• Sonuç bulunamadı

Matematik Öğretmeni Yeterlilikleri İle İlgili Araştırmalar

2.4. İlgili Araştırmalar

2.4.1. Matematik Öğretmeni Yeterlilikleri İle İlgili Araştırmalar

Bir sistemin amacını gerçekleştirme düzeyi kendisini oluşturan unsurların niteliğine ve birbirleri ile olan etkileşimine bağlı ise; eğitim sisteminin başarısı da büyük ölçüde okulda ve okul dışında öğrencileri etkileme gücüne sahip olan öğretmen davranışlarına ve niteliklerine bağlıdır. Öğretmenler, eğitim programlarının uygulayıcıları oldukları için eğitim sisteminin ve eğitim hizmetlerinin kalitesini belirleme ve sistemin başarısı ile ilgili sorumluluk sahibidirler (Mahiroğlu, 2009).

Ulusal alan yazında öğretmenlerin genel yeterliliklerine ilişkin birçok araştırma yer almaktadır (Arslan ve Özpınar, 2008; Başer ve Yavuz, 2000; Küçükoğlu ve Kaya, 2009; Mahiroğlu, 2009; Merter ve Camuzcu, 2010; Saban, 2009; Seferoğlu, 2001; Şeker, Deniz

35

ve Görgen, 2005). Bu ve benzeri ulusal araştırmaların bazılarını diğer disiplinlerden ayırarak sadece matematik disiplini kapsamında ayrıntılandırmak mümkündür.

Başer ve Yavuz (2000) ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerinden alınan bilgiler ışığında, 21. yüzyılda matematik öğretmenlerinin rolleri ve onlara yönelik beklentilerini belirlemeye çalışmışlardır. Araştırmaya ilköğretim, ortaöğretim ve meslek liselerindeki 234 öğrenci ve 37 öğretmen katılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; öğrencilerin büyük bir çoğunluğunun matematiği öğretmenlerinin sevdireceği görüşünde olduğu ve bunun yanında öğrencileri en çok etkileyen etmenin öğretmen tutumunun olduğu ortaya çıkmıştır. Yine öğrencilerin büyük çoğunluğunun, öğretmenlerinin bilgilerini yenilemeleri gerektiği görüşünde oldukları vurgulanmıştır. Öğretmenlerden elde edilen sonuçlara göre ise; öğretmenlerin kuvvetli bir alan bilgisine sahip olmaları, yeni teknolojileri kullanmaları, gelişmiş ülkelerde yapılan matematik öğretimi konusunda fikir sahibi olmaları ve öğretmenlerin yaşam kalitesinin biraz daha yükseltilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır.

Atman (2005) tarafından yapılan bir diğer araştırmada ilköğretim ikinci kademede çalışan matematik öğretmenlerinin bilgisayar kullanımına ilişkin yeterlilik düzeylerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Bu araştırmada matematik öğretmenlerinin bilgisayar kullanımına ilişkin yeterlilik düzeyleri; öğretmenlerin çalıştıkları okulların sosyo-ekonomik durumları, cinsiyetleri ve öğretmenlik kıdemleri değişkenlerine göre incelenmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, ilköğretim ikinci kademede çalışan matematik öğretmenlerinin bilgisayar kullanımına ilişkin yeterlilik düzeylerinin incelenen değişkenlerde genel olarak düşük olduğu saptanmıştır.

Bütün (2005)’ün ilköğretim matematik öğretmenlerinin alan eğitimi açısından yeterliliklerinin belirlenmesi amacıyla gerçekleştirdiği araştırmada nitel araştırma yöntemi benimsenmiştir. Araştırmanın ilk aşamasında yarı yapılandırılmış mülakat soruları kullanılmış, ikinci aşamasında sınıf içi gözlemler aracılığıyla matematik öğretmenlerinin alan eğitimi bilgilerine dair veriler toplanmıştır. Araştırma sonucuna göre; öğretmenlerin daha çok kurallara dayanan matematiksel bilgi ve inançlarının matematik öğretmen yaklaşımlarını doğrudan etkilediği ortaya çıkmıştır. Ayrıca işlemsel bilgiyle sınırlı bir alan eğitimi bilgisinin, öğrencilerin matematikte derinlemesine anlayışlar geliştirmesini zorlaştırdığı gözlenmiştir.

Arslan ve Özpınar (2008)’ın gerçekleştirdikleri araştırmada amaçları ilköğretim programlarının öğretmenlerde bulunmasını istediği yeterliliklerle eğitim fakültelerinde

36

öğretmen adaylarına kazandırılması amaçlanan mesleki yeterliliklerin uyuşup uyuşmadığını belirlemek olmuştur. Bu amaç doğrultusunda ilk olarak istenilen nitelik ve becerilerin doküman analizi yapılarak tespit edilmesi sağlanmıştır. İkinci aşamada ise bu niteliklerin kazandırılıp kazandırılmadığı araştırmanın yapıldığı ilköğretim matematik öğretmenliği bölümü öğrencilerine tavsiye edilen kaynak kitapların incelenmesi ve öğretmen adaylarıyla yapılan yarı-yapılandırılmış mülakatlar sayesinde tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırmada sonuç olarak, öğretmenlerden sahip olmaları beklenilen becerilerle eğitim fakültelerinde öğretmen adaylarına kazandırılması amaçlanan mesleki yeterlilik ve nitelikler arasında bir uyum olduğu ve öğretmen adaylarının MEB’in arzuladığı nitelik ve becerilerin çoğunluğuna sahip olacak şekilde yetiştiğini söylemek mümkündür.

Gürbüz ve Durmuş (2009) ise araştırmalarında, ilköğretim matematik öğretmenlerinin matematik programında yer alan dönüşüm geometrisi, geometrik cisimler, örüntü ve süslemeler alt öğrenme alanlarındaki yeterliliklerini ve bu yeterliliklerinin bazı değişkenlere (yaş, cinsiyet, mesleki kıdem durumları, yeni programla ile ilgili hizmet içi eğitim veya seminer alıp-almama) göre ne düzeyde olduğunu ortaya koymayı amaçlamışlardır. Araştırmada, Bolu ili merkez ilköğretim okullarında görev yapan 25 ilköğretim matematik öğretmenine önce 23 soruluk bir yeterlilik testi uygulanmış olup daha sonra bu öğretmenlerden 6 tanesiyle de yapılandırılmış mülakat gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, araştırmaya katılmaya gönüllü öğretmenlerin yeterlilik tespitinde incelenen alt öğrenme alanlarından dönüşüm geometrisi alt öğrenme alanında (%79) diğer alt öğrenme alanlarından geometrik cisimler (%56), örüntü ve süslemeler (%56) alt öğrenme alanlarına göre daha yeterli oldukları ortaya konmuştur. Dönüşüm geometrisi, geometrik cisimler, örüntü ve süslemeler alt öğrenme alanlarındaki yeterliliklere cinsiyet değişkeni açısından bakıldığında bayan öğretmenlerin, erkek öğretmenlerden daha fazla yeterlilikte oldukları ortaya çıkmıştır. Yaş değişkeni açısından bakıldığında en fazla yeterlilikte olan öğretmenlerin 31 ile 45 yaş arasında oldukları, en az yeterlilikte olan öğretmenlerin 46 yaş ve üstü yaşta oldukları ortaya çıkmıştır. Mesleki kıdem değişkeni açısından bakıldığında en fazla yeterlilikte olan öğretmenlerin 11 ile 20 yıl arasında mesleki kıdeme sahip öğretmenler oldukları, en az yeterlilikte olan öğretmenlerin 21 yıl ve üstü mesleki kıdeme sahip öğretmenler oldukları ortaya çıkmıştır. Ayrıca yeni programla ilgili hizmet içi eğitim veya seminer alma durumlarına göre

37

bakıldığında ise yeni ilköğretim programıyla ilgili hizmet içi eğitim veya seminer alanların, almayanlara göre daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.

Ertürk (2008) ise matematik öğretmenlerinin teknolojiyi kullanma yeterliliklerinin verimliliğe etkisini incelemek için bir araştırma gerçekleştirmiştir. Araştırmada, ele alınan konunun öğretmenlerin farklı kişisel özelliklerine (cinsiyet, yaş, mesleki kıdem, eğitim durumu) göre değişip değişmediği araştırılmış ve ayrıca, öğretmenlerin teknolojiyi nasıl kullandıkları ile teknolojiyi kullanmaya yönelik istekleri tespit edilmeye çalışılmıştır. Geliştirilen anket, araştırmaya tesadüfî olarak katılan 150 matematik öğretmenine uygulanmıştır. Araştırma bulgularına göre; öğretmenlerin genel olarak teknoloji kullanmaya istekli oldukları, ancak teknoloji kullanma yeterliliği açısından matematik öğretmenlerinin istenilen düzeyde olmadıkları tespit edilmiştir. Erkek matematik öğretmenlerinin bayan matematik öğretmenlerinden daha fazla teknoloji kullandıkları da tespit edilmiştir. Ayrıca araştırmaya katılan matematik öğretmenlerinin yaşları ve mesleki kıdemleri artıkça teknoloji kullanma yeterliliklerinin daha düşük olduğu, son olarak da öğretmenlerin eğitim düzeyleri arttıkça teknoloji kullanımlarının buna paralel olarak arttığı bulgusu elde edilmiştir.