• Sonuç bulunamadı

PKK Terör Örgütünün Yapılanması ve Gelir Kaynakları

TÜRKİYE’DE TERÖR

A. Liderlik 1) Siyasi lider,

3) Stratejik Saldırı (1991 1996)

2.2.2.3. PKK Terör Örgütünün Yapılanması ve Gelir Kaynakları

PKK örgütünün yapılanması; parti, cephe ve ordu olmak üzere üç ayrı bölümden oluşmaktadır. Parti; örgütün ideolojisini, Cephe; (ERNK) halkın temsil edildiği ve yönetildiği siyasi organizasyonu, Ordu (ARGK) ise; silahlı mücadeleyi temsil etmektedir. Cephe ve ordu, partinin ön gördüğü çerçevede hareket eder.

Partinin en yüksek karar organı Kongre, belirlenmiş delegelerin üçte ikisinin katılımı ile dört yılda bir toplanır. İki kongre arasında partinin en yüksek ideolojik ve politik organı Parti Genel Başkanıdır. Ayrıca parti yapılanmasında Genel Başkanlık Konseyi (en üst yürütme organı), Merkez Komite (iki kongre arasında parti politikasını belirler), Merkez Disiplin Kurulu (iki kongre arasında disiplinsizlik

işlerini soruşturur) üyeleri şeklinde bir oluşum mevcuttur. Kongre, PKK’nın genel faaliyetlerinin değerlendirildiği bir zemindir; burada örgütün geçmiş dönemlerine ait değerlendirmeler ve öz eleştiriler yapılmakta, gelecek dönem faaliyetlerine ilişkin hedefleri belirlenmekte, Merkez Komite ve Merkez Disiplin kurulunun seçimleri yapılmaktadır. Bunun yanı sıra Kongre’de, Genel Başkanlık Konseyi tarafından tehlikeli görülen üst düzey örgüt sorumlularının soruşturmaya alınmaları, yargılanmaları ve cezalandırılmaları, örgütün yurt dışındaki çeşitli kuruluşlarında sorumlu olarak görev yapacak veya görev yerleri değişecek teröristlerin belirlenmesi, yurtdışında kamuoyu oluşturabilmek için faaliyet gösterilen ülkelerin üst düzey bürokratları ile ilişkilerin geliştirilmesi hususları gündeme getirilerek değerlendirilmektedir. Diğer bir deyişle Kongre’de militanların eğitim durumları ve faaliyet alanlarının belirlenmesi ve örgüt içi disiplin uygulamaları gibi konular kararlaştırılmaktadır.213 PKK’nın üst düzey karar alma organı Kongre olmasına

rağmen, bütün önemli kararların alınması ve hayata geçirilmesinde Genel Sekreter A. Öcalan’ın büyük ağırlığı vardır.

Ülke içerisinde yürütülen “parti-cephe-ordu” faaliyetleri eyalet sekreteri konumundaki örgüt mensuplarına bağlı olarak sürdürülmekte ve yine bunlara bağlı olarak tespit edilen bölge sorumluları bulunmaktadır. Bu çerçevede, terör örgütü eylemlerine başladığı 1984 yılından itibaren Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde teşkilatlanma ve üstlenmesini bu şekilde gerçekleştirmiştir. Şöyle ki, il faaliyetlerini yürütmek üzere örgütlenen şehir komiteleri ve bunlara bağlı mahalle ve semtlerde alt komiteler oluşturulmuştur. Ayrıca her komiteye bağlı olarak mali

birimler kurulmuştur. Diğer yandan, köylerde oluşturulan köy komiteleri cepheye bağlı ve köy savunma birlikleri ise savaşçı birimlere bağlı olarak faaliyetlerini yürütmektedirler.214

Terör örgütlerinin faaliyetlerini ve yayılmalarını sağlayan en önemli unsurlardan biri şüphesiz finansal kaynağa sahip olmalarıdır. Buradan hareketle, PKK terör örgütü de maddi açıdan geniş çapta illegal yollara başvurmuş ve örgütün kasasına büyük meblağlarda para aktarılmasını sağlamıştır. Aşağıda PKK’nın yurtiçi ve yurtdışındaki gelir kaynaklarına nasıl ulaştığı ve hangi şekilde temin ettiği anlatılacaktır.

PKK’nın Yurtiçi Gelir Kaynakları

PKK terör örgütü, Türkiye’deki gelir kaynaklarını kısaca; nakit ödeme veya internet aracılığıyla yapılan bağışlarla aidatlar, gasp ve soygun gibi faaliyetlerden elde edilen gelirler, kaçırılan kişilerin serbest bırakılmaları karşılığında alınan fidyeler, vergilendirme, cezalandırma ve bazı ihaleler dolayısıyla firma ve müteahhitlerden toplanan paralar, Türkiye’nin Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine kara yoluyla yolcu taşıyan seyahat acentelerinden elde edilen yüksek tutarda haraçlar, yerel yönetimlerden baskı ve tehdit yoluyla sağlanan gelirler, Güneydoğu Anadolu bölgesinde çocuklarını askere gönderen vatandaşlardan alınan paralar, büyük şehirlerde Kürt kökenli sanayici işadamı ve otel sahiplerinden

tehdit yoluyla alınan paralar şeklinde elde etmektedir.215

Kuşkusuz, PKK’nın Türkiye’deki en büyük gelir kaynağını mülteciler oluşturmaktadır. Örgüt, özellikle 1989 yılından itibaren mülteci transferi için sahte pasaport düzenleyen teşkilatlar kurmuştur. Bunun nedeni ise, yabancı bir ülkeye sahte pasaportla veya pasaportsuz gidebilmek, mültecilik başvurusu için bir avantaj sağlamaktaydı. Mülteciler, siyasi nedenlerle pasaport alamadıklarını (Kürtçe konuşmalarının yasak olduğunu dile getirmeleri gibi) ve ülkeden yasa dışı yollarla kaçmak zorunda kaldıklarını iddia etmekteydiler. Yurt dışına yaptırılan bu göçler, 1989 yazında en yoğun dönemine ulaşmıştır ve 1992 yılı itibariyle yavaşlamaya başlamıştır. Bu dönemde PKK istediği amacına ulaşarak Avrupa kamuoyunun dikkatlerini Türkiye’ye çekmeyi başarmıştır.216

Bu kabulün kolay olduğuna ilişkin verilerden birisi de, PKK’nın 12 yılda yurt dışına 220 bin mülteci taşıdığı iddiasıdır.217 Ayrıca, söz konusu mülteciler PKK’nın

en önemli askeri kaynağını oluşturmuşlardır. Örgüt, faaliyetleri için gereken insan kaynağını ve yine yurtdışı faaliyetleri için gereken mali desteği de bu şekilde rahatça sağlamıştır. Avrupa’dan toplanan mülteci gençler ise Suriye’deki ve Bekaa’daki kamplarda eğitime tabi tutulmuşlardır. Bu kişiler, Suriye’deki bölgelerde eğitildikten sonra Kuzey Irak üzerinden Türkiye’ye gönderilmişlerdir.218

215 Öcalan Davası, Gerekçe, http://www.belgenet.com/dava/gerekce13.html, s.354-360. 216Emin Gürses, Ayrılıkçı Terörün Anatomisi IRA-ETA-PKK, s.94.

217 Milliyet, 09.05.1995.

Belirtilen hususlara ek olarak PKK, örgüt amaçları ile aynı doğrultuda hareket eden Türkiye’deki derneklerden ve siyasi oluşumlardan da maddi destek sağlamıştır. Öcalan’ın Arslan Tekin ile görüşmesinde örgütün finansmanına ilişkin şöyle bir açıklaması olmuştur: “Mezopotamya Kültür Derneği ve İstanbul Kürt Enstitüsünün maddi desteği büyüktür. Ayrıca Karadeniz’e açılımda TİKKO, TDP, DHKP-C ve PKK’nın müşterek eylem kararı almasıyla bu bölgeye açılım yapılmıştır.219

PKK’nın Yurtdışı Gelir Kaynakları

Bölücü terör örgütü PKK’nın yurt dışı gelir kaynaklarının büyük kısmını şu unsurlar oluşturmaktadır: Silah kaçakçılığı ve uyuşturucu madde kaçakçılığı, yardım kampanyaları ve bağışlardan elde edilen kazançlar, üye aidatları, tehdit, şantaj, gasp yoluyla elde edilen gelirler, kara para aklama faaliyetleri sayesinde gayri meşru elde edilen paraların Türkiye’ye sokulması, örgüt adına çalıştırılan işyerleri, adam kaçırarak fidyeden gelir sağlama, insan ticaretinden elde edilen paralar, işçi istismarlığı ve yasadışı yollardan Avrupa ülkelerine giden kişilerin mülteci olması için sahte pasaport temin etme ve sahte ikametgâh oluşturma faaliyetleri nedeniyle elde edilen gelirler, yabancı kurum ve kuruluşların maddi destekleri, sınır ticareti yapmaktan ve mültecilere kolaylık sağlama faaliyetlerinden elde edilen gelirler ve örgüt yayınlarının fahiş fiyatla satılmasından elde edilen gelirler.220

219 Arslan Tekin, İmralı’daki Konuk, (Ankara: Tutibay Yayınları, 1999), s.63

220Ankara 2 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin Sanık Abdullah Öcalan Davası Gerekçeli

PKK’nın yurtiçi ve yurtdışı gelir kaynaklarını temin etme yöntemi neredeyse birbirinin aynısıdır. Ancak örgütün dış destek unsuru göz önünde bulundurularak, yabancı ülkelerdeki konumlanması ve kendisini bir anlamda meşru göstermesi, faaliyetlerini yönetme açısından daha büyük serbesti sağlamıştır. Bu bakımdan göze çarpan ilk unsur; PKK’nın dış ülkelerdeki basın yayın faaliyetlerinden kazandığı yüklü paralardır. Örgüt, yayınladığı gazete, dergi ve kitapları ideolojilerini yaymak ve teorik eğitimlerde taraftarlarını eğitmek amacıyla kullanmanın yanı sıra, bu yayınları sempatizanlarına ve militanlarına satarak mali kaynak sağlamaktadır. Örneğin, Partinin programını belirleyen “Kürdistan Devriminin Yolu, Manifesto” isimli broşür ile “bağımsızlık” anlamına gelen “Serxwebun Dergisi” bunun en önemli göstergesidir.221

PKK örgütü elemanları Ortadoğu ülkelerinden Batı ülkelerine kadar geniş bir coğrafyada teşkilatlanmış durumdadırlar. Bu sınır hattı, örgütün maddi kaynak temin etmek için yaptığı insan kaçakçılığı ve uyuşturucu ticaretine avantaj sağlamıştır. Ancak terör örgütünün, uluslararası arenada aktif olarak silahlı ve siyasi faaliyetleri geliştikçe mali yükü artmaya başlamıştır. Bu nedenle PKK, dış ülkelerdeki Kürt kökenli vatandaşlardan topladığı paraları Londra, Paris ve Berlin gibi şehirlerde şirketler kurarak yatırıma dönüştürmeye başlamıştır.222 Öcalan bu durumu şu sözlerle anlatmaktadır. “Avrupa’daki halk para kaynağının özünü teşkil etmektedir. Burada

221 Necati Alkan, “Psikolojik Harekat, Terörizm ve Polis”, (Ankara: TEMUH Yayınları, 2000),

s.103

toplanan paralar, İran ve Irak’taki örgüt mensuplarına aktarılmaktadır. Avrupa’dan yılda 30 milyon mark aidat toplanmaktadır.”223

2.2.2.3.1. PKK'nın Yasal Kuruluşları

Önceki bölümlerde belirtildiği üzere, 1995 yılından itibaren siyasallaşma çalışmalarına ağırlık veren PKK, bu kapsamda sivil örgütlenmelere yönelmiştir. Diğer bir deyişle, propaganda ve ajitasyon faaliyetlerini yasal kuruluşlarca meşru gösterme stratejisini izlemiştir. Terör örgütü, kitlesel eylemleri yönlendirmek ve örgüte eleman kazandırmak amacıyla özellikle aşağıda belirtilen kuruluşları aracı olarak kullanmıştır. 224