• Sonuç bulunamadı

2.8. Elmalı’da Eğitim

2.8.2. Sıbyan Mektepleri

Osmanlılar, Selçuklu ve diğer İslam devletlerinde mektep, küttap adı verilen ilköğretim düzeyindeki eğitim kurumlarını miras alarak devam ettirmiştir. Halk arasında bu mektepler, mahalle mektebi ya da sıbyan mektebi adıyla anılmıştır. Bu okullar her mahallede ve çoğu köyde daha çok camiye bitişik olarak yapılmış veya caminin bir köşesinde yer almıştır. Devlet adamları veya eşraftan kişilerin yaptırdıkları mekteplerin giderleri vakıf gelirlerinden karşılanmış, ahalinin ortak yaptırdığı mekteplerin muallim maaşları ve diğer giderleri ise velilerce sağlanmıştır.921 Veliler tarafından mektebe başlayan çocuklar için belirli günlerde Bed’-i besmele cemiyeti ya da amin alayı denen merasimler düzenlenmiş ve kutlamalar yapılmıştır.922

Mektepteki eğitim muallim tarafından gerçekleştirilmiştir. Kelime anlamı öğreten, öğretici olan ve berat-ı şerif ile atanan mektep muallimleri, çocuklara Kur’an okumayı, temel dinî bilgi ve uygulamalar ile kimi zaman yazmayı öğretmişlerdir. Sıbyan mekteplerine, medreselerde biraz okumuş ya da kendi kendine okuma yazma öğrenmiş ağırbaşlı kişiler muallim olarak atanmışlardır. Bu muallimler aynı zamanda mektebe bitişik caminin de imamlık vazifesini ifa etmişlerdir.923

Tanzimat’la başlayan yenileşme hareketlerinde sıbyan mektepleri de ele alınmış ve bu alanda birtakım yenilikler yapılmaya başlanmıştır. Bu girişimlerden ilki 1847 yılında çıkarılan sıbyan mektebi hocalarına çocukların nasıl terbiye edileceği ve onlara nasıl eğitim verileceği hakkındaki talimatı içermektedir. Talimata göre 4 yıl eğitim-öğretim veren ve zorunlu olan sıbyan mekteplerinde kız ve erkek öğrencilerin karışık değil ayrı oturmaları kuralı getirilmiştir. Kur’an okuma ve bazı temel dinî bilgilerin yanında yazının da öğretilmeye başlandığı sıbyan mektebine başlama yaşı 7 olarak belirlenmiş, 4-5 yaşlarındaki çocuklar da

921 Akyüz, a.g.e., s.88.

922 Pazartesi, perşembe ya da kandil günlerinde yapılan bu merasimlerin büyüklüğü ailelerin maddi durumuna

göre değişmiştir, bkz. Taşkın, a.g.m., s.346.

ailelerin onayıyla mektebe başlayabilmişlerdir. 7 yaşında mektebe başlatılmayan çocuklar mahalle imam ve muhtarları tarafından tespit edilip velilerinin cezalandırılacağı bildirilmiştir.924

İlköğretimde esaslı adımlar 1869 yılında çıkarılan Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile atılmıştır. Buna göre okula devam zorunluluğu erkekler için 6-10, kızlar için 7-11 yaşları olarak belirlenmiştir. Bir mahalle veya köyde iki sıbyan mektebi bulunduğu durumlarda birinin kızlara, diğerinin erkeklere tahsis edilmesi öngörülmüştür.925

Bu dönemden itibaren Maarif Nezareti’ne bağlı olan sıbyan mekteplerine mekteb-i ibtidaî, usûl-i cedîde mektebi, bazen de halk arasında taş mektep denmeye başlanmıştır. Mekteb-i ibtidaî olarak anılmaya başlanan ilkokullara öğretmen yetiştirmek için Darülmuallimîn-i Sıbyan kurulmuş, ancak bu kuruluş ülke genelinde bulunan 12 bin sıbyan mektebi için yetersiz kalmıştır.926

Elmalı’da bulunan sıbyan mekteplerine ilişkin ilk bilgiler Evliya Çelebi’den öğrenilmektedir. Evliya Çelebi, XVII. yüzyılda Elmalı’da vakıflı 7 sıbyan mektebinin olduğunu, vakıf gelirlerinden burada eğitim alan çocuklara her yıl çanta, birer kat elbise ve hediyeler verildiğini bildirmektedir. Bunlardan başka vakfı olmayan 70 sıbyan mektebinin varlığından söz eden Evliya Çelebi, Elmalı’da Kur’an’a olan rağbetin Kastamonu dışında başka hiçbir yerde görülmediğini, bu yüzden Allah’ın bu şehir halkını zenginleştirerek bolluk ihsan ettiğini vurgulamaktadır.927

Arşiv kayıtlarına yansıyan Elmalı’daki en eski sıbyan mekteplerinden biri XVIII. ve XIX. yüzyıllarda eğitim verdiği bilinen Karyağdı Mahallesi’nde Sarı Çavuş’un yaptırmış olduğu mekteptir.928 Mektebin 1853 yılından 1856 yılına kadar mütevellisi Mustafa Efendi’dir.929 Bir diğeri Kabmescid Mahallesi’ndeki Hacı Halil Paşa mektebidir. Bu sıbyan mektebinin XIX. yüzyılın başında karşılıksız muallimliğini üstlenen kişi İsmail Efendi’dir. Ömer Paşa vakfının medresesi dışında bir de mektebi bulunmakta olup muallimi 2 akçe yevmiye ile vazife yapmaktadır.930 Cami-i Cedit Mahallesi’nde bulunan mektebin ise muallimi bulunmadığından 1830’larda kadı arzıyla Ahmet Efendi muallim tayin edilmiştir.931

924 Akyüz, a.g.e., s.160-161.

925 Gizem Engin-Selçuk Uygun, “Osmanlı’dan Günümüze Okuma Yazma Öğretimi”, Fırat Üniversitesi

Sosyal Bilimler Dergisi, c.21, s.1, Elazığ, 2011, s.203.

926

Akyüz, a.g.e., s.163, 181, 187.

927 Evliya Çelebi, a.g.e., s.143.

928 VGMA., 1137/23, VGMA., 1062/34, VGMA., 1062/37; VGMA., 1064/53; VGMA., 1069/38; BOA.,

EV.d., 15024, (H.1269-M.1852/1853); BOA., EV.d., 10512, s.6/a

929

BOA., EV.d., 15024, (H.1269-M.1852/1853), s.2.

930 VGMA., 1060/62.

931 VGMA., 1062/37; Sıbyan mektepleri dışında XVIII. yüzyılda Elmalı’nın İplikpazarı Mahallesi ile

Karyağdı Mahallesi’nde birer muallimhanededen bahsedilmektedir, bkz. VGMA., 1062/37;

VGMA.,1069/37. Adı geçen muallimhanelerin XIX. yüzyılda varlığına ilişkin herhangi bir kayda

Konya Vilayet Salnamesi’ne Elmalı’daki sıbyan mekteplerinin ilk kez kaydedildiği 1874 yılında sıbyan mektebi sayısı Elmalı merkezde 8, kazaya bağlı Finike ve İğdir Nahiyelerinde 3 olmak üzere 11 adettir. Elmalı merkez sıbyan mektebine devam eden erkek çocuk sayısı 484, kız çocuk sayısı ise 203; nahiyelerinde mektebe giden erkek çocuk sayısı 100, kız çocuk sayısı 50 olmak üzere Elmalı Kazası genelinde sıbyan mekteplerine devam eden öğrenci sayısının 837 olduğu görülür. Kız ve erkek çocuk sayıları ayrı ayrı verilmekle birlikte çocukların cinsiyetlerine göre farklı okullarda okuduklarına ilişkin bir veriye rastlanmamaktadır.932

Teke Sancağı genelinde mektebe giden erkek çocuk sayısı 5368, kız çocuk sayısı 2671 olup Elmalı Kazası’nın bu orandaki payı erkek çocuklar için 10,8 kız çocuklar için 9,4’tür.

1878 yılına kadar yukarıdaki verilerin değişmediği görülmekle birlikte 1879 yılında Elmalı Kazası’nda bulunan yine 11 sıbyan mektebindeki öğrenci sayısı azalmıştır. Elmalı merkezde 300 erkek ve 200 kız öğrenci, Finike’de 150 erkek, 80 kız öğrenci kaydedilirken Sancak genelindeki öğrenci sayısı da 7420’ye gerilemiştir933. Buna rağmen Elmalı Kazası’ndaki öğrenci sayısının sancak içerisindeki oranı değişmemiştir.