• Sonuç bulunamadı

Selçuklu sanatında müzik ve eğlence tasvirlerinin konu edildiği bu çalışmada öncelikli sorumuz, eserler üzerinde yer alan tasvirlerin çeşitliliği ve doktora tezine yetecek miktarda eser olup olmadığıydı. İlk olarak hem İslam öncesi Türk sanatını hem de İslami dönem Türk sanatını kapsayacak şekilde planladığımız “Türk Sanatında Müzik ve Eğlence Tasvirleri” adı altında başladığımız bu çalışma, eser araştırmasına girilmesinin ardından dönem sayısı arttıkça eser tespitinin zorlaşması ve oldukça fazla sayıda malzeme olması nedeniyle, konuya hakimiyetin zayıflayacağı düşünülerek “Selçuklu Sanatında Müzik ve Dans Tasvirleri” başlığıyla daraltılmıştır. Selçuklu sanatını da Anadolu Selçuklu ve Büyük Selçuklu olmak üzere bütüncül bir bakış açısıyla değerlendirip, tamamını teze dahil ederek Selçuklu sanatındaki müzik ve dans tasvirli eserlerin genel çizgisi ve çeşitliliğinin incelenmesi hedef alınmıştır.

Çalışmaların ilk adımı, incelenecek eserlerin tespiti olmuştur. Yapılan araştırmalar sonrası tespit edilen eserlerin büyük bir çoğunluğunun Türkiye dışındaki çeşitli müzelerde sergilendiği görülmüştür. Türkiye’de bulunan eserler, yalnızca birkaç saray çinisi, kullanım ve süs eşyası olarak seramik, mimari plastik olarak taş ve ayrıca bazı yazma eserlerin minyatürleridir. Araştırmaya konu olan ve özellikle büyük çoğunluğu Büyük Selçuklu Dönemi eseri olan malzemeler, dünyanın başlıca büyük müzelerinde yer almaktadır. Çalışma kapsamına giren eserlerden tespit edilip, gerekli izinler alınarak çalışmaya dahil edilenlerin bulunduğu müzeler şunlardır:

Yurt Dışındaki Müzeler

Adelaide, Art Gallery of South Australia; Berlin, Pergamon Museum; Boston, Museum of Fine Arts; Brooklyn Museum; Copenhagen, David Samling Museum;

London, British Museum; London, Victoria and Albert Museum; Los Angeles County Museum of Art; New York, Metropolitan Museum; Oxford, Ashmolean Museum; Paris Bibliothéque Nationale de France; Paris, Louvre Museum; Şam, National Museum of Damascus; Toronto, Royal Ontario Museum; Washington D.C. Freer Gallery; Yale University Art Gallery.

Türkiye’deki Müzeler

Ankara, Etnografya Müzesi; Bursa, Türk ve İslam Eserleri Müzesi; İstanbul, Topkapı Sarayı Müzesi Yazma Eserler Kütüphanesi, Kayseri, Selçuklu Uygarlığı Müzesi; Konya, A.R. İzzet Koyunoğlu Müzesi; Konya, Mevlana Müzesi.

İzin alınabilen bu müzeler dışındaki Kahire Milli Kütüphanesi, Khalili Collection, Kuveyt Al-Sabah Collection (Dar al-Athar al-Islamiyyah), Kuveyt Tareq Rajab Museum, The Harvey B. Plotnick Collection, Konya Karatay Müzesi’nde yer alan ve kataloğumuza dahil ettiğimiz eserler, müzelere ulaşılamadığı ya da izin alınamadığı için yayınlardan atıf yapılarak kullanılmıştır.

Yukarıda adı geçen müzelerde üzerinde müzik ve eğlence tasvirleri bulunan Selçuklu sanat eserleri, öncelikle bu müzelerin web sayfalarından ya da çeşitli yayınlardan taranarak tespit edilmiştir. Bu tespit sonrası ilgili müzelere e-mail yoluyla tez konusu bildirilip, konu ile ilgili ayrıntılı bilgiler verilerek çalışma izni istenmiştir. Çalışma izni verilen müzelerdeki eserler tez kataloğuna dahil edilmiştir. İzin alınan müzelerden Berlin Pergamon Museum, Paris Louvre Museum, Londra British Museum, Londra Victoria and Albert Museum, Oxford Ashmolean Museum ve Danimarka David Collection’a bizzat gidilerek yerinde inceleme yapılmış, bazı müzelerde yalnızca sergideki eserleri görme şansı bulunmuşken bazılarının depolarındaki eserleri inceleme şansı da elde edilmiştir. Yerinde inceleme sonucunda gerek sergide gerekse depoda olmak üzere, internet üzerinden ya da yayınlardan yapılan taramalara kıyasla çok daha fazla eser tespiti yapılmıştır. Yerinde incelemelerde; eserlerin imkân bulunduğu ölçüde fotoğrafları çekilmiş, müze envanter bilgileri edinilmiş ve bazı müzelerin kütüphanelerinde kaynak araştırması yapılmıştır. Örneğin; Ashmolean Museum’da depodaki eserler, ilgili uzman tarafından verilen

randevu saatinde bir çalışma odasına getirilmiş, eserlerin fotoğraflarını çekip, eserler üzerinde ayrıntılı inceleme yapmama izin verilmiştir. Louvre Museum’da ise diğer çoğu büyük Avrupa ve Amerika müzelerinde olduğu gibi çevrimiçi veri tabanı henüz bulunmamaktadır. Kendi bilgisayar sistemleri üzerinden ilgili departman sorumluları tarafından erişim sağlanan bir veri tabanı mevcuttur ve bu sistem üzerinden inceleme yapmama izin verilmiştir. Bu inceleme sonucunda da yine sergide olmayan pek çok esere erişim imkânım olmuştur.

Malzeme tespitinin yanında teorik araştırmalar ve ayrıntılı yayın incelemeleri yapılmış, dönemin tarihi kaynaklarına bakılarak Selçuklu müzik kültürü ve eğlence anlayışına dair ulaşılabilen bilgiler kaydedilmiştir. Bu kaynak taraması sırasında Selçuklu tarihi, Selçuklu müzik tarihi, Türk müzik tarihi, İslami dönemlerde müzik tarihi, Türk çalgıları gibi konularda yayınlar incelenmiş ve konunun temelini oluşturacak bilgiler edinilmiştir. Böylece tez yazımı aşamasına gelindiğinde kaynak araştırması ve eser incelemesi tamamlanmıştır.

Tüm bu verilerin toplanmasının ardından belirlenen ana hat planına uygun olarak metin yazımına başlanmıştır. Bu ana hat planı kapsamında, çalışma Giriş, Selçuklularda Müzik ve Dans, Selçuklu Sanatında Müzik ve Dans Tasvirleri, Değerlendirme, Sonuç olarak beş bölüme ayrılmıştır. Giriş bölümünde, konunun tanımı ve öneminden bahsedilmiş, konuyla ilgili yapılmış araştırmalara kısaca yer verilmiş ve araştırmada izlenilen metot ve düzen anlatılmıştır. Selçuklu Dönemi Müzik Tarihi ile alakalı ikinci bölümde ise, dönemin müzik ve eğlence anlayışı, sanatçılar, çalgılar, müzik türleri gibi tarihsel bilgiler verilerek konuya hakimiyet sağlanmıştır. Selçuklu Sanatında Müzik ve Dans Tasvirleri adlı üçüncü ve ana bölümde ise çalışmaya dahil edilen eserler, katalog halinde tek tek incelenip, fotoğraflarıyla birlikte tanıtılmıştır. Bu bölümde eserleri katalog içerisinde sıralarken malzeme çeşitliliği ve bir eserde birden fazla sayıda sahne olabilmesi gibi nedenlerle eserler, öncelikle malzemelerine, sonra formlarına, ardından da süsleme tekniklerine göre bir sınıflandırma içerisinde ele alınmıştır. Katalogda müzelerin isimlerinin yanına bizzat gidip gördüğümüz müzelerde eserlerin hangi departmanda oldukları bilgisi de yazılmıştır. Ayrıca katalogda eserlerin bilgilerinin yer aldığı kısımlarda, kültür dönemi

dışındaki bilgiler, ilgili müzeden alınan bilgiler olup, bu bilgilerin tarafımızca yorumlanmadan doğrudan katalog bilgileri kısmına yazıldığını belirtmek gerekir. Özellikle yurt dışındaki çoğu müzenin Selçuklu dönemi eserlerini, Selçuklu olarak ve hatta Türk eseri olarak adlandırmamaları, “Persian” gibi isimler kullanmaları nedeniyle bu kısım kataloğa alınmamış, onun yerine eser ile ilgili kendi fikrimiz olan “Anadolu Selçuklu” ya da “Büyük Selçuklu” şeklinde kültür dönemi ifadeleri kullanılmıştır. Ek olarak, katalog bilgileri kısmına aldığımız müze bilgileri arasında yer alan tarihler de müze bilgilerinden doğrudan alınarak kullanılmıştır. Eserlerin o kısımda yazan tarihleri, Selçuklu dönemi sınırlarının dışındaysa bile, eserler, malzeme, teknik, kompozisyon, figür üslubu gibi özelliklerine bakılarak Selçuklu dönemi olarak tarihlendirilmiş ve kataloğa dahil edilmiştir. Katalog bölümünde eser tanımlamaları tarafımızca yapılmış olup, bu kısımda eserin müzik ve dans ile ilgili ayrıntıları anlatılarak, gerektiğinde bunlarla ilgili tartışmalar ve benzer örneklere göndermeler de yapılmıştır. Müzik ve dans ile doğrudan ilgili konular dışındaki göndermeler, karşılaştırmalar ve değerlendirmeler, bir sonraki bölüm olan “Değerlendirme” bölümünde yapılmıştır.

Yaptığımız saha çalışması sonucunda çok daha fazla sayıda eser görüp, bunların da büyük bir kısmını ayrıntılı inceleme şansı elde ettik. Ancak bu eserler, müzeye ulaşılamaması, ulaşılan bazı müzelerden resmi izin talebine cevap gelmemesi, yayınlarda o eserlere ait yeterince ya da kaliteli fotoğraf olmaması veya müzelerde fotoğraf çekimi için beklediğimiz bazı eserler, tezimizin bitme aşaması gelene kadar, müzenin uygunluğunun gerçekleşmemesi nedeniyle kataloğa dahil edilememiştir. Ayrıca taşınabilir eserlerin büyük çoğunluğunda, tarih, bani ve usta adı belirtilmediği, eserlerin üslup özelliklerinin de yakın dönemlerde de devam eden kompozisyon şemaları ve figür üsluplarıyla çokça benzerlik gösterdiği için bu eserleri, Selçuklu dönemi eseri adı altında kataloğa dahil etmek doğru bulunmamıştır.

Yayınlardan atıf yapılarak kullanılan görsellerin dipnotlarında, görseli tanımlamak için, okuyucunun görsele daha kolay ulaşmasını sağlamak adına, ilgili yayında kullanılan “Fig., Lev. vb.” görsel niteleme kelimeleri yayındaki şekliyle kullanılmıştır.

Çalgılar, Selçuklu dönemi müziği ile ilgili bilgi veren yayınlardan faydalanılarak yorumlanmış ve bu gibi yayınlarda tarif edilen ancak görsel olarak bir karşılığını günümüzde bulamadığımız çalgılar da tariflere bakılarak tasvirler üzerinden tahmin edilmek suretiyle değerlendirilmiştir. Günümüzde de hala varlığını sürdüren bazı çalgıların tasvirler üzerinden yorumlanması daha kolay olmuştur. Ancak ne yazık ki günümüze ulaşamamış bazı çalgıların isimleri ile ilgili kesin yargılarda bulunulamamıştır. Bunlarla ilgili yalnızca tahminler belirtilmiş ne olabilecekleri ya da ne olamayacakları tartışılmıştır.

Değerlendirme ve Karşılaştırma başlığı altında açılan Değerlendirme bölümünde kataloğa dahil edilen eserler, malzeme ve teknik, konu, canlandırılan sahnenin türü, figürler, çalgılar ve yazı şeklinde alt başlıklar halinde incelenmiştir. Burada müzik, dans, müzik ve dans olarak üç grup halinde incelenen sahneler, kendi içlerinde de konularına göre ayrıntılı olarak ayrıştırılmıştır. Bunun dışında eserler, kompozisyon özellikleri ve figür sayısı bağlamında da gruplar halinde ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Değerlendirme bölümünde eserler, sahne türüne, kompozisyonda yer alan figür sayısına, forma, malzeme ve tekniğe göre gruplara ayrılırken, kırık parçalar, elimizdeki mevcut görüntülere göre bize o konu ile ilgili bilgi veriyorsa değerlendirmeye dahil edilip, vermiyorsa ilgili konuda değerlendirmenin dışında tutulmuştur. Ayrıca değerlendirme bölümünde sahne sayıları ile ilgili yaptığımız tasnifte, bir eser üzerinde yer alan süsleme ve kompozisyon kuşakları, sahneler olarak baz alınmıştır. Örneğin; bir madeni şamdanın gövdesi üzerinde bir kuşakta yan yana dizilmiş madalyonlar içerisinde yer alan figürler varsa, madalyonlar değil, kuşağın tamamı sahne olarak değerlendirilmiştir. Bunun nedeni, sanatçının o eseri yaparken her madalyona ayrı bir konu tasarlamayıp, yan yana dizilmiş madalyonların yer aldığı kuşağı bir konu olarak tasarlamış olmasıdır. Dolayısıyla figür sayıları değerlendirilirken de her madalyondaki figür sayısı yerine, kuşaktaki toplam figür sayısı değerlendirilmiştir. Değerlendirme bölümünün devamında açılan Karşılaştırma alt başlığının altında Selçuklu öncesi ve sonrası yakın dönem ve coğrafyalarda görülen müzik ve dans tasvirleri ile Selçuklu döneminde görülen tasvirler, benzerlik ve farklılıklarıyla karşılaştırılmış; süsleme üslubu, müzik türleri, çalgı çeşitleri, müziği ve

dansı betimleme biçimleri, tasvirlerin görüldüğü malzeme türleri ve eser çeşitleri gibi unsurlar baz alınarak dönemler arası etkileşimive değişimi incelenmiştir.

Tezin sonuna eklenen değerlendirme tablosunda yer alan eserin yeri, tarihi, ölçüleri gibi veriler, kataloğa da eklenen, ilgili müze ve koleksiyonlardan alınan bilgilerdir. Ayrıca kırık parçaların üzerindeki sahne sayısı, figür sayısı, çalgı sayısı gibi bilgiler, yalnızca eserin mevcut hali göz önünde bulundurularak doldurulmuştur. Yine tabloda kesin olarak bilinemeyen verilerin yanına "?" koyularak, bilginin değişebilirliği belirtilmiştir.

Sonuç bölümünde ise, eldeki bulgular göz önünde bulundurularak Selçuklu döneminde önemli bir yeri olan müzik ve dansın dönemin sanat eserlerine de aynı ölçüde yansıdığı belirtilmiş; bu sahnelerin dönemin kültürel özelliklerini bize somut olarak sunması bakımından önemi vurgulanmıştır.