• Sonuç bulunamadı

Herkesin deneyimleri, kendi hayatının oluşmasına yardım eder. Sanat tecrübelerin ifade edilmesi, değerlendirilmesi, tekrar gözden geçirilmesi yada takviye edilme

i çocuk için güçlü bir anlatım, yetişkinler için iyi bir gelişim eğerlendirme aracı olan resim faaliyetleri, özellikle okul öncesi yıllarda üzerind

i hareketlerle olur. Çocuk, kas gelişimi beraber kalemi düz ve dairesel şekillerde hareket ettirmeye başlar. Konuşm

zgü;

idiosyn ratic evrendedirler. Bu çocukların sanat yapıtının etkileyici özelliklerine

yanıt v

likler gösterirler. Yapılan gözlem ve incelemeler sonucunda çocuk resimlerinin gelişim ve değişimleri yansıttığı belirlenmiştir. Kâğıda yapılan i

si gibi biçimlerin hem duygusal hem de somut bir yoludur.(Boydaş,2004)

İlk dönemlerde çocuk için resim, sözcüklerden daha güçlü bir anlatım aracıdır. Görüldüğü gib

i d

e önemle durulması gereken etkenlerdendir.

Çocuk konuşmaya başlamadan önce kendini çizgilerle, karalamalarla ifade eder. Bu karalamalar kalemle rasgele ve ileri ger

yle

aya başladığı zaman algısı ve yeteneği gelişir ve çizgileri anlam kazanır

İki -yedi yaş grubundaki küçük çocuklar, alışık oldukları konulara ya da sevdikleri ya da denedikleri temalara karşılık verdikleri zaman kendine ö

c

erişleri kendi kişisel duygularına dayandırılır. Bu çocuklar sanat yapıtının yapılmasında kullanılan gereçle ilgilenmez ve yargıları temel olarak kendilerine özgüdür (Kırışoğlu ve Stokrocki).

Bütün çocuklar doğduklar andan itibaren görsel algı ve becerilerinde gelişim süreçlerine uygun değişken

lk işaret ve çizgi, giderek birer sanat evresine dönüşerek ergenlik dönemine kadar gelişimini sürdürür.

Her çocuğun sanat evrelerinin değişik kademelerine aynı zamanda ulaşması mümkün

enel bir yargıya göre çocuklar büyüdükçe resimlerindeki ayrıntılar artar, orantı ve

ocuğun bedensel, bilişsel gelişimine paralel olarak sanatsal etkinliklerinde de bazı

değildir. Üstün ve geri zekâlı çocukların dışında çocukların hemen hemen hepsi bu evrelerden geçerler.

G

gerçeklik ön plana çıkar. Bunun yanında resimlerin gelişmesi açısından bütün evrelerde çocukların yaptıkları resimleri niteleyen ve ayıran bazı özellikler bulunur.

Ç

gelişim evreleri görülür ve bu gelişim süreç açısından düzenli bir gelişim göstermeyen, çizgisel (resimsel) gelişim basamakları, iki yaşından ergenlik devresine kadar, yani ondört yaşına kadar devam eder.

Tablo- 2. Lowenfeld'in Resimsel Gelişim Evreleri Kuramı ve Piaget'nin zihinsel Gelişim Evreleri kuramı ile eşleştirilerek hazırlanmış Gelişim Evreleri Tablosu Temel alınan öğeler; şemanın, rengin, uzamın kullanılışı.

Şema Renk Uzam

Karalama 2- yaş

Devim-duyusal

Denatimli d iz kimileri Duyg teğe b

Ben merkezci

İşlem öncesi k t

Sevdikleri renkler. Yüzen şekiller.

Somut işlem

Kaba form külerin

Ö

sınıfla ruma,

Eşyaya bağlı renk; Bilinen renkler. Taban çizgisi, m k s Gerçekliğin doğuşu 9- Çete çağı

Kimi harek lür. Roller Gerçekci kimi göl ık

Çok yönlü taban

pe Biçimsel işlemler çözümü. ( ilkğretim ikinci kadem Gerçekcilik Ergenlik nlü görüş. (Kırışoğlu ve Stokrocki,1997). 4 enetims isimlendirilmiş çizgiler. El ve göz uyuma çabaları tekrarlar. Kaba formlar, düşsel öykülerin

usal, is ağlı renk anlayışı.

Her yer.

Şema öncesi 4-7 y

çizimi. Ben merkezci, 6 yaşında daha sosyal, dil azanılmış; yavaş ve somu

düşünme. lar, düşsel öy Şematik 7-9 y

çizimi. Somut nesneler ve olaylarla mantıksal işlem. rneğin, seri yapma, ölçülere

göre düzenleme, ndırma,durumu ko başkalarının görüşlerine inanma. etler görü askeleme, karışı boyutlandırma, boşlukta aydamlık.

12 yaş (kız-erkek) belirlenir. Giysiler farklılaşır. Cinsiyetlere dikkat edilir. Sevgi/nefret resimleri,

eski şemalar tekrarlanır. , kimi biçimsel sorunların

gelemeler karış renkler. çizgisi. İlkel görünümlü rspektif sorunu halen var. e ) 13-21 yaş Hareket var. Üç boyutlu Dışavurumcu renk Çok yö

biçimler soyutlama. ile gerçekci renk anlayışı.

2.5.1. İki-Dört Yaş Grubundaki Çocukların Çizgisel Özellikleri

nlamsız çizgiler, omuzdan hareketli kuvvetli sağdan sola çizimler

değiştirmiştir. Ayrıca p

ştırır ve bir üs

eklinde, ayaklar bir çizgi, gözler ise bir nokta

ek için bazen ikinci bir yuvarlağ

den çocuk aynı çabayı sı

ördüncü yaşından itibaren çocuk zihinsel gelişimde önemli adımlar atmasına

bjelerin ayrıntılarının farkına varmaya başlar ancak karalamalara bir süre daha dev

oyama etkinlikleri onlar için büyük bir haz kaynağıdır. İlk boyama çalışmal

A

Amaçlı olan çizgiler düzensiz fakat dikkat merkezli çizimler Taklit edici çizimler, bilek hareketleri kol hareketleriyle yar

armak hareketleri de bilek hareketleriyle yer değiştirmeye yönelmiştir. Çizgilerde belirginlik ve bir nesnenin özel parçalarını birleştirmeyi ara t basamağa geçiş özelliklerini gösterir.

Görsel kontrol gelişmiştir. Bir insan ş

şeklindedir. Eller, kulaklar, saçlar ve ağız-diş belirgin bir şekilde görülür. Baş çiziminde yuvarlak favori şekil haline gelmiştir.

Çocuk çizimini daha gerçekçi bir şekilde gösterebilm

ı gövde için, ikinci bir çift çizgiyi de kollar için kullanabilir. Parçadan bütüne bir sentez olusturamama güçlüğü çekildiğin k sık denemez.( Steven, 1968)

D

paralel olarak objelerin guruplarını yapabilme, basit düzeyde akıl yürütme, zihinsel imajlar oluşturma yeteneğine kavuşur. Çocuklar bu dönemde yetişkin tipi mantık kurallarına uygun düşünme yerine sezgilerine dayanarak akıl yürütür ve açıklar.

O

am eder. Yaptığı resimleri üzerine konuşmak istemez. Dört yaşına doğru bu tutumu kaybolarak, resimleri ile ilgili yorumlar yapmaya hatta onlara isimler vermeye bile başlar. Bu yorumlar çocuğun yaşı ilerledikçe daha da anlamlar içerir.

B

arı daha ziyade lekeler halindedir. Çocuğun bu yaşlarda her hangi bir renk kavramı yoktur. El kaslarının tam olarak gelişmediği için boya kalemlerini avuçlarının içlerinde kullanırlar. Olaylara ve objelere dikkatlerini sürekli olarak aynı

yoğunlukta tutamaz ve dikkatleri kolayca dağılır. Bireysellik ön plana çıkmaya başlamıştır. İçinde yaşadığı toplumun bir parçası olduğunun farkına vanr.

Okulöncesi çocukları omuzdan hareketlerle büyük boy kâğıtlara resim yapmayı severler. Bu bedensel gelişimlerinin de bir sonucudur. Her ne kadar küçük kas güçleri gelişmişse de çabuk yorulurlar ve ilgileri çabuk dağılır. Bu nedenle onlara büyük boy kâğıtlar, yüzeyi kolay doldurabilecekleri boyalar (özellikle parmak boyalar) ve kalın fırçalar vermeliyiz (Buyurgan,2002).

Karalama evresinde çocuklara öğretmeleri tarafından herhangi bir özel motivasyona gerek yoktur. Bunun nedeni ise çocukların bu süreç içinde çevresel faktörlerden bağımsız, içgüdüsel olarak gerçekleştirdiği çizimlerde kendi kendini tatmin eder. Bu durumda öğretmene düşen görev çocuğu resim yapmak için yüreklendirmek, teşvik etmek ve mümkün olduğunca bol malzeme sunmaktır.

Karalama faaliyeti, çocuğu kas gelişiminden haberdar eder. Çocuk çizdiği çizgilere bakarak görsel kontrolünü sağlamaya çalışır. Yarattıkça bağımsızlığını kazandığı düşüncesine varır ve bunun sonucu olarak çocuğun gerginliği azalır.

2.5.1.1. Karalama Dönemi

Çocuk ilk yıllarda kâğıt veya herhangi bir yüzeye gelişi güzel bir takım çizgilerle artistik üretime geçer. Karalama veya çiziktirme ilk önce keşfetme, yeni malzeme ve düşüncelerle denemelerin genel bir evresini tanımlar. Çocuk 18. aydan itibaren yaptığı ilk karalamalar dikkat çekicidir. Bu ilk çizgiler çocuğun gelişimi bakımından önemli bir adımdır.

Karalama evresinin başlangıcında yüzey üzerine yapılan şekillerde ne mesafe, ne temel ne de sağ ve solunu göz önünde bulundurur. Çocuklar genelde yaptıkları ilk karalamalarında herhangi bir şeyi temsil etmek niyetiyle yapmazlar. Hem Luqııet hem de Piaget, bu ilk karalamalarını yalnızca oyun ve alıştırma olarak görmüşlerdir. Arnheim da benzer bir görüşü benimseyerek, bu ilk karalamaların

temsil amaçlı değil de büyük bir ölçüde motor itkilerin ağır bastığı sunuşlar olduğunu ileri sürmüştür.

Karalama çalışmaları tepki konuşmaya başlamadan önceki bebeğin çıkarttığı sesler gibi bilinçsiz alıştırmalardır. Kâğıt üzerine ilk karalamaları yaptığı zaman da kalemin, izleri tren, yol ya da koşu olarak adlandırılır. Ayrıntılı olarak çizemediği bir hikâyeyi işaret etmek onun için yeterlidir. Çocuk için karalamalar elin hareketlerini kâğıda dökmekleri ibarettir. Bu istem dışı çalışmalarının sonucunda ortaya çıkan eser, yetişkinler için önemsiz olabilir, ama çocuk için bu, çalışmasının bir ürünü, kişiliğinin kâğıt üzerine yansımasıdır. Bu çocuk ta yaratıcı gücün bilincine varmasını sağlar (Artut, 2001).

Çocuğun bu evrede kalemi elinde tutmasını öğrenmesi gerekir. Başlangıçta omuzdan gelen hareketlerle zik zak ve dairesel hareketler zaman içinde yerlerini dirsek ve elden gelen hareketlere bırakır.

2–4 yaşları arasına rastlayan karalama evresindeki gelişimin belirli bir düzen içinde olduğu görülür. 1,5 yaş ile 4 yaş arasındaki dönemde ilk görsel imajın genel anlamdaki bu karalamaları üç ana kategoride toplanır.

Bunlar;

—Kontrollü karalamalar, — İsimlendirilen karalamalar,

— Bir rahatsızlığı dile getiren karalamalar ya da çizgilerdir.

Çocuğun ilk karalama girişimlerinde doğal olarak parmaklarını iyi kullanamaz. Kalem üzerinde yeterince kontrol sağlayamaz. İlk çizgiler fizyolojik ve psikolojik gelişim temeline dayanır, yani bir ifadenin yansıması değildir.

Zamanla karalamalar kontrollü oldukça çocuk, görsel kontrolden ve yaptığı işaretlerden haberdar olmaya başlar. Yani yaptığı çalışmayı fark eder. Göz ve el arasındaki koordinasyonun başarılı bir şekilde yapılması çocuğa büyük bir haz

Karalama evresinde yapılan ilk çizgi çalışmaları başlangıçta içgüdüseldir. Zamanla birbirinden bağımsız gibi görünen dairesel, elips ve dalgalı çizgilerle bazı tanımlamaların amaçlandığı fark edilir.

Karalama evresinde yapılan ilk çizgi çalışmaları başlangıçta içgüdüseldir. Zamanla birbirinden bağımsız gibi görünen dairesel, elips ve dalgalı çizgilerle bazı tanımlamaların amaçlandığı fark edilir.(Artut,2001)

Çocuk dört yaşına geldiğinde çizim ve boyama becerilerinde belirgin gelişmeler gözlenir. Artık düşüncelerini resmetmeye başlamıştır. Çizdiği şekiller yatay veya dikey konumdadır. Yaptığı resimleri başkalarına coşkuyla gösterme isteği vardır. Sınırlarını çizgi ile belirlediği sınırların içini boyama eğilimi görülür.

2.5.2. Dört- Yedi Yaş Grubundaki Çocukların Çizgisel Özellikleri

Çocuk dört yaşına geldiği zaman canlandırmak istediği obje ya da kavramla ilişki kurma çabasına gider. Bu resimler ana-baba ve öğretmen için çocuğun düşünme sürecinin somut bir kanıtı olduğu için son derece önemlidir.

Yapılan resimler artık sadece çizgilerle oluşan biçimler yerine artık tanınabilecek çizimler halini almıştır. Öğrenmesi geliştikçe sembollerde şemalara dönüşmektedir. Çocuk beş yaşlarında, insanlar, evler ya da ağaçlar tanınmaya başlanır; çocuk altı yaşına geldiğinde ise şekiller artık konulu olmaya başlar.

Bu dönemde şema, çocuğun ruhsal yapısını ortaya koymaktadır. Bir çocuğun semasındaki, yuvarlak, kapanmayan ve güvensiz çizgilerden onun kaygılı ve duyarlı olduğu belirlenebilir. Bununla birlikte başka bir çocuğun, dörtgen biçimindeki gövde resminde de onun karalığı izlenebilir. En erken şemalarda bile çocuğun kişiliği okunabilir.

Çizimlerde insan figürü çizimi çöp adam şeklinde görülür. Bu resimlerde büyüdükçe yuvarlak bir baş, iki iri yarı veya nokta şeklinde gözler, ağzı temsil eden yatay eğri bir çizgi ve kafadan çıkan kol ve bacaklar tipik özelliklerdir. İnsan figürleri gerçek ölçülerinin dışında semboliktir.

Çocuk kendisi için önemli gördüğü konuları büyük çizer. Bu çizimler insan figürleri ile sınırlı olmayıp ilgisini çeken pek çok nesne resimlerine konu olabilir. Bunların kâğıt yüzeyine yerleştirilmesi gelişi güzel olup, bütün çizimlerde nesnelerin ön tarafları yüzeysel olarak resmeder.

Resimlerini boyarken kâğıt yüzeyini diledikleri gibi özgürce boyarlar. Nesnelerin gerçek renkleri yerine sevdikleri renkleri kullanırlar. El kaslarının tam olarak gelişmemiş olmasından dolayı kalem ve boyaları kullanırken beceriksizlikler görülebilir. Boyama işlerinden çok büyük haz alırlar. Şekiller kâğıt yüzeyinde herhangi bir yere bağlı olmadan yüzer gibidirler. Çocuk dört ile beş yaş civarında ana renkleri öğrenir. Resimlerinde açık ve canlı renkleri daha çok tercih ederler.

Beş yaşındaki çocuklar genelde amaçlı resimler yaparlar. Neyin resmini yapacaklarına önceden karar verirler. Çocuk altı yaşına yaklaşınca resimlerdeki oranlar daha realist olma eğilimine girer. Mekâna yerleştirilen nesneler artık kâğıt yüzeyinde uçuşur halden çıkıp yerleşik hal almaya başlar. Ayrıntılar artar. Dağınık olan figür ve nesneler bir merkez etrafında toplanmaya başlar. Resimlerde yer çizgisi görülür. Nesne ve figürler bu çizginin üzerine dizilir.

Bu gün çizilen insan figürü resmi ile yarın yapacağı insan figürü arasında farklılıklar vardır. “Bu simge çeşitleme coşkusu 6 yaşa yaklaştıkça durulur, çocuk kendine has bir insan tipi yaratma isteğine girer” (Kehnemuyi, 2001).

Çocuk yedi yaşına gelmesiyle beraber, çevresindeki olayları ve gelişmeleri anlama oranı artar. Bazı resimlerde, eşyalar ve insanlar havada uçuşuyor gibi tasvir edilmiştir. Renklerin kullanımında kararsızlıklar görülebilir ama renkler genelde amaçlarına uygun biçimde kullanılır. Geometrik şekillerden insan vücudu yapımında yararlanılır. Gövde dikdörtgen, baş daire, etekler üçgenden yapılabilir.

2.5.3. Şema Öncesi Dönemi

—Çizgilerinde semboller, şemalara dönüştürerek anlam zenginleştirilmiştir. Özellikle ev, ağaç ve insan resimleri şemalaştırılmıştır.

—Mekân düşüncesi henüz tam olarak gelişmemiştir. Bunun bir sonucu olarak eşyalar yüzeysel olarak yana yatık olup görünmeyen tarafları gösterilir.

—Saydamlık ve düzleme özelliği en çok dönemde görülür.

—Yer çizgisi resimde görülmeye başlar ve nesneler bu yer çizgisinin üzerine dizilir.

—Perspektif bu dönemde görülmez, planlı yerleştirmeler yavaş yavaş fark edilmeye başlanır.

—Olaylarla eşyalar arasında ilişki kurma başlar. Şematik devrin özellikleri görülmeye başlanır.

—Çizdiği resimlerinde genelde gördüklerinden ziyade düşündüklerini resmetme eğilimi vardır.