• Sonuç bulunamadı

2. İBADETLERDE İMAM ŞAFİİ’NİN TEFERRÜD ETTİĞİ MESELELER

2.2. Namaz

2.2.13. Cenaze Namazı ve Âhkamı

2.2.13.2. Cenaze Namazı

2.2.13.2.1. Cenaze Namazının Vakti

Namaz kılmanın mekruh olduğu vakitlerde cenaze namazı kılma konusunda âlimler ihtilaf etmişlerdir.

Hanefiler, namaz kılmanın yasaklandığı beş vakitte cenaze namazı kılmanın tahrimen mekruh olduğunu;393 Maliki ve Hanbelîler ise, Ukbe b. Âmir el- Cühenî’den rivayet edilen hadise dayanarak namaz kılmak mekruh olan üç vakitte cenaze namazı kılmanın haram olduğunu ifade etmişlerdir.394

Bu konuda rivayet edilen Hadîs-i Şerîf ise, şöyledir: “Rasûlullah (s.a.s) üç vakitte namaz kılmamızı, ölülerimizi gömmemizi yasakladı: Güneşin doğuşundan bir mızrak boyu yükselişine kadar, tam tepe noktasına gelişinden yana kayışına kadar, guruba meyletmesinden tamamen batışına kadar.”395

Şafiîler: Bütün vakitlerde cenaze namazı kılmak caizdir. Bu [ölüm] sebebebine bağlı bir namaz olduğu için her vakitte kılınabilir, demişlerdir.396

2.2.13.2.2. Cenaze Namazını Kıldırmada Öncelik Hakkı

Hanefiler: Cenaze namazında eğer sultan, devlet başkanı ya da devlet başkanın naibi bulunuyorsa, iktidar sahibi olmaları sebebiyle, cenaze namazını kıldırmaya daha layık olduklarını ifade etmişlerdir.397

390

İbn Kudame, III, s.437; Zuhayli, III, s.75. Hanbelîler: Daru’l Harbi bundan istisna etmişler ve şöyle demişlerdir: Ölüyü İslam ülkesine nakletmek mümkün olmazsa, en iyisi, gizlemek için kabrini dümdüz yapmaktır. Zuhayli, III, s.75.

391

İbn Kudame, III, s.437; Zuhayli, III, s.75. 392

Zuhayli, III, s.75. 393

Serahsi, II, s.56; Semerkandi, I, s.252. 394

İbn Kudame, III, s.502. 395

Nevevi, Sahihi Müslim bi-Şerhi’n-Nevevi, Müsâfirîn, 293 (831), VI, s.164; Tirmizî, Cenâiz, 41 (1030), II, s.337; Ebû Dâvud, Cenâiz, 55 (3192), III, s.208; Dârimî, Ebû Muhammed Abdullah b. Abdurrahman b. Fazl ed-Dârimî, Sünenü’d-Dârimî, (255/868), (Thk. Fevvaz Ahmed Zümerli, Hâlid es-Sebi’ Alemi), Dârü’l-Kitâbi’l-Arabi, Beyrut 1987, Salât, 142 (1432), I, s.394.

396

Zuhayli, III, s.57. 397

Maliki ve Hanbelîler: Sahabenin uygulamasını delil olarak göstererek, cenaze namazını kıldırmaya en layık kişi, ölünün kıldırmasını vasiyette bulunduğu kişi olduğunu ifade etmişlerdir. Çünkü Hz. Ebu Bekir cenaze namazını Hz. Ömer’in, Hz. Ömer Suheyb’in, Hz. Aişe Ebu Hureyre’nin, Ümmü Seleme de Said b. Zeyd’in kıldırmasını vasiyet etmişlerdir.398

Şafiîler ise: Cenaze namazını kıldırmada öncelik, ölünün babasına, dedesine ve ne kadar geriye doğru gitse de, baba tarafından akrabasına aittir. Sonra oğluna, oğlunun oğluna ve ne kadar ileriye doğru gitse de oğul tarafına verilir, demişlerdir.399

Buna göre ölenin velisi cenaze namazında imam olma konusunda validen daha önceliklidir. Bunun sebebi; cenaze namazının amacı ölü için dua etmektir. Ölenin yakınının onun için dua etmesi -kendisi bu ölüm sebebiyle acı duyduğundan ve gönlü buruk olduğundan- icabete daha yakındır, demişlerdir.400

Şafiîler: Malikiler ve Hanbelîlerin, sahabenin kendi cenaze namazları için birilerini vasi tayin etmelerini, izin verme şeklinde kabul etmişlerdir.401

2.2.13.2.3. Cenaze Namazında İmamın Durması Gereken Yer

Mezhep imamları, cenaze namazı kıldıracak olan kişinin cenazenin neresinde durması hususunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir.

Hanefiler: İmamın erkek ve kadın cenazenin göğüs hizasında durmasının mendup olduğunu, çünkü göğsün iman mahalli olduğunu ifade etmişlerdir. Ayrıca ölüye şefaat ve dua da imanından ötürü olduğunu söylemişlerdir.402

Malikiler: Namaz kılan kişi, eğer cenaze erkekse tam orta kısmının hizasında; cenaze kadınsa, omuz kısmının hizasında durur, demişlerdir.403

Hanbelîler: Cenaze erkek olması durumunda Hanefilerin dedikleri gibi namaz kılan kişinin, cenazenin göğsü hizasında; cenaze kadın ise, namaz kılan kişinin onun tam ortası hizasında durmalıdır, demişlerdir.404

398

Zuhayli, III, s.41; Ceziri, II, s.745,746. 399

Şirbini, I, s.515; Şirazi, I, s.245,246; Ceziri, II, s.746. 400

Şirbini, I, s.515; Şirazi, I, s.238; Zuhayli, III, s.42. 401

Zuhayli, III, s.42. 402

İbn Âbidin, III, s.104; İbn Hümam, I, s.456. 403

Zuhayli, III, s.53. 404

Cumhur görüşlerini harmanladığımızda cenazenin erkek ve kadın olması durumunda durulacak yerlerin omuz kısmı ile tam ortası hizsında durulması gerektiğini belirtmişlerdir.

Şafiîler: Namaz kılan kişi imam olsun, münferit olsun, cenaze eğer erkekse baş hizasında, kadın veya erselik ise kuyruk sokumu (kalça) hizasında durmalıdır, demişlerdir. Şafiîler, erkek ile diğerleri arasında farklılığın olmasının sebebini; kadının örtülmesi konusunda işi sıkı tutmak, çift cinsiyetli şahıs konusunda da ihtiyatı esas almak olarak açıklamışlardır.405

2.2.13.2.4. Cenaze Namazının Tekrarlanması Meselesi

Hanefilerle Malikiler: Eğer cemaatle kılınmamışsa definden önce namazın cemaatle tekrarlanmasının mendup;406

Hanbelîler ise, birinci namazda bulunmayan kişinin, başkaları kıldıktan ve cenaze defnedildikten sonra da olsa, aynı cenaze için tek başına namaz kılmasının caiz olduğunu, söylemişlerdir. Ancak üç mezhep daha önce cemaatle cenaze namazı kılan bir kişinin o cenaze için bir daha cenaze namazını kılmasını mekruh kabul etmişlerdir.407

Şafiîler: “Hz. Peygamber (s.a.s.) yeni defnedilmiş bir ölünün kabrine vardı. Cemaat arkasında saf oldular, kendisi dört kere tekbir getirerek cenaze namazını kıldırdı.”408

Bu hadisi ve bir kısım sahabenin de cenaze namazını kıldıklarını delil getirerek; daha önce kılmamış olan kişinin başkaları kıldıktan ve cenaze defnedildikten sonra da olsa, aynı cenaze için ayrıca namaz kılınmasının sünnet olduğunu ifade etmişlerdir.409

2.2.13.2.5. Gıyabi Cenaze Namazı Kılmak

Hanefiler ve Malikiler: Cenaze hazırda bulunması gerektiğini, gıyaben cenaze namazı kılmanın caiz olmadığını; Hz. Peygamber’in (s.a.s.), vefat eden Habeş Kralı Necaşi410

için gıyaben cenaze namazı kılmasını ise, ona mahsus bir davranış olarak

405

Şirbini, I, s.517; Nevevi, el-Mecmu’ şerhi’l-Mühezzeb li’ş- Şirazi, V, s.182; Şirazi, I, s.246; Ceziri, II, s.734.

406

Zuhayli, III, s.58; Ceziri, II, s.749. 407

İbn Kudame, III, s.445,446; Ceziri, II, s.749,750. 408

Şirazi, I, s.256,257; Nevevi, Sahihi Müslim bi-Şerhi’n-Nevevi, Cenâiz, 68 (954), VII, s.34; İbn Mâce, Cenâiz 32 (1530), II, s.487,488.

409

Zuhayli, III, s.58; Ceziri, II, s.750. 410

Necaşi: Her Habeş kralına verilen isimdir. Hz. Peygamber’in (s.a.s.) gıyabında namazını kıldığı Habeş kralı ise Ashame’dir. Nevevi, el-Mecmu’ şerhi’l-Mühezzeb li’ş- Şirazi, V, s.211.

ifade etmişlerdir.411

Hanbelîler ise, bir ay veya daha az bir süre önce ölenler için,412 gıyabında cenaze namazı kılmak caiz olur, demişlerdir.413

Şafiîler: Cenaze namazının kılındığı beldede bulunmayan bir ölü için, cenaze namazı kılınabilir. Ölünün bulunduğu belde, namaz kılınan yere yakın mesafede olsa ve ölü, namaz kılan kişinin kıble yönünde bulunmasa bile yine cenaze namazı kılınabilir. Dolayısıyla ölenler için gıyaben cenaze namazı kılmak kerahetsiz olarak caiz olur, demişlerdir.414

Delil olarak Cabir (r.a.)’in rivayetini getirmişlerdir. Şöyle ki: “Hz. Peygamber (s.a.s.) Ashame en-Necaşi üzerine namaz kıldırdı ve bu namazda dört tekbir aldı.”415

Bu hicretin dokuzuncu yılında recep ayında olmuştu, demişlerdir.416