maruz kalındığında kişilerin savaşmak ya da çözüm bulup rahatlamak yerine teslim olmaya yönelttiği söylenebilir. Ayrıca başarılı ve kendine güven duyan bireyler ise depresifler gibi çaresiz hissetmek yerine mücadeleyi seçmektedirler.

Bireyin benlik saygısı ile davranışları arasında bir ilişki vardır. Özkan ve Özen’in (2008) yapmış oldukları araştırmada hemşirelik öğrencilerinde boyun eğici davranışlar ve benlik saygısı arasında negatif bir korelasyon saptanmıştır. Bireylerin benlik saygısı yükseldikçe boyun eğme ve koşulsuz itaat davranışları azalmaktadır. Bireylerin boyun eğme gibi pasif ve üretken olmayan başa çıkma mekanizmalarını kullanmamaları için küçük yaşlardan itibaren benlik saygıları desteklenmelidir. Boyun eğme davranışının aynı zamanda demokratik kişilik gelişimini de olumsuz etkilediği söylenebilir.

Özgüven ve depresif duygulanım alt boyutlarının sosyal destek arama yaklaşımı üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan benlik değeri, kendine yetme ve başarma ve üretkenlik alt boyutları ise sosyal destek arama yaklaşımını yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Karahan, ve diğ (2004), benlik saygısı yüksek olan öğrencilerin (özgüven sahibi) diğer öğrencilerle birlikte olma ve iletişim kurma gibi yaşantılara daha kolay yöneldiklerini belirtmişlerdir. Benlik saygısının bir sonucu olan özgüvenin İnsanlararası diyalogu canlandırdığı ve kendini ifade etme cesareti verdiği söylenebileceğinden bireyler strese maruz kaldıklarında arkadaş, eş ya da kendine yakın hissetlikleri herhangi birinden yardım alma ve paylaşım arayışına girdikleri söylenebilir. Depresif duygulanım yaşayan ve hayata kötümser bakan kişilerin ise

çaresiz yaklaşımı benimsediklerinden ve problemlerini çözme adına fazla çaba sarf etmediklerinden ve de dış denetimli olduklarından sorunlarını paylaşma çabası sergilemedikleri söylenebilir.

3. Öğretmen Adaylarının, Benlik Saygılarının İyimserlik Düzeyi Açıklaması İle İlgili Tartışma ve Yorum.

Benlik saygısı alt boyutlarının (benlik değeri, özgüven, depresif duygulanım, kendine yetme, başarma ve üretkenlik) iyimserlikteki toplam varyansın % 42.9’unu açıklaması benlik saygısı ile iyimserlik arasındaki ilişkinin ne kadar güçlü olduğunu göstermektedir.

Benlik değeri, özgüven, depresif duygulanım ve başarma ve üretme alt boyutlarının iyimserlik üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan kendine yetme alt boyutu ise iyimserliği yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Türküm, (1999) iyimserliğin bireyi eyleme ya da sonuç almaya güdeleyen ve onu çaba göstermekten alıkoyan olumsuz düşüncelerden koruyan yanını vurgulamaktadır. Bu ifade yüksek benlik saygısı ve iyimserlik arasındaki pozitif korelâsyona paralellik göstermektedir. Duygusal zeka açısından bakıldığında ise; iyimser tutum, kişileri kayıtsızlığa umutsuzluğa ya da depresyona karşı koruyan bir tavırdır ve hayatta kazanç sağlar (Goleman, 2000).

İşlerin yürümeyeceği kaygısı insanları strese sokar. Eğer beklentiler azaltılırsa başarıya giden yol açılmış olur. Şunu unutmamak gerekir. “Durumun kendisi değil seçilen bakış açısı stres vericidir (Makin ve Lindley, 1995). Bu duruma paralel olarak iyimser bir bakış açısının başarma ve üretkenliği artıracağı söylenebilir.

Carver ve Scheier (2005) bireylerin iyimserlik düzeyleri ile depresyon düzeyleri arasında kuvvetli bir ilişkili bulmuştur. Beck (2005) depresif bakış açısının kötümser bir yönlendirme yaptığından ve de aşırılık ve genellemelere yol açtığından söz etmektedir. Depresif kişinin başarısızlık gibi durumlarda başarısızlığının asla çözülemeyeceğini veya başaramadığı hedefin yerini, başka başarabileceği hedeflerin

alamayacağı yargısına varmasına neden olduğunu belirtmektedir. Puskar ve diğ (1999) iyimserlik düzeyi yüksek öğrencilerde öfke ve depresyon belirtilerinin daha düşük olduğunu belirtmişlerdir. Bu sonuçlara göre iyimserlik düzeyi artıkça kendine güven ve başarma duygularının arttığı yani aralarında pozitif yönlü ilişki olduğu söylenebilir.

Myers ve Reynolds (2000) özsaygı düzeyi düştüğünde karşılaştırmalı iyimserlik eğilimi düzeyinin düştüğünü saptamışlardır. Olumsuz benlik saygısına sahip bireylerin ise karşılaştıkları problemlerin çözümünde rasyonel olmayan düşünme yollarına daha fazla başvurabildiği, elde ettikleri sonuçların beklentilerini karşılayamamasına bağlı olarak da geleceklerini kötümser bir bakış açısı ile değerlendirebildikleri görülmektedir (Bektaş, 2002). Genel olarak benlik saygısının iyimserliği pozitif yönde yordadığı bulgusuna dayanarak benlik saygısı düşük bireylerin iyimserlik bakış açısında zorlandıkları ve de sorun çözmede işlevsel davranamadıkları sonucuna varılabilir.

Baumeister’e (2003) göre bireyin yüksek benlik saygısı mutluluğa, düşük benlik saygısı ise depresyona götürmektedir. Yüksek benlik saygısının stresin de etkilerini hafiflettiğini belirtmişlerdir. Umutsuzluk ve benlik saygısı düzeyleri arasındaki ilişki incelenmiş; umutsuzluk ölçeğinin alt boyutlarından olan umut, motivasyon ve gelecek ile ilgili beklentiler ile benlik saygısı düzeyi arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu belirtilmiştir. Kişinin gelecekle ilgili olumlu beklentinin (iyimserliğin) benlik saygından doğrudan etkilendiği söylenebilir.

Razı, Kuzu, Yıldız, Ocakçı, Arifoğlu, (2009) nun çalışan gençlerde benlik saygısı, iletişim becerileri ve stresle başaçıkma konulu çalışmasından elde edilen bulgulara göre bireyin benlik saygısı arttıkça stresle başaçıkmada kendine güvenli yaklaşım kullanımı, benlik saygısı azaldıkça kendine güvensiz yaklaşım kullanımı; iletişim becerileri arttıkça stresle başaçıkmada kendine güvenli yaklaşım ve iyimser yaklaşım kullanımı artış gösterdiği belirtilmiştir. Kişilerin iletişim sosyal beceri gelişimini desteklemek ve buna yönelik davranmak benlik saygılarının artmasında önemli bir etkendir. İletişim gibi sosyal becerilerin gelişimi kişilerin sosyallik düzeyini ve toplum içi etkileşimi artırdığından problem çözümünde kişileri daha güvenli ve sonuca ulaşmada daha iyimser kılacağı söylenebilir.

ALTINCI BÖLÜM SONUÇ VE ÖNERİLER

6.1. SONUÇ

Öğretmen adaylarının stresle başaçıkma tarzları alt boyutları puan ortalamalarının kendine güvenli yaklaşım, iyimser yaklaşım ve sosyal destek arama yaklaşımlarında cinsiyet değişkenine göre anlamlı düzeyde bir farklılaşma bulunurken, çaresiz yaklaşım ve boyun eğici yaklaşım alt boyutlarında anlamlı düzeyde bir farklılaşma bulunmamıştır. Erkek öğretmen adaylarının stresle başaçıkma tarzları alt boyutlarından kendine güvenli yaklaşım ve iyimser yaklaşım alt boyutları kız öğrencilerden anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür. Diğer taraftan kız öğrencilerin sosyal destek arama yaklaşımı alt boyutu puan ortalamaları erkek öğrencilerden anlamlı düzeyde yüksektir.

Öğretmen adaylarının sınıf değişkenine göre stresle başaçıkma tarzları puan ortalamaları arasında kendine güvenli yaklaşım, iyimser yaklaşım ve sosyal destek arama yaklaşımında anlamlı düzeyde bir farklılaşma bulunmamıştır. Diğer taraftan çaresiz yaklaşım ve boyun eğici yaklaşım alt boyutlarında sınıf değişkenine göre anlamlı düzeyde bir farklılaşma bulunmuştur.

Öğretmen adaylarının stresle başaçıkma tarzları çaresiz yaklaşım alt boyutunda ikinci ve üçüncü sınıf öğrencilerinin puan ortalamaları dördüncü sınıf öğrencilerinden anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür. Boyun eğici yaklaşım alt boyutunda ise üçüncü sınıf öğrencilerinin puan ortalamaları birinci sınıf ve dördüncü sınıf öğrencilerinden anlamlı düzeyde yüksek olduğu bulunmuştur.

Öğretmen adaylarının yaşamlarının çoğunu geçirdikleri yer değişkenine göre stresle başaçıkma tarzları alt boyutları puan ortalamaları arasında kendine güvenli yaklaşım çaresiz yaklaşım iyimser yaklaşım boyun eğici yaklaşım ve sosyal destek arama yaklaşımında anlamlı düzeyde bir farklılaşmanın olmadığı saptanmıştır.

Öğretmen adaylarının ailelerinin sosyo-ekonomik durum değişkenine göre stresle başaçıkma tarzları alt boyutları puan ortalamaları arasında kendine güvenli yaklaşım iyimser yaklaşım boyun eğici yaklaşım ve sosyal destek arama yaklaşımında anlamlı düzeyde bir farklılaşma yoktur. Stresle başaçıkma tarzları alt boyutlarından çaresiz yaklaşım boyutunda ise ailenin sosyo-ekonomik durumu değişkeni açısından anlamlı düzeyde farklılaşma gözlenmiştir. Ailelerinin sosyo- ekonomik durumu düşük olan öğretmen adaylarının çaresiz yaklaşım puan ortalamaları ailelerinin sosyo-ekonomik durumu orta olanlardan anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür.

Öğretmen adaylarının cinsiyet değişkenine göre iyimserlik puan ortalamaları arasında anlamlı düzeyde bir farklılaşma saptanmıştır. Kız öğrencilerin erkek öğrencilerden daha iyimser olduğu belirlenmiştir.

Öğretmen adaylarının sınıf değişkenine göre iyimserlik puan ortalamaları arasında anlamlı düzeyde bir farklılaşma bulunmuştur. Dördüncü sınıf öğrencilerinin iyimserlik puan ortalamaları ikinci ve üçüncü sınıf öğrencilerinden anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür. Öğrencilerin sınıf düzeyleri açısından, birinci sınıf ve üçüncü sınıfların iyimser yaklaşımları anlamlı düzeyde farklılaştığını ve üçüncü sınıfların lehine olduğunu belirtmiştir.

Öğretmen adaylarının yaşamlarının çoğunu geçirdikleri yer değişkenine göre iyimserlik puan ortalamaları arasında anlamlı düzeyde bir farklılaşma saptanmamıştır.

Öğretmen adaylarının ailelerinin sosyo-ekonomik durum değişkenine göre iyimserlik puan ortalamaları arasında anlamlı düzeyde bir farklılaşma saptanmıştır. Ailelerinin sosyo-ekonomik durumu orta olan öğretmen adaylarının iyimserlik puan ortalamaları ailelerinin sosyo-ekonomik durumu düşük olanlardan anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür.

Öğretmen adaylarının stresle başaçıkma kendine güvenli yaklaşım, iyimser yaklaşım ve sosyal destek arama yaklaşımı alt boyutları ile benlik saygısı alt

boyutlarından benlik değeri, özgüven, kendine yetme ve başarma ve üretkenlik alt boyutları arasında pozitif yönlü depresif duygulanım ile negatif yönlü anlamlı ilişkiler saptanmıştır. Diğer taraftan çaresiz yaklaşım ve boyun eğici yaklaşım ile benlik saygısı alt boyutları arasında negatif yönlü depresif duygulanım ile pozitif anlamlı ilişkiler bulunmuştur.

Özgüven, depresif duygulanım ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının kendine güvenli yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Benlik değeri ve kendine yetme alt boyutları ise kendine güvenli yaklaşımı yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Benlik değeri, özgüven, depresif duygulanım, kendine yetme ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının çaresiz yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir.

Depresif duygulanım ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının iyimser yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcısı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan özgüven, benlik değeri ve kendine yetme alt boyutları ise iyimser yaklaşımı yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Depresif duygulanım ve başarma ve üretkenlik alt boyutlarının boyun eğici yaklaşım üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan, benlik değeri, özgüven ve kendine yetme alt boyutları ise boyun eğici yaklaşımı yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Özgüven ve depresif duygulanım alt boyutlarının sosyal destek arama yaklaşımı üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan benlik değeri, kendine yetme ve başarma ve üretkenlik alt boyutları ise sosyal destek arama yaklaşımını yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

Benlik değeri, özgüven, depresif duygulanım ve başarma ve üretme alt boyutlarının iyimserlik üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Diğer taraftan kendine yetme alt boyutu ise iyimserliği yordamada önemli bir etkiye sahip değildir.

6.2. ÖNERİ

Araştırmada elde edilen bulgulara göre öğretmen adaylarının benlik saygısını geliştirici ve iyimser olma becerisini geliştirici etkinlikler yapılabilir. Sınıf değişkeninin iyimser olmayı etkilemesi, sınıfla beraber yaşanılan sürecin katkısı ve gelişim açısından son sınıf profilinin daha yetişkin bir “ben”lik geliştirmesi ile açıklanabilir. Bu sonuca göre üniversitede öğrenim gören öğretmen adayların hem çevresel hem de içsel bir bakış açısı kazandırma etkinlikleri sağlanarak bir içgörü kazandırma etkinlikleri yapılmalıdır. Benlik saygısı ve iyimser bir bakış açısı geliştirmenin, aile ortamı ile başladığı ve sosyal çevre ile devam ettiği göz önünde bulundurulduğunda, bireyin bu tür beceriler geliştirmesinde hem ailenin hem de okulun rollerini daha işlevsel ve fonksiyonel oynaması gerektiği önerilebilir.

KAYNAKLAR

Açıkgöz, S (2006). Üniversite Öğrencilerinin Beslenme Alışkanlıkları ile Özyetkinlik ve İyimserlik İlişkisi: Ankara Üniversitesi Örneği. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, Sağlık Bilimler Enstitüsü. Ankara.

Adams, J.F (1995). Ergenliği Anlamak. Çev: Bekir Onur ve diğ., İstanbul: İmge Kitabevi Yayınları.

Altıntaş, E ve Gültekin, M. 2003 Psikolojik Danışma Kuramları, İstanbul Aktüel Yayınları,

Altunbaş, F (2005). Astım Hastalarında Hastalığa Uyum İle Algılanan Sosyal Destek, Stresle Başaçıkma Tarzı, İyimserlik ve Açıklama Biçimi Arasındaki İlişkiler. Yayımlanmamış Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

André, C. & Lelord, F (2001). Kendine Saygı. Çev. Yerguz, İ (2. Baskı). İstanbul: İletişim Yayınları.

Anıl, L (1999) Askerlikte Ruhsal Bozukluk Belirtisi Gösteren ve Göstermeyen Erlerin Sosyal Destekler ve Başaçıkma Yöntemleri Açısından Karşılaştırılması, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Psikoloji Anabilim Dalı, İzmir.

Arıcak, O. T (1995). Üniversite Öğrencilerinde Saldırganlık, Benlik Saygısı ve Denetim Odağı İlişkisi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. İstanbul.

Atkinson, R.L., Atkinson, R.C., Smith, E. E., Hoeksema, S.N (1999). Psikolojiye Giriş Çeviren; Yavuz Alagon, Ankara, Arkadaş Yayınları.

Avşaroğlu, S (2007) Üniversite Öğrencilerinin Karar Vermede Özsaygı, Karar Verme ve Stresle Başaçıkma Stillerinin Benlik Saygısı ve Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi Doktora Tezi Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, EğitimBilimleri Anabilim Dalı, Konya.

Avşaroğlu, S. ; Deniz M.E.; Yılmaz E (2007) Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavına Hazırlanan Öğrencilerin Psikolojik Belirti Düzeylerinin Belirlenmesi. S.Ü. Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı, 24 s.395-413. AVŞAROĞLU, S., ÜRE, Ö., (2007), “Üniversite Öğrencilerinin Karar

Vermede Özsaygı, Karar Verme ve Stresle Başaçıkma Stillerinin Benlik Saygısı ve Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (18), 85-100.

Aydın, B., (1996). Benlik Kavramı ve Ben Şemaları. Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi, (8).

Aydın, B (2005). Çocuk ve Ergen Psikolojisi. Ankara: Atlas Yayınları.

Aymir, C (2004). Sigorta Çalışanlarının Performansını Yordayan Bir Faktör Olarak İyimser Kötümser Açıklama Tarzı. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul.

Bagley, C., Bertrand, L. Bolıtho, F. and Mallıck, K (2001). Discrepant Parent- Adolescent Views on Family Functioning: Predictors of Pooreer Self-Esteem and Problems of Emotion and Behaviour in British and CanadianAdolescent.Journal of Comparative Family Studies, Vol.32, 393-403.

Baker, B.L., Blacker, J., Olson, M.B. “Preschool Children With and Without Developmental Delay: Behaviour Problems, Parents’ Optimism and Well-Being” Journal ofIntellectual Disability Research, Vol: 49, No: 8.2005, s. 575-590.

Balcı, Seher, Müge Yılmaz, “İyimserlik Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması”, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 14, 2002, s. 55.

Ballı, E (2005) Türk Silahlı Kuvvetlerinde Erbaş ve Erlerin, Psikiyatri Kliniklerine Sevk Edilme Durumlarına Göre Algıladıkları Sosyal Destek (Aile), Kişilik Özellikleri (Dışadönük ve Nörotik) ve Stresle Başaçıkma Stratejilerinin Karşılaştırmalı Olarak İncelenmesi. İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul.

Baltaş Z., Baltaş A (2000) Stres ve Başaçıkma Yolları, İstanbul, Remzi Kitabevi

Basut, E (2006). Stres, Başaçıkma ve Ergenlik. Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi13(1), 31–36.

Battle, J (1978). “The Relationship Between Self-Esteem and Depression”.Psychological Reports. Vol: 42. 745-746.

Baum, A.., Singer, J.E. ve Baum, C (1981). Stress and the environment. Journal of SocialIssues, Vol:37(1), 4-35.

Baumeister, R. F. 2003 Does High Self-Esteem Cause Better Performance, Interpersonal Success, Happines or Healthier Lifestyles? Psychological Science in the Public Interest, 4 (1): 1–44.

Baymur, F., (1994). Genel Psikoloji (13. Baskı) İstanbul: İnkılap Kitabevi. Beck, A (2005). Bilişsel Terapi ve Duygusal Bozukluklar (Çev. A. Türkcan)

Bedi, Gillinder., Brown, Stephen L., “Optimism Coping Style and Emotional Well-Being in Cariac Patiens” British Journal of Health Psychology, Vol:10, 2005, s. 57-70.

Bektaş, M (2002) Sağlık Geliştirme Konusunda Verilen Eğitimin Benlik Kavramı, Kaygı Düzeyi ve Olumlu Sağlık Davranışlarında Bulunma Durumuna Etkisinin İncelenmesi, Dokuz Eylül üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Bilge, A., Çam, O (2008) Kanseri Önlemede Önemli Bir Faktör Olarak Kadınların.Stres İle Başaçıkma Tarzları ve Sağlık İnanışlarının