• Sonuç bulunamadı

2. BÖLÜM: TEZKİRE ve HAT HAKKINDA BİLGİLER

3.1. BİYOGRAFİK BİLGİ VE DEĞERLENDİRMELER

3.1.2. SOSYAL, KÜLTÜREL VE EKONOMİK DURUM

3.1.2.2. İlmî Durum ve Seviye

3.1.2.2.2. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn’de İlmî Durum ve Seviye

Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn’de ilmî durum ve seviyeleri anlatılan hattatlarla ilgili açıklamalar ve bunların metindeki karşılıkları bu kısımda ele alınmıştır.

Şeyhzâde Sühreverdî, Bağdat’ın yeniden imarı sırasında Mescid-i Bağdad’da bir kiremit ya da seramik üzerine Kehf suresini yazar ve onun zayi olmaması için Yakut’tan öğrendiği bir teknik kullanır. Tezkirede onun bu seviyesine dikkat çekilir: “Baġdād’da sākin olmaġla ekŝerį vilāyet-i meźbūre ‛imāretinüñ ketebesini müşārun ileyh yazmışdur. Ve Mescid-i Baġdād’da sūre-i el-Kehf’i ecūr üzerine müŝebbit eyleyüb, siĥr itmişdür. Zįrā mürūr-ı zamānla esilüp, ħaŧŧı cidden żāyi‛ olmamışdur.”338

Argun Kamil, Bağdat’ta ilmî çalışmalarda bulunur ve hat ilmi aracılığıyla imar çalışmalarına katılır: “Gelüp Baġdād’da tavaŧŧun itmekle Medrese-i Mercāniye ile kitābe-i kenār-ı cüz’iyyeyi yazmışdur.”339

Pir Yahya Sufî, Necef’in imarına katkı sunmuş ve orada yazdığı hatlar onu şöhrete ulaştırmış: “Necef ‛imāretlerinde merķūmuñ yazdıġı ketebeler eşref-i ħaŧŧ oldıġı śıĥĥate yetüp, meşhūr-ı āfāķ olmışdur.”340

Mübarekşah, Sultan Veys Celayir tarafından görülen bir rüya üzerine Necef imarına katılır ve ona bir kitabe yazdırılır: “Sulŧan Veys Celāyir Necef’de ‛imāret eyleyüp, Ĥażret-i ‛Alį İbni Ebį Ŧālib rażıya’l-lāhu anhu ĥażretlerin rü’yāsında görür ki buyurur, bu kitābeyi Mübārekşāh’a işāret eyleyüñ ki taĥrįr eyleye, deyü buyurmaġla Mübārekşāh havl-i eŝnāda Fars’a gitmiş bulunmaġla adam gönderüp, getürdüp, kitābe-i meźbūrı yazdırurlar.”341

337 Bkz. Tezkiretü’l-Hattatin, v. 21b. 338 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 3a. 339 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 3a. 340 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 3a. 341 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 3b.

Sayrafî, hat ilminde icazet verme seviyesine kadar gelir: “Fi’l-vāķı‛ kitābe taĥrįrinde ħaŧŧı mertebe-i i‛cāze varmışdur.”342. Çeşitli imar işlerinde kitabe yazar. İran’ın kuzeybatısında bir kule olan Emir Çoban Salduz’un kitabesini Sayrafî yazar: “Sulŧan Ebū Sa‛įd zamanında Emir Çoban Salduz ‛imāret-i üstād u şākirdi ta‛mįr itdikde kitābesin Śayrafį yazmışdur.”343

Baysungur Mirza kitabe yazma işiyle meşgul olur. İmam Rıza Camisi’nin kitabesini o yazar. Kitabesinden hattaki derecesi ortaya çıkar: “Kitābe-i Mescid Cāmi‛-i şerįf-i Ĥażret-i İmām Rıżā’yı Gevher Şād Ħānım iĥdāŝ itmişdür. Mįrżā kitābesin yazmışdur. Rütbe-i ħaŧŧı ol ketebeden ma‛lūmdur.”344

Mirza İbrahim, Şiraz’da imar işlerine katkı sunar. Şiraz’da yapılarda bulunan yazıların çoğu onun hattıdır: “Ħaŧŧı ħūb olmaġla Şįrāz’da olan ‛imāret ekŝeriyā müşārün ileyh ħaŧŧıyladur.”345. Mirza İbrahim namına döneminde ilmi eserler yazılır. Timur tarihini anlatan Zafername bunlardan biridir: “Ve tārįħ-i Timūriyye[yi] Żafer-nāme ismiyle Şerefe’d-dįn Yezdį te’lįf itmişdür. Mįrżā İbrāhįm nāmınadur.”346

Abdulhak Sebzvarî’nin hattı karga ayağına benzetilir. Harfleri birbirinden ayrı yazdığı için hattına ayıplı der müellif. İmam Musa er-Rıza kitabesini o yazar: “Ammā ħaŧŧı bir miķdār kelāġ-pāydür. Çanķal u ĥarfi birbirinden dūr-ter yazmaġla ma‛yūbdur. Nümāyiş-kem olur ammā Kitābe-i İmām Mūsā er-Rıżā rażıya’l-lāhu anhu ĥażretlerin Mevlānā-yı meźbūr yazmışdur.”347

Hoca İbrahim el-Münşî, talik yazının mucidi olarak aktarılır, hakkında başka malumat verilmez: “Mevlānā-yı meźbūr vāżı‛-ı ta‛lįķ’dürür.”348

İran şahlarının hükümlerini ve nişanlarını çoğunlukla Hoca Abdulhak yazar: “Ekŝeriyā şāhān-ı selef-i Įrān zemįn-i aĥkāmın ve nişānın Mevlānā-yı meźbūr yazmışdur.”349

342 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 3b. 343 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 3b. 344 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 4a. 345 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 4a. 346 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 4a, 4b. 347 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 4b. 348 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 4b. 349 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 4b.

Mevlânâ-yı Derviş, nestalik yazıyı icazet seviyesine ulaştırır. Kimse bunun gibi seviyeye çıkamaz: “Nesħ-ta‛lįķ ser- ĥaddi i‛cāze irişdürüp, kimesne buncalayın mümtāz olmamışdur.”350

Bahaeddin Münşî’nin altı kalemi kullandığı söylenir. Hattını kemale ulaştırır. İmam Rıza’da yazısı mevcut: “Ammā ķalemi fi’l-cümle altı dirler. Ħaŧŧı kemāle yetürdükde Ħˇāce İbrāhįm Baġdād’a gitmiş idi. Asitāne-i İmām Rıżā rażıya’l-lāhu anhu ħiźmetinde olub, ammā inşā-yı İmām Rıżā’yı rażıya’l-lāhu anhu Mevlānā Ħˇāce Bahā’ed-dįn yazmışdur.”351

Hoca Abdullah yazı inceliğinde hattatlardan terfi alır. Çeşitli eserleri mevcuttur. Bunlar; Küttab-ı Münşeatı Molla Cami, Mir Hüseyin Vaizî, Mir Hand Horasanî: “Nezāket-i ħaŧŧda ħoş-nüvįşlerden terfį itmişdür. Ħuśūśan Kitāb-ı Münşe’āt-ı Mevlānā Cāmį ve Mįr Ĥüseyin Va‛įžį, Mįr Ħānd Ħorāsanį Mevlānā-yı meźbūr yazmışdur.”352. Bir mushaf-ı şerifi sert bir ağaç üzerine yazar. Onun bu eserini Buhara padişahları hazinelerinde korur: “Ve nıśf-ı muśĥaf-ı şerįfi ħūb-ı saħt ya‛nį pek aġaç üzerine kātip-kārlıķ itmişdür. Buhārā pādişāhlarınuñ ħazįnelerinde ĥıfž olunmuşdur.”353

Hoca Mahmud Siyavuşanî çeşitli hatları kullanır, Buhara’da nestalik yazma konusunda karara varır: “Sā’ir ħuŧūŧı kemāle irişdirmiş idi. Buhārā’da nesħ-ta‛lįķ ķarār virüp, üstādını bį-şübhe geçmişdür.”354

Molla Dost, hattı olgunlaştırır: “ Ĥaŧŧı kemāle yetürmüşdür.”355

Rızaeddin Gılanî babasından hat dersleri alır: “Ta‛lįmi babasından almışdur.”356 Daver Kiya Mazenderanî’nin sanat seviyesinin ulaştığı nokta tezkire müellifi tarafından görülüp onaylanır: “Fi’l-vāķı bürįdesi be-ġāyet merġūb u müstaĥsen olduġı śaĥna yetmişdür. Bi’l-mu‛āyene görilüp, memdūĥ olduġı bilinmişdür.”357

350 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 4b, 5a. 351 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 5a. 352 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 5a. 353 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 5a. 354 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 8a. 355 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 9b. 356 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 10b. 357 Bkz. Muhtasar Tezkire-i Hattâtîn, v. 11b.